Gelişmiş Arama
Ziyaret
12774
Güncellenme Tarihi: 2013/03/16
Soru Özeti
Lütfen hacda kurban hüküm ve şartlarıyla ilgili olarak bilgilendirici bir merkezin cevabı hakkında görüşünüzü bildirir misiniz?
Soru
Lütfen hacda kurban hüküm ve şartlarıyla ilgili olarak bilgilendirici bir merkezin cevabı hakkında görüşünüzü bildirir misiniz?
Kısa Cevap
Her ne kadar şer’i hükümlerin detay ve ayrıntılarını mercilerin ilmî risalelerinde aramak gerekse de bizim genel olarak söyleyebileceğimiz şey, Ehlibeyt mektebi açısından Kurban bayramında kurban kesmenin iki kısım olduğudur:
1. Birincisi, müstehap kurban kesmedir; yani ister Mekke’de olsun ister başka bir şehir ve bölgede olsun tüm Müslüman bireyler bugün kurban kesebilir ve bunun sevabını alabilirler.
2. İkincisi, farz kurban kesmedir. Hac günlerinde Tamattu’[1] haccı için ihram giyen kimsenin ihramdan çıkmak için Zilhiccenin onuncu gününde (Kurban bayramı) Mina bölgesinde kurban kesmek gibi Tamattu’ haccının tüm gereklerini yerine getirmesi gerekir. Anlaşıldığı kadarıyla soru ve cevapta beyan edilen hususlar, Tamattu’ haccındaki farz kurban kesimi hakkındadır. Aynı şekilde ihram zamanında ihram haramlarına riayet edilmelidir (saç ve tırnakların kesilmesi ihram haramlarındandır). Lakin ihram öncesi saçın ve tırnağın kesilmesi haram değildir.[2] Evet, Tamattu’ haccı yapmak isteyen kimsenin bir müddet öncesinden (Zilkadde’nin başı) saç, sakal ve bıyığını kesmemesi müstehaptır.[3] Ama bu müstehap buyruğa uymamak haccın doğruluğunu zedelemez. Elbette Zilhicce’nin tüm on gününde ihram haramlarından kaçınmak gerekmemektedir. Bu haramlardan kaçınmak sadece ihram zamanında gereklidir, ama ihramdan önce ve ihramdan çıktıktan sonra bu hususları yapmak sakıncasızdır. Hakeza herkesin direkt olarak bizzat kurban kesmesi gerekmemektedir ve kurban kesmede naip edinme de doğrudur.[4] Naip, kurban kesmeyene dek ihram giymiş şahıs saçını kesemez veya saç ve tırnağını kısaltamaz. Ama naiplik kesimin olmaması naibe bir zarar vermez. Zilhicce’nin ilk on gününde müstehap ameller olarak belirtilen hususlar da onaylanmıştır; zira oruç, tekbir, la ilahe illallah söylemek, Allah’a hamd etmek, anne ve babaya iyilik etek, sadaka, sıla-i rahim gibi ameller ve diğer iyi davranışlar yılın tüm günlerinde ve her yerde beğenilen fiillerdir. Zilhicce’nin ilk on günü, kutsal Mekke, Mina, Arafat ve Maş’ar gibi zaman ve mekânlarda müstehap sayılır ve daha çok sevap taşır. Birçok rivayette bu amellerin sevabına işaret edilmiştir.[5] Aynı şekilde günah ve sapmalardan tövbe etmek hemen yapılması gereken farz bir davranıştır; zira hiç kimse kendi ölümünden haberdar değildir. Bu esas uyarınca kendini günahkar bilen herkes, en çabuk zamanda ve ilk fırsatta kendi günahlarından tövbe etmelidir.[6] 
 

[1] Haccın Tamattu’, Kur’an ve Efrat diye üç tür olduğu belirtilmelidir. Tamattu’ haccı, Mekke ehlinden şer’i on altı fersah uzaklıkta olan kimseye farzdır. Kur’an ve Efrat haccı ise Mekke ehlinden olan veya bu mukaddes mekândan evinin uzaklığı belirtilen miktardan az olan kimseye farz olur.   
[2] Bazı fakihler Tamattu’ umresinden sonra ve Tamattu’ haccından sonra caiz bilmektedir. İmam Humeyni, Menasik-i Hac (el-Mahşi lil-İmami’l-Humeyni), s. 342.
[3] İmam Humeyni, Menasik-i Hac (el-Mahşi lil-İmami’l-Humeyni), s. 148: Hac niyeti olan kimse Zilkadde’nin başında ve müfret umre niyeti olan kimse bir aydan önce saç ve sakal bırakmalıdır.
[4] Menasik-i Hac (el-Mahşi lil-İmami’l-Humeyni), s. 404, mesele. 1041: “Bir başkasının naip olarak kurban kesmesi ve niyet etmesi caizdir. Naiplik edilen şahıs da ihtiyat olarak niyet etmelidir.”
[5] Saduk, Ebu Cafer Muhammed b. Ali Babeveyh, Men La Yehziruhu el-Fakih, c. 2, s. 87-88, İntişarat-ı Camia-i Müderrisin-i Havza-i İlmiye-i Kum, 1413 h.k; Kuleyni, Muhammed b. Yakub, el-Kafi, c. 4, s. 533, Daru’l-Kütübi’l-İslamiye, 1365 h.ş, Tahran.
[6] el-Halebi, Ebu’l-Salah, Takiyuddin b. Necmuddin, el-Kafi Fi el-Fakih, s. 234.
Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • İslam dini niçin var?
