Gelişmiş Arama
Ziyaret
21836
Güncellenme Tarihi: 2011/10/22
Soru Özeti
Mecusiler Kimlerdir?
Soru
Mecusiler Kimlerdir?
Kısa Cevap

Arap dilinde Zerdüşt dinine mensup olanlar için kullanılan “Mecusi” kavramı, Yunancaya girdikten sonra “magus” şeklini alın kadim Farsçadaki “meguş” veya “megu” kavramından alıntılanmıştır. (İngilizcedeki magic kavramı bu kavramdan alıntılanmıştır). Bu kavram Arap diline girdikten sonra “Mecusi” şekline bürünmüştür. Mecusilerin dini olan Zerdüşt dini, kutsal kitaplar (Tevrat ve İncil) ile irtibatlıdır. Kutsal kitapta bu addan söz edilmemiştir, ama Tevrat’ın sekiz sayfasında İran sultanlarından söz edilmiştir.

Ayrıntılı Cevap

Zerdüşt gelmeden ve Medlerin padişahlarından önce, İran’ın Arya ırkına mensup olmayan yerlileri “Mağan dini” denilen bir dine bağlıydılar. “Meğ” (meguş) kelimesi eski İran dilinde hizmetçi anlamındaydı.[1] Arap dilinde Mevguş’a Mecusi denmekte ve Zerdüşt dininin takipçileri için kullanılmaktadır. Ama gerçekte “Mecusi” Zerdüşt’ün taraftarlarına denmemektedir. Bugün Mecusi’nin Zerdüşt’ten önce yaşayan Medlerin takipçilerine söylendiği ispatlanmıştır. Avesta’da “Mecusi” kavramı Zerdüşt karşıtları için kullanılmıştır. Ama Arap toprakları ve Şam bölgelerinde Med ehli “Mevguş” olarak meşhur olduklarından Zerdüşt’ün takipçilerine de “Mecusi” denmiştir.[2] Kur’an-ı Mecid’te Mecusi kavramı sadece bir defa zikredilmiş[3] ve müşrikler karşısında ve semavî dinleri betimlemede kullanılması nedeniyle, onların din, kitap ve peygamber sahibi oldukları anlaşılmaktadır. Bazı rivayetlerimiz de bu konuyu teyit etmektedir. Bir gün Eşas b. Kays, İmam Ali’den (a.s) şöyle sorar: Mecusilerden nasıl vergi alıyorsunuz (çünkü sadece ehli kitaptan cizye almak caizdir), zira onların semavî kitabı yoktur? İmam cevap olarak şöyle buyurdu: Sandığın gibi değildir! Onların semavî kitabı vardı ve Allah kendileri için bir elçi göndermişti…”[4] Bugün Zerdüşt’ün takipçilerine Mecusi dendiği noktasında bir kuşku yoktur[5] yahut en azından Zerdüşt’ün takipçileri onların büyük bir kısmını teşkil etmektedir. Lakin Zerdüşt’ün tarihi açık değildir. Zerdüşt takipçileri “Mecusi”, “Gebr” ve “Parsi” adlarıyla anılmaktadırlar.[6] Meşhur olan teoriye göre, Zerdüşt (Zerdüşt dininin peygamberi), M.Ö. 660 yılında dünyaya gelmiş ve M.Ö. 630 yılında (otuz yaşındayken) peygamberliğe seçilmiştir. Onun M.Ö. 583 yılında yetmiş yedi yaşında Belh (Afganistan) ateş mabedinde Turanlıların eliyle öldürüldüğü söylenmektedir. Mecusilerin dini olan Zerdüşt dini, kutsal kitaplar (Tevrat ve İncil) ile irtibatlıdır. Kutsal kitapta bu addan söz edilmemiştir, ama Tevrat’ın sekiz sayfasında İran sultanlarından söz edilmiştir. İncillerin birinci kitabında (Matta İncili) şöyle okumaktayız: Yeni doğmuş İsa’nın görmeye gelen ilk şahıslar, kendilerine “Meğ” denilen Doğu tarafındaki birkaç bilgeydi.[7] Zerdüşt dinine mensup Yahuva, Kuroş’u kendi “Mesih”i olarak anmaktadır.[8] Geçen birkaç yüzyıllık dönem boyunca, dünyadaki Zerdüşt dini mensupları, dünyadaki tüm dinlere nazaran bir miras haline bürünmüş bu dini korumuşlardır. Gerçekte bugün Zerdüşt dini mensupları, sayı olarak çok azdır ve dünyadaki teşkilatlı ve diri on bir din arasında en küçük dinsel topluluğu oluşturmaktadır.[9] Bugün onların yaklaşık yüz elli bin bireyi Hindistan’da ve yaklaşık elli bin bireyi de (İran’ın) Yezd, Kirman ve Tahran kentlerinde yaşamaktadır.[10] 

