Gelişmiş Arama
Ziyaret
7129
Güncellenme Tarihi: 2012/02/15
Soru Özeti
Muhammed b. Hanefiye’nin naklettiği rivayette zikredilen “hucze” kelimesinin anlamı nedir?
Soru
Muhammed b. Hanefiye imam Ali’den şöyle naklediyor: “kıyamet gününde Allahın Resulü Allahın Hucze’snden, biz Peygamberimizin Hucze’sinden, Şialarımız da bizim Hucze’mizden tutacaklardır”. Bu rivayette nakledilen “hucze” kelimesinin anlamı nedir?
Kısa Cevap

Rivayette zikredilen “hucze” kelimesinden maksat, dünyada bizim ile Allah, Resulüllah (s.a.a.) ve imamlar (a.s.) arasında var olan sebeplerdir. Yani o sebeplere temessük etmek ve bağlamak anlamındadır. Söz konusu olan sebepler şunlardan ibarettir: din, ahlak ve güzel amellerdir. Eğer insanlar İslam dinini takip ederler, güzel ahlak ve Salih ameller işlerler onların amelleri kıyamet gününde ilahi nurlar şeklinde tecelli ve şekil (temessül) alırlar.

Ayrıntılı Cevap

Bu rivayet Şia’nın farklı ve muhtelif kaynak kitaplarında Muhammed b. Hanefiye’den nakledilmiştir. Muhammed b. Hanefiye İmam Ali’nin şöyle buyurduğunu söyler: “Kıyamet gününde Allahın Resulü Allahın Hucze”sinden, biz Peygamberimizin Hucze’sinden, Şialarımızda bizim Hucze’mizden tutacaklardır”. Ben kendisinden ey emirel-Müminin “hucze” nedir diye sorudum? İmam cevaben; Allahın kendisi “hucze” ve benzer şeylerle vasıflandırılmasından çok daha yücedir. Ama Allahın resulü (s.a.a) Allahın emrinden, Muhammed’in alı olan bizde kendi Peygamberimizin ve Şia’larımız da bizim emrimizi tutacaklar” [1] buyurdu. Bazı rivayetlerde “hucze” “din” şeklinde tabir ve tefsir edilmiştir.[2]

İmam Rıza (a.s.) “hucze”yi şöyle mana etmiştir: “Kıyamet gününde Allahın Resulü (s.a.a) Allahın Hucze”sinden, biz Peygamberimizin Hucze’sinden, Şialarımızda bizim Hucze’mizden tutacaklardır”. Sonra şöyle buyurdu: “Hucze’den maksat nurdur” dedi.[3]

Rivayetlerde zikredilen “hucze” kelimesinden maksat, dünyada bizim ile Allah, Resulüllah (s.a.a.) ve imamlar (a.s.) arasında var olan sebeplerdir. Yani o sebeplere temessük etmek onlara bağlamak anlamındadır. Söz konusu olan sebepler şunlardan ibarettir: din, ahlak ve güzel amellerdir. Eğer insanlar İslam dinini takip ederler, güzel ahlak ve Salih ameller işlerlerse onların amelleri kıyamet gününde ilahi nurlar şeklinde tecelli ve şekil (temessül) alırlar. Buna binaen birinci rivayette kıyamet gününde peygamber tarafından “hucze”ye temessük etmenin anlamı şudur: Hz. Resuli Ekrem ilahi emirlere temessük edildiğini söyler ve bununla burhan sunar. İkinci rivayette olan nurdan maksat şudur ki din, güzel ahlak ve güzel amellere manevi nura sahiptirler ve bunlar kıyamet gününde insanlar için zahir olacaklar.[4]

Sonuç itibariyle rivayetlerde zikredilen “hucze”den maksat şudur: Allah tarafından vahiy yoluyla peygambere (s.a.a) nazil olan ilahi emirler ve ilahi düsturlardır. Ki Peygamber de (s.a.a) onları insanlara ulaştırmıştır. Peygamberden (s.a.a) sonra masumlar (s.a.) kanalıyla sonraki insanlara ulaştırılmış. Eğer bir kimse onları takip eder Allahın kitabı ve pak ve tertemiz kılınmış Ehlibeyt’in (a.s.) belirtmiş olduğu çerçevede hareket ederlerse hem dünyada ve hem de ahirette kendi saadetine ve mutluluğuna varırlar. Ve bu bağlılık ve temessük insanları Allahın çetin olan cehennem azabından alı koyar.[5]



[1] Meclisi, “Biharu’l-Envar”, Lübnan/Beyrut: müesesei el-vefa, 1404, c. 4, 24.

[2] Şeyh Saduk, “et-tevhid”, baskı, 1, Kum: camiatu muderrsin, 1397, k. s. 166.

[3] “Biharu’l-Envar”, c. 4, s. 25.

[4] A.g.e.

