Gelişmiş Arama
Ziyaret
9002
Güncellenme Tarihi: 2010/12/18
Soru Özeti
İmam Ali'nin (a.s.) görüşünde kuranın yeri nedir?
Soru
Nehcü'l-belaga ve İmam Ali'nin (a.s.) görüşünde kuranın konumu nasıldır?
Kısa Cevap

İmam Ali'nin görüşü ve anlayışında kuranı kerim en üstün mertebede yer almış ve makamının yüceliği bakımından en yüce makama sahiptir. Nehcül-balagada kuranla alakalı zikir edilen bazı özellikleri ve nitelikleri aşağıdaki maddeler şeklinde özetlenebilinir: 1- insanların hayrını isteyen öğüt verici, 2- Yol gösteren en iyi kılavuz, 3- doğruyu konuşan, 4- sarsılmayacak kulp ve en güvenilir sığınak, 5- şifa bağışlayan, 6- ilim ve bilgilerin kaynağı, 7- en üstün ve büyük sermaye, 8, kalplere hayat bağışlayan ve esenlik kazandıran kaynak, 9- şefaat eden en üstün şefaatçi, 10- kapsamlı kitaptır. Ve…

Ayrıntılı Cevap

Kuranı kerim ve peygamber efendimizin (s.a.a.) mektebinde eğitim görmüş en büyük bir insan olarak hz. Ali (a.s.) kendisine ait olan "nehcül-balaga" kitabinin her tarafında; kelimelerinde, hutbelerinde, yazdığı mektuplarında farklı münasebetlerden dolayı kuranı kerimin özelliklerini ve niteliklerini açıklamış. Kuranı kerimin değerini topluma anlatmış ve kuranı kerime değer vermiştir. Defalarca toplumu kuranı kerimin hakkını riayet ve onda tefekkür etmeye davet ederek insanları kurana yönelmeye teşvik etmiştir. Bu durum Hz. Ali için o kadar önem arz ediyordu ki, hayatının son anlarında bile kendi maddi (soysal) ve manevi evlatlarına, hayatlarını kuranın öğretileri doğrultusunda düzenlemelerini; yani kuran kerim ile amel etmelerini tavsiye etmiş ve şöyle buyuruyor: "Allah hakkı için, Allah hakkı için! Kuran (kuranı göz önünde bulundurun). Başkaları kuranı kerim ile amel etme noktasında önünüze düşmüş olmasın ha! Böyle bir durum gerçekleşirse çok yazık etmiş olursunuz kendinize".[1] Bütün bu vurgu ve tekitler semavi olan bu kitabın Hz. Ali'nin (a.s.) yanındaki konumunun yüceliğini ve büyüklüğünü gösteriyor.  Bu kelimeleri aşağıdaki maddeler ve mihverler şeklinde zikir edebiliyoruz:

1-   İnsanın hayrını isteyen nasihatçi: "biliniz ki, kuranı kerim kandırmayacak ve insanların hayrını isteyen bir nasihatçidir".[2]

2-   En iyi yol gösteren kılavuz: "kuranı kerim insanları yoldan çıkarıp sapıtmayan bir kılavuzdur".[3]

3-   Doğruyu konuşan bir konuşmacı: "konuşuyor ama yalan konuşmayan bir konuşmacıdır".[4]

4-   En güvenilir ve en sağlam ve sarsılmayacak kulp: "ne mutlu size ki kuranla amel ediyorsunuz. Zira kuranı kerim Allahın kopulmayacak bir kulpudur, açık nurdur, faydalı ilaçtır, susuzluğu gideriyor, her kim ona sığınırsa onu koruyor, her kim ona sarılırsa onu kurtarıyor, eğriliği yoktur ki düzeltilsin, batıla yönelmiyor ki, ondan çevrilsin".[5]

5-   Şifa veren: kurandan kendi hastalığınız için ondan şifa, sorunlarınızın çözümü için ondan yardım dileyiniz. Zira en büyük hastalıkların yani küfür, nifakın ve sapıklığın şifası kuranı kerimde vardır".[6]

6-   İlim ve bilgilerin kaynağı: "…bütün ilim ve bilgilerin kaynağı kuranı kerimdedir".[7]  Başka bir yerde kuranın sayısız ilimlere sahip olduğu hakkında şöyle buyuruyor: "Allah u Teâlâ kuranı kerimi indirdi, onunla bilir kimselerin, ilmi susuzluklarını giderdi, fakihlerin kalbi için ilkbaharın yağmuru oldu ve salihler için de geniş ve büyük bir yol olduğunu karar kıldı…".[8]

7-   Sermayelerin en büyük sermayesi: "biliniz ki, sizden hiçbirisi kuranı kerime sahip olduktan sonra fakir kalmaz ve hiçbir yoksulluğu söz konusu olamaz. Hiç kimse de kurana sahip olmadan önce müstağni ve zengin olamaz".[9]

