Gelişmiş Arama
Ziyaret
13251
Güncellenme Tarihi: 2009/12/20
Soru Özeti
Neden baldızla evlenmenin haram oluşu zamanın değişmesiyle birlikte değişmemektedir?
Soru
İslam dinin güncel bir din olduğunu ve zamanın değişmesiyle birlikte hükümlerinin de incelenerek değişebileceğini göz önünde bulundurarak; (örneğin önceden haram olan satrancın İmam Humeyni (r.) tarafından sonradan serbest bırakılması gibi), bu ilahi hükümde de yeni bir inceleme yapılabilir mi? Eğer iki kız kardeş, bir erkeğin yanında yaşamaya tahammül ederek onun eşi olmaya razı olurlarsa da mı bu hüküm aynı şekildedir? Rahman olan Allah’ın, bu dinin en kâmil din olduğu ve zamana göre değişebileceği için bizim peygamberimizi son peygamber olarak karar kılmış olduğunu düşünüyorum. Tabiat ilimleriyle uğraşan bir bilim adamı, nasıl ki bu ilimle ilgili konuları bulmak için araştırma yapıyorsa aynı şekilde bir din âlimi de böyle yapmalıdır. Yukarıdaki örnekte getirdiğim gibi, imam Humeyni gibi şahıslar görülmektedir. İmam Humeyni bu gibi bazı konuları Tahrir-ul Vesile kitabında getirmiştir.
Kısa Cevap

Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız.

Ayrıntılı Cevap

Cevabın açıklığa kavuşması için birkaç noktanın zikredilmesi gerekmektedir:

1) İslam dininin güncel, en kâmil ve kanunlarının bütün asırlarda insanların saadetlerini temin edici olması, İslam dinin kanunlarının varlık âleminin gerçekleriyle ve insan fıtratıyla uyumlu olması demektir. İnsan fıtratı hiçbir zaman değişime uğramaz.[1]

“O halde sen yüzünü, bir hanîf olarak dine, Allah'ın insanları üzerinde yarattığı fıtrata çevir. Allah'ın yaratışında değiştirme olamaz. Doğru ve eskimez din işte budur. Fakat insanların çokları bilmiyorlar.”[2]

İnsan fıtratı, nefsanî ve şehevi isteklerden farklıdır. Çünkü Peygamber (s.a.a.) zamanında ve tarih boyunca şehvet ve heveslerinin peşinde giden toplumlar ve birçok insanlar olmuştur. İlahi dinler, insan ruhunun ahlaki kirliliklerden uzak kalması ve fıtratın canlandırılması için çalışmışlardır: “Ey inananlar! Hayat verecek şeylere sizi çağırdığı zaman, Allah ve Resulüne uyun.”[3]

Şehvet ve hevesler, insan ruhunun aynası üzerine çöken toz gibidir. Bu tozlar zaman geçtikçe sert çamur gibi kuruyabilirler ve zor sıkıntılar ve acı olaylar ancak bunları parçalayarak ortadan kaldırabilir ve böylesi bir durumda da bu şahsa bir faydası olmaz.

“Gemiye bindikleri zaman, dini yalnız O'na has kılarak (ihlâsla) Allah'a yalvarırlar. Fakat onları salim bir şekilde karaya çıkarınca, bir bakarsın ki, (Allah'a) ortak koşmaktadırlar.”[4]

İslam dininin güncel olması, her gün şehvetleri peşinde koşan kimselerin istekleri doğrultusunda değişeceği anlamında değil, dinin hakikatinin sürekli tarihte kalıcı olacağı anlamınadır. İmam Sadık (a.s) bu hususta şöyle buyurmaktadır: “Peygamber (s.a.a.)’in helal kıldığı her şey kıyamet gününe kadar helal ve haram kıldığı her şey de kıyamet gününe kadar haramdır.”[5]

2) İmam Humeyni (r.)’nin satranç hakkındaki vermiş olduğu fetva, İslam hükmünün değişmesi demek değildir. İmam Humeyni (r.)’nin görüşü, satrancın Peygamber (s.a.a.) zamanında kumar aracı olarak kullanıldığından dolayı haram olduğudur. Satranç günümüzde kumar aracı değil spor aracı olduğu için haram değildir. Yani günümüzde hükmü değişmiş olan satranç, o zaman genel olarak haram değildi. Başka bir tabirle, eğer satranç Peygamber (s.a.a.) zamanında kumar aracı olmasaydı, fikirsel spor aracı olsaydı, kesinlikle haram olmazdı. Günümüzde de fikirsel spor aracı olmasına rağmen eğer kumarda kullanılırsa yine haram olur.

3) Baldızla evlenmenin haram oluşunun felsefesi hakkında söylediklerimizi,[6] öncelikle kesin net illet olarak değil haram oluşunun hikmeti ve ihtimali olarak açıkladık. Eğer bir yerde bu hikmet olmazsa, bu evliliğin haram olmadığı anlamına gelmez. İkinci olarak bu hüküm, kadın ve erkeklerin fıtratlarına ve doğalarına uygundur ve bu yüzden toplumların çoğunluğunun kabulünü görmektedir. Bazılarının bunu kavrayamayışı bu gerçeği değiştirmez. Önceki cevaba dikkatlice bakılması, bu noktanın daha fazla açıklık kazanmasını sağlayacaktır.


[1] Başvurulabilecek konular:

—Son din, 7. Soru (site: 205)

—Din ve Değişim, 8. Soru (site: 206)

—Din, Sabitlik ve Değişim, 10. Soru (site: 209)

—İslam Dininin Son Din Olmasının Sırrı, 386. Soru (site: 399)

[2] Rum Suresi, 30. ayet.  

