Gelişmiş Arama
Ziyaret
11105
Güncellenme Tarihi: 2009/06/03
Soru Özeti
Eğer Şeytan ateştense nasıl ateşte yanacak?
Soru
Eğer Şeytan ateştense nasıl ateşte yanacak?
Kısa Cevap

Âlem daima bir değişim içerisindedir. Eşyanın (maddenin) özellikleri de etki tepkilerden dolayı değişkenlik göstermektedir. Hatta bilim adamları yanmayan bir maddeyi üzerinde değişiklikler yaratarak yeni bir unsur yani yanıcı bir madde elde edebilirler. İnsanın böyle bir yeteneğe ulaştığı şu halde acaba varlık âleminin Rabbi’nin Şeytan’ı oluşturan unsurlarda küçük değişiklikler yaparak Onu Cehennem ateşinde yakabileceği hususunda şüphe var mıdır?

Ayrıntılı Cevap

Cevap olarak öncelikle bu alanda her ne kadar senet açısından şüpheler olsa da anlatılan bir öykü vardır. Ama her halükarda orada verilen cevap mantıklı olup sizin sorunuzla da alakalıdır:

Behlül’ün de katıldığı bir toplantıda zamanın ilim ehlinden biri bu soruyu yöneltmişti. Bir müddet sonra Behlül, bir sıva parçasını şahsın alnına fırlattı ve başını yaralayarak kana buladı. Onun itirazının cevabında ise “Acaba bu sıva parçası toprak değil mi ve sen topraktan yaratılmadın mı? Ateş başka bir ateşi yakamazsa nasıl olur da bir toprak parçası başka bir toprağa zarar verebilir? ” dedi.[1]

Buna binaen, dikkat buyurun ki insan toprak olmasa da topraktan yaratılmıştır. Şeytan da ateş olmadığı gibi ateşten yaratılmıştır. Toprak nasıl insana zarar verebiliyorsa ateşin de Şeytan’a zarar vermesi muhal ve akıl almaz bir şey değildir. Öyle ki birçok örnek vardır ki aynı kaynaktan olmalarına rağmen bir diğerine olumsuz etki bırakan ve zarar veren maddeler mevcuttur ve ayrıca bazı maddelerin özellikleri onlarda küçük bir değişiklikle tamamen tersine dönmektedir. Lütfen aşağıda belirtilenlere dikkat ediniz:

  1. Buzun sudan oluştuğunu hepimiz biliriz ve kaynar su da suyun kendisidir. Onların moleküler bileşiminde en küçük bir farklılık bulunmamaktadır. Ama buzu kaynar suya yaklaştırdığımızda zarar görerek zamanla ortadan kaybolur.
  2. Bizden ateşin düşmanını sorsalar ve nasıl onunla mücadele edeceğimizi sorsalar, şüphesiz cevaben su diyeceğiz. Suyun alev alması, ateşin alev almasından daha şaşılacak bir durumdur! Şunu bilmekte fayda var ki eğer suyu katalizör eşliğinde elektrik akımına maruz bırakırsak, onu oluşturan moleküllere yani Oksijen ve Hidrojen’e ayırmış oluruz. Bu her iki unsuru da ayrı tutarak onlara ateşi yaklaştırırsak Oksijen’in alev aldığını ve Hidrojen’in ise patladığını görürüz. Bundan daha ilginç olanı ise Allah’ın, Kuran-ı Kerim’de bu iki olaya işaret etmiş olması ve kıyamet alametlerinin beyanında o günde denizlerin alev alacağını[2] ve başka bir yerde ise denizlerin patlayacağı haberini bildirmesidir.[3] Geçmişte suyu oluşturan unsurlardan haberdar olmayan bazı müfessirler, suyun alev almasının şaşılacak bir durum olduğuna ve takriben muhal olduğuna inanmışlardır. Bu bağlamda bu ayetler hakkında çeşitle tevcihlerde bulunmuşlardır.[4] Elbette İmam Ali (a.s)’dan nakledilen bir rivayette İmam (a.s), bir Yahudi’den sormaktadır ki: “Cehennem nerededir?” Yahudi ise İmam’a (a.s) “Denizde” diye yanıt verir. Ali (a.s) onun sözünü destekleyerek onun doğru söylediğini buyurmuştur.[5]
  3. Bütün bitkiler fotosentez ile yani güneş ışınlarının yardımıyla (ateşten oluşan) yetişmekteler. Hatta günümüzde seralarda sadece su ve ışıktan faydalanarak toprağa dahi ihtiyaç duymadan bitki yetiştirmekteler. Şu halde sorumuz şudur ki ateş ve sudan terkip olunan bu bitkileri ateşin oluşturduğu hararete tabi tutarsak acaba onlara zarar vermez mi?
  4. Gökyüzünde uydular vasıtasıyla dağılan çeşitli dalgalar mevcuttur. Radyo, televizyon, uydu bağlantılı telefon ve diğer iletişim araçlarının istasyonları gibi. Ortak bir formüle sahip olan bu araçların tek farkı frekans ve dalga boyutu düzeyindedir.

