Gelişmiş Arama
Ziyaret
7130
Güncellenme Tarihi: 2012/05/15
Soru Özeti
Kur’anî ve dinî faaliyetler karşılığında veya genel olarak vacib-i kifayinin karşılığında ücret almanın hükmü nedir?
Soru
Kur’anî ve dinî faaliyetler karşılığında veya genel olarak vacib-i kifayinin karşılığında ücret almanın hükmünün ne olduğunu, ayrıca konunun fıkhi boyutunu, cevabın arkasındaki hikmet ve yorumuda bilmek istiyorum.
Kısa Cevap

Kur’an öğretmek, hıfzetmek gibi Kur’anî faaliyetlerin dışında kalan, namazın farzlarını öğretmek gibi farzların karşılığında alınan ücret caiz değildir. Ama dinin müstehap olan amelleri için ücret almanın sakıncası yoktur. Kur’anî faaliyetler, Hamd ve sure öğretmenin dışında olursa onun karşılığında da ücret almanın sakıncası olmaz, ancak mekruhtur. Fakat hediye olarak verilebilir.    

Ayrıntılı Cevap

Ölüye gusül vermek veya namaz öğretmek gibi Vacib-i Kifayî[1] farzların karşılığında ücret almak caiz değildir.[2] Ama örneğin belli mekanda öğretmek gibi ahkamın aslını öğretmeye bağlı olmayan ve şer’an insana farz olmayan mukaddimeler için ücret almanın sakıncası yoktur.[3]

Fakihlerin çoğu namazın müstehapları[4] ve müstehap ilimleri[5] öğretmek karşılığında alınan ücretin sakıncası olmadığı görüşündeler.

Fakihlerin görüşlerini aktardıktan sonra sorunuzun cevabını birkaç bölümde ele alabiliriz:

1) Kur’an öğretmek, hıfzetmek gibi Kur’anî faaliyetlerin dışında kalan namazın farzlarını öğretmek gibi farzların karşılığında alınan ücret caiz değildir. Ama dinin müstehap olan amelleri için ücret almanın sakıncası yoktur.

2) Kur’anî faaliyetler, Hamd ve sure öğretme karşılığında olursa onun karşılığında ücret almak caiz değildir.

3) Kur’anî faaliyetler, Hamd ve sure öğretmenin dışında olursa onun karşılığında ücret alma konusunda fakihlerin görüşü şöyledir:

‘Kur’an öğretmenin karşılığında ücret almak bazı fakihlere göre mekruh olsa da[6] sakıncası yoktur.[7] Ancak hediye kabul etmek ve mukaddimesi için -eğer maddi bir yükü varsa- ücret almanın sakıncası yoktur.[8]

4) Soruda da işaret edildiği gibi rivayetlerde, Kur’an öğretme karşılığında ücret almak kınanmıştır. Fakihlerin çoğu mekruh olduğu görüşündeler. Yani ücret almasalar daha iyidir. Ancak yukarıda da belirtildiği gibi namazda okunan Hamd ve sure için, eğer hediye değilse ücret alınmamalıdır.

5) Aşağıda gelen rivayetlerin bir kısmında Kur’an öğretmek karşılığında ücret almak kınanmışken bir kısmında da sakıncasız görülmüştür. Bununla birlikte fakihlerin çoğu rivayetlere ve ücret almanın caiz olduğunu söyleyen başka delillere dayanarak onun mekruh olduğunu söylemekteler:

1- İmam Ali (a.s) buyuruyor: ‘Öğrettiği Kur’an karşılığında ücret alan kimesinin kıyamet günündeki nasibi aldığı o meblağ olacaktır.’[9]

