Gelişmiş Arama
Ziyaret
8798
Güncellenme Tarihi: 2010/08/22
Soru Özeti
Hangi delil uyarınca “euzubillahimineşşeytanırrecim”’i “bismillâhirrahmânirrahîm”’den önce söylememiz gerekiyor?
Soru
Kur’an’ın hangi suresinde euzubillahimineşşeytanırrecim’i bismillâhirrahmânirrahîm’den önce söylememiz gerektiği belirtilmiştir?
Kısa Cevap

Kur’an ve rivayetlerde belirtildiği üzere Kur’an okuma adaplarından biri de Kur’an okumaya başlamadan önce “euzubillahimineşşeytanırrecim” söylemektir. Hatta onu “bismillâhirrahmânirrahîm”’den önce söylemek gerekir; çünkü “bismillâhirrahmânirrahîm” Kur’an’ın bir cüzüdür. Elbette bu sığınma lafız ve söz ile sınırlı kalmamalı, ruh ve canın derinliklerine sızmalı ve okuma vaktinin tümünde bu hal korunmalıdır.

Ayrıntılı Cevap

İslam’da her şey ve özellikle Kur’an gibi büyük bir kitaptan faydalanmak programa ihtiyaç duyar. Bu nedenle Kur’an’ı okumak ve bu ayetlerden yararlanmak için onda bir takım adap ve şartlar beyan edilmiştir ve onlar şunlardır:

1- Kur’an hatlarına dokunurken taharet ve abdestli olmak gerekir. Kur’an şöyle buyuruyor: “Ona, ancak tertemiz olanlar dokunabilir.”[1] Bu tabir hem zahirî temizliğe ve hem de bu mefhumları ve bu ayetlerin muhtevasını anlamanın sadece ahlakî çirkinliklerden arı olan kimseler için müyesser olabileceğine işaret etmiş olabilir. Yani insan Hakk’ın cemalini ve Kur’an hakikatlerini görmekten mahrum kalmaması için kendisi ile hakikat arasına perde çeken çirkin sıfatlardan uzak durmalıdır.

2- Kur’an’ı tertil üzere yani ağır ağır ve düşünerek okumak gerekir.[2]

3- Kur’an okumaya başlarken Hakk’ın dergâhından kovulmuş ve defedilmiş şeytandan Allah’a sığınılmalıdır. Nitekim yukarıdaki ayetlerde şunu okumuştuk: “Kur’an okuduğun zaman kovulmuş şeytandan Allah’a sığın”[3] İmam Sadık’tan (s.a.a) nakledilen bir rivayette bu emri nasıl yerine getirelim ve ne diyelim diye sorulduğunda, İmam “kovulmuş şeytandan duyan ve bilene sığınırım” söyle diye buyurmuştur. Bir başka rivayette İmam Sadık’ın (a.s) Hamd suresini okurken “kovulmuş şeytandan duyan ve bilen Allah’a sığınırım ve onların yanıma gelmelerinden Allah’a sığınırım” dediğini okumaktayız. Kur’an okumaya başlamadan önce “euzubillahimineşşeytanırrecim”’i “bismillâhirrahmânirrahîm”’den önce söyleme gerekliliğinin nedeni ise “bismillâhirrahmânirrahîm”’in Kur’an’ın bir cüzü oluşudur. Bu nedenle Kur’an metnine girmeden önce okunmalıdır. Aynı şekilde bir rivayette belirtildiği üzere Cebrail’in Kur’an hakkında Peygambere (s.a.a) buyurduğu ilk şey şudur: Ey Muhammed “kovulmuş şeytandan duyan ve bilene sığınırım” de. Sonra şöyle buyurmuştur: “Rahman ve rahim olan Allah’ın adıyla yaratan rabbinin adıyla oku” de.[4] Elbette bu sığınma lafız ve söz ile sınırlı kalmamalı ve ruh ve canın derinliklerine sızmalıdır. Hakk’ın kelamının önündeki engellerin düşünce atmosferinden gitmesi ve hakikatin eşsiz cemalini tam olarak müşahede etmesi için insan Kur’an okuma esnasında şeytanın huylarından uzaklaşmalı ve ilahî sıfatlara yaklaşmalıdır.[5] Bundan dolayı, şeytandan Allah’a sığınmak hem Kur’an okumaya başlarken ve hem de dil ile olmasa bile tüm okuma müddetince lazımdır.          


[1] Vakıa, 79.

[2] Müzemmil, 4: “Ve Kur'an'ı ağır ağır, düşüne düşüne oku.

[3] Nahl, 98.

[4] Müstedrekü’l-Vesail, c. 4, s. 4-256.

