Gelişmiş Arama
Ziyaret
17092
Güncellenme Tarihi: 2010/01/24
Soru Özeti
Âli İmran Suresinin 14. Ayetini dikkate alarak, kadınlar da erkekler için aşağılık maddi işler kısmından sayılıp dört ayaklı hayvanlar cinsinden mi hesap edilir?
Soru
Âli İmran Suresinin 14. Ayetinde, dünyevi şeylere sevgi beslemek yerilme konusu yapılmış ve aşağılık maddi işlerden sayılmıştır. Aynı ayette dünyevi şeylerin hangi şekilde yansıdığı da açıklanmıştır. Söz konusu bu yansımalar şunlardan ibarettir: Kadınlar, oğullar, yük yük altın ve gümüş, salma atlar, davarlar ve ekinler gibi nefsin şiddetle arzuladığı şeyler. Burada sorulması gereken soru şudur: Acaba kadınlar da erkekler için aşağılık maddi işler kısmından sayılıp dört ayaklı hayvanlar cinsinden mi hesap edilir?
Kısa Cevap

Söz konusu ettiğiniz sorunun cevabında şöyle denilmesi gerekir: Sizin Ali İmran Suresinin 14. Ayetinden yaptığınız çıkarım yanlış bir çıkarım olup ayetin manasına dikkat edilirse, sizin açıkladığınızın dışında bir şey anlaşılır. Ayette şöyle buyrulur: “Kadınlar, oğullar, yük yük altın ve gümüş, salma atlar, davarlar ve ekinler gibi nefsin şiddetle arzuladığı şeyler insana süslü gösterildi. Bunlar dünya hayatının geçimliliğidir Oysa asıl varılacak güzel yer ancak Allah’ın katındadır.”Bu ayet, insanların yaşamında tekvini ve doğal işlerinden birisine işaret eder. Herkesin yaşamında kadınların, evladın ve malların sevgisi vardır. Ayet, maddi şeyleri madde olması hasebiyle kötü olduğunu açıklamamış bilakis, sadece insanın bir takım dünya alakalarını beyan etmiştir. Tefsirlerin esasınca burada kadınların (eşlerin), çocukların, malın ve servetin sevgisini insanın yaratılışında icat eden bizzat Allah’ın kendisidir ve insan bu vesile ile tekâmül ve kendisini yetiştirme yolunda karar kılacak ve insaniyet makamının hakikatine erecektir. Sonuç itibariyle dünyevi nimetlerin sıralanması o kadarda önemli değildir ve insana söz konusu bu şeylere gönül bağlamaması; Allah yolunda cihat etmesi hatırlatılmaktadır.

Bu ayette Kur’an, kadınları sevmenin yanında (müennes cins), oğulların sevgisini de (müzekker cins) açıklayarak çok ince ve latif bir noktayı hatırlatıyor. Dolayısıyla sizin erkekler (müzekker cins) konusunda da eleştirinizin doğru olması gerekir!! Birkaç ismin art arda sıralanması, bunların bir derecede olduğu çıkarımını zorunlu kılmaz. Bir kimse “Ben babam, annem ve özel arabayla geziye gittim” demesi, babanın veya annenin ve hatta özel arabanın aynı derecede olduğu anlamı taşımaz!

Ayetin tefsiri:

Kur’an ayetlerini tefsir etmenin yöntemlerinden bir tanesi, bir ayetin kapsayıcı tefsirini yapabilmek için bir önceki ve bir sonraki ayetleri güzelce mütalaa etmektir. Söz konusu yapılan ayette bu ayetlerdendir; önceki ayetlerde kâfirlerden veya kendi gerçek yaşamını oğul ve mallara sahip olmakta bilen kimselerden bahsedilmektedir ve bu, onların gurur ve kibirlenmesine sebep olmuştur. Bu kimseler, bu şeylere sahip olmakla ebedi olacaklarını ve Allah’a ihtiyaç duymayacaklarını hissediyorlardı. Bu ayet, gerçekte önceki konuyu ki; “Ey kâfirler! Dünyanın ziynetlerinden; kadınlara, oğullara, külçe külçe altın ve gümüşe ve… bağlanarak, asıl hedefiniz olan Allah’a kulluk etmekten gafil olmayınız” buyruğunun tamamlayıcısıdır.

