Gelişmiş Arama
Ziyaret
7323
Güncellenme Tarihi: 2012/04/16
Soru Özeti
Guslün felsefesi nedir?
Soru
Merhaba, kolay gelsin. Lütfen guslün felsefesini açıklar mısınız?
Kısa Cevap

Cenabet guslünün felsefesi, nefsin cenabetten temizlenmesi ve arındırılması ve de bedenden pislik ve kiri gidermektir; zira cenabet tüm bedenden çıkar. Bu yüzden insanın tüm bedeni temizlemesi farz olur. Bilginlerin araştırmalarına göre, insan bedeninde tüm beden faaliyetlerini kontrol eden iki bitkisel sinir sistemi mevcuttur. Bazen bedende bu dengeyi bozan birtakım akımlar gerçekleşir. Bu akımlardan birisi “orgazm” yani cinsel zevkin zirveye çıkmasıdır. Bu genellikle meninin çıkmasıyla eşzamanlıdır. Öte taraftan sempatik sinirleri harekete geçirebilen ve yitirilen dengeyi sağlayabilen şeyin suyun beden ile temas kurması olduğu da ispatlanmış bir konudur. Elbette guslün faydası bununla sınırlı değildir. Buna ek olarak gusül almak, bir tür ibadet ve tapınma da sayılır ve bunun ahlakî etkileri inkâr edilemez. Bu yüzden eğer beden niyetsiz olarak ve Allah’a yakınlaşma ve O’nun emrine itaat kasti güdülmeksizin yıkanırsa, bu doğru gusül sayılmaz.

Ayrıntılı Cevap

Cenabet ve Cuma guslünü de içine alacak şekilde guslün felsefesi hakkında İmam Rıza’dan (a.s) bir hadis nakledilmiştir. Bu rivayette aktarıcı şöyle bir soru sorar: İnsan kendi helaliyle yakınlık kurmaktadır ve helal de kirlenmeye neden olmaz; o halde cenabet guslünün nedeni nedir? İmam (a.s) şöyle cevap verir: Cenabet guslünün felsefesi, nefsin cenabetten temizlenmesi ve arındırılması ve de bedenden pislik ve kiri gidermektir; zira cenabet tüm bedenden çıkar. Bu yüzden insanın tüm bedeni temizlemesi farz olur. İdrar ve dışkı hükmünün hafifliğinin nedeni, bu ikisinin cenabetten daha çok vuku bulmasındadır; bu yüzden kutsal şeriat sahibi çok vuku bulması, meşakkat barındırması ve irade ve şehvetsiz olması nedeniyle, abdest hükmüyle yetinmiştir. Meni ise ancak zevk istemiyle çıkmaktadır; bu yüzden onun için guslü farz kılmıştır. Ramazan bayramı, Kurban bayramı, Cuma ve diğer gusüllerin nedeni ise bu vesileyle kulun Rabbini yüceltmesi, Yüce Allah’a yönelmesi ve O’nun dergâhında günahlarının bağışlanmasını istemesidir. Artı, bu bayramlar inananlar için meşhur bayramlardır ve bu zamanlarda onlar bir araya gelip Allah’ı anarlar. Bu yüzden, bu vesileyle müminlerin bu günleri yüceltmesi, diğer günlerden üstün tutması ve Cuma gününde gusül aldıklarında bir sonraki Cumaya kadar manevi olarak temiz kalmaları için, gusül bu zamanlarda şeri olarak dinileştirilmiştir.