İnsan tevzihu’l-mesail kitaplarında yazılı olan[1] yollarla araştırıp a’lem müctehidi belirlemesi ve ona taklid etmesi gerekir. Buna göre bu şer’i ölçüler riayet edilmeden yapılan taklid geçersizdir.[2]
Başka bir ifade ile eğer belirlenen yollarla araştırmadan kendisi için bir taklid mercii seçen kişinin seçtiği merciin alem olmadığı sonradan ortaya çıkarsa o zaman bakılır eğer yerine getirdiği ameller şimdi taklid etmesi gereken taklid merciin fetvalarıyla uyum içinde ise o amellerin geçerli ve sahih olduğuna hükmedilir. Aksi takdirde onları kaza etmesi farzdır.[3]
Bu zamanda a’lem olan müctehidi tanımak zor olduğu için Kum ilmi havzasını müderrisleri değerli taklid mercilerinden ilim yönünden yaklaşık aynı seviyede olan yaklaşık on kişiyi tanıtmış ve bunların her hangi birine taklid etmenin caiz olduğunu bildirmişlerdir.[4]