Gelişmiş Arama
Ziyaret
10660
Güncellenme Tarihi: 2011/04/13
Soru Özeti
iffete ters olan amellerin hükmü nedir? Bu ameller zina haddine ulaşmazsa yine günah sayılıyor mu?
Soru
zina türünden olan eylemi açıklar mısınız? İffete aykırı olan ameller zina haddine ulaşmazsa yine günah sayılıyor mu?
Kısa Cevap

Zina türünden yapılan bu amel kuranı kerim açısından büyük günah sayılmaktadır. Allah u Teâlâ konuyla alakalı şöyle buyuruyor: Zinaya yaklaşmayın. Çünkü o, son derece çirkin bir iştir ve çok kötü bir yoldur”.[1] Bu kısacık ayette üç noktaya işaret edilmiştir:

a)   Utanç verici bu çirkin amele yaklaşmayınız. İfade edilen bu tabirin derinliğinde bu çirkin amele yönelik tekit içerikli bir anlam var olmakla birlikte nazikçe şu noktaya işaret ediyor: zina gibi çirkin bir eyleme bulaşmak bazı mukaddimelere sahiptir. Bu mukaddimeler insanı tedrici olarak şu çirkin amele yakınlaştırıyor. Haram bakışlar ve göz zinası, hicapsızlık ve çıplaklık, fasit kitapları ve neşriyatları mütalaa yapmak, “bulanık filmlere” bakmak, fasit olan merkez ve kurumlarla irtibatlı olmak, namahrem olan bir kimseyle tek başına kalma, (yani erke ile namahrem bir kadınla tek başın halvet olan bir yerde birlikte kalmak), gençlerin evliliğe sırt çevirerek evlenmemeleri, oğlan ve kızın tarafları bu konuda evlilik için her hangi bir gerekçe olmaksızın gösterdikleri zorluklar gibi bu amiller insanı zina gibi çirkin olan bir eyleme yakınlaştırıyor. Bunlardan her birisi bu çirkin eylemin gerçekleşmesi için birer mukaddimesi sayılmaktadır. Kuranı kerimde kısacık bir cümleyle bütün bunlar haram kılınmıştır. Elbette rivayetlerde her birisi tek başına konu edilmiş ve bu bağlamda incelemektedir.

b)   “innehu kane fahişeten” “gerçekten bu eylem çirkindir” cümlesi üç tekit içermektedir. İnne adatı, mazi fiilinden yararlanması ve fahişe kelimesini getirilmesi; bu üç kelimenin zikredilmesi üç tekit anlamındadır. Bu üç tekidin bir cümlede bir eyleme yönelik getirilmesi o eylemin ne kadar büyük bir günahın olduğunu aşikar etmektedir.

c)   Zinanın çirkin bir yol olduğu anlamını veren “Sa’e sebila” cümlesi, şu noktaya işaret etmektedir ki, bu çirkin iş yapılırsa camiada daha farklı fesatlara götürecektir.[2]  

Her halükarda nikâhı kıyılmamış gayri şer’i olan bir hanımla cinsel ilişkide bulunmak şeklindeki bir eyleme zina denilmektedir. Bu eylem kuranı kerim anlayışına göre haram ve günahtır. Hakeza bu eyleme vardıran yukarıdaki mukaddimeler konumunda olup tedrici olarak insanı zinaya yaklaştıran şeylerin hepsi haramdır. Zina ile zina haddine ulaşmayan diğer şeyler (mukaddimer) arasında var olan tek bir fark var olmaktadır. Oda şudur: zina gibi çirkin bir eylemde bulunana yargı sistemi ve şarii hâkim tarafından Allah u Teâlâ tarafından kuranı kerimde belirtilen ceza[3] uygulanılacaktır. Ama zina merhalesine ulaşmayan iffet ve ahlaka aykırı olan diğer eylemler namahrem erkek ve kadın tarafından gerçekleştirilirse her ne kadar günah olma bakımından zinadan farklı değildir ise de zina için belirtilmiş olan ceza uygulanılmıyor. Ancak yargı gücü ve şerii hâkim bu günahların şiddet ve zaafına göre tazir ve caydırıcı cazalar uygulayabilir.  



