Gelişmiş Arama
Ziyaret
11394
Güncellenme Tarihi: 2009/06/16
Soru Özeti
Ümmü'l Mü'minin deyimi nasıl ortaya çıktı?
Soru
Ümmü'l Mü'minin deyimi nasıl ortaya çıktı?
Kısa Cevap

Ümmü'l Mü'minin deyimi ilk olarak Peygamber (s.a.a)'in zamanında Ahzap suresinin 6. ayetinin nazil olmasıyla deyimleşti. Ayet, Peygamber (s.a.a)'in eşlerinin mü'minlere göre durumunu ortaya koymaktadır. Allah Resulü (s.a.a)'in eşlerinin ümmetin anneleri olduğu şer'i bir hükümdür. Peygamber (s.a.a)'in eşlerinin mü'minlerin anneleridir benzetmesi, anneliğin tüm hükümlerine değil de bazı hükümlerine benzetilmesidir. Böyle bir hükmün bazı nedenlerini şöyle sıralayabiliriz:

 

1-Peygamber (s.a.a)'in eşlerine saygı göstermek

2-Peygamber (s.a.a)'in kendisine saygı göstermek

3-Bazı kötü niyetli kişilerin Allah Resulü (s.a.a)'in vafatından sonra Onun (s.a.a)'in eşleriyle evlenip siyasi ve kötü maksatlarına ulaşmalarını engellemek

Ayrıntılı Cevap

1- Ümmü'l Mü'minin, mü'minlerin annesi demektir. Bu deyim ilk olarak Evla ayeti olan “Peygamber, inananlar üzerinde, kendilerinden ziyade tasarruf ve velayet sahibidir ve onun eşleri de inananların analarıdır.[1] ayetinin Peygamber (s.a.a)'in eşlerinin hakkında nazil olmasıyla onların mü'minlere göre durumunu ortaya koyduktan sonra yaygınlaşmıştır. Allah-u Teala bu ayette Resul-ü Ekrem (s.a.a)'in eşlerini mü'minlerin manevi anneleri olarak tanıtmaktadır.

 

2- Bu hüküm -yani Allah Resulü (s.a.a)'in eşlerinin ümmetin anneleri olduğu hükmü- şer'i bir hüküm olup yanlızca Peygamber (s.a.a)'e aittir.[2] Nitekim yine Ahzap suresinde Peygamber (s.a.a)'in eşlerinin diğer kadınlarla bir olmadığına dikkat çekilmiştir: “Ey Peygamberin eşleri, siz, öbür kadınlardan birine benzemezsiniz.”[3]

 

3- Peygamber (s.a.a)'in eşlerinin annelere benzetilmesi anneliğin tüm hükümlerinin değil bazı hükümleri hakkındadır; yani annelerin evlatlarına karşı hakları vardır ve orada iki taraflı hükümler geçerlidir. Oysa burada bütün hükümler geçerli değildir. Burada yanlızca iki hüküm vardır: Peygamber (s.a.a)'in eşlerine saygı göstermek farz oluşu ve onlarla evlenmenin haramlığı. Halbu ki insanın kendi annesi hakkında miras alma gibi diğer hükümler de vardır. Yine insan annesinin başka kocasından olan kızlarıyla da evlenemez, vs. Ama Peygamber (s.a.a)'in eşlerinin yukarıda söylenen iki hükmün (saygının farz ve nikahın haram oluşu) dışında her hangi bir hükümleri yoktur. Dolayısıyla bu hüküm -Peygamber (s.a.a)'in eşlerine mü'minlerin anneleri benzetmesini yapması- iki yerde geçerlidir: a- Onlara saygı göstermek farzdır, b- Onlarla evlenmek herkese haramdır.[4]

 

4- Bu hüküm:

 

1- Peygamber (s.a.a)'in eşlerine saygı göstermek için nazil olmuştur. Onlar Peygamber (s.a.a)'in eşleri ve Müslümanların özel saygısına mazhar olduklarından dolayı Kur'an'ın da buyurduğu gibi başka kadınlardan farklıydılar.[5]

 

2- Peygamber (s.a.a)'in şahsiyetine saygı göstermek içindir. Ayetin nüzul sebebinden de anlaşıacağı üzere bazı muhalifler Peygamber (s.a.a)'den intikam almak ve Onun (s.a.a) yüce makamına hakaret etmek için Peygamber (s.a.a)'in vefatından sonra eşleriyle evlenmek istiyorlardı.

 

3-Bu yolla düşmanların entrikaları ve bazı çıkarcı kimselerin sui istimalleri önlenmiştir, Bazı kimseler Allah Resulü (s.a.a)'in vefatından sonra Onun (s.a.a) eşleriyle evlenmekle siyasi bir takım çıkarlar elde etmek istiyorlardı. Üstad Mutahhari’ye göre Peygamber (s.a.a)'in eşlerinin başkalarıyla evlenmelerinin yasak olmasının nedeni sonra ki kocanın, Müslümanların içinde özel bir saygınlığı olan o kadının bu konumundan sui istifade etmesini önlemek ve kadınların, siyasi ve maceracı kimselerin aleti olmamaları içindi.[6]



[1] -Ahzap/6

[2] -Muhammed Hüseyin Tabatabi, el-Mizan (Farsça tercümesi), c.16, s.414

[3] -Ahzap/32

[4] - Bkz: Tefsir-i Nümune, c.17, s.205-207

[5] -Ahzap/32

[6] -Murtaza Mutahhari, Mecmuay-ı Asar, c.19, 431; daha fazla bilgi için bkz: Tefsir-ul Mizan, c.16, Ahzap/1-54; Tefsir-i Nümune, c.17, s. 405-406, Ahzap/1-54

