Gelişmiş Arama
Ziyaret
11228
Güncellenme Tarihi: 2010/07/07
Soru Özeti
Allah, bizi ölümden sonra tekrar bu dünyaya döndürecek olursa biz iyi işler yapar mıyız?
Soru
Biz öldükten sonra, keşke dünyaya dönsek ve iyi işler yapsak der ve Allah da bizim isteğimizi kabul edip bizi dünyaya geri döndürürse acaba biz iyi işler yapar mıyız?
Kısa Cevap

Birincisi, kişilerin isteğine bağlı olarak dünyaya dönebilmelerinin mümkün oluşu yaratılış nizamının bozulmasına ve Peygamberlerin gönderilişinin abes olmasına yol açar. İkincisi, bu kişilerin dünyaya dönmeleri farz-i mahal gerçekleşse bile onların iyi işler yapacakları belli değildir. Çünkü dünya aynı dünyadır ve onlar da aynı istek ve heveslere sahiptirler. Nitekim dünyada da defalarca onun boş olduğunu anladılar, ama yine de ona aldandılar ve onun zevklerini elde edebilmek için kötü işleri işlemekten geri durmadılar.

Ayrıntılı Cevap

İlahi sünnet her şeyin kemale doğru ilerlemesini gerektirir. Allah insanı bu dünyada yaratmış ve onu iki güç yani (içteki ilahi hüccet olan) akıl ve (dıştaki ilahi hüccet olan) vahiyle donatmıştır ki insan kemale doğru hareket etsin. Buna göre insan ölümünden sonra kendi isteği üzere dünyaya dönebilmesi, yaratılış nizamının ve peygamberlerin gönderilişinin boş ve abes olmasını gerektirir. Bu da ilahi sünnetlere aykırıdır.

Üstelik farz-i mahal insanın dünyaya döndüğünü farz edecek olsak bile onun iyi işler yapacağı belli değildir. Çünkü dünya aynı dünyadır ve insanlar da nefsani isteklerin ve şeytanın vesveselerinin etkisindedirler. Ayrıca inat, tekebbür ve azgınlık gibi eğilimlere de sahiptirler.

Buna göre bugün onları hakkı ve Allah’ın nişanelerini yalanlamaya sevk eden faktörler dünyaya döndüklerinde de yine var olacaktır. [1]

Bu yüzden Kur’an şöyle buyuruyor: Nihayet onlardan birine ölüm gelince der ki: "Rabbim! Beni geri çevir. Belki geride bıraktığım şeyler hususunda iyi işler yaparım." Hayır, kesinlikle böyle değil. Bu, ancak onun söylediği (boş) bir laftan ibarettir. Onların gerisinde, tekrar dirilecekleri güne kadar süren bir berzah (ara dönem) vardır.[2]

Dikkat edilmesi gereken nokta, onların cevabında “kesinlikler böyle değildir” anlamında olan “kella” sözcüğünü kullanılmasıdır. Bu sözcük hem karşı tarafın iddiasını iptal etmeyi ifade eder, hem de menetmeyi ve reddetmeyi ifade eder. Böylede bu tabir her iki konuya işaret edebilir yani bir yandan onların isteklerini reddetmeyi ifade ederken,  diğer yandan da onların dünyaya döndükten sonra iyi işler yapacağız iddialarını yalan olduğunu açıklar. Allah buyuruyor ki: Bu boş bir iddiadan ibarettir. Yani bunlara eğer fırsat verilse yine aynı işlerini tekrarlayacaklar.[3] Yine ayette geçen “laalle” (şayet) kelimesi de bu kişilerin kendi gelecekleri hakkında mutmain olmadıklarını bildirir. Kendileri de biliyorlar ki bu pişmanlık belli şartların etkisinde ölüm esnasında oluşan bir haldir; eğer dünyaya geri döndürülürlerse yine aynı tutumlarını devam ettirebilirler.[4]

Her halükarda önemli olan şu ki bu dönüşün bir faydası yoktur. Çünkü Allah diğer bir ayette şöyle diyor: Eğer geri döndürülseler, kendilerine yasaklanan şeye tekrar dönerler. Şüphesiz, onlar yalancıdırlar.[5] Yani onların uyanışları geçicidir ve devamlı değildir. [6]

Bu kimseler, denizde tufana tutulmuş ve gark olma eşiğine gelmiş kafir ve günahkar kimselere benzerler; bunlar yok olma eşiğine geldiklerinde Allah’tan yardım diler, ama kurtulduktan sonra yine eski işlerini devam ettirirler. Başka bir ifade ile bunlar dünya hayatlarında belki defalarca karşılaştıkları olaylarda dünyanın boş olduğunu anlamış ve ölümü kendi gözleriyle görmüşlerdir ancak yine de dünyaya aldanmış ve kötü işlerine devam etmişlerdir.



