Gelişmiş Arama
Ziyaret
77465
Güncellenme Tarihi: 2011/07/21
Soru Özeti
Hz. İbrahim’in gerçek babası kimdir?
Soru
Hz. İbrahim’in gerçek babası kimdir? Babası putperest miydi? Her peygamber temiz bir nesilden mi olmalıdır?
Kısa Cevap

Bu soru iki bölümden oluşmaktadır:

1. Hz. İbrahim’in babası ile ilgili bölüm

2. Tüm peygamberler ile ilgili bölüm

Birinci bölümdeki soruyla ilgili olarak iki bakış vardır:

1. Ehli Sünnet’e mensup bir grup Hz. İbrahim’in babasının putperest ve isminin de Azer olduğu görüşündedir.

2. Ehli Sünnet’e mensup diğer bir grup ve tüm Şiiler hiçbir peygamberin ve bu cümleden olmak üzere Hz. İbrahim’in baba, anne ve atalarının müşrik ve putperest olmadığına, onların tümünün Allah’a inandığına ve Hz. İbrahim’in babasının adının da Tareh olduğuna inanmaktadırlar.

Kur’an’ın dört ayetinde Azer’den “eb” olarak söz edilmiştir. Ama bu ayetlerdeki işaret edeceğimiz bir takım delil ve karineler esasınca burada “eb”’den maksadın baba olmadığı ve Hz. İbrahim’in amcasının kastedildiği aydınlanacaktır. Peygamber-i Ekrem’den (s.a.a) nakledilen rivayetler esasınca kendisinin Hz. Âdem’e dek tüm ataları muvahhittir. İslam Peygamberi (s.a.a) bu hususta şöyle buyurmaktadır: Sürekli temiz zürriyetlerden temiz rahimlere intikal ettim. Mezkûr hadis uyarınca Hz. İbrahim’in babası müşrik olamaz. Bu yüzden bu ayetlerdeki “eb” kelimesinin anlamı baba dışında (amca veya eşin babası gibi) başka anlamlarla yorumlanmalıdır. Bir başka ayette “eb-baba” kelimesi ata, amca ve gerçek baba için kullanılmıştır. Bu yüzden eğer Kur’an’da kendisi için “eb” tabiri kullanılan Azer’in Hz. İbrahim’in amcası olduğu tezi ileri öne sürülürse, Kur’an’ın terminolojik yapısı açısından bu husus delilsiz değildir. Bizim rivayetlerimiz Hz. İbrahim’in gerçek babasının “Tereh” olduğunu bildirmekte ve Tevrat da bunu onaylamaktadır. Ama her peygamber temiz bir nesilden gelmeli midir? Rivayetlerde Allah Resulü’nden (s.a.a) şöyle nakledilmiştir: Benim hiçbir babam ve annem zinayla birbirleriyle ilişkiye girmemişlerdir. Her ne kadar bu rivayet sadece İslam Peygamberi (s.a.a) ve onun atalarını kapsasa da tüm peygamberlerin anne ve babalarının temiz olmasının ölçü ve miyarı görünüşte bir olduğuna göre, genelleme yaparak bu hükmü diğer peygamberlere de uyarlayabiliriz.

Ayrıntılı Cevap

Bu soru iki bölümden oluşmaktadır:

1. Hz. İbrahim’in babası ile ilgili bölüm

2. Tüm peygamberler ile ilgili bölüm

Birinci bölümdeki soruyla ilgili olarak iki bakış vardır:

1. Ehli Sünnet’e mensup bir grup Hz. İbrahim’in babasının putperest ve isminin de Azer olduğu görüşündedir.

2. Ehli Sünnet’e mensup diğer bir grup ve tüm Şiiler hiçbir peygamberin ve bu cümleden olmak üzere Hz. İbrahim’in baba, anne ve atalarının müşrik ve putperest olmadığına, onların tümünün Allah’a inandığına ve Hz. İbrahim’in babasının adının da Tareh olduğuna inanmaktadırlar.

