Gelişmiş Arama
Ziyaret
18545
Güncellenme Tarihi: 2012/04/04
Soru Özeti
Allah’ın şeytana kıyamete kadar mühlet vermesi sebebiyle şeytan ezeli ve ebedi olmada Allah gibimidir?
Soru
Şeytan ezeli ve ebedi olmada kendisini Allah’a ortak mı görüyor? Çünkü Allah’tan kıyamete kadar süre istemişti ve Allah’ta kabul etmişti.
Kısa Cevap

Ebedi olmak gelecekte yok olmamak anlamındadır. Şeytansa Allah’ın yarattığı bir yaratık ve her mahlûk yaratanın idaresinde olduğu için kendini Allah’ın işlerinde ihtiyari olarak ortak göremez, o da bütün varlığını diğer yaratılmışlar gibi Allah’a borçludur. Allah’ın şeytana mühlet vermesi ise kıyamete kadar değildir “malum” vakte kadardır. Eğer “malum” vakti kıyamet olarak tefsir etsek bile onun Allah’ın izni ve iradesiyle kıyamete kadar yok olmaması ebedi olduğu anlamında değildir.

Ayrıntılı Cevap

Ezeli olmak “geçmişte hiç yok olmamak” anlamındadır.[1] Yani başlangıçta ve geçmişte yokluğu tasavvur edilemez. Ebedi olmak ise gelecekte yok olmaması anlamındadır,[2] öyleyse ezeli ve ebedi olmaktan söz ettiğimizde bu terimlerin manalarına dikkat etmemiz gerekir. Bu terimlerin manalarına dikkat ettiğimizde Allah’ın şeytana kıyamete kadar mühlet vermesi onun ezeli ve ebedi olduğu manasına gelmeyeceği konusu açıklığa kavuşacaktır.

Şeytanın mühlet istemesi: Şeytan Allah’ın yarattığı bir yaratık olduğu ve her mahluk yaratanın idaresinde olduğu için kendini Allah’ın işlerinde ihtiyari olarak ortak göremez,o da bütün varlığını diğer yaratılmışlar gibi Allah’a borçludur.Şeytan hatası ve kibri yüzünden Allah’ın dergahından kovulduktan sonra Allah’tan haset ettiği insan neslini doğru yoldan ayırmak için mühlet istedi.Allah’ta onun bu isteğini insanlığın imtihanı için kabul etti.Şeytanın ilahi dergahtan kovulma olayı kuranda birçok ayette gelmiştir, biz konunun aydınlığa kavuşması için bunlardan birini inceleyeceğiz.

Hicr süresinin 38-42 ayetlerinde bu noktalara işaret edilmiştir. Allah şeytanın kovulmasından sonra ona şöyle buyurmuştur: Kıyamete kadar lanet senin üstüne olsun[3].Şeytan bu sırada saygısız bir şekilde Allah’ın huzurunda bazı konuları beyan ediyor ve bunlar Allah tarafından kesin bir şekilde kabul edilemez şeylerdir.

1)Diyor ki: bana kıyamet gününe kadar(herkesin dirileceği gün) mühlet ver ve diri tut.[4]

2)İblis Allah’ın kullarını ihlaslı kılınanlardan ibaret olarak görmüştür ve onların üzerinde hükümran olamayacağını ilan etmiştir. Etki edebildiği insanlığın geri kalanını ise Allah’ın kulu olarak saymamıştır.[5]

3) Lanetlenmiş olan şeytan insanlığı saptırma yolunda kendisi için özgürlük talep etmiştir.(ayetin zahirinde لاغوينهم Allah’la hısımlaşmanın devamında intikam için kullanılmıştır.) Münezzeh olan Allah ise onun bu talebini geri çevirip düşüncesini ise batıl saymıştır.[6] Allah’ın birinci talebi karşısında cevabı: Allah ona mühlet veriyor ama onun istediği vakte kadar değil. Şöyle buyuruyor:”sen mühlet verilmişlerdensin”(ama kıyamete kadar değil) belirlenmiş bir süreye kadar.[7]

Merhum Allame tabatabai bu konuda şöyle buyuruyor: bu cümle Allah Teala’nın iblise cevabıdır,ve bu kabul ediş isteklerinin bir bölümünü ve reddettiklerinin bir bölümünü içerir.İcabet mühlet vermenin aslınadır ret ise onun kelamında şart olarak sunduklarınadır ve oda kıyamete kadar mühlet istemesidir ama Allah şöyle buyurmuştur:mühlet veriyorum ama kıyamet gününe kadar değil belirlenmiş bir vakte kadar.Bu iki ayetin devamını göz önünde bulundurduğumuzda çok açıkça görülüyor ki belirlenmiş süre kıyamet günü değildir.