[1] El-Mizan, c. 7, s. 84

[2] «حتی اذا جاء احدهم الموت قال رب ارجعون. لعلی اعمل صالحاً فیما ترکت کلاّ انّها کلمة هو قائلها...» Müminun: 99-100

[3] Bk Tefsir-i Numune, c. 14, s. 313; El-Mizan c. 5, s. 98,

[4] Tefsir-i Tibyan, c. 7 s. 393; Kenzu’l-İrfan, c. 9 s. 212

[5] و لو رودا لعادوا لما نهوا عنه» En’am, 28

[6] Tefsir-i Numune, c. 5 s. 200

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Zikir nedir ve türleri nelerdir?
    17011 Pratik İrfan 2012/09/24
    Zikir ve Allah’ı anmanın birçok ruhi ve ahlaki yapıcı etkisi vardır ve bunun karşısında Allah’ın kulunu hatırlaması, kalbin aydınlanması, kalp huzuru, Allah’a itaatsizlik etmeden korkmak, günahların bağışlanması ve ilim ve hikmet bunlardan sayılır. Genellikle zikir kalpsel ve dilsel olarak iki türe ayrılır. Dille yapılan zikre “vird” de ...
  • Zatı âlinizin Kur’an’ın tahrif edildiği hadisler konusundaki görüşünüz nedir?
    5973 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/03/10
    Hz. Ayetullah Mehdi Hadevi Tahrani’nin bu bağlamdaki görüşü şöyledir: Kur’an’ın tahrif edildiğini söyleyen hadisler ya senet bakımından zayıftırlar ya da sadır olma cihetinden hüccet değildirler veya delaletleri kabul edilebilinir durumda değildir. Kur’an-ı Kerim hiçbir zaman tahrif olmamış ve olmayacaktır. Kur’anın tahrif ...
  • Hangi ameller insanı güzel ve nuranî kılar?
    11448 Pratik Ahlak 2011/07/21
    İslam’ın bakışında güzellik zahirî güzellik ve batınî güzellik diye iki kısma ayrılır. Muteber ve mütevatir rivayetler açısından insanın batınî güzelliğini sağlayan bazı etkenler sabır, tahammül, vakar, sükûnet, takva ve sakınmadan ibarettir. Aynı şekilde rivayetlerde insan yüzünün nuraniyet ve güzelliğini sağlayan birçok amil zikredilmiştir. Abdest, az ...
  • İnsan olağan üstü işler yapabilir mi? Bu tür işleri yapmanın faydası nedir?
    10290 Teorik İrfan 2009/09/07
    Sizin işaret ettiğiniz şey, insanın ruhi güç kazanmasının sayesinde gerçekleşir; bu ruhi güç bazen dinin emirlerine uyarak ve şer’i riyazetler çekerek kazanılır; yani insan Allah’a yakınlaşarak İsm-i A’zama sahip olur. Bu güç sayesinde maddi alem üzerinde etkili olabilir ve iradesiyle bir takım işler yapar. Ancak bazen de ...
  • Musa (a.s.) Kısasının Kuranda Tekrar Edilmesinin hikmeti nedir?
    10556 Tefsir 2015/05/20
    Hazreti Musa’nın (a.s.) kur’anı kerimde tekrar edilmesinin hikmeti için hatırlatmalıyız; evvelen; Anlamsız ve lağviyete (boş) neden olacak kâmilen bir tekrar söz konusu değildir. Belki her surede, o surede zikir edilenin muhteva ve içeriğe uygun olan kıssanın kısmına işaret edilmiştir. Saniyen; kuranı kerimde hazreti Musa’nın (a.s.) hayatının diğer ...
  • Acaba humsu ve seyitlere ait olan hakkı taklit merciinin izni olmadan ödemek caiz mi?
    8976 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2009/10/18
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...
  • Tabiatı doğru bir şekilde kullanmanın yolu nedir?
    6091 Pratik Ahlak 2012/02/04
    İslam, başka mektepler gibi insanın ihtiyaçlarına tek bir açıdan bakmamış, tek maddi yönüne veya tek manevi yönüne odaklanmamış, aksine orta yolu tutmuştur. İlahi nimetleri doğru bir şekilde kullanmak, maneviyatla ve ahiretle çelişmediği gibi insanın saadet yolunda ilerlemesini de sağlar. ...
  • Ziyaret-i Aşura’da ki ‘Beri’tu ilellah ve ileykum minhum’ (Önce Allah’a sonra size onlardan dolayı beri oluyorum) cümlesinde Allah’a ve masumlara beri olmak ne demektir?
    6433 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2011/03/03
    Beraet lügatte birinden veya bir şeyden ayrılmak, uzaklaşmak manasına gelmektedir. Bu manalar eğer ‘İla’ ile birlikte olmazsa beraet için kullanılır. Ama ‘İla’ ile birlikte olursa bizarlık manasının yanı sıra sığınma manası da vermektedir. Buna göre ziyaretteki sığınma cümlesinin manası şöyle olur: Hak Teala’ya ve siz Ehl-i Beyt’e (a.s) ...
  • Peygamber (s.a.a) ve İmamların (a.s) cariye ve kölelere sahip olmaları kölelik sistemini benimsemek değil midir?
    19729 Eski Kelam İlmi 2009/07/04
    Kölelerle evlenme, onlarla mahrem olma, mukatebe (kölelerin özgürlük anlaşması) vs. hükümlerin Kur’an’da gelmesi Peygamber (s.a.a)’in zamanında köleliğin olduğunu ispat etmektedir, ama belirtmek gerekir ki, İslam’ın köleleri azat etmek için çok kapsamlı projeleri vardır. Bu projenin neticesinde bütün köleler zamanla özgürlüklerine kavuşmuşlardırlar. ...
  • Derslerimin Cuma namazına denk gelmesi nedeniyle Cuma namazını kılamamaktayım. Bunu telafi etmek için ne yapmalıyım?
    9607 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/11/17
    Değerli kullanıcı! İmam Zaman’ın (a.c.f) gıyabı döneminde Cuma namazı taklit mercilerinin çoğunluğunun fetvasına göre seçimli bir farzdır; yani yükümlü Cuma gününde şartlar mevcut ise Cuma namazını veya öğle namazını kılmada özgürdür. O halde eğer bir kimse Cuma namazını kılarsa, öğle namazını kılmasına gerek kalmaz. Elbette ...

En Çok Okunanlar