Zerdüşt Mensuplarının Kitabı

Avesta, Zerdüşt mensuplarının kitabı olup esas, temel ve metin anlamındadır. Bu kitap, kadim İran’a ait olan ve Pehlevî ve Sanskrit dillerinde de kökeni bulunan Avesta yazısı ve diliyle yazılmıştır. Zerdüşt mensupları, Avesta’ya ek olarak “Zend Avesta” adlı bir tefsire ve Pehlevî dilinde olan başka kutsal kitaplara da sahiptirler.[11]     

Zerdüşt mensuplarının inançları hakkında 184. Soruya (site: 2504) müracaat ediniz.  



[1] Tevfiki, Hüseyin, Aşinayi Ba Edyan-ı Bozorg, s. 56, Neşr-i Semt, Tahran, 1386.

[2] Şeyh Mufid, Muhammed b. Muhammed, Tashihü’l-İtikadat, s. 134, paveraki.

[3] Hac, 17 "إِنَّ الَّذِینَ آمَنُوا وَ الَّذِینَ هادُوا وَ الصَّابِئِینَ وَ النَّصارى‏ وَ الْمَجُوسَ وَ الَّذِینَ أَشْرَکُوا إِنَّ اللَّهَ یَفْصِلُ بَیْنَهُمْ یَوْمَ الْقِیامَةِ إِنَّ اللَّهَ عَلى‏ کُلِّ شَیْ‏ءٍ شَهِیدٌ"

[4] Arusi Cuveyzi, Abd-ı Ali b. Cuma, Tefsir-i Nuru’l-Sakaleyn, c. 3, s. 457, İsmailiyan, Kum, 1415.

[5] Mekarim, Şirazi, Nasır, Tefsir-i Numune, c. 14, s. 44, Daru’l-Kütübi’l-İslamiye, Tahran, 1374.

[6] Aşinayi Ba edyan-ı Bozorg, s. 57.

[7] Rabert Hum, Edyan-ı Zinde-i Cihan, tercüme-i Abdurrahim Gevahi, s. 268, Defter-i Neşr-i Ferheng-i İslamî, 1369.

[8] Kitab-ı Eşiyay-i Nebi, bab-ı çehlû pencom, ayet. 1, be nakl az kitab-ı Edyan-ı Zinde-i Cihan.

[9] Edyan-ı Zinde-i Cihan, s. 269.

[10] Aşinayi Ba Edyan-ı Bozorg, s. 62.