Buna göre rivayetin delil olduğu şey ve senedinin zayıflığı[10] göz önüne alındığında Kur’an öğretmenin karşılığında alınan ücretin mekruh olduğu hükmü çıkar.[11] Zira onda ücret almanın haramlığına hüküm verilmemiştir. Aksine kıyamet günündeki nasibinin, aldığı o meblağ olacağı buyurulmaktadır ki bu da sevabının olmadığına işarettir.[12] Öyleyse rivayette belirtilen ‘neden’ kerahet hükmüne daha uygundur.[13]

2- Sorudaki rivayette (Okuduğu Kur’an’la dünyayı talep eden...)[14] görüldüğü üzere bazı rivayetlerin konusu Kur’an’ı öğretmek hakkında değil ‘Kur’an okuma ve tilaveti’ hakkındadır. Kur’an tilaveti konusunda ise aslolan onun ibadet olmasıdır. İbadette de aslolan şey ibadetin karşılığında Allah’ın (c.c) rızasını gözetmekten başka bir şey olmamasıdır.

3- Bazı rivayetlerden de anlaşıldığı gibi Kur’an öğretmek karşılığında alınan ücretin sakıncası yoktur. Örneğin Resul-i Ekrem (s.a.a) buyuruyor: ‘Alınabilecek en hak ücret Allah’ın kitabı(nı öğretmek) için alınan ücrettir.’[15] (Bu rivayete göre mekruh bile değildir.) Yine bir rivayete göre Resulullah (s.a.a) bir kadının mihriyesinin Kur’an öğretme olmasına izin vermiştir.[16]

Son olarak belirtelim ki Kur’an öğretmek, maarifini yaymak ve diğer dini faaliyetler kurbet kastıyla yerine getirilmeli, daha çok uhrevi ve manevi sevap peşinde olunmalıdır. O zaman bu işin karşılığında verilecek herhangi bir şey sakıncasız olup, hediye hükmüne girer.

Daha fazla bilgi için bkz:

-Şia Mezhebinde Namazın Sırrı ve Felsefesi, Soru:13873 (Site:14186).

-Fıkıh Hükümlerinin Felsefe ve Hikmeti Soru:8593 (Site:9135).

 


[1] -Vacib-i Kifayi (Kifayi farz), başlangıçta herkese farz olan, ama bazı kimseler onu yerine getirirse farzlığı başkalarının üzerinden kalkan farza denir. (Muzaffer, Muhammed Rıza, Usul-u Fıkh, c.1, s.92, İsmailiyan, Kum, Bi Ta; Tebrizi, Gulamhüseyin, el-Usulu’l-Mühhezebe, s.32, Tus baskısı, Bi Ta ve Bi Na; Bocnurdi, Seyyid Muhammed, Kavaid-i Fıkhiyye, c.2, s.166, Müessese-i Uruc, Tahran, 3. Baskı, H.1401)

[2] -Kereki (Muhakkik-i Sani), Ali b. Hüseyin, Camiu’l-Makasid Fi Şerhi’l-Kavaid, c.4, s.35, Müessese-i Alu’l-Beyt (a.s), Kum, 2. Baskı, H.1414; Kavaid-i Fıkhiyye, c.2, s.168, Bir Grup Araştırmacı (Şahrudi, Seyyid Mahmud’un Gözetiminde), Ferheng-i Fıkh-i Mutabık-ı Mezheb-i Ehl-i Beyt (a.s), c.1, s.145 ve c.2, s.344, Müessese-i Dairetü’l-Maarif-i Fıkh-i İslamî Ber Mezheb-i Ehl-i Beyt (a.s), Kum, 1. Baskı, H.1426; İmam Humeyni, Tevzihu’l-Mesail, Muhakkik ve Musahhih: Kulupur, s.219, Müessese-i Tanzim ve Neşr-i Asar-ı İmam Humeyni (r.a), Kum, 1. Baskı, H.1426; Eraki, Muhammed Ali, el-Mesailu’l-Vaziha, c.1, s.177, İntişarat-ı Defter-i Tebligat-ı İslami, Kum, 1. Baskı, H.1414; Şubeyri Zencani, Seyyid Musa, el-Mesailu’ş-Şer’iyye, s.228, Müessese-i Neşr-il-Fakahet, Kum, 1. Baskı, HK.1428; Şirazi, Nasir Mekarim, Risale-i Tevzihu’l-Mesail, s.164, İntişarat-ı Medrese-i İmam Ali b. Ebi Talib (a.s), Kum, 2. Baskı, HK. 1424; Sunhani, Cafer, Risale-i Tevzihu’l-Mesail, s.248, Müessese-i İmam Sadık (a.s), Kum, 3. Baskı, HK.1429; Vahid Horasani, Hüseyin, Tevzihu’l-Mesail, s.198, M.1008, Medrese-i İmam Bakır (a.s), Kum, 9. Baskı, HK.1428.

