Gelişmiş Arama
Ziyaret
10939
Güncellenme Tarihi: 2011/08/14
Soru Özeti
Bazı Hıristiyanlar Hz. İsa'dan (a.s) önce (Hz. İsa dışında) bütün peygamberlerin günah işlediğini, İslam Peygamber'inin bir mucizesi olmadığını ve Kur'an'ın da İncil'in bir kopyası olduğunu söylemektedirler bu söz doğru mu?
Soru
Ben yabancı bir ülkede yaşayan Müslüman bir öğrenciyim, sınıf arkadaşlarımdan biri Hıristiyan'dır. O İslam hakkında bana bazı sorular sormaktadır. O Kur'an-i Kerim'in İncil'in kopyası olduğunu ve içinde yeni bir konu olmadığını iddia ediyor. Onun bu iddiasına nasıl mantıklı bir karşılık verebilirim?
Kısa Cevap

Herkes bir çok iddia da bulunabilir, önemli olan kendi iddiaları hakkındaki delillerini ortaya koymalarıdır. Delilsiz bir iddianın hiçbir değeri yoktur. Kur'an'ın İncil'den bir kopya olduğu konusuna gelince ona sormak gerekir hangi İncilin kopyasıdır. Bugün elimizde bulunan İncilin mi yoksa başka bir İncilin mi? Eğer bugün elimizde bulunan İncil'in kopyası olduğunu iddia ediyorlarsa şunu bilmek gerekir ki Kur'an ve İncillerin muhtevasından haberi olan akıllı hiçbir kimse Kur'an'ın mevcut olan İncillerin bir kopyası olduğunu iddia etmesi düşünülemez. Bu gün kitapları karşılaştırmak çok zor bir iş değildir. Biraz insaflı olmak bu iddianın yalan olduğunu ortaya koymaktadır.

Eğer Kur'an bugün elde bulunmayan asıl İncil'in bir kopyasıdır demek istiyorlarsa o zaman ellerinde bulunan İncillerin tahrife uğradığına ve yalan olduğuna itiraf etmiş olurlar buna göre Kur'an'a iman edip onun hükümleri uyarınca amel etmeleri gerekir.

Diğer yandan bu adamlardan sormak gerekir ki kim Kur'an'ı İncil üzerinden kopya etmiştir. Eğer böyle bir şey olmuşsa bunu Peygamber'in yapmış olması gerekir, oysa tarih ve Kur'an şahitlik etmektedir ki Peygamber kimseden ders almamıştır. Acaba ders okumamış bir kişi nasıl böyle bir işi yapabilir?

Eğer "peygamber Kur'an'ı Hıristiyan bilginlerden sözlü olarak öğrendiğini söylerlerse bunun Kur'an'da işaret edilen müşrikler tarafından ortaya atılan bir şüphe olduğunu söylemek gerekir. Nehl suresinin 103. ayetinde şöyle deniyor:   Şüphesiz, biz onların, "Ona (Peygamber'e) ancak bir beşer öğretiyor." dediklerini biliyoruz.

sonra bu sözün reddi hakkında şöyle buyurmaktadır. Yalanla işaret ettikleri [1] kişinin dili yabancıdır. [2] Bu (Kur'an) ise, apaçık bir Arapçadır. [3]

Buna göre maksat Arapça bilmeyen ve bu dilin gramer ve anlatım gücünden anlamayan bir kişi Kur'an'ı Peygamber'e öğrettiği ise bu tamamen boş ve beyinsizce bir sözdür. Çünkü Arap dilinin lügat bilginlerinin karşısında acizliklerini ortaya koydukları ve Kur'an'ın defalarca ona benzer bir sure getirmeleri konusunda meydan okuduğu böyle bir fesih ve beliğ bir kitabı dil bilmeyen bir yabancının öğretmesi nasıl düşünülebilir?

