Gelişmiş Arama
Ziyaret
8450
Güncellenme Tarihi: 2009/10/18
Soru Özeti
Geçici evlilikte iddet beklemenin felsefesi nedir?
Soru
Geçici evlilikte kadının 45 gün iddet beklemesinin nedenini öğrenmek istiyorum. Ve acaba yalnızca soyların karışmaması için midir yoksa kadın kısır da olsa yine iddet beklemesi mi gerekir?
Kısa Cevap

Kadın yaise ise iddet beklemesine gerek yoktur. Yaiseden kasıt Kureyişli ise altmış ve Kureyşli değilse elli yaşını doldurmuş olmasıdır. Kısır olan kadın yaise sayılmaz, bu yüzden evlendikten sonra iddet beklemesi gerekir.

Bu hükmün felesefesine gelince ayet ve rivayetlerde hükümlerin bütün neden ve hikmetlerine değinilmemiştir. Bazı hükümlerin bazı hikmetlerine işaret edilmiştir ancak bu, o hükmün bütün felsefesinin açıklandığını ifade etmez.

Geçici evlilikte iddet beklemenin bazı hikmetleri şunlardır:

1- Kadının bu süre içinde hamile olma durumu varsa çocuğun babası belli olur.

2- İddet beklemek ve bir sure cinsel ilişkiden sakınmak kadına beden ve ruh sağlığı açısından faydalıdır.

3- Bu sınırlandırma bir yere kadar heva ve heveslerin önüne geçmektedir.

4- Allah-u Teala hükümleri koyarken insanın hem ferdi, hem toplumsal şahsiyetini nazara alır. Bu yüzden bu mesele (iddet beklemek) böyle bir amaca yönelik olabilir; yani kadının toplumdaki insani onurunu nazara alarak onu bir eşya olarak değil de bir insan olarak görülmesini sağlar.

Ayrıntılı Cevap

Şimdiye kadar ilahi hükümler hakkında ortaya koyulan neden ve felsefeler o hükümlerin tüm felsefesinin açıklanmış olduğu anlamına gelmez. Bir çok hikmet içinden biri açıklanmış olabilir. Mutlaka o hükmün, başka hikmet ve nedenleri de olabilir. Hükümlerin bütün hikmet ve nedenlerini yanlızca alim ve hakim olan Allah bilir.

Kısacası geçici evlilikte kadın eğer yaise değilse cinsel ilişkiden sonra iddet beklemesi farzdır. İmam Humeyni bu konuda şöyle diyor:

‘Dokuz yaşını doldurmuş ve yaise olmayan bir kadın, mesela bir ay veya bir yıllığına geçici evlilik yaparsa ve kocası onunla ilişkide bulunur, kadının müddeti biter veya kocası müddeti bağışlarsa, kadın adet görüyorsa iki adet miktarı kadar, eğer görmüyorsa kırk beş gün beklemesi gerekir.[1] Yani geçici evliliğin iddeti müddet bittikten sonra eğer aylık adet görüyorsa iki tam adet görmeli, eğer görmüyorsa kırk beş gün beklemek yeterlidir.’[2]

 

Yaise kadının iddet beklemesine gerek yoktur. Yaise kadından maksat ise elli yaşındaki Kureyişli olmayan ve altmış yaşında ki Kureyişli kadındır. Çocuğu olmayan kadın yaise sayılmadığından evlendikten sonra iddet beklemelidir.

 

Yaise kadını şöyle tarif etmişlerdir: Kadın Kureyişli olmazsa elli yaşından, Kureyişli ise altmış yaşından sonra yaisedir. Kısır olmak kadını yaise yapmaz. Kadının kısır olduğu bilinse bile iddet beklemesi gerekir iddet beklemeden onunla evlenmek ister geçici ister daimi evlilik caiz değildir.[3]

Hatta eğer bir kimse bu hükmü riayet etmezse ve iddette olan bir kadınla bilerek evlilik yaparsa o kadın ebedi olarak ona haram olur.