[3] -Ecvibetu’l-İstiftaat, s.245, Soru:1111.

[4] -Tevzihu’l-Mesail (Haşiyeli), c.1, s.551-552, M.999; Hüseyni Amuli, Seyyid Cevad b. Muhammed, Miftahu’l-Keramet Fi-Şerh-i Kavaidu’l-Allame, c.12, s.309, Defter-i İntişarat-ı İslami, Kum, 1. Baskı, H.1419; Yezdi, Seyyid Muhammed Kazım, el-Urvetu’l-Vuska (Haşiyeli), Muhakkik ve Musahhih: Muhsini Sebzevari, Ahmed, c.2, s.515, M.35, Defter-i İntişarat-ı İslami, Kum, 1. Baskı, H.1419; Hoi, Seyyid Ebu’l-Kasım, Misbahu’l-Fakahet, Mükerrer, Tevhidi, Muhammed Ali, c.1, s.476, Bi Na ve Bi Ta; 

[5] -Ferheng-i Fıkh-i Mutabık-ı Mezheb-i Ehl-i Beyt (a.s), c.1, s.145.

[6] -Behçet, Muhammed Taki, İstiftaat, c.1, s.411, Soru:1447, Neşr-i Defter-i Hz. Ayetullah Behçet, Kum, 1. Baskı, HK.1428; Lenkerani, Muhammed Fazıl, Camiu’l-Mesail, c.1, s.591, Soru: 2211, 11. Baskı, Emir-i Kalem, Kum, Bi Ta; ‘Ancak bazı fakihler Kur’an öğretmek karşılığında alınan ücreti sakıncalı görmekteler’; Tebrizi, Cevad, İstiftaat-ı Cedid, c.1, s.179, Soru: 868 ve s.440, Soru:1921, Kum, 1. Baskı, Bi Na ve Bi Ta.

[7] -Şirazi, Nasir Mekarim, İstiftaat-ı Cedid, Muhakkik ve Musahhih: Ulyan Nejadi, Ebu’l-Kasım, c.1, s.521, M.1713, İntişarat-ı Medrese-i İmam Ali b. Ebi Talib (a.s), Kum, 2. Baskı, HK.1427.

[8] -Tebrizi, Cevad, İstiftaat-ı Cedid, c.1, s.179, Soru: 868 ve s.440, Soru:1921, Kum, 1. Baskı, Bi Na ve Bi Ta.

[9] -Şeyh Saduk, Men La-Yahduruhu’l-Fakih, c.3, s.178, Defter-i İntişarat-ı İslami, Kum, 2. Baskı, HK.1413.

[10] -Envaru’l-Fekahet, Kitabu’t-Ticaret, s.433; Mecmau’l-Faide ve’l-Burhan Fi-Şerh-i İrşadi’l-Ezhan, c.8, s.18.

