Gelişmiş Arama
Ziyaret
11728
Güncellenme Tarihi: 2012/02/18
Soru Özeti
Bir damla şarap içmenin zararı nedir?
Soru
Şüphesiz şarabın birçok zararları bulunmaktadır, ama ondan bir damla içmenin ne zararı vardır? Kur’an ve hadis delilleri dışında bunun aklî delili de var mıdır?
Kısa Cevap

Her ne kadar soruda bir damla şarap içmenin hükmüne değinilmemişse de anlaşıldığı kadarıyla bir damla şarap içmenin hükmü sorulmaktadır ve biz bu açıklamada ona cevap vereceğiz. Şia’nın bakışında tüm hükümler bir takım maslahat ve zararlara dayanır ve kutsal kanun koyucu bu maslahat ve zararlar esasınca hükümleri yükümlüler için belirler. Ama bu maslahat ve zararların tümü bizim için beyan edilmemiştir[1] ve bazı hükümlerin genel olarak beyan edilmiş nedenleri de daha çok hikmet (eksik nedenler) kategorisine girer ve tam neden addedilmez. Bu yüzden nedenin yokluğu durumunda meselenin hükmünün de yok olduğunu söyleyemeyiz. İsteğiniz üzere daha çok bu meselenin taabbudî değil, aklî yönüne eğileceğiz. İstenen yanıta ulaşmak için, birkaç noktaya değinmek gerekli gözükmektedir:

A. Siz de sorunuzda işaret ettiğiniz gibi, şarabın (cisimsel ve ruhsal) birçok zararları vardır. Ama şu noktadan gaflet edilmemelidir: Bir şeyin çoğu zararlıysa, zarar miktarı farklı olsa da azı da zararlıdır.

B. Tüm Şii fakihlerinin fetvalarına göre, necasetlerden birisi şaraptır[2] ve az olsun veya çok olsun necis bir şeyi içmek haramdır.[3]

Ayyaşi Tefsiri’nde Ebi Sabbah, İmam Sadık’tan (a.s) şöyle nakletmektedir: “…Yüce Allah ister az olsun, ister çok olsun içkiyi haram kılmıştır. Nitekim az veya çok olsun ölü eti, kan ve domuz etini de haram kılmıştır.”[4] Şarap içmenin haram kılınması, bedeni zahir ve batın necasetinden temizlemek içindir.[5]

C. Tüm haramlar, haram olma açısından bir derecede değildir. Kanun koyucu açısından bazıları çok ve bazıları ise daha az önem taşımaktadır. Bu yüzden daha çok önem taşıyan haramları terk etmek için, daha sıkı tedbirler alınmıştır; örneğin Yüce Allah Kur’an’da zina hakkında şöyle buyurmaktadır:

 [6]"وَ لا تَقْرَبُوا الزِّنى‏ إِنَّهُ کانَ فاحِشَةً وَ ساءَ سَبیلا" Bu ayet zinayı yasaklamakta ve onun çok haram olduğunu bildirmektedir; çünkü bu işi yapmayınız diye buyurmamış, bilakis ona hatta yaklaşmayın diye buyurmuştur.[7] Yetim malı konusunda da şöyle buyurmuştur: [8]"وَ لا تَقْرَبُوا مالَ الْیَتیمِ إِلاَّ بِالَّتی‏ هِیَ أَحْسَن" Yetim malını yemeyi yasaklamak yerine, ona yaklaşmayı yasaklamasının nedeni, onun haram olma derecesini bildirmesidir.[9] Bu yüzden şöyle demişlerdir: Yetimlerin malını yemeyiniz, hatta ona tam bir şekilde saygı gösterin.[10] Belki şöyle de denilebilir: Zinanın ve yetim malına el uzatmanın haram olma derecesi nedeniyle, onlara yaklaşmamak gerektiği gibi, aynı şekilde şarabın haramlık derecesi nedeniyle de onun bir damlasından sakınmakla kalınmamalı, hatta ona yaklaşılmamalı ve şarap içenler ile irtibat kurulmamalıdır.

Netice: Bir damla şarap içmenin caiz oluşuna ancak şu durumlarda inanılabilir:

1. Şarap içmenin haram kılınmasının tam nedeninin onun zararlı olması olduğu ve onun bir damlasının zarar taşımadığının ispat edilmesi.

2. Şarabın necis olmadığının ispat edilmesi.

