Sitesi Kod
fa9658
Kod Gizlilik Bildirimi
110170
Etiket
Oruç|Gusül|Eş|Ramazan ayı|Meni|kucaklamak|oynaşmak|boşalma
Soru Özeti
Eğer birisi oruçluyken eşiyle oynaşır ve bedeni gevşer ama meni gelmez ise görevi nedir? Eğer meni gelirse görevi nedir?
Soru
Ramazan ayında eşimi kucakladım ve boşalmak üzere olduğumu hissetim derhal erkelik organımı avucuma aldım bedenimdeki gevşemeyi hissetim. Erkeklik organımı bıraktıktan sonra benden hiçbir sıvı çıkmadı. Bu durumda benim o günün orucu ve gusül ile ilgili görevim nedir?
Kısa Cevap
Meni bedeninizden dışarı çıkmadığı sürece cenabet olmazsınız ve gusül size farz olmaz. Taklit Mercilerin bu konuda fetvaları şöyle: “Eğer meni mecrasından hareket eder ama dışarı çıkmaz ise veya insan dışarı çıkıp çıkmadığından şüphe duyarsa gusül almak vacip olmaz.”[1] Buna göre cenabet olmadığı için orucu da bozulmamış ve sahihtir.
Eğer oynaşma ve şakalaşma sonucu insandan meni dışarı çıkacak olursa insan cenabet olur; ama orucunun batıl olması iki durumda gerçekleşir:
Eğer oynaşma ve şakalaşma sonucu insandan meni dışarı çıkacak olursa insan cenabet olur; ama orucunun batıl olması iki durumda gerçekleşir:
- Eğer kadın veya erkeğin olağan durumu oynaşmak ve kucaklaşmak sonucu meni dışarı çıkması değil[2] ama ezkaza böyle bir durum açığa çıkarsa oruçları sahihtir. Olağan durumu bu olan karı koca oynaşmaya ve kucaklaşmaya meninin dışarı çıkacağına aldırmadan devam ederlerse ve meni dışarı çıkarsa oruç batıl olur.[3]
- Eğer kadın veya erkeğin olağan durumu oynaşmak ve kucaklaşmak sonucu meni dışarı çıkmasıysa[4]; meni gelmesi halinde oruçları batıl olur ve kazasını yerine getirmeleri gerekir.[5]
Hatırlatmak isteriz yukarıda ifade edilen hükümler ferdin ilk başta boşalma kastı olmaması durumunda geçerlidir. Aksi takdirde kendisi kasten boşalmak için eşiyle oynaşırsa meni dışarı çıkarsa; o günün orucunu kaza etmek ona vaciptir. Eğer bu fıkhi meseleyi bilerek bunu yaparsa kefarette vacip olur.
Ama boşalma kastıyla bunu yaparsa ama erkeklik organından meni dışarı çıkmaz ise Taklit Mercilerin çoğu o günün orucunu tamamlamasını ve daha sonra kazasının yerine getirilmesini fıkhi görüşleri olarak ifade etmişlerdir.[6] Bazı Taklit Merciler[7] ise o günün orucunu sahih bilmiştir.[8]
Bu soruya Ayetullah Hadevi Tahrani şöyle cevap vermiştir:
Eğer cenabet olduğunu yakinen bilmez ve erkeklik organından idrarla birlikte dahi meni dışarı çıkmaz ise cenabet olmamıştır ve orucu sahihtir.
Ama cenabet olur ve erkeklik organından meni idrarla birlikte dahi olsa dışarı çıkarsa gusül vacip olur. Eğer cenabetliğe yol açacağını bilerek eşini kucaklarsa veya oynaşırsa orucu batıl olur, kaza ve kasten bilinçli olarak orucu bozma kefareti vacip olur.
Ezkaza eşini kucaklaması cenabet olmasına yol açarsa o günkü orucu sahihtir (gusül alması gerekir).
Ama boşalma kastıyla bunu yaparsa ama erkeklik organından meni dışarı çıkmaz ise Taklit Mercilerin çoğu o günün orucunu tamamlamasını ve daha sonra kazasının yerine getirilmesini fıkhi görüşleri olarak ifade etmişlerdir.[6] Bazı Taklit Merciler[7] ise o günün orucunu sahih bilmiştir.[8]
Bu soruya Ayetullah Hadevi Tahrani şöyle cevap vermiştir:
Eğer cenabet olduğunu yakinen bilmez ve erkeklik organından idrarla birlikte dahi meni dışarı çıkmaz ise cenabet olmamıştır ve orucu sahihtir.
Ama cenabet olur ve erkeklik organından meni idrarla birlikte dahi olsa dışarı çıkarsa gusül vacip olur. Eğer cenabetliğe yol açacağını bilerek eşini kucaklarsa veya oynaşırsa orucu batıl olur, kaza ve kasten bilinçli olarak orucu bozma kefareti vacip olur.
Ezkaza eşini kucaklaması cenabet olmasına yol açarsa o günkü orucu sahihtir (gusül alması gerekir).
[1] İmam Humeyni, Tevzuh’ul-Mesail (Meşşi), Hazırlayan: Beni Haşimi Humeyni, Seyit Muhammet Hüseyin, 1.c, 211.s. 352.m, defter intişarat İslami, Kum, 8.bs, 1424.k.
[2] Ayetullah Gulpeygani, Safı, Eraki, Hoi, Sistani, Tebrizi, Şubeyri : (meni dışarı çıkmayacağına itminanı var idiyse); Ayetullah Fazıl ve Mekarim: (Eğer olağan durumu oynaşmak ve kucaklaşmak sonucu meni dışarı çıkması değil ezkaza meni dışarı çıkarsa orucu batıl olur illa meni dışarı çıkmayacağına itminanı vardıysa değil).
[3] Ayetullah Eraki: (Vacip olan ihtiyat kaza ve kefaretin vacip olduğudur.)
[4] Ayetullah Gulpeygani, Safı, Eraki, Hoi, Sistani, Tebrizi, Şubeyri ve Vahit: (meni dışarı çıkmayacağına itminanı yoksa…)
[5] Tevzuh’ul-Mesail (El-Meşşi Lil-İmam Humeyni), 1.c, 899.s,1595.m son kısmında.
[6] Ayetullah Gulpeygani, Safı, Eraki, Mekarim, Nuri, Hoi, Sistani, Tebrizi, Şubeyri ve Vahit:
[7] Ayetullah Humeyni, Hameney, Fazıl.
[8] Tevzuh’ul-Mesail (El-Meşşi Lil-İmam Humeyni), 1.c, 898.s,1594.m son kısmında; Vahit Horasani, Hüseyin, Tevzuh’ul-Mesail, Kum, Medreseyi İmam Bakır(a.s), 9.bs, 1428.h.