[1] İnsandan meninin çıkmasının durumsal bir davranış (idrar ve dışkı gibi) olmadığı hatırlatılmalıdır; çünkü guslün etkisi tüm bedende aşikâr olmakta ve bedenin tüm hücreleri onun çıkmasından sonra özel bir gevşeklik haline bürünmektedir. Bu da onun tüm beden azalarına etki ettiğinin delilidir. Bilginlerin araştırmalarına göre, insan bedeninde tüm beden faaliyetlerini kontrol eden iki bitkisel sinir sistemi mevcuttur. Sempatik sinirler ve parasempatik diye anılan bu iki sinir sistemi, tüm insan bedeninde ve tüm dâhili ve harici organların etrafında yayılmış bulunmaktadır. Sempatik sinirlerin vazifesi, bedenin değişik organlarını harekete geçirmektir ve parasempatik sinirlerin vazifesi ise onların faaliyetlerini yavaşlatmaktır. Bazen bedende bu dengeyi bozan birtakım akımlar gerçekleşir. Bu akımlardan birisi “orgazm” yani cinsel zevkin zirveye çıkmasıdır. Bu genellikle meninin çıkmasıyla eşzamanlıdır. Bu esnada parasempatik sinir sistemi (frenleyen sinirler), sempatik sinir siteminin (hareketlendirici sinirler) önüne geçer ve denge olumsuz bir şekilde bozulur. Öte taraftan sempatik sinirleri harekete geçirebilen ve yitirilen dengeyi sağlayabilen şeyin suyun beden ile temas kurması olduğu da ispatlanmış bir konudur. Orgazmın etkisi tüm beden azaları üzerinde hissedilir bir şekilde göründüğünden ve bu iki grup sinir sisteminin dengesi tüm bedende bozulduğundan cinsel ilişkiden veya meninin çıkmasından sonra tüm bedenin suyla yıkanması emredilmiş ve suyun hayat bahşedici etkisi sayesinde tüm bedende bu iki sinir sistemi arasında tam bir dengenin sağlanması hedeflenmiştir. Elbette guslün faydası bununla sınırlı değildir. Buna ek olarak gusül almak, bir tür ibadet ve tapınma da sayılır ve bunun ahlakî etkileri inkâr edilemez. Bu yüzden eğer beden niyetsiz olarak ve Allah’a yakınlaşma ve O’nun emrine itaat kasti güdülmeksizin yıkanırsa, bu doğru gusül sayılmaz. Gerçekte meninin çıkması veya cinsel ilişki esnasında hem ruh ve hem beden etkilenmektedir. Ruh, maddi şehvetlere ve cisim ise gevşeklik ve hareketsizliğe doğru eğrilmektedir. Cenabet guslü ise hem cismin yıkanması ve hem de yakınlık kastinin gerçekleşmesi nedeniyle ruhun arındırılmasıdır. Ortak bir anda hem cisim ve hem ruh üzerine ikili bir etki bırakır. Böylece ruhu Allah ve maneviyata ve cismi de temizlik, sevinç ve faaliyete doğru yönlendirir.

