Gelişmiş Arama
Ziyaret
7021
Güncellenme Tarihi: 2009/05/15
Soru Özeti
vahiy dışındaki işlerde Peygamber’in (s.a.a) masum oluşu hakkındaki Ehl-i Sünnet’in görüşü nedir?
Soru
Peygamber’in (s.a.a) vahyi ulaştırma konusu dışındaki işlerde masum olduğunu ispatlayan akli ve nakli deliller nedir? (Ehl-i Sünnet kaynaklarından)
Kısa Cevap

Vahyi ulaştırma konusunda Peygamber’in (s.a.a) masum oluşu bütün İslam mezheplerinin ittifak ettiği bir konudur. Ancak Peygamber’in bütün ömrü boyunca masum olduğu konusu ihtilaf konusudur. Ehl-i sünnet’in muteber kaynaklarına baktığımızda sizin sorunuza kısaca şöyle cevap verebiliriz: Ehl-i sünnet’e göre Peygamber (s.a.a) vahyi almak ve iletmek konusu dışındaki işlerde masum değildi. Bu yüzden buna delil de onlardan istemenin bir anlamı kalmaz. Onlar sadece Peygamber’in vahyi alma ve iletmede masumluğuna inanırlar. Bunun delilini de Peygamber’in bize ilettiği şeyleri gerçekten Allah’tan doğru şekilde alıp doğru şekilde ilettiğine güvenebilmemiz için bu alanda masum olması gerekiyor, şeklinde açıklamışladır. [i]

Elbette Ehl-i Sünnet’en bazıları ister peygamberliğe görevlendirilmeden önde ister görevlendirildikten sonra halkın eleştirisine yol açacak büyük ve küçük günahlardan Peygamber’in masum olması gerektiğine inanırlar.



[i] İsmail eş-Şerebeyni, İmad es-Seyyid Muhammed, Kitabat Adau’l-İslam ve Munakeşatuha, s. 57 1. Baskı 1422

Ayrıntılı Cevap

Bu konunun cevabına geçmeden önce bir mukaddime sunmamız gerekir: Peygamber’in masumluğu konusu Ehl-i sünnet kitaplarında örneğin Fahr-i Razi’nin Tenzihu’l-Enbiya[1] adlı eserinde dört yerde söz konusu edilmiştir.

1-             Peygamber’in inançları konusu. Bu konuda bütün İslam mezhepleri Peygamber’in inanç ve akidesinde masum olduğunda ittifak içindedirler.

2-             İslami hüküm ve şeraitlerle ilgili olan konularda. Bu konularda da İslam mezheplerinin ittifakı gereği Peygamber (s.a.a) ister bilerek ister de bilmeden hata etmez. Bunun sebebi de açıktır. Eğer bu konularda Peygamer’in hata ihtimali olursa halkın Peygamber’e güveni kalmaz. Biz gönül rahatlığı ile itaate yönelmemiz için getirilen emirlerin Allah’a ait olduğunu bilmemiz ve buna kanaat getirmemiz gerekir.

3-             Peygamber’in (s.a.a) fetvalarına gelince bu konuda da bilerek hata etmediği konusunda ittifak vardır. Ancak bilmeden yanılması konusunda ihtilaf vardır.

4-             Peygamber’in vahyi almak ve iletmek konusu dışında olan hallerinde ve işlerindeki masumluğu konusunda beş görüş vardır:

A: Haşviye’den olan Aş’arilerin görüşü: Bunlar Peygamber’in büyük ve küçük günah işlemesini mümkün biliyorlar. Küfür ve yalan dışında kalan günahlardan masum olmasını gerekli bilmiyorlar.

B: Mutezile’nin görüşü: Bilerek işlenen büyük günahı işlemesini mümkün bilmiyor ancak küçük günah işlemesini halkta nefret icat etmeyecek şekilde olması kaydıyla mümkün biliyorlar.