Malumdur ki Allah Teala kıyamet gününe kadar mühlet vermekten imtina etmiştir ve başka bir zamana kadar mühlet vermiştir ki oda kıyametten öncedir.[8]

Bazı rivayetlerde belirlenmiş vakit İmam Zaman(a.s.) ‘ın zuhuru şeklinde tefsir edilmiştir.[9]

İkinci iddianın karşısında ise Allah Teâla bütün insanlığı kendi kulu olarak gördüğü şeklinde cevaplamıştır. İblis saltanatını bazı kulları için nefiy ve bazı kulları için sabit görmüştü.[10]

Üçüncü iddianın karşısında ise: Onun düşmanlığı ve intikamı Allah’ın kaza sın dan kaynaklıdır ve onun insanlığa tasallutu ondan kaynaklanır.Onlar ihtiyarını kötüye kullanarak  onun takipçiliğini yaparlarsa Allah şeytanı onlara musallat edeceğini buyurmuştur.[11]

Netice olarak Allah’ın mühlet vermesi kıyamete kadar değildir eğer belirlenmiş vakti kıyamet olarak tefsir etsek bile onun kıyamete kadar canlı kalması Allah’ın izni ve iradesiyledir yani ebedi olduğu manasına gelmez.

 


[1] Muhammed Taki Misbah Yezdi, akait dersleri. s:66.

[2] Aynı s:66.

[3] Hicr:35.

[4] Hicr:36.

[5] Hicr 39-40, Muhammed Hüseyin Tabatabai, Mizan tefsiri, c:12.s:245.

[6] Mizan, c:12 s:245.

[7] Hicr: 37-38.

[8] Mizan tefsiri c:12 s:234.

[9] Seyyid Haşim Buhrani, el buhran fi tefsir il kuran,c:3 s:366.

[10] Hicr:42.

[11] Hicr: 42.

