Gelişmiş Arama
Ziyaret
8865
Güncellenme Tarihi: 2012/04/04
Soru Özeti
Kur’an’da burucun manası nedir?
Soru
Kur’an’da burucun manası nedir?
Kısa Cevap

Buruc kelimesinin zikredildiği ayetlerde Yüce Allah şöyle buyuruyor: Göğe burçlar yerleştiren, orada bir ışık kaynağı (güneş) ve aydınlatıcı bir ay yaratanın şanı çok yücedir. Andolsun, biz gökte burçlar yaptık ve onu, bakanlar için süsledik.” Bu kelime hem muhkem ve çevrilmiş burç ve kale anlamını ifade eden eski manası ve hem de tüm dünyada özel süslemeler ile kendini gösteren gökdelenlere denmektedir.

Ayrıntılı Cevap

Burç kelimesinin (Arapçada) çoğulu olan“buruc”, kalelerin dörtkenarında inşa edilen yüksek yapı ve binaya denir ve bu burçlarda düşmana karşı koymak için onların temelleri sağlam yapılır. Bu kelimenin manasının kökü, zuhurdur ve “et-teberücu bizzinet” ziyneti zahir kılmak anlamına gelir.[1] Aynı şekilde ortada ve zahir olan her şeye denir. Daha çok saraylarda kullanılması, sarayların bakanların gözünde zahir ve açık olmasından kaynaklanır.[2] İşte bu mana ayetin maksadıdır; çünkü şöyle buyuruyor: «وَ لَقَدْ جَعَلْنا فِی السَّماءِ بُرُوجاً وَ زَيَّنَّاها لِلنَّاظِرِينَ ...»[3] Ve  «وَ السَّماءِ ذاتِ الْبُرُوج» ayetinde burçlar (güneş ve ay)[4] vesilesiyle korunan göğe ant içilmiştir.[5] Bundan dolayı, buruc kelimesinin zikredildiği ayetlerin zahiri manası şudur: Göğe burçlar yerleştiren, orada bir ışık kaynağı (güneş) ve aydınlatıcı bir ay yaratanın şanı çok yücedir. Andolsun, biz gökte burçlar yaptık ve onu, bakanlar için süsledik.[6] Elbette bir grup müfessir burucu nücüm ilminde bilinen on iki burç olarak yorumlamıştır.[7] «أَيْنَما تَكُونُوا يُدْرِكْكُمُ الْمَوْتُ وَ لَوْ كُنْتُمْ فی‏ بُرُوجٍ مُشَيَّدَة»[8] ayeti şerifesi gerçekte bir örnektir ve Kur’an insanın aracılığıyla kendisini olumsuzluklar ve tehlikelerden koruduğu şeyler hakkında bir örnek vermek istemektedir. Bunun manası, kendisinden kaçmak için en muhkem sığınaklara sığınılsa da ölümden hiç kimsenin kaçamayacağıdır.[9] Muhkem burçlar da dâhil olmak üzere hiçbir şey, ölümü engelleyemez; bunun delili de açıktır: Ölüm sanıldığının aksine dışarıdan insana sızmamaktadır, bilakis insanın içinden kaynaklanmaktadır; çünkü bedenin değişik organlarının kabiliyeti ister istemez sınırlıdır ve bir gün sona ermektedir. Elbette tabii olmayan ölümler dışarıdan insana gelmektedir, ama tabii ölümler içeriden kaynaklanır. Bu yüzden sağlam burçlar ve muhkem kaleler bile ona karşı koyamaz. Muhkem kalelerin tabii olmayan ölümleri bazen engellediği doğrudur, ama netice itibariyle bir zaman sonra tabii ölüm insana varır.[10] Özetle, bu kelime hem Kur’an’da zikredildiği şekliyle muhkem ve çevrilmiş burç ve kale anlamını ifade eden eski manası ve hem de tüm dünyada özel süslemeler ile kendini gösteren gökdelenlere denmektedir.  