C. Ebu Ali Cebai: Hata ve yanlışlıkla yapılan her türlü günahı irtikap etmesin caiz biliyorlar.

D. Nezzam: Hiçbir günah işlemesi mümkün değil ancak hata ve unutkanlığa duçar olması mümkündür.

H. Şia Mezhebi: Hiçbir günah ve hata işlemesi mutlak surette Peygamber ve imam için mümkün değildir.

Fahri Razi bu görüşleri açıkladıktan sonra Peygamber’in masum oluşu hakkında 15 delil getirir. Bu delillerden bazıları sırf akli delillerdir; bazıları da Kur’an ayetlerine istinat etmektedir. Biz bu delilleri burada aktarmayı gerekli görmüyoruz. İsteyenler mezkur kaynaklara başvursunlar.[2]

Bu açıklamalardan anlaşılacağı üzere Ehl-i sünnet’in muteber kaynakları esasınca onlar Peygamber’i vahyi alıp iletmek konusu dışında olan işlerde masum bilmemekteler. Buna göre onlardan bu konuda delil beklemek de yersizdir. Onlar sadece Peygamber’in vahyi alma ve iletmede masumluğuna inanırlar. Bunun delilini de Peygamber’in bize ilettiği şeyleri gerçekten Allah’tan doğru şekilde alıp doğru şekilde ilettiğine güvenebilmemiz için bu alanda masum olması gerekir diye açıklıyorlar.[3]

Elbette Ehl-i Sünnet’en bazıları ister peygamberliğe görevlendirilmeden olsun ister görevlendirildikten sonra halkın eleştirisine yol açacak büyük ve küçük günahlardan Peygamber’in masum olması gerektiğine inanırlar.[4]

Sadece Şia mezhebi Peygamber’in mutlak surette her türlü günah ve hatadan bütün ömrü boyunca masum olduğuna inanmaktadır.

Daha geniş inceleme için şu kitaplara başvurun:

1-             Ezvau’l-Beyan Muhammed el-Emin eş-Şenkiti c. 4 s. 188

2-             Şerh-i Mevakif İci, Kazi Azud İci



[1] İmam Fahri Razi İsmatu’l-Enbiya s. 40-50 1. Baskı Mektebetu’l-Hanci, Mısır, 1406

[2] Ade

[3] İsmail eş-Şerebeyni, İmad es-Seyyid Muhammed, Kitabat Adau’l-İslam ve Munakeşatuha, s. 57 1. Baskı 1422

[4] Zimahşeri, Mahmud b. Ömer, Keşşaf Tefsiri, c. 4, s. 235 Edeb-i Havza Yay.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Rastgele Sorular