Bu ihtilafın kaynağı Kur’an’da bu husustaki ayetler olabilir; zira Kur’an’da Azer adındaki bir şahıs için genelde (karine olmadan) baba anlamında kullanılan eb tabiri geçmiştir. Bu yüzden bu ayetleri beyan etmek ve ardından da onları inceleyerek ve tahlil ederek sorunun cevabına değinmek gerekmektedir. Kur’an’ın dört ayetinde Azer için eb tabiri kullanılmıştır:

A. “İbrahim’in, babası (amcası) için af dilemesi, sadece ona verdiği bir söz yüzündendi. Onun bir Allah düşmanı olduğu kendisine açıkça belli olunca, ondan uzaklaştı. Şüphesiz İbrahim, çok içli, yumuşak huylu bir kişiydi.”[1]

B. “Hani İbrahim, babası (amcası) Azer’e, “Sen putları ilâh mı ediniyorsun? Şüphesiz, ben seni de, kavmini de apaçık bir sapıklık içinde görüyorum” demişti.”[2]

C. “Hani İbrahim, babasına (amcasına) ve kavmine şöyle demişti: Şüphesiz ben sizin taptıklarınızdan uzağım.”[3]

D. “Yalnız İbrahim’in, babasına (amcasına), senin için mutlaka bağışlama dileyeceğim. Fakat Allah’tan sana gelecek herhangi bir şeyi önlemeye gücüm yetmez sözü başka.”[4]

Birinci ayette Allah Hz. İbrahim’in kendisinden uzak olduğunu ilan ettiği babasını kendi düşmanı olarak tanıtmaktadır. İkinci ayette Azer’i açık bir sapıklık içinde gördüğü Hz. İbrahim’den nakledilmektedir. Üçüncü ayette Hz. İbrahim ben sizin taptıklarınızdan uzağım diye buyurmaktadır. Dördüncü ayette ise Azer’e kendisi için istiğfar dileyeceğini belirtmektedir (söz vermektedir) ama bu konuyla ilgili birinci ayette Yüce Allah şöyle buyurmaktadır: Onun bir Allah düşmanı olduğu kendisine açıkça belli olunca, ondan uzaklaştı.

Eb’den Kastedilen Mana

Aşağıda beyan edeceğimiz bir takım delil ve karineler esasınca burada “eb”’den maksadın baba olmadığı, bilakis Hz. İbrahim’in amcasının kastedilmiş olduğu aydınlanacaktır. Peygamber-i Ekrem’den (s.a.a) Şii ve Sünni kanalıyla nakledilen rivayetler esasınca kendisinin Hz. Âdem’e dek tüm ataları muvahhittir.[5] Şii ve Sünni haberciler Hz. Peygamberin (s.a.a) şöyle buyurduğunu nakletmektedir:

"لم أزل أنقل من أصلاب الطاهرین إلی أرحام المطهرات"

Sürekli temiz zürriyetlerden temiz rahimlere intikal ettim.[6] Diğer bir hadiste ise şöyle buyurmaktadır:  

"لم یزل ینقلنى اللَّه من اصلاب الطاهرین الى ارحام المطهرات حتى اخرجنى فى عالمکم هذا لم یدنسنى بدنس الجاهلیة" 

Allah sürekli beni temiz zürriyetlerden temiz rahimlere intikal ettirdi ve asla beni cahiliyet devrinin pislikleriyle kirletmedi.[7] Çok açık olduğu üzere İslam Peygamberi (s.a.a) Hz. İsmail ve Hz. İbrahim’in neslinden olması hasebiyle, doğal olarak Hz. İbrahim’in babası Peygamberimizin atası sayılmaktadır ve belirtilen hadis uyarınca müşrik olması mümkün değildir. Bu yüzden bu ayet-i şerifte “eb”’in manası “baba” olamaz. Arapların genelde kullandığı (amca, eşin babası gibi) başka bir anlamla yorumlanmalıdır.

2. Yüce Allah Kur’an’da İsmail’i Hz. Yakub’un amcası olmasına rağmen onun babası olarak tanıtmaktadır. “Yoksa siz Yakub’un, ölüm döşeğinde iken çocuklarına, Benden sonra kime ibadet edeceksiniz? dediği, onların da, “Senin ilâhına ve ataların İbrahim, İsmail ve İshak’ın ilâhı olan tek bir ilâha ibadet edeceğiz; bizler O’na boyun eğmiş Müslümanlarız.” dedikleri zaman orada hazır mı bulunuyordunuz?”[8] Bu ayette “eb-baba” kelimesi ata, amca ve gerçek baba için kullanılmıştır. Bu yüzden eğer Kur’an’da kendisi için “eb” tabiri kullanılan Azer’in Hz. İbrahim’in amcası olduğu tezi ileri öne sürülürse, Kur’an’ın terminolojik yapısı açısından bu husus delilsiz değildir.