3. Ondan fazlasına cüret ve cesaret edilmesine neden olmaması.

 

Bu üç mukaddimeden hiçbirinin ispat edilmemesi ve bunun tersinin ispat edilmesi nedeniyle, bir damla da olsa şarap içmenin haram oluşuna hükmedilir. İster kutsal kanun koyucu olsun ve ister medeni ve devletsel kurumlar olsun, hüküm ve yasaların oluşturulmasında kanun koyucu genel ve maksimum tümellere ve yönlere bakar. Örneğin, kanun koyucu trafik kurallarında tek taraflı yollarda karşı taraftan geçmek yasaktır dediğinde, bu kuralda karşı taraftan ve ters yönden bir şoförün gelmesi durumunda bunun mal ve can kaybına ve kazaya yol açacağı öngörülmüştür. Burada bir şoförün ben bu yolun birkaç metresinde ters istikamette sürücülük yapmak istiyorum demesi makul müdür? Tabii olarak böyle bir şey hiç kimseden kabul edilemez ve kanun istisnaya tabi tutulamaz. Elbette zorunluluk durumlarında birçok hükmün haramlığı kalkar; örneğin insanın yanında hiçbir gıda malzemesi bulunmazsa, ölmekten kurtulmak için ölü eti yemenin haramlığı kalkar.                 



[1] Onların çoğu da elimize ulaşmamıştır.

[2] Tevzihü’l-Mesail (el-Mahşi lil-İmami’l-Humeyni), c. 1, s. 80, m. 111, insanı sarhoş eden şarap ve başka her şey, eğer kendiliğinden akıcı olursa, necistir.

[3] Tevzihü’l-Mesail (el-Mahşi lil-İmami’l-Humeyni), c. 1, s. 94, m. 141, Necis bir şeyi yemek ve içmek haramdır.

[4] Tercüme-i el-Mizan, c. 6, s. 201, mütercim: Musevi Hemedani, Seyid Muhammed Bakır, Naşir: Defter-i İntişarat-ı İslamî, Camia-i Müderrisin-i Havza-i İlmiye-i Kum, Kum, 1374h.ş, çap-ı pencom. Bu hadisin beyan edilmesinin hadis ve rivayete yönelik taabbud gösterilmesi nedeniyle olmadığı, bilakis onun altında zikredilen nedensellik sebebiyle olduğu belirtilmelidir.

[5] Tabersi, İhticac, tercüme, Ğaffari Mazenderani, c. 2, s. 32, naşir: Mürtezevi, Tahran, çap-ı evvel.

[6] İsra, 32, “Zinaya yaklaşmayın. Çünkü o, son derece çirkin bir iştir ve çok kötü bir yoldur.”

[7] Tercüme-i el-Mizan, c. 13, s. 117.

[8] En’an, 152, Rüşdüne erişinceye kadar yetimin malına ancak en güzel şekilde yaklaşın.

[9] Tercüme-i el-Mizan, c. 13, s. 124.

[10] Tefsir-i Numune, c. 12, s. 109, Daru’l-Kütübi’l-İslamiye, Tahran, 1374, h.ş, çap-ı evvel.

