Please Wait
6073
A. O, Hud suresinin yetmiş üçüncü ayetinin göründüğü kadarıyla bu hususta olmadığını ve gereksiz yere eklendiğini söylemiştir.
B. Hicr suresinin kırk birinci ayeti hakkında bu ayette Âl yerine Ali’nin tefsirinin zikredildiğini ifade etmiştir.
C. Ahzab suresinin otuz üçüncü ayeti hakkında da bu ayetin bu konuda zikredilmediğini ve gereksiz yere eklendiğini söylemiştir.
Allah kendi ahdine (Kur’an’ı korumaya dair) vefa göstermemiş midir? (Ayrıca bunun Sünnilerin Şiiler karşısında dile getirdiği önemli bir nokta olduğunu da unutmayın). Lütfen bir açıklamada bulunur musunuz?
Evvela bir kitapta okuduğunuz her düşünce ve teoriyi Şia’nın genel düşüncesi olarak değerlendirmemeniz gerektiğine dikkat etmelisiniz. Pek tanınmayan bir yazara ait kitaptan alıntılanmış olan ve de dağınık ve muğlâk şekilde ifade edilen sorunuz, maalesef bu türdendir. Ama kısa ve özet olarak bilmelisiniz ki hem Ehli Sünnetten bir grup ve hem de Şiilerden az bir kesim, Kur’an’da bazı ayetlerin yerinin değiştiği veya silindiğine inanmıştır. Lakin bu düşünce her iki ekole bağlı âlimlerin ekseriyetince ret edilmiştir. Bu yüzden bu mesele Müslümanlar arasında tefrikaya dönüşecek bir konu haline gelmemelidir. Eğer Şii veya Sünni bir âlim bir görüş ortay attığında, onu söz konusu mezhebe bağlı tüm takipçilerin inancı olarak değerlendirmek mümkün değildir. Hicr suresinde belirtilen [1] zikri koruma ve muhafaza etmeyi bazı müfessirler Kur’an’ın korunması olarak tefsir etmiş ve bazıları da Peygamberin (s.a.a) şahsını korumak olarak tevil etmişlerdir. [2] Talak suresinin onuncu ve on birinci ayetleri ikinci teoriyi onaylar mahiyettedir. [3] Hangi tefsirle olursa olsun zikri korumak, Peygamberin (s.a.a) ilahi mesajının sonsuza dek ebedi kalacağı ve onun tükenmesinin mümkün olmayacağı anlamına gelmektedir. Bu nedenle İslam düşmanlarının tüm çabalarına rağmen bu dinin mensuplarının günbegün arttığını gözlemlemekteyiz. Şunu da unutmayınız ki; iki fırkadan tahrife inanlar bile şimdi tüm Müslümanların elinde mevcut olan Kur’an’ın insanlığın saadeti için yeterli olduğuna ve değişik bahaneler ile onu metruk bırakmamak gerektiğine inanmaktadır. Bu hususta daha fazla bilgi edinmek için 3888 (site: 4447), 5801 (site: 6049) , 114 (site: 2380) ve 7602 (site: 7686) ’deki yanıtları okuyabilirsiniz. Belirtilen yanıtları göz önünde bulundurulmayla soruda ifade edilen konuları incelemeye bir gerek kalmamaktadır.