[5] Zira “hucze” kelimesi aslı itibariyle men ve “iki şeyi bir birinden ayıran” şey anlamındadır. Hucze lügatte pantolonun kemer yerlerine denilmektedir. (“el-ayn”, “el-hucze”, “lisanu’l-arap”, h-c-z, ve “el-hucze”, “ferhengi ebcedi arab-farisi”, “el-hucze” kelimesine müracaat edebilirsiniz). Bu nedenle rivayetlerde hucze tabir edilmiştir.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Göğe ne kadar çok çıkılsa oksijenin o oranda azaldığı bilimsel bir gerçektir. Kur’an’da bu gerçeğe işaret eden bir ayet var mı?
    13874 Tefsir 2010/12/28
    ‘Kur’an’ın kapsamlılığı’ hakkında görüş bildiren alim ve müfessirler, Kur’an’ın, pozitif bilimlerin bütün mesele ve ayrıntılarını ele alıp almadığı konusunda aralarında görüş birliği yoktur.Kimileri Kur’an’ın -bir ansiklopedi gibi- bilimsel konuların bütün detaylarını içerdiğini söylemekte, kimileri Kur’an, hiç bir bilimsel konuya değinmemiştir demekte, ...
  • Hazreti Muhammed’in (s.a.a) dokuz yaşında eşimi vardı?
    3807 پیامبر اکرم ص 2018/11/14
    İslam peygamberinin hayatını, eşlerinin özeliklerini ve peygamberin onlar ile olan ilişkilerini incelemek şu noktayı açığa çıkarır: Eğer Peygamber müteaddit eş edinmiş ise bu eylemin çeşitli hikmetleri bulunmaktadır. Burada onlardan bazılarına işaret edeceğiz. Öncelikle Peygamberin Ayşe ile olan evliliğinde şunu bilmemiz gerekir ki bu evlilik Ayşe’nin ...
  • Acaba din bir tane midir yoksa çeşitli midir?
    7115 Yeni Kelam İlmi 2010/01/02
    Dinden kasıt, Allah tarafından gönderilen ve Peygamberler (a.s.)'ın vasıtasıyla tebliğ edilen akaid, ahlak, kanunlar topluluğu ise bu durumda din tektir. Dinler arasında ki fark sadece hükümler arasında ki küçük ayrıntılardır ki, bireysel ...
  • Yüksek düzeyde kârla muzarebe yapmak doğru mudur?
    5646 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/12/29
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...
  • Peygamberin buyruğuna göre Kur’an’ın batın ve tefsirini açıklayan kimdir?
    9396 Eski Kelam İlmi 2011/08/17
    Bu içerik değişik tabirlerle imamlar (a.s) hakkında zikredilmiştir. Oların imanın temsilcileri, Kur’an’ın gerçek müfessirleri, konuşan Kur’an ve Kur’an’ın emirlerini aşikâr kılanlar oldukları ve başlarında da İmam Ali’nin (a.s) yer aldığı belirtilmiştir. Elbette bu hususun İslam inançlarında kanıtsal bir desteği de mevcuttur. Buna örnek teşkil edecek rivayetler vardır. Bu cümleden ...
  • Ehl-i kitap, meadın cismani olduğuna inanıyor mu? Lütfen bu alanda bir kaç kitap tanıtır mısınız?
    7999 Tefsir 2010/12/28
    Cevabın daha iyi anlaşılabilmesi için birkaç noktaya dikkat çekmek gerekiyor:1-Ehl-i kitabın (ister Yahudi olsun, ister Hıristiyan, ister Zerdüşt) öğretilerinde cismani mead adı altında bir konudan özel olarak bahsedilmemiştir. Bu yüzden bu konuda söyleyeceğimiz şeyler Ehl-i kitabın dini kitaplarından mead inancı hakkında anladıklarımızdır.
  • Berzah âleminde ilmî tekâmül gerçekleşebilmektedir, ama amelî tekâmül mümkün değildir. Bu konu felsefî açıdan ispat edilebilir mİ?
    11767 İslam Felsefesi 2012/01/23
    Kur’an ve rivayet açısından berzah eksenli tekâmül kabul edilmiş bir konudur. Felsefe de buna değinmiş ve onun hakkında değişik bahisler dile getirilmiştir. İnsanın berzah âleminde farzları yerine getirerek ve haramlardan sakınarak daha yüksek bir tekâmüle ulaşması anlamında olan ilmî tekâmülün mümkün olmadığını ilkönce hatırlatmak gerekir; çünkü berzah âlemi yükümlülük ...
  • Şia’daki adaletin Mutezile ile farkı nedir?
    10518 Eski Kelam İlmi 2012/01/23
    Şia ve Mutezile’den ibaret her iki okul da adaleti kendi mezhep usullerinden biri olarak ilan etmekte ve her ikisi de aklî iyi ve çirkine inanmaktadır; yani bir takım konular hakkında hatta mukaddes şeriat tarafından bir hüküm belirtilmemişse dahi, insan aklı yalnız başına onların iyi veya kötü olduğunu ...
  • Ölümden sonra ruhun, dünyanın işleri ve olaylarından haberi olabilir mi?
    39809 Eski Kelam İlmi 2010/06/12
    Kur’an-ı Kerim’den ve Masum İmamların (a.s) rivayetlerinden, öldükten sonra ruhların dünyaya gelebildikleri, yakınlarının, eş ve dostlarının vs. durumlarından haberdar oldukları anlaşılmaktadır. Meleklerinde bu işteki rolü reddedilmediği gibi buna açıkca değinilmiştirde.Rivayetlerde bu konuda şöyle buyurulmaktadır:1- ‘Şüphe yok ...
  • İkinci Halife, Hz. Ali (a.s)’ın damadı mıydı?
    12708 تاريخ بزرگان 2010/01/16
    İkinci halifenin Hz. Ali (a.s)’ın kızı Ümmü Kulsümle evlendiği konusu hem Şii, hem de Sünni rivayetlerde gelmiştir. Ama bu olayı anlatan rivayetler aynı olmayıp, birbirlerinden farklıdırlar. Sünni ve Şii rivayetlerde ortak olan nokta ikinci halifenin Ümmü Kulsüm’ü istediği, ama ...

En Çok Okunanlar