[11] -Hilli, Hasan b. Yusuf, Tezkiretu’l-Fukaha, c.12, s.136, Müessese-i Alu’l-Beyt (a.s), Kum, 1. Baskı, Bi Ta; Erdebili, Ahmed b. Muhammed, Mecmau’l-Faide ve’l-Burhan Fi-Şerh-i İrşadi’l-Ezhan, Muhakkik ve Musahhih: Iraki, Mücteba ve İştihardi, Ali Penah ve Yezdi İsfahani, Hüseyin, c.8, s.18, Defter-i İntişarat-ı İslami, Kum, 1. Baskı, HK.1403; Meclisi, Muhammed Taki, Ravzatu’l-Muttakin Fi-Şerh-i Men La Yahduruhu’l-Fakih, Muhakkik ve Musahhih: Musavi Kirmani, Seyyid Hüseyin ve İştihardi, Ali Penah ve Tabatabai, Seyyid Fazlullah, c.6, s.511-512, Müessese-i Ferhengi-i İslami Kuşanbur, Kum, 2. Baskı, HK.1406; Bahrani, Yusuf b. Ahmed, el-Hadaiku’n-Nazire Fi-Ahkam-i Itrati’l-Tahire, Muhakkik ve Musahhih: İrevani, Muhammed Taki ve Mukarrem, Seyyid Abdurrazzak, c.18, s.214, Defter-i İntişarat-ı İslami, Kum, 1. Baskı, HK.1405; Şirazi, Nasir Mekarim, Envaru’l-Fekahet, Kitabu’t-Ticaret, s.433, İntişarat-ı Medrese-i İmam Ali b. Ebi Talib (a.s), Kum, 2. Baskı, HK.1426.     

[12] -Ravzatu’l-Muttakin Fi-Şerh-i Men La-Yahduruhu’l-Fakih, c.6, s.512.

[13] -Tebrizi, Cevad, İrşadu’t-Talib İla’t-Taliki Ala’l-Mekasib, c.1, s.301, Müessese-i İsmailiyan, Kum, 3. Baskı, HK.1416.

[14] -İmam Sadık (a.s) buyuruyor: ‘Onlardan bazıları Kur’an okuyarak dünyayı talep ederler. Ama bunda hayır yoktur.’ (Şeyh Kuleyni, Muhammed b. Yakup, el- Kafi, c.2, s.607, Neşr-i İslamiyye, Tahran, 2. Baskı, HŞ.1362.)

[15] -İbn-i Ebi Cumhur İhsai, Muhammed b. Ali, Avali’l-Leali’l-Aziziyye Fi’l-Ahadisi’l-Diniyye, c.1, s.176, Dar-u Seyyidu’ş-Şüheda Li’n-Neşr, Kum, 1. Baskı, HK.1405.

[16] -a.g.e. c.2, s.263.

 

