Gelişmiş Arama
Ziyaret
11636
Güncellenme Tarihi: 2009/06/03
Soru Özeti
Eğer Şeytan ateştense nasıl ateşte yanacak?
Soru
Eğer Şeytan ateştense nasıl ateşte yanacak?
Kısa Cevap

Âlem daima bir değişim içerisindedir. Eşyanın (maddenin) özellikleri de etki tepkilerden dolayı değişkenlik göstermektedir. Hatta bilim adamları yanmayan bir maddeyi üzerinde değişiklikler yaratarak yeni bir unsur yani yanıcı bir madde elde edebilirler. İnsanın böyle bir yeteneğe ulaştığı şu halde acaba varlık âleminin Rabbi’nin Şeytan’ı oluşturan unsurlarda küçük değişiklikler yaparak Onu Cehennem ateşinde yakabileceği hususunda şüphe var mıdır?

Ayrıntılı Cevap

Cevap olarak öncelikle bu alanda her ne kadar senet açısından şüpheler olsa da anlatılan bir öykü vardır. Ama her halükarda orada verilen cevap mantıklı olup sizin sorunuzla da alakalıdır:

Behlül’ün de katıldığı bir toplantıda zamanın ilim ehlinden biri bu soruyu yöneltmişti. Bir müddet sonra Behlül, bir sıva parçasını şahsın alnına fırlattı ve başını yaralayarak kana buladı. Onun itirazının cevabında ise “Acaba bu sıva parçası toprak değil mi ve sen topraktan yaratılmadın mı? Ateş başka bir ateşi yakamazsa nasıl olur da bir toprak parçası başka bir toprağa zarar verebilir? ” dedi.[1]

Buna binaen, dikkat buyurun ki insan toprak olmasa da topraktan yaratılmıştır. Şeytan da ateş olmadığı gibi ateşten yaratılmıştır. Toprak nasıl insana zarar verebiliyorsa ateşin de Şeytan’a zarar vermesi muhal ve akıl almaz bir şey değildir. Öyle ki birçok örnek vardır ki aynı kaynaktan olmalarına rağmen bir diğerine olumsuz etki bırakan ve zarar veren maddeler mevcuttur ve ayrıca bazı maddelerin özellikleri onlarda küçük bir değişiklikle tamamen tersine dönmektedir. Lütfen aşağıda belirtilenlere dikkat ediniz:

  1. Buzun sudan oluştuğunu hepimiz biliriz ve kaynar su da suyun kendisidir. Onların moleküler bileşiminde en küçük bir farklılık bulunmamaktadır. Ama buzu kaynar suya yaklaştırdığımızda zarar görerek zamanla ortadan kaybolur.
  2. Bizden ateşin düşmanını sorsalar ve nasıl onunla mücadele edeceğimizi sorsalar, şüphesiz cevaben su diyeceğiz. Suyun alev alması, ateşin alev almasından daha şaşılacak bir durumdur! Şunu bilmekte fayda var ki eğer suyu katalizör eşliğinde elektrik akımına maruz bırakırsak, onu oluşturan moleküllere yani Oksijen ve Hidrojen’e ayırmış oluruz. Bu her iki unsuru da ayrı tutarak onlara ateşi yaklaştırırsak Oksijen’in alev aldığını ve Hidrojen’in ise patladığını görürüz. Bundan daha ilginç olanı ise Allah’ın, Kuran-ı Kerim’de bu iki olaya işaret etmiş olması ve kıyamet alametlerinin beyanında o günde denizlerin alev alacağını[2] ve başka bir yerde ise denizlerin patlayacağı haberini bildirmesidir.[3] Geçmişte suyu oluşturan unsurlardan haberdar olmayan bazı müfessirler, suyun alev almasının şaşılacak bir durum olduğuna ve takriben muhal olduğuna inanmışlardır. Bu bağlamda bu ayetler hakkında çeşitle tevcihlerde bulunmuşlardır.[4] Elbette İmam Ali (a.s)’dan nakledilen bir rivayette İmam (a.s), bir Yahudi’den sormaktadır ki: “Cehennem nerededir?” Yahudi ise İmam’a (a.s) “Denizde” diye yanıt verir. Ali (a.s) onun sözünü destekleyerek onun doğru söylediğini buyurmuştur.[5]
  3. Bütün bitkiler fotosentez ile yani güneş ışınlarının yardımıyla (ateşten oluşan) yetişmekteler. Hatta günümüzde seralarda sadece su ve ışıktan faydalanarak toprağa dahi ihtiyaç duymadan bitki yetiştirmekteler. Şu halde sorumuz şudur ki ateş ve sudan terkip olunan bu bitkileri ateşin oluşturduğu hararete tabi tutarsak acaba onlara zarar vermez mi?
  4. Gökyüzünde uydular vasıtasıyla dağılan çeşitli dalgalar mevcuttur. Radyo, televizyon, uydu bağlantılı telefon ve diğer iletişim araçlarının istasyonları gibi. Ortak bir formüle sahip olan bu araçların tek farkı frekans ve dalga boyutu düzeyindedir.

