Gelişmiş Arama
Ziyaret
13167
Güncellenme Tarihi: 2012/05/09
Soru Özeti
İmam Zaman’ın kıyamının at ve kılıçla olması konusunda bir açıklama yapabilir misiniz? Böyle bir şey doğruysa İmam savaş uçaklarıyla nasıl savaşacak?
Soru
İmam Zaman’ın kıyamının at ve kılıçla olması konusunda bir açıklama yapabilir misiniz? Böyle bir şey doğruysa İmam savaş uçaklarıyla nasıl savaşacak?
Kısa Cevap

Rivayetlerde gelen karinelere göre İmam Zaman’ın (a.f) kıyamının at ve kılıçla olması kinaye olup, kahır ve sulta etme manasına gelmektedir. Nitekim Kur’an’da ki ‘kuvvet ve bağlanmış atlar hazırlayın’ ayetinden maksat ister mızrak, ister füze vs. olsun insanın, düşmana hamle etme gücü veren her türlü silaha sahip olmasıdır. Dolayısıyla at ve kılıcın bir özelliği yok ki modern silahların karşısında etkisiz kalacakları düşünülsün.

Ayrıntılı Cevap

Konunun daha iyi anlaşılması için önce İmam Zaman’ın (a.f) kıyamının at ve kılıçla olması hakkındaki rivayetlerin incelenmesi gerekir. Böylece Onun, modern silahlar karşısında nasıl duracağı meselesi de anlaşılmış olur.

Ravi diyor ki: İmam Sadık’ın (a.s) yanında idim. Mualla bin Huneys İmam’dan: ‘İmam Zaman’ın (a.s) sireti Hz. Ali’nin siretiyle farklı mı olacak?’ diye sorduğunda: ‘Evet’ diye buyurdu, ‘Çünkü Ali (a.s), kendisinden sonra Şiasının düşmana mağlup olacağını bildiği için, sireti minnet etmek ve (muhaliflerinden) el çekmek idi. Ama Kaim İmam kıyam ettiği zaman kılıç kullanacak ve esir edecektir. Çünkü kendisinden sonra Şialarının düşmana asla mağlup olmayacağını biliyor.’[1]

Yine İmam Sadık (a.s) buyuruyor: ‘Hz. Mehdi kıyam ettiğinde Bedir savaşındaki melekler Onun yardımına gelecekler. Onların üçte biri beyaz atlara, üçte biri alaca atlara ve üçte biri de kırmızı atlara binecekler.’[2]

Şimdi rivayetleri gözönüne alarak bazı noktaları inceleyebiliriz:

1. Rivayetlerde gelen karinelere göre İmam Zaman’ın (a.f) kıyamının at ve kılıçla olması kinaye olup, kahır ve sulta etme manasına gelmektedir. Nitekim Kur’an, Müslümanların düşmana karşı hazırlıklı olması konusunda şöyle buyuruyor: ‘Onlara karşı gücünüzün yettiği kadar Allah'ın düşmanını ve sizin düşmanlarınızı... yıldırmak üzere kuvvet ve bağlanmış atlar hazırlayın.’[3]

Müfessirler ‘kuvvet’ kelimesinin tefsiri hakkında diyorlar ki: İster mızrak, ister füze vs. olsun insanın, düşmana hamle etme gücü veren her türlü silaha sahip olmasıdır. ‘Kuvvet’ yani ‘güç’ kelimesinden maksat kıyamete kadar yapılacak her çeşit silah, savaş ve savunma gücü olabilir. Çünkü Kur’an nazil olduğu dönemde savaşın en büyük güç göstergesi savaş atları olduğundan onun adı zikredilmiştir.

İmam’ın (a.f) kıyamında at’tan faydalanmakta kinayedir. Zira İmam Sadık’ın (a.s) ‘Bedir savaşındaki melekler atlara binerek Onun yardımına gelecekler.’ buyruğundan amaç ilahi güçtür.

2. Peygamberler ve Masum İmamlar ilahi öğretileri aktarırken halkın aklı ölçüsünde konuşmakla yükümlü olduklarından İmamın (a.f) kıyamı konusunda da aynı metodu uygulamışlardır. Yani o zaman ki insanlar savaş aletlerinden neyi anlıyorduyslar o ölçüde konuşmuşlardır.