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Fakirlere infak etmenin felsefesi nedir?
    7541 Tefsir 2012/06/11
    Bazen falankes fakirdir ve mutlaka bir şey yaptığı için Allah onun fakir kalmasını istiyor; biz zenginiz ve mutlaka işlediğimiz bir amelden dolayı Allah’ın lütfü kapsamına girmişiz, o halde ne onların fakirlikleri ve ne de bizim zenginliğimiz hikmetsiz değildir!! Denilir. Hâlbuki infak emrinin çeşitli hikmet ve felsefeleri vardır. ...
  • İmam Hüseyin (a.s) ve ashabı suları az olmasına rağmen Aşura günü nasıl gusül aldılar?
    7925 Masumların Siresi 2010/02/06
    İmam Hüseyin (a.s)'ın Ehl-i Beyt'i ve ashabının susuzluğuna ait rivayetlerle İmam (a.s) ve ashabının Aşura sabahı gusül, abdest ve temizlik yaptıklarına dair olan rivayetler hakkında söylemek gerekir ki, İmam (a.s)'ın kafilesinin suya ulaşmaması için muhasaraya alındığı ve İmam Hüseyin (a.s)'ın şehadet anında susuz ...
  • Bir süredir tüm inançlarımı elden vermişim ve akıbetimden korkuyorum. Ne yapmalıyım?
    5362 Pratik Ahlak 2011/10/29
    Genel itibariyle gençler eleştirme ve şüphecilik ruhiyesine sahiptirler. İnançlar bazında gençler arasında şüpheciliğin var olması doğal bir durumdur. Ama sonuçta bu sorulara cevap bulunmasının gerekli olduğuna teveccüh edilmesi gereklidir. Bu dönemlerde insanı kendi istediği hedefler doğrultusunda yönlendirmek şeytan ve şeytanın vesveseleri çok çok fazlalaşır.
  • Acaba din bir tane midir yoksa çeşitli midir?
    6873 Yeni Kelam İlmi 2010/01/02
    Dinden kasıt, Allah tarafından gönderilen ve Peygamberler (a.s.)'ın vasıtasıyla tebliğ edilen akaid, ahlak, kanunlar topluluğu ise bu durumda din tektir. Dinler arasında ki fark sadece hükümler arasında ki küçük ayrıntılardır ki, bireysel ...
  • Dünyayı sevmekten kurtulmanın yolu nedir?
    15686 Pratik Ahlak 2010/08/08
    Dünya “edna”nın müennesi olup (ahret hayatı karşısında) daha aşağı ve daha değersiz şey anlamındaki “deni” ve “denaet”ten veya (ahret hayatı karşısında) daha yakın anlamındaki “denev”den türemiştir. Kur’an ve rivayetlerin açıklamasında dünya yerilen dünya ve övülen dünya diye iki kısma ayrılır. Dünyadan söz eden ve insanları onun ...
  • Babam şehid olmuştur ve ben o dönemde ergin değildim ve onun ne kadar namaz kazası olduğunu bilmiyorum. Yükümlülüğüm nedir?
    5270 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/01/18
    Büyük taklit mercilerinin görüşüne göre, eğer babanın kazası varsa, onun vefat etmesinden sonra en büyük oğlunun kaza namazlarını yerine getirmesi farzdır. Babanın vefat ettiği zamanda oğlun ergin olup olmaması bir şeyi değiştirmez.[1] Eğer oğul kaza namazlarının sayısını bilmiyorsa, kesin ...
  • Niçin İslami düşünceyi açıklamak için her yönlü kamil bir sistematik teoriye ihtiyaç vardır?
    7255 Yeni Kelam İlmi 2007/08/23
    Şimdiye kadar din bilginleri, evrensel ve belli dönemlere ait unsurları içeren İslami öğretiler karşısında tikelci bir yöntem kullanmışlardır. Böyle bir yöntem ve yaklaşım İslami araştırmaların sistematik bir yapıya sahip olmasını önlemiştir. İslami düşünceyi oluşturan öğeler birbirleriyle aralarında bir düzene tabii tutulmadan bir araya toplanmıştır. Bu bir araya ...
  • Ayetleri birbirini nefyeden ve düzelten Kur’an nasıl insana daima yol gösterebilir?
    10397 Kur’anî İlimler 2010/03/13
    Kur’an kendi tanıklığıyla evrensel bir kitaptır: ‘Bu ancak alemlere bir öğüttür.’Belli bir zaman, mekan ve millete ait değildir: ‘Korkutucudur insanları.’Allah’ın nazil ettiği ...
  • Zifaf gecesinin adabı nasıldır?
    23184 Pratik Ahlak 2011/07/18
    Zifaf gecesi gelinle güveyin (damat) şer’i yolla karı koca olama akdini yaptıktan sonra birlikte kalacakları ilk gecedir. Bu gece her fert için kendi hayatında çok önemli ve çok mübarek bir gecedir. Bu nedenle İslami kaynaklarda bu gece için birçok adap zikredilmiştir. Mübarek oluşuna kaynaklık yapan evlilik hakkında ...
  • Nehc’ül Belağa’nın altıncı mektubuna göre üç halifenin hilafeti resmilik kazanaz mı?
    11346 Eski Kelam İlmi 2008/08/18
    Continue... ...

En Çok Okunanlar