[11] Aşinayi Ba Edyan-ı Bozorg, s. 58 ve 59.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Ehlisünnet Kur’an’da velayeti nasıl tefsir etmektedir?
    6771 Tefsir 2012/08/12
    Şia’nın inancına göre, müminlerin önderi Hz. Ali’nin (a.s) velayeti A’li İmran suresinin 55. ayetinde açıkça beyan edilmiştir. Belirtilen veli ve velayetten ne kastedildiği hususunda Şii ve Sünni âlimleri arasında ihtilaf vardır. Ehlisünnet bunu sevgi ve dostluk velayeti manasında yorumlamış, Şiiler ise yönetim ve imamet velayeti manasında değerlendirmiştir.
  • İslam öğretileri acısından diğer mahlûkatlar için bir hukuk tarif edilmiş midir?
    7407 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2012/08/11
    Dini kaynaklarda bu konuyla ilgili birçok rivayet bulunmaktadır. Bunlardan anlaşıldı kadarıyla hak ve hukuk kavramı sadece insanlara özgü kavramlar değildir. Bilakis diğer bütün mahlûkatlarında hak ve hukuka sahip oldukları anlaşılmaktadır. Örneğin “men la yehzer’ul-fakih” kitabında bir bölüm hayvanın sahibine hakkı olarak adlandırılmış ve bu konuyla ilgili hadisler ...
  • Neden Müslüman erkeğin ehl-i kitap kadınla evlenmesi caizdir, ama Müslüman kadının ehl-i kitap erkekle evlenmesi caiz değildir?
    14019 Hukuk ve Şer’I Hükümler Felsefesi 2011/04/13
    Çünkü, 1) Daimi evlilik iki taraf içinde yasaktır. Sadece geçici evlilikte Müslüman erkek ehl-i kitap kadınla evlenebilir. 2) Ahkamın hikmetini bilmek iyi bir şey olsa da kulu hedeflenen menzile götüren şey, onun Allah’a kayıtsız ve şartsız itaat etmesidir. Bazı hükümlerin felsefesi hakkında ihtimaller verilebilir. Örneğin bu hüküm hakkında ...
  • Allah-u Teâlâ’nın hilesinin anlamı nedir?
    8355 Tefsir 2012/06/11
    Arap lügatinde hile (mekr), bir kimseyi hedefin­den (hedef iyi ya da kötü olsun) alı koymaktır. Bu anlam esasınca hile her zaman ve her yerde kötü değildir. Bu kelimenin Allah-u Teâlâ’ya nispet verilmesi, zararlı komployu hünsa etmek anlamındadır ve bozguncular hakkında kullanıldığında, programları ıslah etmenin önünün ...
  • Hz. Ali'yi Allah bilen bir kimsenin evinde İmam Hüseyin için düzenlenmiş merasime katılmak caiz midir?
    9276 Eski Kelam İlmi 2011/06/20
    İmam Hüseyin ve onunla birlikte şehit olan ashabı için yas tutmak ve bu doğrultuda düzenlenen merasimlere katılmanın Allah katında büyük sevabı ve mükâfatı vardır. Ama doğal olarak eğer bu tür merasimler ehlibeytin (a.s.) öğretilerine ters ve muhalif olan öğretilerin tebliğ ve güçlenmesine neden oluyor ise bu gibi merasimlere katılmanın hiçbir ...
  • Kedinin kılının hükmü nedir?
    15522 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2009/10/22
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...
  • Nisa suresinin 11. ayetinde ‘Babalarınızdan, oğullarınızdan hangisi size daha faydalıdır, bilemezsiniz.’ buyurulan cümlenin manası nedir?
    7707 Tefsir 2012/04/15
    Nisa suresinin 11. ayetinde birinci dereceki kimselerin miras bölüşümünün nasıl olacağı göz önüne alınarak müfessirler ayetin ‘Babalarınızdan, oğullarınızdan hangisi size daha faydalıdır, bilemezsiniz.’ bölümünün manası hakkında çeşitli ihtimaller vermişlerdir. Buna göre bu cümlenin manası şunlardan biri olabilir: 1- Baba, anne ve evlatlarınızdan hangisinin dünyada size ...
  • Hangi imamın başka imamlardan farklı kendine özgü özellikleri vardır?
    7191 Masumların Siresi 2012/03/04
    Dini öğretilerimize göre Masum İmamların varlıkları iki yönlüdür. Biri nurani varlıkları, diğeri maddi varlıklarıdır. Nur varlıkları açısından onların hepsinin nuru birdir. Ama maddi ve cismi varlıkları açısından zaman ve mekan şartlarına göre her birinin kendine has özellikleri vardır. Örneğin İmam Ali cesarette ve hitapta, İmam Hüseyin cihad ve ...
  • Nisa suresinin 78 ve 79. ayetleri esasınca, kötülükler Allah’a mı yoksa insana mı isnat edilmektedir?
    13848 Tefsir 2011/05/21
    Bu ayetler birkaç surette açıklanabilir:1. Allah her şeyi yaratmıştır, ama yaratılışın varlıksal kemalini engelleyen şeyler anlamındaki gerçek kötülük ve şer yokluktan başka bir şey değildir ve bundan dolayı yaratılacak bir kabiliyet de taşımamaktadır. Ama Allah’ın mahlûklarının birbirleriyle takışması nedeniyle bu kötülük meydana geldiği için kötülükler de Allah’a isnat ...
  • Allah falan kulunu kendi haline bırakmış deniliyor, bunun anlamı nedir?
    7499 Eski Kelam İlmi 2012/09/15
    Bu kur’an’sal bir kavramdır. Allahu Teala kuranı kerimde şöyle buyuruyor: “nesullahe fe nesiyehu; onlar Allahı unuttular, öyle ise Allah (da) onları unuttu”. Bunun anlamı şudur: Dünyada bazı insanlar Allah ı unuttukları için Allah da onları kıyamet gününde unuttur. Yani bunlara teveccüh etmiyor, kıyametin hayırlarından ve bereketlerinden mahrum ...

En Çok Okunanlar