Ayrıntılı Cevap
Bu sorunun ayrıntılı cevabı yoktur.
Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Yemek yemek için ev sahibinden izin almak gerekir mi?
    6842 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/02/14
    İslami açıdan insanın yemeğinin helal ve pak olmasının yanı sıra mubah da olması gerekir yani o yemeğin sahibi de razı olmalıdır ve biz de onun razılığını bilmeliyiz. Başkalarını malını izinleri olmaksızın kullanmak haramdır. Ancak bir kimse başkasını yemek için evine davet etmiş yemek sofrasını açmış veya bir bağ sahibi ...
  • Bu asırda kızları köleliğe çekmek caiz midir?
    6938 Eski Kelam İlmi 2011/10/23
    Her şeyden önce köleliğin İslam dini tarafından temelleri atılan bir kurum olmadığını, bilakis bu fenomenin İslam’ın doğduğu çağda dünyanın tüm bölgelerinde yaygın olan bir realite olduğunu bilmeliyiz. İslam köle sahiplerine ciddi bir zarar vermeksizin ve mevcut toplumsal dengeyi ani ve hızlı bir girişimle ortadan kaldırmaksızın imkânların elverdiği ölçüde ve ...
  • Çocukken bir defa kız kardeşimin sütünü içmiş olan amcakızım ile evlenebilir miyim?
    7868 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/12/22
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...
  • Allah gerçekleşmeden önce insan amelini nasıl bilmektedir?
    6359 Eski Kelam İlmi 2011/08/21
    Bizim için böyle bir sorunun meydana gelmesinin sebebi, Allah ile zaman arasındaki bağı doğru anlamamamızdır. Allah ezeli, ebedi ve zaman üstüdür; yani Allah zamanı kuşatmıştır ve onunla sınırlı değildir. Esasen Allah geçmişte gelecek hakkında bilgi sahibidir diye bir şey söylememiz doğru değildir; çünkü Allah için geçmiş ve gelecek diye ...
  • Eğer birisi ramazan ayında tutmamış orucunu bir sonraki ramazan ayına kadar kaza etmezse hükmü nedir?
    6682 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2015/09/14
    sorunuzun üç sureti var: biz mercii taklitlerin görüşlerini dikkati nazarda tutarak sorununuzun her bir suretini ayrı ayrı cevaplandırırız. Bir: eğer hastalıktan ötürü orucunu tutmamış ve hastalığı bir sonraki ramazana kadar devam etmişse, tutmamış oruçlarının kazası farz değildir ve her gün yerine yaklaşık on sir (750 gram) denkliğinde ...
  • Eğer bir kız ve erkek evlenmeyi kararlaştırırlarsa ve aralarında ilişki olursa, ama erkek ahdine vefa göstermez ve kızı terk ederse günah işlemiş sayılır mı?
    9322 Pratik Ahlak 2011/08/21
    İslam ahit ve anlaşma dini olup ahde vefa göstermeyi müminlerin alamet ve sıfatlarından biri saymaktadır. Peygamber-i Ekrem (s.a.a) şöyle buyurmaktadır: Müminler şart ve taahhütlerine bağlıdır.[1] Maalesef bazı insanlar bu önemli hususa bağlı değildir ve menfaat, heves ve arzularının ...
  • Ben hastayım ve cep haclığımı da babamdan alıyorum. Bunun dışında param yoktur ki orucumun kefaretini verebileyim, Acaba yine orucumun kefaret üzerimde farz mıdır? Bu senenin kefaret miktarı kaç tümendir?
    6170 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/03/14
    Fukahanın (fıkıh âlimleri) fetvası esasınca orucunu kasten (amdi olarak) ve her hangi bir mazereti olmaksızın yiyen bir kimse üç çeşit kefaretten birisini seçmek arasında muhayyerdir. Birincisi: Bir köle azat etmek. Günümüz dünyasında köle konusu mevcut olmadığından dolayı bu şık kendiliğinden devre dışı kalıyor.
  • İmam Ca'fer Sadık'a göre Kur'an karisinin özellikleri
    12688 Kur’anî İlimler 2011/07/19
    İmam Cafer Sadık (a.s) Kur'an karisi için bir takım özellikler ve vasıflar zikretmiştir. Bu cümleden şu vasıfları zikredilebilir: Ehl-i Beyt'in velayetini bilmesi, Kur'an'ı doğru okuması, Kur'an'ı okurken ondan etkilenmesi, abdestli olması, doğru bir kimse olması ve yağcılıktan uzak durması, Kur'an'a karşı tevazu ve huşu göstermesi, ilim öğrenmek yolunda çaba göstermesi, ...
  • Hangi surede hay ve kayyum sıfatları yer almaktadır?
    17459 Tefsir 2010/11/08
    Hay ve kayyum Yüce Allah’ın iki zatî sıfatıdır. “Hay” “diri” manasında ve “kayyum” da “zatıyla kaim olan ve başkalarının kendisiyle kaim olduğu varlık” anlamındadır. Bu iki sıfat beraber bir şekilde Kur’an surelerinin üç ayetinde yer almaktadır:1. Bakara suresi 255. ayet: “
  • Dinin afetleri nelerdir?
    12217 Din Felsefesi 2010/08/22
    Din, kendisinde hata, yanlış, hasar ve afetin yer alamayacağı kutsî ve ilahî bir olgudur. Hata ve yanlış yapma beşerî hususlarla ilgilidir. Din ve dindarlığın hasarlarını bilme bahsindeki hasar ve afet, dinin hakikatiyle ilgili değildir. Bilakis insanların dine bakış tarzları, insanın dini anlama ve telaki etme şekli, ...

En Çok Okunanlar