Fıkıh Hükümlerinin Felsefe Ve Hikmeti, 8593 (Site: 9135).

 


[1] Meclisi, Muhammed Bakır, Biharü’l-Envar, c. 6, s. 95, Müessese-i el-Vefa, Beyrut, 1409 k.

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Zikir nedir ve türleri nelerdir?
    17011 Pratik İrfan 2012/09/24
    Zikir ve Allah’ı anmanın birçok ruhi ve ahlaki yapıcı etkisi vardır ve bunun karşısında Allah’ın kulunu hatırlaması, kalbin aydınlanması, kalp huzuru, Allah’a itaatsizlik etmeden korkmak, günahların bağışlanması ve ilim ve hikmet bunlardan sayılır. Genellikle zikir kalpsel ve dilsel olarak iki türe ayrılır. Dille yapılan zikre “vird” de ...
  • Zatı âlinizin Kur’an’ın tahrif edildiği hadisler konusundaki görüşünüz nedir?
    5973 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/03/10
    Hz. Ayetullah Mehdi Hadevi Tahrani’nin bu bağlamdaki görüşü şöyledir: Kur’an’ın tahrif edildiğini söyleyen hadisler ya senet bakımından zayıftırlar ya da sadır olma cihetinden hüccet değildirler veya delaletleri kabul edilebilinir durumda değildir. Kur’an-ı Kerim hiçbir zaman tahrif olmamış ve olmayacaktır. Kur’anın tahrif ...
  • Hangi ameller insanı güzel ve nuranî kılar?
    11448 Pratik Ahlak 2011/07/21
    İslam’ın bakışında güzellik zahirî güzellik ve batınî güzellik diye iki kısma ayrılır. Muteber ve mütevatir rivayetler açısından insanın batınî güzelliğini sağlayan bazı etkenler sabır, tahammül, vakar, sükûnet, takva ve sakınmadan ibarettir. Aynı şekilde rivayetlerde insan yüzünün nuraniyet ve güzelliğini sağlayan birçok amil zikredilmiştir. Abdest, az ...
  • İnsan olağan üstü işler yapabilir mi? Bu tür işleri yapmanın faydası nedir?
    10290 Teorik İrfan 2009/09/07
    Sizin işaret ettiğiniz şey, insanın ruhi güç kazanmasının sayesinde gerçekleşir; bu ruhi güç bazen dinin emirlerine uyarak ve şer’i riyazetler çekerek kazanılır; yani insan Allah’a yakınlaşarak İsm-i A’zama sahip olur. Bu güç sayesinde maddi alem üzerinde etkili olabilir ve iradesiyle bir takım işler yapar. Ancak bazen de ...
  • Musa (a.s.) Kısasının Kuranda Tekrar Edilmesinin hikmeti nedir?
    10556 Tefsir 2015/05/20
    Hazreti Musa’nın (a.s.) kur’anı kerimde tekrar edilmesinin hikmeti için hatırlatmalıyız; evvelen; Anlamsız ve lağviyete (boş) neden olacak kâmilen bir tekrar söz konusu değildir. Belki her surede, o surede zikir edilenin muhteva ve içeriğe uygun olan kıssanın kısmına işaret edilmiştir. Saniyen; kuranı kerimde hazreti Musa’nın (a.s.) hayatının diğer ...
  • Acaba humsu ve seyitlere ait olan hakkı taklit merciinin izni olmadan ödemek caiz mi?
    8976 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2009/10/18
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...
  • Tabiatı doğru bir şekilde kullanmanın yolu nedir?
    6091 Pratik Ahlak 2012/02/04
    İslam, başka mektepler gibi insanın ihtiyaçlarına tek bir açıdan bakmamış, tek maddi yönüne veya tek manevi yönüne odaklanmamış, aksine orta yolu tutmuştur. İlahi nimetleri doğru bir şekilde kullanmak, maneviyatla ve ahiretle çelişmediği gibi insanın saadet yolunda ilerlemesini de sağlar. ...
  • Ziyaret-i Aşura’da ki ‘Beri’tu ilellah ve ileykum minhum’ (Önce Allah’a sonra size onlardan dolayı beri oluyorum) cümlesinde Allah’a ve masumlara beri olmak ne demektir?
    6433 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2011/03/03
    Beraet lügatte birinden veya bir şeyden ayrılmak, uzaklaşmak manasına gelmektedir. Bu manalar eğer ‘İla’ ile birlikte olmazsa beraet için kullanılır. Ama ‘İla’ ile birlikte olursa bizarlık manasının yanı sıra sığınma manası da vermektedir. Buna göre ziyaretteki sığınma cümlesinin manası şöyle olur: Hak Teala’ya ve siz Ehl-i Beyt’e (a.s) ...
  • Peygamber (s.a.a) ve İmamların (a.s) cariye ve kölelere sahip olmaları kölelik sistemini benimsemek değil midir?
    19729 Eski Kelam İlmi 2009/07/04
    Kölelerle evlenme, onlarla mahrem olma, mukatebe (kölelerin özgürlük anlaşması) vs. hükümlerin Kur’an’da gelmesi Peygamber (s.a.a)’in zamanında köleliğin olduğunu ispat etmektedir, ama belirtmek gerekir ki, İslam’ın köleleri azat etmek için çok kapsamlı projeleri vardır. Bu projenin neticesinde bütün köleler zamanla özgürlüklerine kavuşmuşlardırlar. ...
  • Derslerimin Cuma namazına denk gelmesi nedeniyle Cuma namazını kılamamaktayım. Bunu telafi etmek için ne yapmalıyım?
    9607 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/11/17
    Değerli kullanıcı! İmam Zaman’ın (a.c.f) gıyabı döneminde Cuma namazı taklit mercilerinin çoğunluğunun fetvasına göre seçimli bir farzdır; yani yükümlü Cuma gününde şartlar mevcut ise Cuma namazını veya öğle namazını kılmada özgürdür. O halde eğer bir kimse Cuma namazını kılarsa, öğle namazını kılmasına gerek kalmaz. Elbette ...

En Çok Okunanlar