Bu sebepten ötürü, tüm bunlar birbirine etki edebileceği gibi birbirlerinin işlevlerini de bozabilirler. Daha önce duymuş olduğunuz elektronik savaş bu özellikler kullanılarak gerçekleşebilir. Acaba aklınıza dalgaların başka dalgalara nasıl zarar verebileceği sorusu gelmedi mi?

Günümüzde fizikte madde ve enerjinin asla yok olmadığı sadece bir durumdan başka bir duruma dönüştüğü yönünde bir kanun vardır. Bu delile dayanarak, bir madde veya enerji onda oluşan değişimlerle farklı özellikler kazanır. Bir gün ateşi söndürme özelliğine sahip olan su, bazı değişikliklere uğrayarak ateşleme yapma ve alev alma ve patlama gibi olumlu etkiler göstermektedir.

Tabiat âleminde bu tür hayret verici özellikler yaratan yüce Allah kolayca, ateşten yaratılan Şeytan’ı kendi irade ve Şeytan’ın özelliklerinde uygulayacağı küçük eylemlerle veya alevlenebilen bir maddeye dönüştürerek Cehennem ateşinde yakabilir.

"إن ذلک علی الله یسیر"؛  ve şüphesiz bu Allah’a kolaydır.[6]    

 


[1] Hüseyni Şah Abdul Azimi, Hüseyin, Tefsir-i İsna Aşeri, C. 4, S. 28, İntişarat-i Misak, Tahran, 1363 h.ş

[2] Tekvin suresi, 6 ، "و إذا البحار سجّرت"

[3] İnfitar Suresi, 3 "و إذا البحار فجّرت".

[4] Girtabi, Muhammed b. Ahmet, El-Cami’ul Ahkam’il Kuran, C. 20, S. 231, İntişarat-i Nasir Hüsrev, Tahran, 1364 h.ş

[5] Taberi, Muhammed b. Cureyr, Cemi’ul Beyan fi Tefsir’il Kuran, C. 30, S. 43, Dar’ul Marifet, Beyrut, 1412 h.k