[1]  İsra, 32; Zinaya yaklaşmayın. Çünkü o, son derece çirkin bir iştir ve çok kötü bir yoldur”; zinanın haram oluşu bağlamında aşağıdaki ayetlere bakınız:, Furkan, 68 – 69; araf; 33; enam, 151; KULAEYNİ, Yakup, tercüme: MUSTEFEVİ, Seyit CEVAT, “usulu’l-kafi”, intişarati vefa, 1382, c. 3, s. 391; HUR AMULİ, “vesailu’ş - Şia”, c. 28, kitabulhudud; NECEFİ, Muhammed Hasan “cevahiru’l - kelam”, Lübnan: darul – ihyaut – turasul – Arabi, 1981, c. 41, s. 258 - 260.   

[2] Tefsiri numune”, c. 12, 103.

[3] Nur, 2, “Ezzaniyetu vez zani feclidu kulle vahidin minhuma miete celdeh, ve la te'huzkum bi hima ra'fetun fi dinillahi in kuntum tu'minune billahi vel yevmil ahir, velyeşhed azabehuma taifetum minel mu'minîn = “Zina eden kadın ve zina eden erkekten her birine yüzer değnek vurun. Allah’a ve ahiret gününe inanıyorsanız, Allah’ın dini(nin koymuş olduğu hükmü uygulama) konusunda onlara acıyacağınız tutmasın. Mü’minlerden bir topluluk da onların cezalandırılmasına şahit olsun”.