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Eğer su yoksa ve idrar yapılırsa namazı nasıl eda etmek gerekir?
    6114 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/08/08
    İdrarın çıktığı yer su dışında başka bir şey ile temizlenmez ve eğer az su ile yıkanırsa iki defa yıkanması farzdır ama kur suyuna bağlı olan musluk suyuyla yıkanırsa bir defa yeterlidir.[1] Bundan ötürü biri idrar yaptığında idrarın çıkış yerini ...
  • Kur’anda hz. Salih’in devesinin öldürme olayı nedir?
    22683 Tefsir 2012/06/16
    Açıklama yöntemlerinden biri olan “icmal” ve “tafsil” yöntemi kuranı kerim ayetlerinde çok revaçta ve göze çarpmaktadır. Hz. Salih’in devesinin öldürme macerasıyla alakalı olan ayetlerden üçü bu olayı Samut kavminin iman getirmeyen kimselere nispetlendirmiştir. Bir ayette bu eylemi bu kavmin böbürlenmiş (müstekbir) grubunun işi olduğunu belirtiyor. Baka bir ...
  • Acaba Kur’anı ezberlemekle depresyona girme arasında bir ilişki var mıdır?
    8894 Tefsir 2012/07/25
    Bu sorunun cevabı birkaç noktaya dikkat ettikten sonra açıklığa kavuşacaktır: 1. Eğer depresyona girmekten maksadınız psikolojik ve ruhi bir depresyona girme ise şunu söylememiz gerekmektedir: Kur’an ezberlemek ile ruhi depresyona girme arasında hiçbir ilişki ve gereklilik bulunmamaktadır. Tam tersine Kur’an okumak ve kur’an ezberlemek ruhi ...
  • Ramazan ayında toplardamara enjeksiyon yapılmasının hükmü nedir?
    6292 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/02/18
    Muhterem taklit mercilerinin bu husustaki görüşleri farklıdır. Tam bir cevap verilmesi için taklit merciinizi belirlemelisiniz. Bununla birlikte muhterem mercilerin görüşlerini aşağıda belirtiyoruz.İmam Humeyni, Ayetullah Behçet ve Ayetullah Hamaney: Eğer iğne besin ve güçlendirici bir özelliğe sahipse, farz ihtiyat gereği bu tür enjeksiyondan sakınılmalıdır. Ama tedavi yönü bulunuyorsa ve ...
  • Namahrem ile tokalaşmak hakkında İslam’ın görüşü nedir?
    17972 Pratik Ahlak 2012/06/14
    Karşı cinsten biriyle tokalaşmak birçok birey için şehvetin tahrik olmasına neden olmayabilir, ama böyle bir sınırlı irtibat ile tahrik olabilecek fertler de mevcuttur. Hatta birinci grup arasında da kendilerini samimi gösterip meşru olmayan ilişkiler için altyapı hazırlamaya çalışan şahısların olması da muhtemeldir. Bu esas uyarınca toplumsal yaşamda ...
  • Estetik ameliyatlar konusunda İslam’ın görüşü nedir?
    8115 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2008/05/14
    Ehl-I Beyt Mektebinin büyük Taklit Mercilerinin güzellik amaçlı estetik ameliyatları konusunda ki çeşitli görüşleri aşağıda sıralanmıştır:Ayatullah el-Uzma Hamei’nin yetkili bürosu tarafından yayınlan fetva:Mahrem olmayanın insana dokunmasının ve başka günahı gerektirmediği müddetçe, estetik ameliyeti haddi zatında caizdir.Ayetullah el Uzma Mekarim Şirazi’nin bürosu tarafından yayınlana fetva:Başka bir haramı ...
  • Irak halkı kendi ülkelerinde yabancıların varlığına neden karşıdır?
    6616 Pratik Ahlak 2012/06/14
    Tüm uluslar kendi ülke ve vatanını sever. Yabancıların bir başka ülkede bulunması değişik şekillerde gerçekleşir. Ziyarette bulunmak, gezmek, ticaret, iş, üretim, tahsil, tedavi, araştırma ve bilimsel inceleme fırsatları, spor yarışmaları ve askeri hedefler nedeniyle bir ülkede bulunmak bu kabildendir. Irak’ta büyük velilerin kabrinin bulunması bu ülke için ...
  • Yafuriye fırkasının menşei ve inançları nedir?
    5950 تاريخ کلام 2010/09/22
    Bu fırka hakkında tarihe fazla bir bilgi yansımamıştır. Tarihî kaynaklarda yer alan bilgiler şunlardır:1. “Yafuriye” fırkası Muhammed b. Beşir’in takipçileri olup Musa b. Cafer’in (a.s) imametinde duraksamış ve sonraları onun da imametini de inkâr etmişlerdir. Bu grup Musa b. Cafer’den (a.s) ...
  • Salâvat getirirken Al-i Muhammed’i demezsek niçin savat eksik sayılır?
    15792 Tefsir 2009/07/23
    Al-i Muhammed’e salâvat getirmek bidat olmadığı gibi Kur’an ve hadis ve akıl ve irfanla da uyumludur, çünkü:Bidatin manası dinde olmayan bir şeyi dine dahil etmektir. Biz Al-i Muhammede salâvat getirmenin bidat olmadığını söylüyoruz çünkü bu konu Peygamber ve Ehl-i Beyt’ten gelen hadislerde yer ...
  • Müfessirlerimiz nuşüz ayetindeki (kadınları dövünüz anlamında olan) “vadribuhunne” sözcüğünü nasıl tefsir veya tevcih etmişler?
    15306 Tefsir 2010/01/02
     İslami öğretilerde kadınlar değerli bir konuma sahiptirler. Peygamber (s.a.a) ve imamların (a.s.) rivayetlerinde kadınlar övülmüş ve temcit edilmişler. Rivayetlerimizde salih kadın, bereket ve hayır kaynağı ve en değerli varlık olarak tarif edilmiştir. Hakeza cezalandırılması ...

En Çok Okunanlar