İmam Sadık (a.s) buyuruyor: ‘Allah Resulü (s.a.a) insanlarla akılları ölçüsünde konuşmuştur.’ Sonra şöyle buyurdu: ‘Allah Resulü (s.a.a) buyuruyor: Biz peygamberler insanların aklı ölçüsünde konuşmakla görevliyiz.’[4]   

Dolayısıyla o dönemde savaş aletlerinin at ve kılıçla sınırlı olması, modern silahların keşfedilmemesi ve insanlar yeni silahların ne demek olduğunu bilmedikleri için İmamın kıyamı bu şekilde anlatılmıştır.

Kaldı ki İslami kaynaklara göre Allah’ın İmam Zaman’a (a.f) vereceği yetki ve imkanlar at ve kılıçla sınırlı olmayacağı için böylesine az imkanlarla gelişmiş silahların önünde nasıl durulacak şüpheside ortadan kalkar. Rivayetlerdeki karinelere göre günümüzdeki aletler İmamın hedeflerini yerine getirmek için kullanılabilir. Zira Allah, bütün alemde adaletin Onun vesilesiyle uygulanmasını irade etmiştir. Allah neyi irade etse o olur; sebepler insanın normal işlerine aittir.

3. Son olarak diyoruz ki günümüzde bilimin gelişmesiyle insanlar her türlü silaha rahatça ulaşmalarına rağmen bazı ülkelerde emniyetin sağlanması için at ve kılıç gibi ilkel araçların da kullanıldığını görmekteyiz. Bu yüzden İmam Zaman zuhur ettiğinde at ve kılıç, Peygamberin (s.a.a) zamanındaki silahların sembolü olarak modern silahlarla beraber kullanılabilir.

 


[1] -Tusi, Muhammed b. Hasan, Tehzibu’l-Ahkam, c.6, s.154, Hadis:2, Daru’l-Kütübi’l-İslamiyye, Tahran, HŞ.1365.

[2] -Numani, Muhammed İbrahim, el-Gaybet, s.244, Hadis:44, Mektebetu’s-Saduk, Tahran, HK.1397.

[3] -Enfal/60

[4] -Kuleyni, Muhammed b. Yakup, el-Kafi, c.1, s.23, Hadis:15, Daru’l-Kütübi’l-İslamiyye, Tahran, 4. Baskı, HŞ.1365.