[6] Hac suresi, 70

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Hatim merasimi ve mezarlığa çocukları götürmenin bir keraheti var mıdır?
    24562 Pratik Ahlak 2012/04/04
    Çocukları dinsel meclis ve merasimlere ve de mescide veya Muharrem ayındaki matem merasimlerine götürmek veyahut bayram namazı ve dinsel bayramlara katılmasını sağlamak kendilerinin dinsel duygularının gelişmesi için çok önemlidir. Ergin gençleri hatim merasimi ve mezarlığa götürmek hakkında ise, rivayetlerde ve fıkhi kitaplarda yaptığımız inceleme neticesinde bu işin ...
  • Akika kurbanının şartları ve sünnetleri nelerdir?
    9489 Pratik Ahlak 2019/11/10
    Akika: Yeni doğan çocuğun doğumunun yedinci günü belalardan korunması için bir koyunun veya kurban etmeye salahiyeti olan bir hayvanın kurban edilmesidir.Kurban kesmek yerine para bağışlanması akika yerine geçmez. Münasip olan kız çocuğuna dişi, erkek çocuğuna ise erkek koyunun kurban edilmesidir. Eğer mümkün değilse dişi ...
  • İranlıların matem, şenlik ve dini bayramlardaki gelenekleri neden diğer Müslümanlarla ve hatta diğer Şiilerle farklıdır?
    8187 Eski Kelam İlmi 2009/07/11
    Dini kutlamalar için genel kurallar olmasının yanı sıra ancak mukaddes İslam dininin görüş belirtmediği yerlerde her bölge örf ve adetlerine göre bu merasimleri yerine getirilebilir. Başka bir deyişle dinin önem verdiği şey örneğin İmam Hüseyin (a.s) için matem merasimlerinin düzenlenmesidir. Ama bunun yapılma şekli halkın kendisine bırakılmıştır. ...
  • Mastürbasyonun evlilikten farkı nedir?
    18619 Hukuk ve Şer’I Hükümler Felsefesi 2010/08/08
    Mastürbasyon insanın ihtiyacını gerçek şekilde gidermez ve sahte bir doyumdur. İnsanın şehvanî ihtiyacı sadece meninin çıkmasıyla giderilmez. Bunun aşk, duygu, yakınlık ve sevgi ile beraber olması gerekir. Bu nedenle bu fiili işleyenler içlerinde eksiklik hissederler. Bu da cismanî ve ruhî hastalıkları peşinden getirebilir. Ama evlilik şehvanî ...
  • Yüzüğü sağ ele takmak mutlaka gerekli mi?
    53679 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/05/20
    Peygamber (s.a.a) ve Ehl-i Beyt İmamları(a.s)’nın sünnetlerinden biri ele yüzük takmaktır. Rivayetlerde yüzüğün çeşidi ve üzerindeki nakış hakkında da çeşitli bilgiler verilmiştir. Bir de yüzüğün sağ ele takılması tavsiye edilmiştir. Ancak İslam’daki yüzük takmak ile ilgili hükümlerin hepsi müstehap türündendir ve farz değildir. Sadece erkeklerin ...
  • Dinî ilimleri öğrenmenin önemi nedir?
    16342 Pratik Ahlak 2011/05/21
    Öğrenmek bazen amel ve yükümlülüğü yerine getirmek için ve bazen de başkalarını eğitmek ve yetiştirmek içindir. Birinci kısım genel bir sınıflandırmayla iki bölüme ayrılmaktadır: Birinci bölüm tüm Müslümanlar ile ilgili hükümler olup özel bir iş, uzmanlık ve cinsiyetle bağlantılı değildir. İlk etapta tüm yükümlüler ile ilgilidir. Namaz, oruç ve ...
  • Hamd suresinden sonra Elhamdülillah Rabbi’l-Alemin söylemek sadece tabi olanlar için mi müstehaptır, yoksa cemaat imamı için de müstehap mıdır?
    7350 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/01/18
    Hz. Ayetullah Uzma Hamaney’in (ömrü uzun olsun) Bürosu:Tabi olanlar için müstehaptır.  Hz. Ayetullah Uzma Sistani’nin (ömrü uzun olsun) Bürosu:Namazda müstehap olan şey, imamın arkasında namaz kılan fertlerin imamın Hamd suresini okumasının ardından Elhamdülillah Rabbi’l-Alemin cümlesini söylemesi ve namazda tevhid suresini şahsen okuyan kimsenin de ”kezalik Allah” ...
  • Küfe mescidinin amellerinin çokluğu göz önüne alındığında kimi kafilelerin çeşitli makamların amellerini bir mekanda yerine getirmeleri doğru mudur? Böyle yaptıklarında tam sevap alabilirler mi?
    9026 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/07/10
    Küfe ve Sehle mescidlerindeki amellerin faziletleri hakkındaki rivayetlere baktığımızda Masum İmamlardan (a.s) bu mescitlerin bütün amellerinin bir arada yapılmasına dair bir emir gelmemiştir. Bir sahabesine bir dua ve namaz öğretirken, bir başkasına başka bir namaz ve dua öğretmiştir. Bu yüzden ziyaretçileri mescitlerin tüm amellerini yerine getirmek veya ...
  • Eğer idrar sonrası istibra yapılıp abdest alınırsa ve daha sonrasında bir damla idrar gelirse hükmü nedir?
    8890 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2019/08/06
     Ayetullah uzma Hamaney’in bürosu:Eğer gelen sıvının idrar olduğuna eminseniz abdest batıldır ve o bölge necis olmuştur. Eğer idrar olduğuna emin değilseniz taharete hükmedilir ve abdesti bozmaz.Ayetullah uzma Sistani’nin bürosu:Eğer idrar olduğundan şüpheniz varsa taharete hükmedilir.Ayetullah ...
  • Kendimizi yetiştirmeye ve nefsimizi arındırmaya nereden başlamalıyız?
    11343 Pratik Ahlak 2010/05/06
    Tezkiye, nefsi arındırmak ve temizlemek anlamına gelmektedir. Kur’an-ı Kerim’de nefsi arındırmanın önemi hakkında birçok ayet bulunmaktadır. Ama şu bilinmelidir ki; nefsi arındırmaya başlama noktası her insana göre değişir. İslam’ı henüz kabul etmemiş birisinin nefsi temizlemeye başlayacağı ilk aşama, İslam’ı kabul etmesidir. Müminler için ilk basamak, ...

En Çok Okunanlar