3. Hz. İbrahim’in (a.s) gerçek babası Azer dışında başka bir şahıstı. Ama Kur’an ondan bahsetmemiştir. Sadece rivayetlerimizde onun ismini “Tareh” olarak bildirmiş ve Tevrat da bunu onaylamıştır.[9] Hz. Peygamberin (s.a.a) değerli eşi Ümmü Seleme şöyle demektedir: Ben Peygamberin (s.a.a) şöyle buyurduğunu duydum:

"...عدنان هوأد بن أدد بن الیسع بن الهمیسع بن سلامان بن نبت بن حمل بن قیدار بن إسماعیل بن إبراهیم (ع) بن تارخ بن تاخور بن ساروخ بن أرعواء بن فالغ بن عابر و هو هودع بن شالخ بن أرفخشد بن سام بن نوح (ع) بن لمک بن متوشلخ بن أخنوخ و یقال أخنوخ و هو إدریس بن یارد بن مهلائیل بن قینان بن أنوش بن شیث بن آدم (ع) أبی البشر"[10] 

Buna göre, İbrahim’in babası Tareh’tir ve Azer onun amcasıdır.[11] Şüphesiz müşrikler ve putperestler Allah’ın düşmanı sayılırlar ve Allah’ın düşmanlarından uzak durmak her Müslüman’a farzdır. Onlara hoşgörü ve tolerans göstermemesi gerekir. Bu yüzden amcasının Allah’ın düşmana olduğunu anladıktan sonra İbrahim’in ondan uzak olduğunu ilan ettiğini gözlemlemekteyiz. Yüce Allah İbrahim Halilullah’tan şöyle nakletmektedir:

"فَلَمَّا تَبَیَّنَ لَهُ أَنَّهُ عَدُوٌّ لِلَّهِ تَبَرَّأَ مِنْهُ" Onun bir Allah düşmanı olduğu kendisine açıkça belli olunca, ondan uzaklaştı.[12] Diğer bir önemli soru ise şudur: Her peygamber temiz bir nesilden mi gelmelidir? Suyuti Darru’l-Mansur’da  

 [13]"لَقَدْ جاءَکُمْ رَسُولٌ مِنْ أَنْفُسِکُمْ" ayetinin yorumunda şöyle demektedir: Ebu Naim Delail kitabında İbn. Abbas’tan şöyle nakletmektedir: Allah Resulü (s.a.a) şöyle buyurmuştur: Benim hiçbir annem ve babam zinayla birbirleriyle ilişkiye girmemiştir. Ezeli ve ebedi olan Allah beni temiz babaların belinden temiz annelerin musaffa ve arı rahimlerine intikal ettirdi. Nerede bir babanın bir evlatları olsaydı, ben o evlatların en temiz ve üstün olanının zürriyetine geçerdim.[14] Her ne kadar bu rivayet sadece İslam Peygamberi (s.a.a) ve onun atalarını kapsasa da tüm peygamberlerin anne ve babalarının temiz olmasının ölçü ve miyarı görünüşte bir olduğuna göre, genelleme yaparak bu hükmü diğer peygamberlere de uyarlayabiliriz. Özetle, birçok ayet ve Ehli Sünnet ve Şia kanalıyla nakledilmiş bir sürü rivayet ve de akıl ve icma Hz. İbrahim’in anne ve babasının ruhî taharet ve muvahhit oluşuna delalet etmektedir ve biz bu makalede onlara isnatta bulunduk. Bizim inancımıza göre sadece Şiiler değil, hatta Ehli Sünnet’ten çoğu kardeşler de tüm peygamberlerin ve bu cümleden olmak üzere Hz. İbrahim’in (a.s) anne, baba ve Hz. Âdem’e dek tüm atalarının hiçbirinin şirke bulaşmadığına, onların Allah’a tapan muvahhitler olduğuna ve kendilerinin de nikâh yoluyla doğduğuna inanmaktadır.



[1] Tövbe, 114.

[2] En’am, 74.

[3] Zuhruf, 26.

[4] Mumtehine, 4.