 


[1] Tabatabai, Seyid Muhammed Hüseyin, el-Mizan, Fi Tefsiri’l-Kur’an, tercüme, Musevi, Seyid Muhammed Bakır, c. 5, s. 6, Defter-i İntişarat-ı İslami, Kum, 1374 ş.

[2] a.g.e. c. 2, s. 413.

[3] Hicr, 16.

[4] Tarihi, Fahrettin, Mecmeu’l-Bahreyn, Muhakkik ve Musahhih: Hüseyni, Seyid Ahmed, c. 2, s. 276, Neşr-i Kitabfuruşi Mürtezevi, Tahran, çap-ı sevvom, 1416 k.

[5] Tercüme-i el-Mizan Fi Tefsiri’l-Kur’an, c. 20, s. 413.

[6] a.g.e. c. 12, s. 202, Mecmeu’l-Bahreyn, c. 2, s. 276.

[7] Âlusi, Seyid Mahmud, Ruhu’l-Maani Fi Tefsiri’l-Kur’ani’l-Azim, tahkik: Atiye, Ali Abdülbari, c. 15, s. 294, Daru’l-Kütübi’l-İlmiye, Beyrut, çap-ı evvel, 1415 k.

[8] Nisa, 78: “Nerede olursanız olun, sağlam ve tahkim edilmiş kaleler içinde bulunsanız bile ölüm size ulaşacaktır.”

[9] Tercüme-i el-Mizan Fi Tefsiri’l-Kur’an, c. 5, s. 6.

[10] Mekarim Şirazi, Nasır, Tefsir-i Numune, c. 4, s. 19, Daru’l-Kütübi’l-İslamiye, Tahran, çap-ı evvel, 1374 ş.