[5] Tefsir-i Numune, c. 11, s. 401-402.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • İslam dini niçin var?
    13395 Eski Kelam İlmi 2011/07/14
    Din, akaid ve Peygamberlerin insanların hidayet ve saadeti için Allah’tan getirdikleri bir dizi ameli ve ahlaki hükümlerdir.Dini öğretilerde dinin gerekliliği insan fıtratıyla ilişkilendirilmiş, Kur’an-ı Kerim’de de insan fıtratı ilahi fıtrat olarak tanımlanmış ve bütün ilahi kanunların Allah’a inanma ve tapınma hissi üzerine kurulduğu ...
  • Rivayette müminlerin birbirleriyle ilişkilerinde sevinçli ve güler yüzle davrandıkları gelmiştir. Acaba bu mesele, yaşamda karı-koca arasında da geçerli midir?
    6096 Pratik Ahlak 2012/09/09
    Müminin sıfatlarının birisi hakkında zikredilen rivayetlerde, onun başkalarına karşı sevinçli ve güler yüzlü davrandığı ve hüzün ve gamını kalbinde gizlediği; bu sıfatın dostluk eğilimini çektiği buyrulmuştur. Bu konunun müşterek yaşamda ve aile içinde başka bir şekilde olduğunu; evli çiftlerin birbirlerinin gam ve hüznüne ortak olduğunu; eşlerin birbirine ...
  • Acaba kadın yargıç olabilir mi?
    11168 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/05/06
    Fakihler ve din uzmanları kadının yargıç olması gibi bazı konular hakkında farklı görüşlere sahiptirler. Bu gibi konular, dinin zaruri ve zorunlu konularından sayılmamaktadır.Kadının yargıç olamayacağını söyleyenler, bu hususta nakledilen rivayetlere ve icma delililine dayanmışladır.
  • Sonucun öznesel nedene muhtaç oluşunun ölçüsü sadece varlıksal yoksulluk mudur? Yoksa tam neden için de yeterli midir? Felsefî kavramların neden tür ve ayrımı bulunmamaktadır? Ve…
    5633 İslam Felsefesi 2011/09/21
     Aşağıdaki noktalara dikkat etmek, yanıtı kavramada size yardımcı olacaktır.      1. Tüm nedenler öznesel nedene döndüğünden bu konuda tam neden ile öznesel neden arsında bir fark bulunmamaktadır.2. Felsefî kavramlar varlıktan alınmıştır ve varlığın mahiyeti yoktur. Tür ve ayrım mahiyetin kısımlarıdır ve mahiyetten yoksun bir şey mahiyetin kısımlarından da ...
  • Raksetmenin haram olduğunu söyleyen hadisleri senetleriyle beraber zikrediniz.
    7034 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2009/06/16
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...
  • Velayet-i fakihi dile getiren rivayetler veliyy-i fakihin bir olmasını da yansıtmakta mıdır?
    6332 Düzenler 2012/06/16
    Rivayetler ve velayet-i fakihin kelam eksenli diğer referanslarından veliyy-i fakihin bir veya çok oluşu anlaşılmamaktadır. Düzenin korunması ve kaosun engellenmesi durumunda birkaç fakihin ayrı bir şekilde veya şura şeklinde velayetlerini icra etmesi mümkündür. Şura türü İslam cumhuriyetinin ilk anayasasında (1980) mevcut idi, lakin bir takım sorunların önüne ...
  • Vesilelerin Allah'a Yakınlaşmakta ki Önemi Nedir?
    12727 Eski Kelam İlmi 2009/12/20
    Vesilenin çok geniş manası vardır. Allah'a yakınlaşmaya neden olan her şey ve her işe şamil olmaktadır. Dünya yaşayışı, insanların hidayeti ve ilerlemesi için sebep ve sonuç düzeni üzerine kurulduğu, yine insanların doğal ihtiyaçları maddi sebeplerle karşılandığı için Allah'ın, hidayet, mağfiret, bağışlanma, yakınlaşma ve ...
  • Bedensel esenlik sırrını nasıl araştırabiliriz?
    7133 Eski Kelam İlmi 2011/08/21
    Allah tarafından konulan tabiat kanunları bu dünyada hiçbir insanın baki kalmamasını ve değişik nedenlerle ve bu cümleden olmak üzere bedensel esenliği kaybederek dünyayı terk edip ebedi âleme geçmesini muayyen kılmıştır. Öte taraftan her ne kadar peygamberler ve imamlar (a.s) bir takım özel durumlarda Allah’ın izniyle hastalara (sadece Allah’ın evliyalarının ...
  • Humus yılının başlangıcından birgün önce alınan yiyeceklerin humusunun verilmesi neden gereklidir?
    5580 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/03/14
    Herkes humus yılı boyunca şanına uygun şekilde ve israf etmeden gelirinden yaptığı -ailesine yiyecek almak gibi- harcamalarına humus gelmez. Ancak humus yılının sonunda humus yılından birkaç gün önce alınmış olsa bile bu yiyeceklerden fazla kalan kısmının humusunu vermesi gerekir. Zira sonuçta elindeki sermayeyle onları almıştır. Almasaydı ve ...
  • Kendimden nasıl şehvani düşünce ve hayalleri uzaklaştırmalıyım?
    46781 Pratik İrfan 2011/10/29
    Şeytansal fikirler ve düşünceler herkesin zihnine hutur ediyor. Ama insan bu fikir ve düşüncelerin yerini dolduracak ve insanı iyiliklere sevk eden başka düşünce ve fikirler bulmalıdır. Böylece insanı pislik ve kötülüklere duçar etmeden bu şeytansal fikirlerin önünü kesip onlardan fasıla almalıdır. ...

En Çok Okunanlar