[3] Enfâl Suresi, 24. ayet.

[4] Ankebut, Suresi, 65. ayet. 

[5] Kâfi, c: 1, s: 58.

[6] Konu: İki kız kardeşle aynı zamanda evlenmek, 550. Soru (site: 600).

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Rastgele Sorular

  • Yabancı şirketlere yapılan yatırımların kazançının hükmü nedir?
    9274 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2019/06/24
    Yabancı şirketlerde yatırım yapmak eğer müslümanların izzetine, bağımsızlığına zarar vermiyor ve Müslümanların onlara bağlanmalarına ve derin bağlar kurmalarına yol açmıyorsa sakıncası yoktur. Bu bağlamda Müslüman olmayan birinden faiz almak Taklit Mercilerin kahir çoğunluğunun fetvasına göre caizdir. ...
  • Neden Peygamber (s.a.a) Talha ve Zübeyir’e İslam’ın kılıcı lakabını vermiştir?
    10878 تاريخ بزرگان 2011/01/20
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...
  • Namazın mana ve faydaları nelerdir?
    11428 Hukuk ve Şer’I Hükümler Felsefesi 2011/04/28
    Salat lügatte dua, ateşi körüklemek vs. manalara gelmiştir. Istılahta ise tekbirle başlayıp selamla biten ameller bütünüdür. Namazın bazı kısımlarında dua olmasından dolayı veya insanı alevli ilahi ateşten kurtarmaya neden olduğu için ona ‘salat’ denmiş olabilir.Namaz, günahların karşısında bir siper olup, kötülüklerden sakındıran, günahlardan temizleyen, kibiri ...
  • Melekler masumiyetten bir derece taşırlar mı?
    6823 Eski Kelam İlmi 2010/09/22
    Melek ve ferişteler çok mübarek ve zarif varlıklardır. Onlar Kur’an’da beyan edilen birçok güzel özelliğe sahiptir. Bu özelliklerden biri de onların varlıklarında maddî ve hayvanî sıfat ve özelliklerin bulunmayışı ve esasen günah işleme ve isyan etmeye dönük hiçbir meyil ve güç taşımamalarıdır. Bu nedenle onlar her ...
  • Secde etmeden önce bedenin hangi kısmı ilk önce yere konulmalıdır?
    6249 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/04/15
    Namazın farzlarından olan secde, farz ve müstehap cüz ve şartlara sahiptir; bu cümleden olmak üzere secdenin müstehap amellerinden sayılan hususlar, erkeğin secde ederken ilk önce ellerini ve kadının ise ilk önce dizlerini yere koymasıdır.[1]
  • Bir mercii taklit etmede kendisinin rızası gerekli midir?
    5155 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/10/30
    Hz. Ayetullah Mehdi Hadevi Tahrani’nin bu husustaki görüşü şudur:Eğer şerî muteber yollardan (açık delil, şöhret ve vicdanî ilim) bir şahsın taklit için salahiyeti olduğu tespit edilirse, onu taklit etmek caiz olur ve kendisinin onayına gerek duyulmaz. Daha fazla bilgi edinmek için aşağıdaki adrese müracaat ediniz:
  • Müziğin haram veya helal olduğuna dair delilleri açıklar mısınız?
    68753 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/11/09
    fıkıh literatüründe musiki ile gına (şarkı) birbirinden farklıdırlar. Gına, eğlence meclisleri münasebetiyle muhataplarını sevindirmek ve eğlendirmek gayesiyle, hançereden çıkıp boğazda çalkalanan sese deniliyor. Musiki (müzik) ise, çalgı aletlerinden meydana gelen ritimdir.Bazı ayet, rivayet ...
  • 'Allah'ın halifesi' ile 'Rabbin halifesi' arasında ki fark nedir?
    9289 Tefsir 2009/04/08
    Bakara suresinin 31. ayeti insanın halife seçilmesinin sırrını, onun bütün ilahi isimleri bilmesine bağlıyor ve buyuruyor: 'Adem'e bütün isimleri öğretti.' Bütün bu isimleri kendisinde toplayan ve onların cilvesi olan tek isim 'Allah' lafzıdır. (Dolayısıyla) İnsan Allah'ın halifesidir, Rabbin halifesi değil; zira Rab, Esma-i İlahi'den biri ve ...
  • İnsani Şeytan nedir?
    16659 Eski Kelam İlmi 2008/05/04
    “Şeytan” kelimesi, insan, cin veya herhangi bir türden olan isyankâr, asi ve saptıran varlıklar için kullanılan genel bir isimdir. Kuran- Kerim’de şeytan kelimesi özel bir varlık için kullanılmamış, hatta şer, fitneci ve fesat çıkartan insanlar için de şeytan tabiri kullanılmıştır.Buna göre, İnsani Şeytandan maksat, ilahi emirlere isyan etmeleri sonucu ...
  • Kıyamet gününe olan imanın bireysel ve sosyal hayatta eğitsel eserleri nelerdir?
    6360 Eski Kelam İlmi 2011/10/13
    Kıyamet gününe olan imanın insanın eğitiminde derin eserleri vardır. Burada bir kısmına işaret edeceğiz: 1-   İnsana cesaret ve yiğitlik kazandırır. Bu iman insana öyle bir yiğitlik kazandırır ki ilahi ve mukaddes olan hedefi uğruna şehit ...

En Çok Okunanlar