8-   Hayat bağışlayıcı ve kalpleri esenleyendir: "kalplerin baharı kuranı kerimdedir…".[10]

9-   En yüce şefaatçi: "Biliniz ki, şefaatçiler içinde şefaati kabul edilen şefaatçi kuranı kerimdir. Konuşması tasdik edilmiş konuşmacıdır. Kıyamet gününde kuranı kerim her kim için şefaat ederse onun hakkında yapılan şefaati kabul görülüyor".[11]

10- Ebedi ve kalıcı kitap: "Kuranı kerim sönmeyen nurdur. Aydınlığı zeval bulmayan ışıktır. Dibine ulaşılmayacak okyanustur. Yolcusu kayıp olmayacak yoldur. Nuru karanlığa yüz tutmayacak şuledir. Hakkı ile batılı birbirinden ayırandır. Parlaklığı sönmeyecek burhandır…"[12]

11- Kapsamlı kitap: "Hz. Ali (a.s.) kuranın kapsamlılığı hakkında şöyle buyuruyor: "Rabb olan Allahın kitabı aranızdadır. Bu kitap, haramları ve helâları, farzları ve sünnetleri, nasih ve mensuhları, mubah ve yasakları, has ve amleri, öğüt ve kıssaları, mutlak ve mukayyetleri, muhkem ve müteşabihleri sizler için açıklıyor. Kapalı (mücmel) ibarelerini tefsir ediyor, müşkül olan nüktelerini aydınlatıyor".[13] Hakeza şöyle diyor imam Ali (a.s.): "kuranı kerimde geçmiştekilerin ve gelecektekilerin haberleri vardır, kuranda yaşamınızın ihtiyaç duyduğu hükümler var olmaktadır".[14] Hz. Ali "nehcül-balaga"nın 198. hutbesinde kuranın değeri hakkında geniş bir şekilde sohbet etmiş. Kollandığı kelimeler haddinden fazla fesih, beliğ ve anlamlıdır. Çok güzel bir şekilde kuranı kerimin özelliklerini ve değerini kendi sözlerinde ve konuşmalarında ortaya koyuyor. O kadar açıktır ki, onların açıklanmasına artık hiçbir yer bırakmıyor.

Zikir edilenler, vahyin ikinci müfessiri olma unvanıyla Hz. Ali'nin (emirü'l müminin) konuşmalarındaki, kuranın yerini ve konumunu açıklayan küçücük numunelerdir. Bunlara sarılarak doğru yola (sırat-ı müstakim) hidayet olmamız umuluyor!

Daha fazla bilgi edinmek için "nehcü'l-balaga"nın; 110, 183, 169, 157, 158, 133, 176 ve 189. hutbelerine müracaat ediniz.



[1] "Nehcül-balaga", tercüme: Muhammed DEŞTİ, name no: 47, s. 559.

[2] İlemu enne Haza'l-kurane huve en-nasihu ellezi la yahşa. (hutbe: 176).

[3] Vel hadiyu ellezi la yudillu, (hutbe: 176).

[4] …vel muhaddisu ellezi la yekzibu, (hutbe: 176).

[5] Hutbe: 156.

[6] Festeşfuhu min edvaikum, vesteinu bihi ala lavaikom, fe inne şifa emin ekberi devai ve huve el-küfrü, en-nifaku, el-gayyu ve ed-delalu. (hutbe: 176).

[7] Ve yenabiu'l-ilm. (hutbe: 176).

[8] Hutbe: 198, s. 419.

[9] Hutbe: 176.

[10] Rabiul kalp. (hutbe: 176).

[11] Hutbe: 176.

[12] Hutbe: 198.

[13] Hutbe: 1, s. 41.

[14] Hikmetler (kısa kelimer), hikmet: 313.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Rastgele Sorular