Allame Tabatabai “Tefsiru’l mizan” da şöyle buyuruyor: “Bu ve bundan sonraki ayet, bundan önceki ayetin açıklaması ve gerçeğin dikkatlere sunulması niteliğindedirler. 
Çünkü bundan önce, şöyle bir ayet yer almıştı. "Şüphesiz inkâr edenler, onların 
malları da, çocukları da kendilerini Allah'tan müstağni kılmaz." 
Buradan anlaşılıyor ki, onlar, mal ve evlat sahibi olmakla Allah'tan 
müstağni olunacağına, insanın Allah'a ihtiyacının kalmayacağına inanıyorlardı. İşte bu ayet de, böyle bir anlayışa sahip olmalarının 
sebebinin bu tür tutkulu şehvetler üzerine yumulmaları, bunları esas amaç edinerek ahiretle ilgili meselelere duyarsız kalmaları 
olduğunu vurguluyor. Dünyanın çekici güzelliklerine yönelik tutkulu 
bağlılıkları yüzünden olguları birbirine karıştırmışlardır. Çünkü bunlar dünya hayatının metaıdır. Bunların tek özellikleri, Allah katındaki güzel akıbete ulaşmaya yönelik birer ön hazırlık olmalarıdır.”

Gerçekte önceki ayetler ve bu ayet, biz insanlara çok daha geniş bir mesaj vermek istiyor; ey insan! Size sunduğumuz bu nimetlerden uygun yararlanın, Allah’ı unutmayın ve gaflete düşüp yolunuzu şaşırmanıza vesile olacak bu nimetlere bağlanmayın.

İlgili indeksler:

Soru 2554 (Site: tr2713) (Kur’an ve erkeklerin kadınlar üzerindeki idareciliği).

