Gelişmiş Arama
Ziyaret
6391
Güncellenme Tarihi: 2012/03/14
Soru Özeti
Ben hastayım ve cep haclığımı da babamdan alıyorum. Bunun dışında param yoktur ki orucumun kefaretini verebileyim, Acaba yine orucumun kefaret üzerimde farz mıdır? Bu senenin kefaret miktarı kaç tümendir?
Soru
Saygı ve Selmalarla: Ben İnkilabın rehberi seyit Ali Hamenei’nin mukalidiyim. Daha önceki senelerden beri iki günün kefareti boynumun borcu olarak kalmaktadır. Hastalık nedeniyle ilaç içmek zorunda olduğumu ve oruç tutmakta var olan zorlukları dikkate alarak ve iki defa kefaret (120 gün oruç) vermek gücünde de değilim, her hangi bir yerde de çalışmadığımdan dolayı her hangi bir gelirim de yok. Ve kasten yenilen orucun kefareti de insanın kendisinin himayesinde bulunduğu (serperest) kimsenin uhdesinde olmadığını göze alarak şunu öğrenmek isterim: Kefareti ıstılahen (gayri müstakim olarak babadan bana verilen) “cep Haçlığı”ndan verme imkânım var. Acaba bu paradan kefaretimi verme zorunluluğu var mıdır? Bu senenin kefaret miktarı ne kadardır?
Kısa Cevap

Fukahanın (fıkıh âlimleri)  fetvası esasınca orucunu kasten (amdi olarak) ve her hangi bir mazereti olmaksızın yiyen bir kimse üç çeşit kefaretten birisini seçmek arasında muhayyerdir.

Birincisi: Bir köle azat etmek. Günümüz dünyasında köle konusu mevcut olmadığından dolayı bu şık kendiliğinden devre dışı kalıyor.

İkincisi: İki ay oruç tutmak (otuz bir gün aralıksız tutulmalı diğer günlerde ise aralıksız da tutulsa her hangi bir işkâlı söz konusu değildir).[1]

Üçüncüsü: Altmış kişinin karnını doyurmak veya her birisine bir “mud” (ölçü birimi) -ki yaklaşık on sirdir- miktarında ta’am; yani buğday veya arpa ve benzeri şeyleri vermelidir. Eğer bunlardan hiçbirisi oruç yiyenin gücü dâhilinde değilse gücü yettiği kadar “mud” miktarında fakirlere ta’am vermelidir. Ta’am veremiyor ise bir seferine mahsus olsa bile istiğfar dilemelidir. Yani “esteğfirullah” demelidir. İhtiyati vacip gereğince son şıkkı yerine getirirse (yani “esteğfirullah”  dilenilirse) gücü yettiği zamanlarda kefaretini vermelidir.[2]

Buna binaen eğer kefaretin tümünü veremiyorsanız gücünüz yettiği “mud” miktarında fakirlere ta’am veriniz. Eğer bu da imkânsız ise sadece istiğfar ediniz ve ne zaman gücünüz yeterli gelirse o zaman kefaretinizi veriniz.

Bu sene (ramazan ayında 1431) buğdayın kıymeti (bir kilosu) 500 tümen olarak belirtilmiş idi. Her “mud” (on sir) miktarındaki buğdayın kıymeti ise 375 tümendir. Altmış fakire verilecek bir günün kefaretinin miktarı ise 22500 tümen kadardır.

İlgili endeksler:

Kefare’i ruje, 10720 (sayt: 10553).

Kefare’i cem’i, 7378 (sayt: 7530).

 


[1]Humeyni, Ruhullah, “Menasik hac,(el-muhaşi lil İmam Humeyni)”, baskı 8, Kum: müesesei neşri İslami vaveste bı camiei mudderisin, 1424, h.k. c. 1, s. 928, mesele no: 1661.

[2] A.g.e, mesele no: 1660.