  • Ehlisünnet Kur’an’da velayeti nasıl tefsir etmektedir?
    6771 Tefsir 2012/08/12
    Şia’nın inancına göre, müminlerin önderi Hz. Ali’nin (a.s) velayeti A’li İmran suresinin 55. ayetinde açıkça beyan edilmiştir. Belirtilen veli ve velayetten ne kastedildiği hususunda Şii ve Sünni âlimleri arasında ihtilaf vardır. Ehlisünnet bunu sevgi ve dostluk velayeti manasında yorumlamış, Şiiler ise yönetim ve imamet velayeti manasında değerlendirmiştir.
  • İslam öğretileri acısından diğer mahlûkatlar için bir hukuk tarif edilmiş midir?
    7407 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2012/08/11
    Dini kaynaklarda bu konuyla ilgili birçok rivayet bulunmaktadır. Bunlardan anlaşıldı kadarıyla hak ve hukuk kavramı sadece insanlara özgü kavramlar değildir. Bilakis diğer bütün mahlûkatlarında hak ve hukuka sahip oldukları anlaşılmaktadır. Örneğin “men la yehzer’ul-fakih” kitabında bir bölüm hayvanın sahibine hakkı olarak adlandırılmış ve bu konuyla ilgili hadisler ...
  • Neden Müslüman erkeğin ehl-i kitap kadınla evlenmesi caizdir, ama Müslüman kadının ehl-i kitap erkekle evlenmesi caiz değildir?
    14019 Hukuk ve Şer’I Hükümler Felsefesi 2011/04/13
    Çünkü, 1) Daimi evlilik iki taraf içinde yasaktır. Sadece geçici evlilikte Müslüman erkek ehl-i kitap kadınla evlenebilir. 2) Ahkamın hikmetini bilmek iyi bir şey olsa da kulu hedeflenen menzile götüren şey, onun Allah’a kayıtsız ve şartsız itaat etmesidir. Bazı hükümlerin felsefesi hakkında ihtimaller verilebilir. Örneğin bu hüküm hakkında ...
  • Allah-u Teâlâ’nın hilesinin anlamı nedir?
    8355 Tefsir 2012/06/11
    Arap lügatinde hile (mekr), bir kimseyi hedefin­den (hedef iyi ya da kötü olsun) alı koymaktır. Bu anlam esasınca hile her zaman ve her yerde kötü değildir. Bu kelimenin Allah-u Teâlâ’ya nispet verilmesi, zararlı komployu hünsa etmek anlamındadır ve bozguncular hakkında kullanıldığında, programları ıslah etmenin önünün ...
  • Hz. Ali'yi Allah bilen bir kimsenin evinde İmam Hüseyin için düzenlenmiş merasime katılmak caiz midir?
    9276 Eski Kelam İlmi 2011/06/20
    İmam Hüseyin ve onunla birlikte şehit olan ashabı için yas tutmak ve bu doğrultuda düzenlenen merasimlere katılmanın Allah katında büyük sevabı ve mükâfatı vardır. Ama doğal olarak eğer bu tür merasimler ehlibeytin (a.s.) öğretilerine ters ve muhalif olan öğretilerin tebliğ ve güçlenmesine neden oluyor ise bu gibi merasimlere katılmanın hiçbir ...
  • Kedinin kılının hükmü nedir?
    15522 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2009/10/22
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...
  • Nisa suresinin 11. ayetinde ‘Babalarınızdan, oğullarınızdan hangisi size daha faydalıdır, bilemezsiniz.’ buyurulan cümlenin manası nedir?
    7707 Tefsir 2012/04/15
    Nisa suresinin 11. ayetinde birinci dereceki kimselerin miras bölüşümünün nasıl olacağı göz önüne alınarak müfessirler ayetin ‘Babalarınızdan, oğullarınızdan hangisi size daha faydalıdır, bilemezsiniz.’ bölümünün manası hakkında çeşitli ihtimaller vermişlerdir. Buna göre bu cümlenin manası şunlardan biri olabilir: 1- Baba, anne ve evlatlarınızdan hangisinin dünyada size ...
  • Hangi imamın başka imamlardan farklı kendine özgü özellikleri vardır?
    7191 Masumların Siresi 2012/03/04
    Dini öğretilerimize göre Masum İmamların varlıkları iki yönlüdür. Biri nurani varlıkları, diğeri maddi varlıklarıdır. Nur varlıkları açısından onların hepsinin nuru birdir. Ama maddi ve cismi varlıkları açısından zaman ve mekan şartlarına göre her birinin kendine has özellikleri vardır. Örneğin İmam Ali cesarette ve hitapta, İmam Hüseyin cihad ve ...
  • Nisa suresinin 78 ve 79. ayetleri esasınca, kötülükler Allah’a mı yoksa insana mı isnat edilmektedir?
    13848 Tefsir 2011/05/21
    Bu ayetler birkaç surette açıklanabilir:1. Allah her şeyi yaratmıştır, ama yaratılışın varlıksal kemalini engelleyen şeyler anlamındaki gerçek kötülük ve şer yokluktan başka bir şey değildir ve bundan dolayı yaratılacak bir kabiliyet de taşımamaktadır. Ama Allah’ın mahlûklarının birbirleriyle takışması nedeniyle bu kötülük meydana geldiği için kötülükler de Allah’a isnat ...
  • Allah falan kulunu kendi haline bırakmış deniliyor, bunun anlamı nedir?
    7499 Eski Kelam İlmi 2012/09/15
    Bu kur’an’sal bir kavramdır. Allahu Teala kuranı kerimde şöyle buyuruyor: “nesullahe fe nesiyehu; onlar Allahı unuttular, öyle ise Allah (da) onları unuttu”. Bunun anlamı şudur: Dünyada bazı insanlar Allah ı unuttukları için Allah da onları kıyamet gününde unuttur. Yani bunlara teveccüh etmiyor, kıyametin hayırlarından ve bereketlerinden mahrum ...

En Çok Okunanlar