Soru 5455 (Site: tr5673) (Erkeğin kadından üstün olmayışı).
 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Cenabet guslü alması gereken biri namaz kılabilmek için guslün yanı sıra abdestte alması gerekir mi?
    26159 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/08/11
    Cenabet guslü yerine getirmiş olan kimse normal şartlarda abdesti bozan bir durumla karşılaşmadığı takdirde (tuvalete çıkma, yellenme gibi…)aldığı cenabet guslü ile namaz kılabilir ve namaz için abdest almaması gerekir. Eğer abdesti bozan bir durumla karşılaşmadığı halde gusülden sonra namaz için abdest alırsa haram olan(yapmaması gereken ) bir ...
  • İmam niçin masum olmalıdır ve imamın masum olduğu nasıl belirlenmelidir?
    13092 Eski Kelam İlmi 2008/06/18
    Şia, Ehl-i Sünnet’in aksine, imamın, da masumiyet konusunda peygamberler (s.a.a.) gibi olduğuna inanmaktadır. Bu yüzden İslam Peygamberi ve diğer ilahi peygamberlerin de masum oldukları gibi, imam da hata ve yanlıştan masum olmalıdır.Ama Ehl-i Sünnet, peygamberden sonraki halifeliği, ilahi değil, toplumsal bir makam olarak görmektedirler onlara göre bu makam halk ...
  • Rehberliğin görüşüne göre “bilerek” namazı bozmanın hükmü nedir?
    30111 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/12/22
    İradi olarak farz namazı bozmak ve kesmek haramdır ama bir kefareti yoktur. Eğer insan namazını doğru kılıp kılmadığına dair şüphe ederse şüphesine itina etmemeli, namazını doğru kıldığına hükmetmeli ve namazı bozmamalıdır. Ama namazını bozarsa bunun bir kefareti yoktur. Elbette farz namazı iradi olarak bozmak haramdır ama ...
  • Eğer namaz kılan bir insan namaz esnasında mescidin necis olduğunu veya olacağını anlarsa ne yapmalıdır?
    6070 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/09/12
    Tevzihü’l-Mesail’de şöyle belirtilmiştir: “Eğer namaz kılan şahıs namaz esnasında mescidin necis olduğunu anlarsa ve namaz vakti dar ise namazın tümünü kılmalıdır. Eğer vakti varsa ve mescidi temizlemek namazı bozmaya neden olmazsa namaz esnasında temizlemeli ve sonra namaz kılmalıdır. Lakin bu namazı bozacaksa, namazı bozmalı, mescidi temizlemeli ve sonra namaz ...
  • Ümmü'l Mü'minin deyimi nasıl ortaya çıktı?
    11752 Tefsir 2009/06/16
    Ümmü'l Mü'minin deyimi ilk olarak Peygamber (s.a.a)'in zamanında Ahzap suresinin 6. ayetinin nazil olmasıyla deyimleşti. Ayet, Peygamber (s.a.a)'in eşlerinin mü'minlere göre durumunu ortaya ...
  • Yemek yemek için ev sahibinden izin almak gerekir mi?
    7032 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/02/14
    İslami açıdan insanın yemeğinin helal ve pak olmasının yanı sıra mubah da olması gerekir yani o yemeğin sahibi de razı olmalıdır ve biz de onun razılığını bilmeliyiz. Başkalarını malını izinleri olmaksızın kullanmak haramdır. Ancak bir kimse başkasını yemek için evine davet etmiş yemek sofrasını açmış veya bir bağ sahibi ...
  • Eğer Ayşe müminlerin annesiyse ve Kur’an onun temiz olduğunu ilan etmişse, Cemel savaşında İmam Ali’yle (a.s) nasıl savaştı?
    9578 Eski Kelam İlmi 2011/09/21
    Sorudaki temizlikten kastedilen temizlik, tathir ayetinin içeriği olan tüm yönleriyle ve mutlak temizlikse, tathir ayeti sadece aziz Peygamber (s.a.a), İmam Ali (a.s), Fatıma (a.s), İmam Hasan (a.s) ve İmam Hüseyin ile ilgilidir ve Peygamberin eşlerini kapsamamaktadır. Ama iffet ile çelişen bir ameli yapma ithamından (ifk hadisesi) temizlenmek ise, bu ...
  • Gusül alırken bedenin mutlaka yıkanması gereken yerleri neresidir?
    9969 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/01/17
    Guslün doğru olmasının şartlarından biri suyun bedenin görünen dış yüzünün tümüne ulaşmasıdır. Nitekim Tevzih-ul Mesail’de şöyle yazar: ‘Gusül alırken bedende iğne ucu kadarda yıkanmayan yer kalırsa gusül batıldır. Ama kulak ve burun içi gibi görünmeyen yerlerini yıkamak farz değildir.’
  • Hz. Meryem’in makamının yükselmesine neden olan şey nedir?
    15584 Tefsir 2012/06/26
    Kur’an ve hadislerden anlaşılan şu ki; İmran’ın kızı Meryem, mali bakımından iaşesini idare edebilecek bir güce sahip değil ve böyle fakir bir ailede (zira o doğmadan önce babası vefat etmişti) dünyaya gelmiştir. Bu neden dolayı onun sorumluluğunu Hz. Zekeriya (Meryem’in teyzesinin kocası) üstlenmişti. Bu değerli ...
  • Aceleyi gidermek için ne yapılmalıdır?
    6741 Teorik Ahlak 2012/05/03
    Acele, dinsel öğretilerin men ettiği hususlardandır. Bu, işleri yapmada erken girişimde bulunmak anlamına gelir. Acele etmek hız ve işleri zamanında yapmak ile fark eder. Hız, öncüllerin ve gerekli şartların hazır olmasından sonra insanın fırsatı elden vermemesi ve işi yapmak için girişimde bulunmasıdır. Acelenin karşısında ise soğukkanlılık ve ...

En Çok Okunanlar