Bu sebepten ötürü, tüm bunlar birbirine etki edebileceği gibi birbirlerinin işlevlerini de bozabilirler. Daha önce duymuş olduğunuz elektronik savaş bu özellikler kullanılarak gerçekleşebilir. Acaba aklınıza dalgaların başka dalgalara nasıl zarar verebileceği sorusu gelmedi mi?

Günümüzde fizikte madde ve enerjinin asla yok olmadığı sadece bir durumdan başka bir duruma dönüştüğü yönünde bir kanun vardır. Bu delile dayanarak, bir madde veya enerji onda oluşan değişimlerle farklı özellikler kazanır. Bir gün ateşi söndürme özelliğine sahip olan su, bazı değişikliklere uğrayarak ateşleme yapma ve alev alma ve patlama gibi olumlu etkiler göstermektedir.

Tabiat âleminde bu tür hayret verici özellikler yaratan yüce Allah kolayca, ateşten yaratılan Şeytan’ı kendi irade ve Şeytan’ın özelliklerinde uygulayacağı küçük eylemlerle veya alevlenebilen bir maddeye dönüştürerek Cehennem ateşinde yakabilir.

"إن ذلک علی الله یسیر"؛  ve şüphesiz bu Allah’a kolaydır.[6]    

 


[1] Hüseyni Şah Abdul Azimi, Hüseyin, Tefsir-i İsna Aşeri, C. 4, S. 28, İntişarat-i Misak, Tahran, 1363 h.ş

[2] Tekvin suresi, 6 ، "و إذا البحار سجّرت"

[3] İnfitar Suresi, 3 "و إذا البحار فجّرت".

[4] Girtabi, Muhammed b. Ahmet, El-Cami’ul Ahkam’il Kuran, C. 20, S. 231, İntişarat-i Nasir Hüsrev, Tahran, 1364 h.ş

[5] Taberi, Muhammed b. Cureyr, Cemi’ul Beyan fi Tefsir’il Kuran, C. 30, S. 43, Dar’ul Marifet, Beyrut, 1412 h.k