    13395 Eski Kelam İlmi 2011/07/14
    Din, akaid ve Peygamberlerin insanların hidayet ve saadeti için Allah’tan getirdikleri bir dizi ameli ve ahlaki hükümlerdir.Dini öğretilerde dinin gerekliliği insan fıtratıyla ilişkilendirilmiş, Kur’an-ı Kerim’de de insan fıtratı ilahi fıtrat olarak tanımlanmış ve bütün ilahi kanunların Allah’a inanma ve tapınma hissi üzerine kurulduğu ...
  • Rivayette müminlerin birbirleriyle ilişkilerinde sevinçli ve güler yüzle davrandıkları gelmiştir. Acaba bu mesele, yaşamda karı-koca arasında da geçerli midir?
    6096 Pratik Ahlak 2012/09/09
    Müminin sıfatlarının birisi hakkında zikredilen rivayetlerde, onun başkalarına karşı sevinçli ve güler yüzlü davrandığı ve hüzün ve gamını kalbinde gizlediği; bu sıfatın dostluk eğilimini çektiği buyrulmuştur. Bu konunun müşterek yaşamda ve aile içinde başka bir şekilde olduğunu; evli çiftlerin birbirlerinin gam ve hüznüne ortak olduğunu; eşlerin birbirine ...
  • Acaba kadın yargıç olabilir mi?
    11168 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/05/06
    Fakihler ve din uzmanları kadının yargıç olması gibi bazı konular hakkında farklı görüşlere sahiptirler. Bu gibi konular, dinin zaruri ve zorunlu konularından sayılmamaktadır.Kadının yargıç olamayacağını söyleyenler, bu hususta nakledilen rivayetlere ve icma delililine dayanmışladır.
  • Sonucun öznesel nedene muhtaç oluşunun ölçüsü sadece varlıksal yoksulluk mudur? Yoksa tam neden için de yeterli midir? Felsefî kavramların neden tür ve ayrımı bulunmamaktadır? Ve…
    5633 İslam Felsefesi 2011/09/21
     Aşağıdaki noktalara dikkat etmek, yanıtı kavramada size yardımcı olacaktır.      1. Tüm nedenler öznesel nedene döndüğünden bu konuda tam neden ile öznesel neden arsında bir fark bulunmamaktadır.2. Felsefî kavramlar varlıktan alınmıştır ve varlığın mahiyeti yoktur. Tür ve ayrım mahiyetin kısımlarıdır ve mahiyetten yoksun bir şey mahiyetin kısımlarından da ...
  • Raksetmenin haram olduğunu söyleyen hadisleri senetleriyle beraber zikrediniz.
    7034 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2009/06/16
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...
  • Velayet-i fakihi dile getiren rivayetler veliyy-i fakihin bir olmasını da yansıtmakta mıdır?
    6332 Düzenler 2012/06/16
    Rivayetler ve velayet-i fakihin kelam eksenli diğer referanslarından veliyy-i fakihin bir veya çok oluşu anlaşılmamaktadır. Düzenin korunması ve kaosun engellenmesi durumunda birkaç fakihin ayrı bir şekilde veya şura şeklinde velayetlerini icra etmesi mümkündür. Şura türü İslam cumhuriyetinin ilk anayasasında (1980) mevcut idi, lakin bir takım sorunların önüne ...
  • Vesilelerin Allah'a Yakınlaşmakta ki Önemi Nedir?
    12727 Eski Kelam İlmi 2009/12/20
    Vesilenin çok geniş manası vardır. Allah'a yakınlaşmaya neden olan her şey ve her işe şamil olmaktadır. Dünya yaşayışı, insanların hidayeti ve ilerlemesi için sebep ve sonuç düzeni üzerine kurulduğu, yine insanların doğal ihtiyaçları maddi sebeplerle karşılandığı için Allah'ın, hidayet, mağfiret, bağışlanma, yakınlaşma ve ...
  • Bedensel esenlik sırrını nasıl araştırabiliriz?
    7133 Eski Kelam İlmi 2011/08/21
    Allah tarafından konulan tabiat kanunları bu dünyada hiçbir insanın baki kalmamasını ve değişik nedenlerle ve bu cümleden olmak üzere bedensel esenliği kaybederek dünyayı terk edip ebedi âleme geçmesini muayyen kılmıştır. Öte taraftan her ne kadar peygamberler ve imamlar (a.s) bir takım özel durumlarda Allah’ın izniyle hastalara (sadece Allah’ın evliyalarının ...
  • Humus yılının başlangıcından birgün önce alınan yiyeceklerin humusunun verilmesi neden gereklidir?
    5580 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/03/14
    Herkes humus yılı boyunca şanına uygun şekilde ve israf etmeden gelirinden yaptığı -ailesine yiyecek almak gibi- harcamalarına humus gelmez. Ancak humus yılının sonunda humus yılından birkaç gün önce alınmış olsa bile bu yiyeceklerden fazla kalan kısmının humusunu vermesi gerekir. Zira sonuçta elindeki sermayeyle onları almıştır. Almasaydı ve ...
  • Kendimden nasıl şehvani düşünce ve hayalleri uzaklaştırmalıyım?
    46781 Pratik İrfan 2011/10/29
    Şeytansal fikirler ve düşünceler herkesin zihnine hutur ediyor. Ama insan bu fikir ve düşüncelerin yerini dolduracak ve insanı iyiliklere sevk eden başka düşünce ve fikirler bulmalıdır. Böylece insanı pislik ve kötülüklere duçar etmeden bu şeytansal fikirlerin önünü kesip onlardan fasıla almalıdır. ...

En Çok Okunanlar