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Hatim merasimi ve mezarlığa çocukları götürmenin bir keraheti var mıdır?
    24562 Pratik Ahlak 2012/04/04
    Çocukları dinsel meclis ve merasimlere ve de mescide veya Muharrem ayındaki matem merasimlerine götürmek veyahut bayram namazı ve dinsel bayramlara katılmasını sağlamak kendilerinin dinsel duygularının gelişmesi için çok önemlidir. Ergin gençleri hatim merasimi ve mezarlığa götürmek hakkında ise, rivayetlerde ve fıkhi kitaplarda yaptığımız inceleme neticesinde bu işin ...
  • Akika kurbanının şartları ve sünnetleri nelerdir?
    9489 Pratik Ahlak 2019/11/10
    Akika: Yeni doğan çocuğun doğumunun yedinci günü belalardan korunması için bir koyunun veya kurban etmeye salahiyeti olan bir hayvanın kurban edilmesidir.Kurban kesmek yerine para bağışlanması akika yerine geçmez. Münasip olan kız çocuğuna dişi, erkek çocuğuna ise erkek koyunun kurban edilmesidir. Eğer mümkün değilse dişi ...
  • İranlıların matem, şenlik ve dini bayramlardaki gelenekleri neden diğer Müslümanlarla ve hatta diğer Şiilerle farklıdır?
    8187 Eski Kelam İlmi 2009/07/11
    Dini kutlamalar için genel kurallar olmasının yanı sıra ancak mukaddes İslam dininin görüş belirtmediği yerlerde her bölge örf ve adetlerine göre bu merasimleri yerine getirilebilir. Başka bir deyişle dinin önem verdiği şey örneğin İmam Hüseyin (a.s) için matem merasimlerinin düzenlenmesidir. Ama bunun yapılma şekli halkın kendisine bırakılmıştır. ...
  • Mastürbasyonun evlilikten farkı nedir?
    18619 Hukuk ve Şer’I Hükümler Felsefesi 2010/08/08
    Mastürbasyon insanın ihtiyacını gerçek şekilde gidermez ve sahte bir doyumdur. İnsanın şehvanî ihtiyacı sadece meninin çıkmasıyla giderilmez. Bunun aşk, duygu, yakınlık ve sevgi ile beraber olması gerekir. Bu nedenle bu fiili işleyenler içlerinde eksiklik hissederler. Bu da cismanî ve ruhî hastalıkları peşinden getirebilir. Ama evlilik şehvanî ...
  • Yüzüğü sağ ele takmak mutlaka gerekli mi?
    53679 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/05/20
    Peygamber (s.a.a) ve Ehl-i Beyt İmamları(a.s)’nın sünnetlerinden biri ele yüzük takmaktır. Rivayetlerde yüzüğün çeşidi ve üzerindeki nakış hakkında da çeşitli bilgiler verilmiştir. Bir de yüzüğün sağ ele takılması tavsiye edilmiştir. Ancak İslam’daki yüzük takmak ile ilgili hükümlerin hepsi müstehap türündendir ve farz değildir. Sadece erkeklerin ...
  • Dinî ilimleri öğrenmenin önemi nedir?
    16342 Pratik Ahlak 2011/05/21
    Öğrenmek bazen amel ve yükümlülüğü yerine getirmek için ve bazen de başkalarını eğitmek ve yetiştirmek içindir. Birinci kısım genel bir sınıflandırmayla iki bölüme ayrılmaktadır: Birinci bölüm tüm Müslümanlar ile ilgili hükümler olup özel bir iş, uzmanlık ve cinsiyetle bağlantılı değildir. İlk etapta tüm yükümlüler ile ilgilidir. Namaz, oruç ve ...
  • Hamd suresinden sonra Elhamdülillah Rabbi’l-Alemin söylemek sadece tabi olanlar için mi müstehaptır, yoksa cemaat imamı için de müstehap mıdır?
    7350 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/01/18
    Hz. Ayetullah Uzma Hamaney’in (ömrü uzun olsun) Bürosu:Tabi olanlar için müstehaptır.  Hz. Ayetullah Uzma Sistani’nin (ömrü uzun olsun) Bürosu:Namazda müstehap olan şey, imamın arkasında namaz kılan fertlerin imamın Hamd suresini okumasının ardından Elhamdülillah Rabbi’l-Alemin cümlesini söylemesi ve namazda tevhid suresini şahsen okuyan kimsenin de ”kezalik Allah” ...
  • Küfe mescidinin amellerinin çokluğu göz önüne alındığında kimi kafilelerin çeşitli makamların amellerini bir mekanda yerine getirmeleri doğru mudur? Böyle yaptıklarında tam sevap alabilirler mi?
    9026 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/07/10
    Küfe ve Sehle mescidlerindeki amellerin faziletleri hakkındaki rivayetlere baktığımızda Masum İmamlardan (a.s) bu mescitlerin bütün amellerinin bir arada yapılmasına dair bir emir gelmemiştir. Bir sahabesine bir dua ve namaz öğretirken, bir başkasına başka bir namaz ve dua öğretmiştir. Bu yüzden ziyaretçileri mescitlerin tüm amellerini yerine getirmek veya ...
  • Eğer idrar sonrası istibra yapılıp abdest alınırsa ve daha sonrasında bir damla idrar gelirse hükmü nedir?
    8890 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2019/08/06
     Ayetullah uzma Hamaney’in bürosu:Eğer gelen sıvının idrar olduğuna eminseniz abdest batıldır ve o bölge necis olmuştur. Eğer idrar olduğuna emin değilseniz taharete hükmedilir ve abdesti bozmaz.Ayetullah uzma Sistani’nin bürosu:Eğer idrar olduğundan şüpheniz varsa taharete hükmedilir.Ayetullah ...
  • Kendimizi yetiştirmeye ve nefsimizi arındırmaya nereden başlamalıyız?
    11343 Pratik Ahlak 2010/05/06
    Tezkiye, nefsi arındırmak ve temizlemek anlamına gelmektedir. Kur’an-ı Kerim’de nefsi arındırmanın önemi hakkında birçok ayet bulunmaktadır. Ama şu bilinmelidir ki; nefsi arındırmaya başlama noktası her insana göre değişir. İslam’ı henüz kabul etmemiş birisinin nefsi temizlemeye başlayacağı ilk aşama, İslam’ı kabul etmesidir. Müminler için ilk basamak, ...

En Çok Okunanlar