Eğer Kur'an'ın muhtevasının başkaları tarafından öğretildiği söylenmek isteniyorsa bunun reddi önceki iddiadan daha kolaydır. Çünkü Kur'an'daki anlatım şivesi, Arap edebiyatına vakıf hiçbir kişinin getirmesi mümkün olmayan bir üstünlük ve seçkinliktedir. Bu da gösterir ki bu kitapta öyle bir anlatım tarzı işlenmiştir ki Arapça diline vakıf hiçbir kişi tarafından benzerinin getirilmesi mümkün değildir. Yani bu tarz anlatım insanlara ait değil her türlü eksiklikten uzak olan Yüce Allah'ın işidir. [4]

üstelik Kur'an'da işaret edilen konular çeşitli sebeplere nazaran İncilin bir kopyası olamaz. Çünkü Kur'an'da gelecekte vuku bulacak hadiselerden örneğin Rum İmparatorluğunun İran İmparatorluğuna gelip geleceği gibi konulardan söz edilmiştir. Bu tür bir bilginin İncil'de yer almadığı apaçık ortadadır. Diğer yandan İslam ile Hıristiyanlık arasında bir çok önemli konu hususunda ihtilaf vardır. Örneğin tevhit konusunda İslam şiddetle teslis inancını reddederken Hıristiyanlık bu inancı ısrarla savunmaktadır. Yine İslam Hz. İsa'nın dara çekildiği ve feda olduğu inancını reddetmektedir ancak Hıristiyanlık bu inancı da ısrarla savunmaktadır. Bunlar işte Kur'an'la İncilin arasındaki derin farklardan bazılarıdır.

Buna göre böyle bir iddia temelden batıldır. Bunu iddia edenler eğer delilleri var ise bunu sadakatle ortaya koymalıdırlar.

Daha fazla bilgi için aşağıdaki dizinlere başvurun:

1- Dizin: İncil, Peygamber'in dönemi, soru 12664(site: 2862)

 2- Dizin: Kur'an'da Peygamber'in mucizeleri soru 1414 (site: 2897)

3- Kur'an'ın tahriften uzak oluşu, soru: 5801, (site: 6049)

Dizin: Kur'an nazarında peygamberlerin masumluğu, soru: 1706 (site: 1824)



[1] "Yulhidine" kelimesinin karşılığı olarak "işaret ettikleri" kelimesini kullandık, ilhadın lügat anlamı haktan sapmaktır. Maksat inkarcıların Peygamberi böyle bir suçlamaya tabi tutmaya meyletmeleridir.

[2] Bunu "acemi" kelimesinin karşılığı olarak kullandık. Aslında acemi anlatımında bir sorun olan kişiye denir, ister Arap olsun ister yabancı. Ama Araplar genelde diğer dillerde konuşanlara "acemi" diyorlardı.

[3] Nahl: 103

[4] Nasır Mekarim Şirazi, Tefsir-i numune, c. 11, s. 409; Medrese-i İmam Ali b. Ebitalip, Kum, 1421.