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • İslam dini niçin var?
    13395 Eski Kelam İlmi 2011/07/14
    Din, akaid ve Peygamberlerin insanların hidayet ve saadeti için Allah’tan getirdikleri bir dizi ameli ve ahlaki hükümlerdir.Dini öğretilerde dinin gerekliliği insan fıtratıyla ilişkilendirilmiş, Kur’an-ı Kerim’de de insan fıtratı ilahi fıtrat olarak tanımlanmış ve bütün ilahi kanunların Allah’a inanma ve tapınma hissi üzerine kurulduğu ...
  • Rivayette müminlerin birbirleriyle ilişkilerinde sevinçli ve güler yüzle davrandıkları gelmiştir. Acaba bu mesele, yaşamda karı-koca arasında da geçerli midir?
    6096 Pratik Ahlak 2012/09/09
    Müminin sıfatlarının birisi hakkında zikredilen rivayetlerde, onun başkalarına karşı sevinçli ve güler yüzlü davrandığı ve hüzün ve gamını kalbinde gizlediği; bu sıfatın dostluk eğilimini çektiği buyrulmuştur. Bu konunun müşterek yaşamda ve aile içinde başka bir şekilde olduğunu; evli çiftlerin birbirlerinin gam ve hüznüne ortak olduğunu; eşlerin birbirine ...
  • Acaba kadın yargıç olabilir mi?
    11168 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/05/06
    Fakihler ve din uzmanları kadının yargıç olması gibi bazı konular hakkında farklı görüşlere sahiptirler. Bu gibi konular, dinin zaruri ve zorunlu konularından sayılmamaktadır.Kadının yargıç olamayacağını söyleyenler, bu hususta nakledilen rivayetlere ve icma delililine dayanmışladır.
  • Sonucun öznesel nedene muhtaç oluşunun ölçüsü sadece varlıksal yoksulluk mudur? Yoksa tam neden için de yeterli midir? Felsefî kavramların neden tür ve ayrımı bulunmamaktadır? Ve…
    5633 İslam Felsefesi 2011/09/21
     Aşağıdaki noktalara dikkat etmek, yanıtı kavramada size yardımcı olacaktır.      1. Tüm nedenler öznesel nedene döndüğünden bu konuda tam neden ile öznesel neden arsında bir fark bulunmamaktadır.2. Felsefî kavramlar varlıktan alınmıştır ve varlığın mahiyeti yoktur. Tür ve ayrım mahiyetin kısımlarıdır ve mahiyetten yoksun bir şey mahiyetin kısımlarından da ...
  • Raksetmenin haram olduğunu söyleyen hadisleri senetleriyle beraber zikrediniz.
    7034 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2009/06/16
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...
  • Velayet-i fakihi dile getiren rivayetler veliyy-i fakihin bir olmasını da yansıtmakta mıdır?
    6332 Düzenler 2012/06/16
    Rivayetler ve velayet-i fakihin kelam eksenli diğer referanslarından veliyy-i fakihin bir veya çok oluşu anlaşılmamaktadır. Düzenin korunması ve kaosun engellenmesi durumunda birkaç fakihin ayrı bir şekilde veya şura şeklinde velayetlerini icra etmesi mümkündür. Şura türü İslam cumhuriyetinin ilk anayasasında (1980) mevcut idi, lakin bir takım sorunların önüne ...
  • Vesilelerin Allah'a Yakınlaşmakta ki Önemi Nedir?
    12727 Eski Kelam İlmi 2009/12/20
    Vesilenin çok geniş manası vardır. Allah'a yakınlaşmaya neden olan her şey ve her işe şamil olmaktadır. Dünya yaşayışı, insanların hidayeti ve ilerlemesi için sebep ve sonuç düzeni üzerine kurulduğu, yine insanların doğal ihtiyaçları maddi sebeplerle karşılandığı için Allah'ın, hidayet, mağfiret, bağışlanma, yakınlaşma ve ...
  • Bedensel esenlik sırrını nasıl araştırabiliriz?
    7133 Eski Kelam İlmi 2011/08/21
    Allah tarafından konulan tabiat kanunları bu dünyada hiçbir insanın baki kalmamasını ve değişik nedenlerle ve bu cümleden olmak üzere bedensel esenliği kaybederek dünyayı terk edip ebedi âleme geçmesini muayyen kılmıştır. Öte taraftan her ne kadar peygamberler ve imamlar (a.s) bir takım özel durumlarda Allah’ın izniyle hastalara (sadece Allah’ın evliyalarının ...
  • Humus yılının başlangıcından birgün önce alınan yiyeceklerin humusunun verilmesi neden gereklidir?
    5580 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/03/14
    Herkes humus yılı boyunca şanına uygun şekilde ve israf etmeden gelirinden yaptığı -ailesine yiyecek almak gibi- harcamalarına humus gelmez. Ancak humus yılının sonunda humus yılından birkaç gün önce alınmış olsa bile bu yiyeceklerden fazla kalan kısmının humusunu vermesi gerekir. Zira sonuçta elindeki sermayeyle onları almıştır. Almasaydı ve ...
  • Kendimden nasıl şehvani düşünce ve hayalleri uzaklaştırmalıyım?
    46781 Pratik İrfan 2011/10/29
    Şeytansal fikirler ve düşünceler herkesin zihnine hutur ediyor. Ama insan bu fikir ve düşüncelerin yerini dolduracak ve insanı iyiliklere sevk eden başka düşünce ve fikirler bulmalıdır. Böylece insanı pislik ve kötülüklere duçar etmeden bu şeytansal fikirlerin önünü kesip onlardan fasıla almalıdır. ...

En Çok Okunanlar