Gelişmiş Arama
Ziyaret
10298
Güncellenme Tarihi: 2012/01/18
Soru Özeti
Bazen kıbleye doğru oturuyor ve temiz imamlar (a.s) ile sohbet ediyorum ve bu esnada bedenimde özel bir hal hissediyorum ve deyim yerindeyse tüm tüylerim ürperiyor. Bu hal neyin işaretidir?
Soru
Bazen kıbleye doğru oturuyor ve temiz imamlar (a.s) ile sohbet ediyorum veya Kerbela’ya yöneliyor ve İmam Hüseyin’e (a.s) selam veriyorum. Bu esnada bedenimde özel bir hal hissediyorum ve deyim yerindeyse tüm tüylerim ürperiyor. Bu hal neyin işaretidir? Bir meddah, bu halin belirtilen esnada imamların (a.s) bize baktıklarının, bize yöneldiklerinin ve selamımızın cevabını verdiklerinin göstergesi olduğunu söylemiştir. Bu tespit doğru mudur? Çok teşekkür ederim.
Kısa Cevap

Bildiğiniz gibi masum hazretler (a.s) bizim amellerimizi gözetlemektedir ve rivayetlerde de bu konuya işaret edilmiştir. Kesinlikle bu ilgi onların haremindeyken veya dikkatle kendilerine sevgi ifadesinde bulunduğumuzda daha çok ve belirgindir. Öte taraftan bedenin heyecanlıyken ve manevi hallerde reaksiyon göstermesi, hepimiz için vuku bulmuştur ve ayet ve rivayetlerde de bunun delili mevcuttur. Yanı sıra, bizim ibadet, tövbe ve isteklerimizin kabul oluşuna dair rivayetlerde bir takım işaretler belirtilmiştir ve tüylerin ürpermesi, gözyaşı ve benzerleri bu cümledendir. O halde bu haller vardır, ama her ne zaman böyle olursa insanın meseleyi bu şekilde yorumlaması doğru değildir. Doğrusu, insanın dikkat ve halis niyetle kendi vazifesine göre amel etmesi ve Allah tarafından ve masum hazretlerden karşılık verme beklentisi içinde olmasıdır.

Ayrıntılı Cevap

Bildiğiniz gibi masum hazretler (a.s) bizim amellerimizi gözetlemektedir ve rivayetlerimizde de bu yer almaktadır; örneğin İmam-ı Zamanın (a.s) bir rivayette şöyle buyurduğu nakledilmiştir: Biz sizin halinizden gafil değiliz ve sizi unutmayız.[1] Bu rivayet amel ve davranışlarımızın İmamın gözetiminde olduğunu iyice göstermektedir. Böyle olması nedeniyle, haremlere gidenler veya uzaktan onlara yönelenler ve saygı ifadesinde bulunanlar kesinlikle o büyük şahsiyetlerin özel ilgisine muhatap olmaktadır. Bu bağlamda İmam Sadık’tan (a.s) nakledilen bu rivayet çok açıklayıcıdır. İmam, Eba Abdullah’ın (a.s) kendi ziyaretçilerine bakması hakkında şöyle buyuruyor: Hüseyin b. Ali (a.s) Rabbinin yanında olup ziyaretçilerini gözlemlemekte, onları tanımakta ve kendileri için istiğfarda bulunmaktadır… .[2] Öte taraftan bedenin heyecanlıyken ve manevi hallerde reaksiyon göstermesi, hepimiz için vuku bulmaktadır ve manevi hususlar karşısında reaksiyon göstermeye Kur’an ve rivayetlerde de işaret edilmiştir. Yüce Allah Kur’an’da şöyle buyuruyor: “Allah, bütün öğretilerin en güzelini, kendi içinde tutarlı, (gerçeğin) her türlü ifadesini çeşitli biçimlerde tekrarlayan bir ilahi kelam şeklinde indirir; (bir ilahi kelam ki) Rablerinden korkanların ondan tüyleri ürperir.”[3] Tüylerin ürperdiği, gözyaşın aktığı ve bir isteğin olduğu zaman, isteğinin kabul olduğunu bil.[4] Bu nedenle, her ne kadar biz her zaman Allah ve masum hazretlerin karşısında olsak da gözyaşı akması ve tüylerin ürpermesi gibi işaretler, bizim ile onlar arasında samimi bir ilişki kurulduğunun ve onların bize ilgi gösterdiğinin göstergesidir inşallah. Elbette böyle işaretler her ne kadar bir tür irtibatı yansıtsa da bu hallerin gerçekleştiği her vakitte böyle bir netice alınamaz, ama asla ümit kaybedilmemelidir.