Geçici evlilikte iddet beklemenin farz oluşunun neden ve felsefesine gelince bu hükmün bazı hikmetleri şöyledir:[4]

 

1- İddet beklemek soyların karışmasını önleyen en güzel yoldur. Çünkü iddet beklendiği takdirde eğer bir çocuk dünyaya gelirse kesin olarak babasının kim olduğu belli olur; sonuçtada mahremleri ve kimlerele evlenip evlenmeyeceği, kimlerden miras alıp almayacağı bilinmiş olur.

2- İddet beklemek iki tarafında bedensel ve ruhsal sağlığını korur. Bilindiği üzere bir çok tehlikeli hastalık cinsel ilişkiden kaynaklanıyor. İddet beklemek bir çeşit bağışıklık sayılmaktadır.

Ruhsal sağlıkta da ciddi bir etkiye sahiptir. Zira cinsel ilişki aralıksız olursa bireye ve topluma önemli ruhsal zararlar verir.[5]

3- Bu sınırlama bir yere kadar kadın ve erkeğin heva ve heveslerinin önünü almaktadır.

4- Allah-u Teala hükümleri koyarken insanın hem ferdi, hem toplumsal şahsiyetini nazara alır. Bu yüzden bu mesele (iddet beklemek) böyle bir amaca yönelik olabilir; yani kadının toplumdaki insani onurunu nazara alarak onu bir eşya olarak değil de bir insan olarak görülmesini sağlamaya yönelik olabilir.

Bu kurallara uymak kadınların konumunun toplumda yükselmesine neden olmaktadır; çünkü İslam dini kadına bir mal, heva ve heves sahibi erkeklerin her an isteğine boyun eğen bir araç olarak değil, erkeklerin hakları gibi hakları olan kimse gözüyle bakmaktadır. İddet beklemek kadına onur ve şahsiyet verir.

Bunlar geçici evlilikte iddet beklemenin vacip oluşunun hikmetlerinden bir kaçıydı. Kesinlikle Alim ve Hakim olan Allah-u Teala’nın bu hükmününde bizim bilmediğimiz diğer hükümleri gibi başka hikmet ve faydaları da vardır.



[1] - İmam Humeyni, Tevzihu’l-Mesail, c.2, s.526, M.2515

[2] - İmam Humeyni, Tezihu’l-Mesail, c.2, (Mekarim), s.526, M.2515

[3] - Ayetullah Gulpaygani, Mecme-ul Mesail, c.2, s.161, Soru: 451

[4] - Bu hikmetlerin bazıları hem kısır olmayan hem de kısır kadınlar için geçerlidir.

[5] - Dergah-ı Pasuh Gui Be Mesail-i Dini (site)