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Tevrat ve İncil’de beş ferdin isimleri zikredilmiş midir?
    27447 Eski Kelam İlmi 2010/11/08
    Bazı hadislere göre Peygamber-i Ekrem (s.a.a), İmam Ali (a.s), Hz. Zehra (a.s), İmam Hasan (a.s) ve İmam Hüseyin’den (a.s) ibaret olan aba ehli beş ferdin isimleri İncil ve Tevrat’ta zikredilmiştir. Bu cümleden olmak üzere İmam Rıza’nın (a.s) Caslik (kilise önderlerinden bir fert) ve Rasu’l-Calut (Yahudilerin önderi) ...
  • Kartlar, kumar aletlerinden midir?
    6176 Eski Kelam İlmi 2011/12/10
    Sorunuz taklit mercilerinin bürolarına gönderildi ve aşağıda şimdiye kadar elimize ulaşan cevapları yayınlıyoruz.Hz. Ayetullah Hamanei’nin Bürosu: Kartlar örfte kumar aletlerinden sayılmaktadır ve onunla oynamak her halükarda hatta bahis şartı olmazsa bile haramdır. Hz. Ayetullah Mekarim Şirazi’nin ...
  • Din neden siyasete müdahale eder?
    12471 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/08/21
    Dinin siyasetten ayrı olduğu görüşü, insanın değişik hayat alanlarında dinin rolünü silme ve minimum dereceye indirmeyi savunur. Bu görüş esasınca insan akıl ve bilim aracılığıyla kültür, siyaset, hukuk, ekonomi, iletişim, adap ve birlikte yaşam kanunlarını öğrenip yasalaştırabilir ve hayatı idare etmede dinin müdahale etmesine bir gerek yoktur. ...
  • Hz. Adem (a.s)’ın çocukları kimlerle evlendiler?
    51967 Kur’anî İlimler 2010/03/07
    Hz. Adem (a.s)’ın çocuklarının evlenmesi konusunda İslam alimleri arasında iki görüş vardır: 1-     O zamanlar Allah tarafından kız ve oğlan ...
  • Rad suresinin 31. Ayetin “Kendisiyle dağların yürütüleceği veya yeryüzünün parçalanacağı, ya da ölülerin konuşturulacağı bir Kur’an olacak olsaydı (o yine bu kitap olurdu). Fakat bütün emir yalnız Allah’ındır” açıklaması nasıldır benim için açıklar mısınız?
    11568 Tefsir 2012/02/15
    Şu ayetten “kendisiyle dağların yürütüleceği veya yeryüzünün parçalanacağı, ya da ölülerin konuşturulacağı bir Kur’an olacak olsaydı (o yine bu kitap olurdu). Fakat bütün emir yalnız Allah’ındır” maksadın ne olduğu konusunda müfessirler tarafından iki görüş ortaya atılmıştır:1-
  • Musa Mubarka’nın yaşamı hakkında kısaca bilgi verir misiniz?
    6954 تاريخ بزرگان 2010/12/28
    Ebu Cafer Musa Mubarka’, İmam Muhammed Cevad b. Ali Rıza b. Musa b. Cafer’in (a.s) oğludur. O, h.k. 296 yılının rebiü’s sani’ ayında vefat etmiştir.[1]Umdet-ut Talib kitabında onun hakkında şöyle yazılıdır: O, İmam ...
  • Oruç insan üzerinde ne gibi eğitici eserler bırakır?
    7212 Pratik Ahlak 2012/05/12
    Oruç, nefsin tehzip (ruhi temizlik) ve tezkiyesi için bir çeşit alıştırma ve insanın kendi nefsine tasallutunun tahakkuku için uygun bir yöntem ve nefsanî heveslerle mücadeledir. Oruç, ferdi ve içtimai iki boyutta olmak üzere, insanın bedensel boyutta bıraktığı eserlerin yanı sıra insanın ruhi boyutunda da eğitici ...
  • Acaba Allame Meclisi Safeviye hükümetinin övücüsü müydü? Yoksa dinin tebliğcisi miydi?
    8163 تاريخ بزرگان 2012/02/14
    Şia âlimlerinin Safeviye hâkimleri ya da diğer yöneticilerle işbirliği içinde olmaları bu hâkimlere meşruiyet vermek veya onları teyit etmek cihetiyle değil, Şia Mezhebi ve Şia camiası için son derece olumlu faydaları olan toplumsal ve dini maslahatları dikkate almaları cihetiyledir.Allame Meclisinin siyasi kimliği ve siyasi faaliyetlerine yapılan eleştiriler onun Safevi ...
  • İnsanın bilgisi nispî midir yoksa mutlak mıdır?
    7603 Yeni Kelam İlmi 2011/08/17
    Göründüğü kadarıyla nispî bilgi ve mutlak bilgi hakkında hissî ve tecrübî örnekler ile aklî örnekler arasına fark koymamız gerekmektedir; zira hissî ve tecrübî örneklerde bilgimizin nispî ve sadece özel hususların tecrübe edilmiş olması mümkündür. Bazı hususlarda his ve tecrübenin hata yapması muhtemeldir. Ama aklî hususlar böyle değildir; zira aklî ...
  • Ebu Süfyan zorlamayla mı Müslüman oldu?
    7411 Tarih 2014/05/28
    Hiçbir muteber tarihi kaynakta Mekke fethinden önce Ebu Süfyan’ın Müslüman olması nakledilmemiştir. Ancak Ebu Süfyan önderliğindeki Kureyş kâfirlerinin merkezi karargâhı ve siyasi başkentinin düşmesinden sonra o ve kendisi gibi düşünenler Müslüman olduklarını ilan etmişlerdir. Doğal olarak bu, onların Müslümanlığının bir tür mecburiyetten kaynaklandığına delalet etmektedir. Kendilerinin sonraki ...

En Çok Okunanlar