[1] Meclisi, Muhammed Bakır, Biharü’l-Envar, c. 53, s. 175, bap. 31, Ma Harece Min Tevkiatihi, Müessesetü’l-Vefa, Beyrut, 1404 k.

[2] Hür Amıli, Muhammed b. Hasan, Vesailü’ş-Şia, c. 14, s. 72, Bab-ı Tekid-u İstihbab-i Ziyareti’l-Hüseyin, h. 19508, Müessese-i Âli’l-Beyt, Kum.

[3] Zümer, 23.

[4] Vesailü’ş-Şia, c. 7, s. 72, Bab-u İstihbabi’d-Dua İnde Rifketi’l-Kulub, h. 8760.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Hz. İsa Ve Suyun Üzerinde Yürüme
    13286 Eski Kelam İlmi 2011/10/23
    Peygamberleri tanımanın yollarından birisi mucizedir. Mucize ıstılah olarak öğretilecek ve öğrenilecek türden olmayan ve insanların yapmaya güç yetiremeyeceği olağanüstü işlere denir.[1] Hz. İsa (a.s) bazı mucizelere sahipti. Ölüleri diriltmek, doğuştan kör olanlara şifa vermek ve hastaları iyileştirmek bu mucizelerin bazılarıdır. Kur’an’da şöyle buyrulmaktadır: “…
  • Zina zade hakkında rivayet edilen hadisler hangileridir?
    8914 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2012/02/14
    Zina sonucu doğan çocuğun (zina zade) İslam nazarında Peygamber Efendimiz (s.a.a) ve masum İmamlarımızın (a.s.) rivayetlerinde beyan edilmiş, özel hükümleri vardır. O, hadislerden bazılarının adresleri şunlardır:1-   Zina zadenin mirası: “Vesailuş-Şia”, c.26, ...
  • Cenabet guslü alınmazsa namaz ve orucun kazasını yerine getirmek farz olur mu?
    11948 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/07/30
    Bu konuda kendi taklit merciinizin fetvasına göre amel etmelisiniz. Büyük taklit merciilerinin ‘Yıllarca cenabetli olarak namaz kıldım, oruç tuttum. Ama cenabetlinin gusül alması gerektiğini bilmiyordum. Bu durumda görevim nedir?’ sorusuna verdikleri cevaplar şöyledir:Ayetullah Humeyni, Behcet, Tebrizi, Hamanei, Mekarim, Vahid:
  • Ahzap suresinin 37. ayetinin nüzul sebebi nedir?
    28705 تاريخ بزرگان 2011/04/13
    Ahzap suresinin 37. ayeti Peygamber’le (s.a.a) Cahş’ın kızı Zeynep’in evliliği hakkında olup şöyle buyuruyor: ‘An o zamanı ki Allah'ın, kendisine nimet verdiği ve senin de nimetler verdiğin kişiye ‘eşini bırakma ve çekin Allah'tan’ diyordun.’Zeyd bin. Harise azad edilmiş bir köle olup, Peygamber (s.a.a) onu kendisine ...
  • Ehl-i Sünnetin abdest alma şekli dikkate alındığında abdest ayetindeki 'ila' kelimesi ne manaya gelmektedir?
    9549 Sire 2009/04/08
    Abdestayetinde ki 'ila' kelimesi için demek gerekir ki, ayet yıkamanın şekliyle ilgili değildir, yalnızca yıkamanın haddi ve miktarı beyan edilmektedir ve 'ila' ğayet (son sınır) manasını taşımaktadır. Ama bu ğayet (son sınır) magsul'ün (yıkanılan yerin) ğayet'ini belirtmektedir, guslün (yıkamanın) değil. Birine 'ellerini yıka' dendiğinde ...