[5] Alusî, Seyid Mahmud, Ruhu’l-Maani Fi Tefsiri’l-Kur’an, Ali Abdülbari Atiye, c. 7, s. 388, Neşr-i Daru’l-Kütübi’l-İlmiye, çap-ı Beyrut, 1415 k, çap-ı evvel; Endülüsî, Ebu Hayyan Muhammed b. Yusuf, b. Hayyan, Tefsirü’l-Bahri’l-Muhit Fi Tefsir, c. 8, s 439, el-Bahru’l-Muhit, Sayt-i Tefasir, http://www.altafsir.com (el-Mektebetü’l-Şamile); Razi, Ebu AbdullahFahruddin Muhammed b. Ömer, Mefatihu’l-Ğayb, c. 6, s. 337, Naşır-ı Dar-u İhyai’t-Turasi’l-Arabi, çap-ı Beyrut, 1420 k, çap-ı sevvom, İbn. Adil, Tefsirü’l-Lübab, c. 7, s. 9, Sayt-i Tefasir, http://www.altafsir.com (el-Mektebetü’l-Şamile).

[6] Alusî, Seyid Mahmud, Ruhu’l-Maani Fi Tefsiri’l-Kur’an, c. 7, s. 388; Endülüsî, Ebu Hayyan Muhammed b. Yusuf, el-Bahru’l-Muhit Fi’t-Tefsir, c. 8, s. 439; Razi, Ebu Abdullah Fahruddin Muhammed b. Ömer, Mefatihu’l-Ğayb, c. 6, s. 337; İbn-i Adil; Tefsirü’l-Lübab, c. 7, s. 9 ve … (Alusi’nin Far-i Razi’nin bu görüş Şia’ya özgüdür diye ifade ettiği sözün dikkat azlığından kaynaklandığını belirtmesi dikkate değerdir.)

[7] Bu rivayeti Mecmeü’l-Beyan’da merhum Tabersi, Ğeraibu’l-Kur’an tefsirinde Nişaburi, Tefsir-i Kebir’de Fahr-i Razi ve Ruhu’l-Maani’de Alusi gibi birçok Şii ve Ehli Sünnet müfessiri nakletmiştir.

[8] Bakara, 133.

[9] Beyhaki, Delailü’l-Nübüvvet, c. 1, s. 103, Sayt-i Camiatü’l-Ahadis, http://www.alsunnah.com (el-Mektebetü’l-Şamile).

[10] Beyhaki, Şa’bu’l-İman, c. 3, s. 428, Camiatü’l-Ahadis, http://www.alsunnah.com (el-Mektebetü’l-Şamile).

[11] Tabersi, Fazl b. Hasan, İlamu’l-Vera Biilami’l-Huda, s. 6.

[12] Kuleyni, Ravza-i Kafi, Tercüme-i Kemere-i, c. 2, s. 327, çap-ı Daru’l-Kütübil-İslamiye, Tahran, 1365 h ş.

[13] Tövbe, 128, “Andolsun, size kendi içinizden öyle bir peygamber gelmiştir ki, sizin sıkıntıya düşmeniz ona çok ağır gelir. O, size çok düşkün, müminlere karşı da çok şefkatli ve merhametlidir.”