  • Erkek altın saat kullanabilir mi?
    28617 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/11/27
    Boyna altın zincir asmak, altın yüzük takmak ve ele altın kaplama saat takmak gibi altınla süslenmek[1] erkeğe haramdır ve bunlarla namaz kılmak da namazı bozar.[2] Elbette altın saat ve altın zincir sadece ...
  • Nisa suresinin 11. ayetinde ‘Babalarınızdan, oğullarınızdan hangisi size daha faydalıdır, bilemezsiniz.’ buyurulan cümlenin manası nedir?
    7706 Tefsir 2012/04/15
    Nisa suresinin 11. ayetinde birinci dereceki kimselerin miras bölüşümünün nasıl olacağı göz önüne alınarak müfessirler ayetin ‘Babalarınızdan, oğullarınızdan hangisi size daha faydalıdır, bilemezsiniz.’ bölümünün manası hakkında çeşitli ihtimaller vermişlerdir. Buna göre bu cümlenin manası şunlardan biri olabilir: 1- Baba, anne ve evlatlarınızdan hangisinin dünyada size ...
  • Hali hazırda Batıya egemen olan felsefe nedir?
    5927 فلسفه غرب 2012/08/12
    Eğer “egemen felsefe” tabirini gündemde olan ve ciddi felsefe olarak tanımlar ve “hali hazırı” da “çağdaş” olarak yorumlarsak, çağdaş Batı felsefesinin en önemli iki ekolü pozitivizm ve egzistansiyalizmdir. Eğer “hali hazırı” şimdi olarak (2010) tanımlarsak, Batı felsefesi pozitivizm ve egzistansiyalizmden sonra önemli bir felsefi akıma tanıklık etmemiştir. Yirminci ...
  • Eğer idrar sonrası istibra yapılıp abdest alınırsa ve daha sonrasında bir damla idrar gelirse hükmü nedir?
    8090 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2019/08/06
     Ayetullah uzma Hamaney’in bürosu:Eğer gelen sıvının idrar olduğuna eminseniz abdest batıldır ve o bölge necis olmuştur. Eğer idrar olduğuna emin değilseniz taharete hükmedilir ve abdesti bozmaz.Ayetullah uzma Sistani’nin bürosu:Eğer idrar olduğundan şüpheniz varsa taharete hükmedilir.Ayetullah ...
  • İsmet kavramını açıklayabilir misiniz? Masum İmamlar (a.s)'ın dışında başkaları da ismet makamına ulaşabilirler mi?
    9076 Eski Kelam İlmi 2009/06/16
    İslami İnanç sisteminde ismet makamına sahip olan kimseye masum denmektedir. Masum Allah'ın özel lütfüyle her türlü günah ve kötü işlerden kendini uzak tutan, en küçük bir hata, yanlışlık yapmayan olan kimsedir. Ama böyle bir durum cebir ve iradesizlikten değil, aksine günah ...
  • Acaba Müslüman olmayan bir kimseyi Müslümanların kabristanına defnedilebilinir mi?
    5193 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/07/18
    İslami hükümlere göre Müslüman olmayan bir kimseyi Müslümanların kabristanına ve Müslüman olan bir kimseyi Müslüman olmayanların kabristanına defnedilmesi işkâllı ve caiz değildir. Eğer yanlışlıkla böyle bir şey gerçekleşirse kabri açıp içinde defnedilmiş olan meyyiti çıkartıp başka bir yere götürülebilinir. Bu bağlamda şu meseleye dikkat ediniz. Müslüman olan bir ...
  • Eğer Şeytan ateştense nasıl ateşte yanacak?
    10591 Eski Kelam İlmi 2012/08/26
    Âlem daima bir değişim içerisindedir. Eşyanın (maddenin) özellikleri de etki tepkilerden dolayı değişkenlik göstermektedir. Hatta bilim adamları yanmayan bir maddeyi üzerinde değişiklikler yaratarak yeni bir unsur yani yanıcı bir madde elde edebilirler. İnsanın böyle bir yeteneğe ulaştığı şu halde acaba varlık âleminin Rabbi’nin Şeytan’ı oluşturan unsurlarda küçük ...
  • Sehl bin Sa’d Saidi kimdi?
    8368 تاريخ بزرگان 2011/04/13
    Sehl bin Sa’d Ensari Saidi, Resul-i Ekrem’in (s.a.a) tanınmış sahabelerinden olup Peygamberimiz vefat ettiği zaman 15 yaşındaydı. Onun asıl adı ‘Hazn’ idi, ama Peygamber (s.a.a) adını ‘Sehl’ diye değişti. Künyesi ‘Ebu’l Abbas’ idi. Uzun bir ömür sürdü. Medine’de ölen son sahabe olduğu söylenmektedir. Kimisi hicri 88 yılında, kimisi ...
  • Neden Kur’an sizler kadınlarınızı dövebilirsiniz diye buyurmaktadır?
    7990 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/10/22
    Kur’an’da tavsiye edilmiş üçüncü taktik (öğüt verme ve yataktan uzaklaştırmadan sonra) hakkında, ilk bakışta insan, istediği şekilde kadına davranması ve yumruk, tokat ve tekmeyle onu teslim alması için İslam’ın erkeğe imkan tanımak istediği sanısına kapılabilir. Oysaki durum asla bundan ibaret değildir. Kadınların isyan etmesi, vazife ve sorumluluklarına sırt çevirmede ...
  • İslam toplumlarının önderleri için “Müslümanların emir sahibi” lakabını kullanmak doğru mudur?
    8004 Politika Felsefesi 2011/11/21
    Soruda belirtilen ayet gereğince halkın mal ve nefislerine velayet etmek, ilahi rububi hususlardandır ve sadece Yüce Allah’ın ataması ve izniyle meşruiyet taşır. Nitekim biz bu şerî ve yasal gücün Peygamber-i Ekrem (s.a.a) ve sırasıyla masum imamlara verildiğine inanmaktayız. Ama zamanın imamının (a.c) gıyabında birçok aklî delil ve masum imamlardan ...

En Çok Okunanlar