Ayrıntılı Cevap
Bu sorunun ayrıntılı cevabı yoktur.
Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Lütfen Hz. Yusuf kıssasındaki önemli noktaları açıklar mısınız?
    45081 Masumların Siresi 2010/11/08
    Kur’an’daki en güzel kıssa olarak nitelendirilen Hz. Yusuf (a.s) kıssası ders, ibret ve şahsi, ahlakî, içtimai ve ailevî erdemleri içermektedir. Bu erdemlerden bazıları şunlardır: 1. İnsanları Allah’a doğru çağırma yolunda Peygamberlerin ifa ettikleri rolü ve çektikleri sıkıntıyı tanımak
  • Mü’minun Suresinin 101. Ayeti ile Saffat surenin 27 ve 50. ayetleri arasında var olan çelişkiyi nasıl bertaraf ediyorsunuz?
    8956 Tefsir 2012/06/10
    Genel anlamda kuranı kerim ayetleri arasında ve özel anlamda soruda zikredilen ayetler arasında çelişki ve tezat bulunmamaktadır. Zira “o günde hiç kimse başka bir kimseden sual etmez ve yârdim dilemez” şeklindeki ayetler, dirilmenin ilk merhalesine işaret etmektedir. Bu da o günün çok dehşetli bir gün ve o ...
  • Hz. Abbas su getirirken hangi şiiri okudu?
    15574 Büyük Şahsiyetlerin Siresi 2011/12/20
    Eskiden savaşçılar savaşlarda kendi safındakilere moral vermek, düşmanların da moralini bozmak için şiarlar verir, kahramanlık şiirleri okurlardı. İmam Hüseyin (a.s) ve ashabı da aşura günü anlamlı ve etkili şiarlar verir, kahramanlık şiirleri okurlardı. İmamın (a.s) değerli kardeşi Hz. Ebulfazl Abbas da aşura gününde güzel ve eşsiz şiirler ...
  • 'Her gün Aşuradır, her yer Kerbela' sözü bir hadis midir? Hadis ise senet ve itibarı ne ölçüdedir?
    11651 Masumların Siresi 2009/02/22
    Hadis kitaplarında 'Her gün Aşuradır, her yer Kerbela' sözünün Masumlara (a.s) ait olduğuna dair bir delile rastlamadık. Ancak bu söz Kerbela olayı hedef ve maksadını ifade etmek yönünden güzel bir anlamı ifade eden anlamlı mesajlar içeren bir sözdür. Zira İmam Mehdi (a.s) zuhur edip zalimlerin kökünü ...
  • Bir insan Cuma gecesi veya günü ölürse, her zaman için kabir baskısından güvende olur, diye söylenen söz doğru mudur?
    10870 Eski Kelam İlmi 2012/01/18
    Hafta içinde Cuma gecesi ve gününün özel bir üstünlük ve değeri vardır ve bunlardan birisi şudur: Eğer mümin bir insan bu vakitte dünyadan göçerse, onun bereket ve değeriyle kabir ve berzah âlemindeki bazı sorun ve hadiseler ondan uzak kılınır. Peygamber-i Ekrem’den (s.a.a) şöyle rivayet edilmiştir: Cuma, günlerin efendisidir ve ...
  • Neden Allah cennetin çoğunu maddi hususlar ile nitelemiştir?
    6922 Eski Kelam İlmi 2012/05/27
    Kur’an-ı Kerim’de cennet ve cehennem hem maddi özellikler ve hem de ruhani ve manevi özellikler ile betimlenmiştir. Maddi nimetler ile nitelemek, birçok insanın manevi ve ruhani nitelemeler aracılığıyla bilgi edinmesinin zor ve hatta imkânsız olması nedeniyledir. Zira insanların zihni daha çok maddi konulara alışıktır ve bu nedenden ...
  • Evrendeki boylamsal silsileyi açıklar mısınız?
    7155 İslam Felsefesi 2010/09/22
    Meşa, İşrak ve Aşkın Hikmet ekolü taraftarı dâhil tüm ilahî bilgeler “bir kaidesi” esasınca şöyle demektedir: Yüce Allah yalın ve birdir. Hakeza bir cihete sahiptir. Bu nedenle yaratılış evreni ve birçok sonucun bir ve yalın olan ilahî zattan sadır olması muhaldir. Bundan dolayı bilgeler akıllar ...
  • İmam Hüseyin’in (a.s) kıyamında şehitlerden kaç tanesi Allah Resulü’nün (s.a.a) ashabındandı?
    7876 Büyük Şahsiyetlerin Siresi 2012/08/26
    Son Aşura araştırmacıları arasında ve yaptıkları tahkikat sonucu, İmam Hüseyin’in (a.s) yarenleri arasında beş kişinin Peygamber’in (s.a.a) ashabından olduğu ve Aşura kıyamında şahadete eriştikleri meşhurdur. Bu beş kişi şunlardır: Enes b. Haris, Hani b. Urve, Müslim b. Evsece, Habip ibni Mezahir ve Abdullah b. Yektar ...
  • Pak ve tertemiz olan ehlibeyt İmamlarının (a.s.) kabirleri hangi şehirlerdedir?
    13840 تاريخ بزرگان 2011/09/21
    Pak ve tertemiz olan ehlibeyt İmamlarının (a.s.) kabirleri aşağıdaki Şehir ve Ülkelerdedir:1-  İmam Ali’nin (a.s.) mübarek kabri Irak’ın Necef şehrinde.
  • Niçin bir erkeğin şahitliği iki kadının şahitliği ile eşittir?
    21658 Hukuk ve Şer’I Hükümler Felsefesi 2009/07/04
    Yüce Allah tarafında insanlar için belirlenen kanunlar yaratılış âlemi, evrenin gerçekleri ve insanın yaratılışı ile uyum içindedir. Kadının yaratılışı erkeğin yaratılış ve yapısı ile farklı olduğu için Bu iki varlığın görev ve hükümleri de farklıdır. Bu görevlerden biri mahkemede şahitlik yapmaktır Bu görev hislerin etkisinde kalınmadan ve ...

En Çok Okunanlar