Şia ve ehlisünnetin rivayet ve tarihi kaynaklara göre hazreti Muhsin (a.s.) Hz. Ali ve hazreti Fatma’nın çocuklarındandır. Ömer veya Kunfüz hazreti Fatma’yı (a.s.) duvar ile kapı arasına sıkıştırdı ve onun bu işi o kadar şiddetli ve baskısı o denli bastırıcı idi ki o hazretin kaburgalarının kırılmasına ve karnındaki çocuğun (hazreti Muhsin) düşük yapmasına neden oldu.
Ehlisünnet ve Şia kitaplarından nakledilen rivayetlere göre hazreti Muhsin (a.s.) imam Ali (a.s.) ve Hz. Fatma’nın (a.s.) çocuklarından idi ve evde yemiş olduğu darbeden ve Ömer tarafından kapı ile duvar arsına sıkıştırıldığından dolayı düşük yaptı ve şehit oldu.[1] Şu noktanın da açıklanması zaruridir ki, hazreti Zehra’nın evinin muhasara edilmesi ve ona kavuşturulmuş olan zarar her kim tarafından olursa olsun kesinlikle o zamanın hilafet mekanizmasıyla irtibatı olmuştur. Örnek teşkil etsin diye burada Şia ve Ehlisünnet kaynaklarından bazı tarihi ve rivayi kaynaklara işaret edeceğiz:
Şia Kaynakları:
- Aşağıda zikredilecek rivayetlerin bütünlüğünden istifade ediliyor ki Hz. Muhsin (a.s.) hazreti Zehra’nın (a.s.) çocuklarından idi ve şahadete ulaşmıştır. Hazreti Ali (a.s.) şöyle buyurdu: “Eğer düşük yapmış çocuklarınıza daha isim takmadıysanız kıyamet gününde sizi görürler ve babalarına şöyle derler: Neden bana isim takmadın, oysaki peygamber (s.a.a.) Muhsin’e daha dünyaya gelmeden isim takmıştır”.[2]
- Peygamberi Ekrem şöyle buyurdu: “…hazreti Zehra (s.a.) hamile iken dövülecektir. Bu dövme neticesinde hamile olduğu çocuk düşük yapacaktır. Kendisi de ayni dövme neticesinde dünyadan gidecektir…”.[3]
- Merhum Taberisi şöyle diyor: “…Ebu Bekir Kunfuz’a Fatma’yı dövünüz şeklinde payam gönderdi. Bu payamla iş daha büyüdü ve onu Ali’den uzaklaştırdı. Kunfuz çok şiddetli davranışla sahneye girdi ve kasavet bakımından nihai derecedeki bir kalple peygamberin değerli kızını kapı ile duvar arasında sıkıştırdı bu sıkıştırma o denli şiddetli idi ki o değerli hanımın kaburgası kırıldı ve karnındaki çocuk düşük yaptı!.[4]
Ehlisünnet Kaynakları:
- İbrahim b. Seyyar Nazzam-i Mutezile (160-231) ki nazm ve nesr bakımından kelamı güzel olduğu için Nazzam adıyla meşhur olmuştu. Nazzam birkaç kitabında hazreti Fatma’nın evinde gerçekleşen kısayı nakletmiştir. O şöyle diyor: Ömer Ebu Bekir için bay’at toplamak istediği günde Fatma’nın karnına vurdu onun karnındaki çocuk ki ismini Muhsin koymuştu, düşük yaptı!.[5]
- İbn. Ebi Darem olarak meşhur ve kufeli muhaddis olan Ahmet b. Muhammed (vefat 357) öyle birisidir ki Muhammed b. Ahmet b. Hammad-i Kufi onun hakkında şöyle diyor: “O ömrünün tümünde doğru yolda idi”. Bu şahıs (Ebi Darem) naklediyor ki kendisinin huzurunda bu haber nakledildi: Ömer Fatmaya tekme vurdu ve Fatmanın karnındaki çocuk ki ismini Muhsin takmışlardı düşük yaptı”.[6]
- İbn. Sad “Tabakat” ve Belazeri “Ensabu’l-Eşraf” kitabında şöyle nakletmiştir: Annesi Peygamberin kızı Fatma olan çocuklar şunlardan ibarettir: İmam Hasan (a.s.), İmam Hüseyin (a.s.), Muhsin, Zeynb-i Kübra, Ummu Külsüm-i Kübra. Muhsin hazreti Zehra’nın (a.s.) evine saldırıldığı olayda düşük yaptı. İbn. Esir şöyle diyor: Muhsin küçükken vefat etti.[7]
Konu hakkında daha fazla bilgi edinmek için aşağıdaki indekslere müracaat ediniz:
«شهادت حضرت فاطمه (س) در منابع اهل سنت»؛ سؤال 5256 (سایت: 5512).
«مصائب و مشکلات حضرت فاطمه (س) بعد از وفات پیامبر (ص)»؛ سؤال 8125 (سایت: 8534).
«فرزندان حضرت علی (ع)»؛ سؤال 2702 (سایت: 3198).
[1] Daha fazla bilgi edinmek için aşağıdaki indekse bakınız: “Ehlisünnet kaynaklarında hz. Fatmanın şehadeti”, سؤال 5256 (سایت: 5512)”.
[2] MECLİSİ, Muhammed Bakır, “Biharu’l-Envar”, Lübnan: Müesesetul-Vefa, 1404, kameri, c. 43, s. 195.
[3] A.g.e., c. 28, s. 63.
[4] TABERİSİ, Ahmet b. Ali, “el-İhticac ala Ehlil-Lücac”, baskı, 1, Meşhet: Neşri Murtaza, 1403, kameri, c. 1, s. 83.
[5] “El-Vafi bil-Vefeyat”, 6/17 no: 1444: Şehristani: “el-Milen ven-Nihal”, Beyrut: 57/1, Çapı darul-Marife, 1/57; ve bkz: Subahni, Cafer, “Buhusun fi el-Milen ven-Nihal”, s. 3, s. 248-255. “Biat Gününde Ömer Fatma’nın Karnına vurdu ta ki, Karnındaki Muhsin düşük yaptı”. Aşağıdaki adresten iktibas yapılmış: سؤال 5256 (سایت: 5512).
[6] “Mizanul-İtidal”, c. 3, s. 459. “Ömer Fatmaya Mühsini düşün yapıncaya kadar sıkıştırdı”, iktibas: سؤال 5256 (سایت: 5512).