[6] Hac suresi, 70

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Tevrat ve İncil’de beş ferdin isimleri zikredilmiş midir?
    27447 Eski Kelam İlmi 2010/11/08
    Bazı hadislere göre Peygamber-i Ekrem (s.a.a), İmam Ali (a.s), Hz. Zehra (a.s), İmam Hasan (a.s) ve İmam Hüseyin’den (a.s) ibaret olan aba ehli beş ferdin isimleri İncil ve Tevrat’ta zikredilmiştir. Bu cümleden olmak üzere İmam Rıza’nın (a.s) Caslik (kilise önderlerinden bir fert) ve Rasu’l-Calut (Yahudilerin önderi) ...
  • Kartlar, kumar aletlerinden midir?
    6176 Eski Kelam İlmi 2011/12/10
    Sorunuz taklit mercilerinin bürolarına gönderildi ve aşağıda şimdiye kadar elimize ulaşan cevapları yayınlıyoruz.Hz. Ayetullah Hamanei’nin Bürosu: Kartlar örfte kumar aletlerinden sayılmaktadır ve onunla oynamak her halükarda hatta bahis şartı olmazsa bile haramdır. Hz. Ayetullah Mekarim Şirazi’nin ...
  • Din neden siyasete müdahale eder?
    12471 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/08/21
    Dinin siyasetten ayrı olduğu görüşü, insanın değişik hayat alanlarında dinin rolünü silme ve minimum dereceye indirmeyi savunur. Bu görüş esasınca insan akıl ve bilim aracılığıyla kültür, siyaset, hukuk, ekonomi, iletişim, adap ve birlikte yaşam kanunlarını öğrenip yasalaştırabilir ve hayatı idare etmede dinin müdahale etmesine bir gerek yoktur. ...
  • Hz. Adem (a.s)’ın çocukları kimlerle evlendiler?
    51967 Kur’anî İlimler 2010/03/07
    Hz. Adem (a.s)’ın çocuklarının evlenmesi konusunda İslam alimleri arasında iki görüş vardır: 1-     O zamanlar Allah tarafından kız ve oğlan ...
  • Rad suresinin 31. Ayetin “Kendisiyle dağların yürütüleceği veya yeryüzünün parçalanacağı, ya da ölülerin konuşturulacağı bir Kur’an olacak olsaydı (o yine bu kitap olurdu). Fakat bütün emir yalnız Allah’ındır” açıklaması nasıldır benim için açıklar mısınız?
    11568 Tefsir 2012/02/15
    Şu ayetten “kendisiyle dağların yürütüleceği veya yeryüzünün parçalanacağı, ya da ölülerin konuşturulacağı bir Kur’an olacak olsaydı (o yine bu kitap olurdu). Fakat bütün emir yalnız Allah’ındır” maksadın ne olduğu konusunda müfessirler tarafından iki görüş ortaya atılmıştır:1-
  • Musa Mubarka’nın yaşamı hakkında kısaca bilgi verir misiniz?
    6954 تاريخ بزرگان 2010/12/28
    Ebu Cafer Musa Mubarka’, İmam Muhammed Cevad b. Ali Rıza b. Musa b. Cafer’in (a.s) oğludur. O, h.k. 296 yılının rebiü’s sani’ ayında vefat etmiştir.[1]Umdet-ut Talib kitabında onun hakkında şöyle yazılıdır: O, İmam ...
  • Oruç insan üzerinde ne gibi eğitici eserler bırakır?
    7212 Pratik Ahlak 2012/05/12
    Oruç, nefsin tehzip (ruhi temizlik) ve tezkiyesi için bir çeşit alıştırma ve insanın kendi nefsine tasallutunun tahakkuku için uygun bir yöntem ve nefsanî heveslerle mücadeledir. Oruç, ferdi ve içtimai iki boyutta olmak üzere, insanın bedensel boyutta bıraktığı eserlerin yanı sıra insanın ruhi boyutunda da eğitici ...
  • Acaba Allame Meclisi Safeviye hükümetinin övücüsü müydü? Yoksa dinin tebliğcisi miydi?
    8163 تاريخ بزرگان 2012/02/14
    Şia âlimlerinin Safeviye hâkimleri ya da diğer yöneticilerle işbirliği içinde olmaları bu hâkimlere meşruiyet vermek veya onları teyit etmek cihetiyle değil, Şia Mezhebi ve Şia camiası için son derece olumlu faydaları olan toplumsal ve dini maslahatları dikkate almaları cihetiyledir.Allame Meclisinin siyasi kimliği ve siyasi faaliyetlerine yapılan eleştiriler onun Safevi ...
  • İnsanın bilgisi nispî midir yoksa mutlak mıdır?
    7603 Yeni Kelam İlmi 2011/08/17
    Göründüğü kadarıyla nispî bilgi ve mutlak bilgi hakkında hissî ve tecrübî örnekler ile aklî örnekler arasına fark koymamız gerekmektedir; zira hissî ve tecrübî örneklerde bilgimizin nispî ve sadece özel hususların tecrübe edilmiş olması mümkündür. Bazı hususlarda his ve tecrübenin hata yapması muhtemeldir. Ama aklî hususlar böyle değildir; zira aklî ...
  • Ebu Süfyan zorlamayla mı Müslüman oldu?
    7411 Tarih 2014/05/28
    Hiçbir muteber tarihi kaynakta Mekke fethinden önce Ebu Süfyan’ın Müslüman olması nakledilmemiştir. Ancak Ebu Süfyan önderliğindeki Kureyş kâfirlerinin merkezi karargâhı ve siyasi başkentinin düşmesinden sonra o ve kendisi gibi düşünenler Müslüman olduklarını ilan etmişlerdir. Doğal olarak bu, onların Müslümanlığının bir tür mecburiyetten kaynaklandığına delalet etmektedir. Kendilerinin sonraki ...

En Çok Okunanlar