[14] Suyuti, Celaluddin, ed-Derru’l-Mansur, Fi Tefsiri’l-Mesur, c. 3, s. 294, Naşır: Kütüphane-i Ayetullah Maraşi Necefi, Kum, 1404 h k.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Zikir nedir ve türleri nelerdir?
    17221 Pratik İrfan 2012/09/24
    Zikir ve Allah’ı anmanın birçok ruhi ve ahlaki yapıcı etkisi vardır ve bunun karşısında Allah’ın kulunu hatırlaması, kalbin aydınlanması, kalp huzuru, Allah’a itaatsizlik etmeden korkmak, günahların bağışlanması ve ilim ve hikmet bunlardan sayılır. Genellikle zikir kalpsel ve dilsel olarak iki türe ayrılır. Dille yapılan zikre “vird” de ...
  • Hz. Muhammed (s.a.a) Nerede Toprağa Verilmiştir?
    8777 تاريخ بزرگان 2011/10/23
    İslam Peygamberi, Ebrehe’nin askerleriyle[1] Allah’ın evine hücum ettiği yılda doğmuş ve kırk yaşındayken Hira mağarasında ibadetle meşgulken Allah tarafından peygamberliğe seçilmiştir. Hz. Muhammed (s.a.a) çağrısını ilkönce gizli olarak başlatmış ve Allah’ın emriyle açık çağrısına da yakınlarından başlamıştır.[2] Hz. Peygamberin ...
  • Astıma müptela olan oruçlu bir şahsın sprey kullanmasının hükmü nedir?
    7095 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/12/18
    Mercilerin çoğu, ilaç yerine istifade edilen iğne ve serum gibi şeylerin kullanımını caiz bilmektedir. Elbette belirtilen hususların yemek yerine istifade edildiği yerde onlardan sakınmak gerekir.[1] Aynı şekilde nefes darlığı için kullanılan sprey eğer ilacı sadece akciğere aktarırsa, orucu bozmaz.
  • Gönüllerine göre eş bulamayan, evlilik zamanı gelmiş kızların duası hangisidir?
    18099 Pratik Ahlak 2012/07/21
    Saygıdeğer okuyucumuz; Sizin nazarınızdaki dua Şeyh Abbas Kummi’nin “Mefatihu’l Cinan” kitabında zikredilmiştir ve o dua şöyledir: Şeyh ve Seyyid, Mufazzal bin Ömer’den şöyle rivayet etmektedir: Bir gün İmam Cefer-i Sadık’ı (a.s) Cafer-i Tayyar namazını kılarken gördüm ve namazı kıldıktan sonra ellerini kaldırarak nefesi ...
  • İslami düşüncenin kapsamlılığıyla ilgili dengeli bir proje sunmak mümkün müdür?
    8247 Eski Kelam İlmi 2007/08/23
    İslam, gönderilmiş olan son ve en mükemmel dindir. Bundan dolayı insan hayatını ilgilendiren bütün toplumsal ve ferdi alanlarda bu dinin yol gösterici olması beklentisi içerisindeyiz. “İslam’da sistematik düşünce teorisi “ İslam dininin kapsamlılığıyla ilgili dengeli bir teoridir. ...
  • Nevruz bayramı hakkında ne gibi bir şerî delil mevcuttur?
    13833 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2011/08/21
    Bu bayram, İslam öncesi yaygın olan İranlıların antik bayramlarındandır. Rivayet kitaplarında İmam Sadık’tan (a.s) nevruzun fazileti hakkında bir rivayet nakledilmiş ve son dönemdeki meşhur fakihler bununla amel etmiş ve de nevruzda gusül almanın müstehap olduğuna fetva vermişlerdir. Lakin bazıları da bu rivayet hakkında münakaşa yapmıştır. Bu nedenle, yüzde yüz ...
  • Dinin afetleri nelerdir?
    12435 Din Felsefesi 2010/08/22
    Din, kendisinde hata, yanlış, hasar ve afetin yer alamayacağı kutsî ve ilahî bir olgudur. Hata ve yanlış yapma beşerî hususlarla ilgilidir. Din ve dindarlığın hasarlarını bilme bahsindeki hasar ve afet, dinin hakikatiyle ilgili değildir. Bilakis insanların dine bakış tarzları, insanın dini anlama ve telaki etme şekli, ...
  • Abdest ve teyemmümün felsefesi nedir?
    10117 Hukuk ve Şer’I Hükümler Felsefesi 2011/04/12
    Banyo yapıldığı zaman ortaya çıkan şey dış temizliktir. Dış temizliğin yanı sıra, manevi temizlikte namazın şartlarındandır. Bu da ancak abdest ve gusülle gerçekleşir. Su kullanma imkanı yoksa, manevi ve batıni taharet için, abdest ve guslün yerine teyemmüm alınır. Ama bu, teyemmümün dış temizliğe faydası olmadığı ...
  • Biz bütün âlemde Müslüman ya da Şia olmayan insanları görmekteyiz...
    10641 Eski Kelam İlmi 2007/09/18
    İslam dinine inanmayan insanlar iki grupturlar:Diğer bir ibaretle İslam dinine iman etmeyen insanlar iki gruptur:1- Terim olarak cahil-i mukassir ve inatçi kâfir olan grup. Yani İslam onlara ulaşmış ve onun hak olduğunu anlamışlar ama inat ve isyancılıkları yüzünden hakkı kabul etmemişlerdir. Bu grup, azabı ve ...
  • Niçin insan (intihar ederek) hayatı kendinden selb edemiyor?
    7274 Ahlak 2010/11/09
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...

En Çok Okunanlar