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • İslam dini niçin var?
    13395 Eski Kelam İlmi 2011/07/14
    Din, akaid ve Peygamberlerin insanların hidayet ve saadeti için Allah’tan getirdikleri bir dizi ameli ve ahlaki hükümlerdir.Dini öğretilerde dinin gerekliliği insan fıtratıyla ilişkilendirilmiş, Kur’an-ı Kerim’de de insan fıtratı ilahi fıtrat olarak tanımlanmış ve bütün ilahi kanunların Allah’a inanma ve tapınma hissi üzerine kurulduğu ...
  • Rivayette müminlerin birbirleriyle ilişkilerinde sevinçli ve güler yüzle davrandıkları gelmiştir. Acaba bu mesele, yaşamda karı-koca arasında da geçerli midir?
    6096 Pratik Ahlak 2012/09/09
    Müminin sıfatlarının birisi hakkında zikredilen rivayetlerde, onun başkalarına karşı sevinçli ve güler yüzlü davrandığı ve hüzün ve gamını kalbinde gizlediği; bu sıfatın dostluk eğilimini çektiği buyrulmuştur. Bu konunun müşterek yaşamda ve aile içinde başka bir şekilde olduğunu; evli çiftlerin birbirlerinin gam ve hüznüne ortak olduğunu; eşlerin birbirine ...
  • Acaba kadın yargıç olabilir mi?
    11168 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/05/06
    Fakihler ve din uzmanları kadının yargıç olması gibi bazı konular hakkında farklı görüşlere sahiptirler. Bu gibi konular, dinin zaruri ve zorunlu konularından sayılmamaktadır.Kadının yargıç olamayacağını söyleyenler, bu hususta nakledilen rivayetlere ve icma delililine dayanmışladır.
  • Sonucun öznesel nedene muhtaç oluşunun ölçüsü sadece varlıksal yoksulluk mudur? Yoksa tam neden için de yeterli midir? Felsefî kavramların neden tür ve ayrımı bulunmamaktadır? Ve…
    5633 İslam Felsefesi 2011/09/21
     Aşağıdaki noktalara dikkat etmek, yanıtı kavramada size yardımcı olacaktır.      1. Tüm nedenler öznesel nedene döndüğünden bu konuda tam neden ile öznesel neden arsında bir fark bulunmamaktadır.2. Felsefî kavramlar varlıktan alınmıştır ve varlığın mahiyeti yoktur. Tür ve ayrım mahiyetin kısımlarıdır ve mahiyetten yoksun bir şey mahiyetin kısımlarından da ...
  • Raksetmenin haram olduğunu söyleyen hadisleri senetleriyle beraber zikrediniz.
    7034 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2009/06/16
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...
  • Velayet-i fakihi dile getiren rivayetler veliyy-i fakihin bir olmasını da yansıtmakta mıdır?
    6332 Düzenler 2012/06/16
    Rivayetler ve velayet-i fakihin kelam eksenli diğer referanslarından veliyy-i fakihin bir veya çok oluşu anlaşılmamaktadır. Düzenin korunması ve kaosun engellenmesi durumunda birkaç fakihin ayrı bir şekilde veya şura şeklinde velayetlerini icra etmesi mümkündür. Şura türü İslam cumhuriyetinin ilk anayasasında (1980) mevcut idi, lakin bir takım sorunların önüne ...
  • Vesilelerin Allah'a Yakınlaşmakta ki Önemi Nedir?
    12727 Eski Kelam İlmi 2009/12/20
    Vesilenin çok geniş manası vardır. Allah'a yakınlaşmaya neden olan her şey ve her işe şamil olmaktadır. Dünya yaşayışı, insanların hidayeti ve ilerlemesi için sebep ve sonuç düzeni üzerine kurulduğu, yine insanların doğal ihtiyaçları maddi sebeplerle karşılandığı için Allah'ın, hidayet, mağfiret, bağışlanma, yakınlaşma ve ...
  • Bedensel esenlik sırrını nasıl araştırabiliriz?
    7133 Eski Kelam İlmi 2011/08/21
    Allah tarafından konulan tabiat kanunları bu dünyada hiçbir insanın baki kalmamasını ve değişik nedenlerle ve bu cümleden olmak üzere bedensel esenliği kaybederek dünyayı terk edip ebedi âleme geçmesini muayyen kılmıştır. Öte taraftan her ne kadar peygamberler ve imamlar (a.s) bir takım özel durumlarda Allah’ın izniyle hastalara (sadece Allah’ın evliyalarının ...
  • Humus yılının başlangıcından birgün önce alınan yiyeceklerin humusunun verilmesi neden gereklidir?
    5580 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/03/14
    Herkes humus yılı boyunca şanına uygun şekilde ve israf etmeden gelirinden yaptığı -ailesine yiyecek almak gibi- harcamalarına humus gelmez. Ancak humus yılının sonunda humus yılından birkaç gün önce alınmış olsa bile bu yiyeceklerden fazla kalan kısmının humusunu vermesi gerekir. Zira sonuçta elindeki sermayeyle onları almıştır. Almasaydı ve ...
  • Kendimden nasıl şehvani düşünce ve hayalleri uzaklaştırmalıyım?
    46781 Pratik İrfan 2011/10/29
    Şeytansal fikirler ve düşünceler herkesin zihnine hutur ediyor. Ama insan bu fikir ve düşüncelerin yerini dolduracak ve insanı iyiliklere sevk eden başka düşünce ve fikirler bulmalıdır. Böylece insanı pislik ve kötülüklere duçar etmeden bu şeytansal fikirlerin önünü kesip onlardan fasıla almalıdır. ...

En Çok Okunanlar