  • Meni sıvısı kemiğin imik sıvısının üretimi ve bedenin diğer işleri için faydalıdır. Böyleyken evlenirsem bu sıvı heder olmaz mı ve bunu korumam gerekmez mi?
    27622 Pratik Ahlak 2010/09/22
    Yanıtın açıklığa kavuşması için ilkönce mastürbasyon günahının bazı manevî ve cismanî zararlarını hatırlatıyoruz:1- Manevî Zararlar1-1- Mastürbasyon günahı insanın Allah’tan uzaklaşmasına neden olur; öyle ki diriliş gününde Yüce Allah bu günahı işleyenlere ne bakacak ve ne de ...
  • Mevcudat nasıl Allahu Teâlâ nın ayet ve nişaneleridir?
    7057 Teorik İrfan 2011/08/20
    Mevcudat hem zati olarak hem de sıfat yönüyle Allahu Teâlâ'nın vücudunun nişaneleridir.  Bu konunun açıklaması şu şekildedir: Mevcudat zat ve mahiyet açısından mümkünü'l-vücutturlar. Vücut bulabilmeleri için vacipu'l- vücut olan Allaha muhtaçtırlar. İşte bu yüzden onların vücutları ve varoluşları vacipu'l-vücut olan Allahın varlığına delildir. Dahası Hikmet-i Mütealiye göre mümkünü'l- vücut ...
  • Acaba Nebiyi ekrem (s.a.a) ezanda kendi nübüvvetine ve hazreti Ali’nin (a.s.) velayetine şehadet veriyor muydu? Neden zamanımızın imametine şehadet vermiyoruz?
    8512 Fıkıh Tarihi 2015/05/20
    Rivayetler esasınca şu müsellemdir ki İslam Peygamberi (s.a.a.) ezanda kendi nübüvvetine şehadet veriyordu. Zira nebiyi ekrem (s.a.a.) diğer insanlar gibi şer’i hükümlere ve tekliflere amel etmeye mükellef olmadığını ispatlayan has bir delil var olmadığı sürece mükellefti. Ezan bağlamında müstesna kılındığına dair hiçbir delilimiz yok iken mükellef olduğuna ...
  • Allahın sıfatları hakkında bilgi sahibi olduğumuz halde neden günah işliyoruz?
    9927 Pratik Ahlak 2010/11/09
    Allah amellerinizden haberdar ve Onun kadir ve hekim olduğunu bilmek insanı itaat yapmaya sürüklemez. Şeytan Allahın sıfatlarını biliyordu, ama Onun emrine sırt çevirdi.İlahi sıfatlar hakkındaki ilim, itikat ve iman ile birlikte olunca, insanı amele sevk eder. Ama heva ve ...
  • Neden İmam Ali (a.s) Nehcü’l-Belağa’da kendi imametinden söz etmemiş ve sadece hilafetini gasp ettiklerinden şikâyet etmiştir?
    9862 تاريخ بزرگان 2012/05/16
    İmam Ali’nin kendini savunması, kabiliyetlerini, liyakatini ve üstünlüklerini dile getirmesi gerçekte imamet makamını savunmak ve tanıtmaktır; zira eğer halk bundan haberdar olmazsa çok ağır bir hüsrana uğrayacaktır (nitekim bu vakıa maalesef İslam tarihinde gerçekleşti). Bu esas uyarınca İmam Ali (a.s) şartların gerektirdiği durumlarda kendi rehberlik ve imamet ...

En Çok Okunanlar