Ayrıntılı Cevap
Bu sorunun ayrıntılı cevabı yoktur.
Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Eğer Ehlibeyt (a.s) «خُزّان العلم» ilmin madeni iseler neden kumeyl duasını Hz. Hızır İmam Ali (a.s)’a öğretmiştir?
    6102 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2019/04/07
    Kumeyl duası Şeyh Tusi’nin “Misbah’ul-Muteheccid”[1] ve Seyit ibn. Tavus’un “İkbal’ul-Emal” adlı eserlerinde nakledilmiştir. Seyit ibn. Tavus bu duayı eserinde naklederken şöyle açıklama yapmaktadır: Şeyh Tusi’nin naklettiği rivayetten başka bir rivayette gördüm ki Kumeyl ibn. Ziyad Neğei diyor ki: Basra mescidinde İmam Ali (a.s)’ın yanında ...
  • Şia neden abdeste ayaların yıkanmasını terk ederek farzı terk ediyor?
    20362 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/03/10
    Her fırka ve gurubun kendisini fırka-i Naciye (kurtuluşa eren fırka) bilmeleri gayet doğaldır ama biz, sizin aksinize kendi teklifimize boyun eğdiğimizi, farzı yerine getirdiğimizi ve Ehl-i Sünnet kardeşlerimizin farzdan uzaklaştıklarını kabul ediyoruz ve bu iddiamızın delillerini Kur'an ve rivayetlerle ortaya koyacağız. Şia; ...
  • Mehdiliği tehdit eden şeyler nelerdir?
    7147 Eski Kelam İlmi 2012/08/22
    Mehdiliği tehdit eden hususlar çoktur. Biz burada sadece üç önemli şeye işaret edeceğiz: 1. Eğer en üstün kanunlar ehil olmayan uygulayıcıları eline düşerse veya eğer en pahalı şeyler ehil olmayan insanların elinde bulunursa, ne kanundan ve ne de belirtilen değerli şeyden bir sonuç alınamaz. Mehdilik ...
  • Müslümanlar neden biribirleriyle musafaha ederler?
    9443 Pratik Ahlak 2011/07/14
    Müfaala kipinden olup iki kişi arasında gerçekleşen musafaha, el vermek manasına gelmektedir. Birisi ‘Safehtuhu’ derse bu ‘Elimin içi onun elinin içine değdi’ anlamına gelir. Musafahatun, birbirine el vermek, ellerin içini biribirine değdirmek, demektir. Selam vermek ve tokalaşmak güzel davranışın örneğidir. İslam Peygamberi (s.a.a) ve Masum ...
  • Niçin bazıları ölülerin kabirlerini yarıp araştırma yapıyorlar? Acaba bu iş haram mıdır?
    5503 Hukuk ve Şer’I Hükümler Felsefesi 2012/04/09
    Büyük taklit mercilerinin bu soruya cevapları şöyledir: Müminin kabrinin açılması haramdır. Ama aşağıda zikredilen konularda kabrin açılmasının sakıncası yoktur: 1. Cenaze gasbi yere defnedilmiş olursa ve yerin sahibi, cenazenin orada kalmasına razı olmazsa. 2. Cenazeyle birlikte defnedilen kefen veya başka bir ...
  • Alkol kullanmaktan nasıl uzak kalınabilir ve bundan tövbe etmenin yolu nedir?
    22117 Teorik Ahlak 2011/10/23
    Her günahtan tövbe etmenin dayanağı, şahsın gerçekten kabul ettiği inanç ve değerlerdir. Eğer insan Allah’a ve diriliş gününe iman ederse, diğer bir dünyada amellerinin neticesini göreceğini bilirse ve kendisini gafletten kurtarmak gerektiğine kanaat getirirse, rahatlıkla günahlardan el çekebilir. Eğer insan haram işlerin kendisini nasıl bir bedbahtlığa ve ...
  • Türkiye bankalarında yatan paramla devlete ait borç bonosu satın alıp karından yararlanabilir miyim?
    5422 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/03/02
    Hz. Ayetullah Uzma Hamaney’in (Ömrü uzun olsun) Bürosu:Orası İslam ülkesi olması nedeniyle onlardan kar almak sakıncalıdır. Elbette orada şubesi olan İslamî olmayan bankalar veya gerçekten katılım bonosu olması müstesnadır.  Hz. Ayetullah Uzma Mekarim Şirazi’nin (Ömrü uzun olsun) Bürosu:
  • Namazda âmin söylemenin yasaklanmasının felsefesi nedir?
    9495 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/05/16
    Ehlibeyt rivayetleri esasınca namazda âmin sözünü söylemek caiz değildir ve bunu söylemek namazın geçersiz olmasına neden olur. Artı, caiz olmaması delile ihtiyaç duymaz; yani namaz ibadetsel bir fiil olduğundan ve insanın kendi tarafından namaza bir şey eklenemeyeceğinden, eğer şeriat tarafından bir şeyin caiz oluşu ispatlanmazsa, bunun kendi ...
  • Bahaîlerin düşüncelerinin yanlış oluşu, necis olmalarının nedeni ve onların inançlarını saflıkla kabul edenlerin durumu hakkında açıklamada bulununuz.
    11426 Eski Kelam İlmi 2008/02/17
    Bab adıyla tanınan Alimuhammed, ilk olarak 1847 yıllarında çok farklı inanç ve kurallar ortaya çıkarmaya başlamıştır. Sonraları onun düşüncelerini kabul eden ve daha da genişleterek Bahaîliği kuran Mirza Hüseyinali Baha'dır. Bu şahıs kitaplarında; kendisinin ve Alimuhammed Bab'ın gelmesiyle İslam dinin geçerliliğini yitirdiğini, İslami hükümlerin yürürlükten kalktığını ve Hz. Muhammed'in risaletinin ...
  • Raksetmenin haram olduğunu söyleyen hadisleri senetleriyle beraber zikrediniz.
    7033 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2009/06/16
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...

En Çok Okunanlar