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Hangi ayet tevhidin kısımlarını içermektedir? Tevhidin kısımları nelerdir?
    16882 Eski Kelam İlmi 2011/08/14
     Tevhit konusu, Kuranî ve dinî kavramlar içinde en derin ve geniş konulardandır. Çünkü tevhidin çeşitleri ve mertebeleri vardır. Bu yüzden Kuran’da tevhit konusu birçok sure ve ayette genişçe ve derin olarak işlenmiştir. Kuran’ın bu üslup ve tarzı temel kavramlardadır. Bugün bu üslup, Kuran’ın konusal ...
  • Genetik düzeltmenin hükmü ve bu yöntemle dünyaya gelen çocuğun hükmü nedir?
    7251 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2009/07/11
    Genetik düzeltmeler yapmanın birçok çeşidi söz konusudur bu yüzden tabii olarak hükümleri de farklıdır.Ancak genel olarak söylemek gerekir ki genetik düzeltme karı kocanın (eşlerin) sperm ve yumurtalığı üzerinde yapılır ve maksat dünyaya gelecek çocuğun genler ve kalıtımla geçen hastalıklara karşı bağışıklık kazanması olursa ...
  • Niçin bizim mektepte imamlık makamı babadan oğla irsi olarak geçmektedir?
    8827 Eski Kelam İlmi 2010/10/05
    İmamet makamı masum olmak ve bol ilim gibi vasıflara sahip olan kişiye verilir. Bu vasıflara kimin sahip olduğunu yalnız Allah Teala bilir. Bu yüzden imamlar dünyaya gelmeden önce onların isimleri ve özellikleri Allah tarafından Peygambere bildirilmiştir. Ama imamlık veya peygamberlik makamının gereken liyakati taşıdığı için önceki peygamberin soyunda yer ...
  • Acaba İmam Hüseyin(a.s) bir hadisinde, Arap ve Acem arasında fark koymuş ve Acemleri kınamış mıdır?
    9935 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2010/09/04
    Dile getirdiğiniz rivayet Ebu Ebdillah (a.s)'dandır. Yani İmam Sadık (a.s)'tan, İmam Hüseyin (a.s)'den değildir. Şöyle buyurmuşlardır: “Biz Kureyşteniz ve bizim Şialarımız da Araptırlar, acem değil”. Bu rivayetin zahir anlamı dikkate alındığında Arap, acem ve Kureyş'ten maksat bilinen meşhur ırklardır. Ama bu rivayet senet açısından zayıftır. ...
  • Müslüman kadınlar camiasından ilmi havzalarda içtihat derecesine ulaşanlar var mı?
    10122 تاريخ بزرگان 2010/06/08
    İslam’ın ilime önem vermesi ve ilimi kadın erkek herkese farz kılması sonucu bazı kadınlar ilim öğrenimine iştigal edip sonunda içtihat derecesine ulaşmışlardır.Örneğin, H. K. 1403 yılında vefat etmiş olan Bayan Müçtehit Emin ve şimdi kadınların ilmi havzalarının değerli üstatlarından ...
  • Ailenin duyarsılığından dolayı tutumadığım oruçları kaza etmek zorunda mıyım?
    5608 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/12/14
    Hz. Ayetullahi’l-uzma Sistaninin (allah yüce gölgesini dahada uaztsın) defteri:Eğer itminanla orucun vacip olmadığına inanarak oruç tutmamışsa (kefaret yoktur ve) kaza yeterlidir.Hz. Ayetullahi’l-uzma Mekarım-i Şirazinin (allah yüce gölgesini dahada uaztsın) defteri:Namaz ve oruçları tedrici bir şekilde kaza ediniz. Kefaretin ile ilgili (niteliği hakkında) tevzihu’l-mesailimizdeki 1301-1402 numaralı meselelerdeki ...
  • Ağzı temizleyen maddelerin içinde genellikle az miktarda alkol bulunur. Bunun hükmü nedir?
    6519 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/06/12
    Sarhoş edici[1] sıvılardan olup olmadığı belli olmayan alkoller temiz hükmündedirler. Onların karıştırıldığı sıvıların alınıp satılması ve kullanılmasının herhangi bir sakıncası yoktur.[2]
  • Ahmet ismi İncil’in neresinde gelmiştir?
    27338 Eski Kelam İlmi 2011/11/12
    Bu konuda dikkat edilmesi gereken önemli nokta şudur: Kur’an, İncil’de İslam Peygamber’inin (s.a.a) müjdeleyici olduğunu söylüyorsa, tahrif edilmiş İncil’i değil, Hz. İsa’nın (a.s) getirdiği incili kastetmektedir. Elbette tahrif edilmiş hali hazırdaki İncil’de de, bu meseleye işaret edilmesi dikkate değer bir konudur.Hz. Mesih (a.s), “Farkilit”ın geleceği müjdesini vermişti. Bu kelime ...
  • el-Muttali ve el-Mulakkan sıfatlar kemaliye mi yoksa veya cemaliye sıfatlardan mıdırlar?
    7183 Eski Kelam İlmi 2012/05/15
    İster Allah’ın lütfunu, ister kahrını vs. yansıtsın bir sıfatın Allah’ta olduğunu ispat eden bütün sübuti sıfatlar kelam ilminde cemal sıfatları diye bilinmekte ve varlık açısından aralarında herhangi bir fark yoktur. Soruda gelen el-Muttali (Telkin edici) ve el-Mulakkan (Bilen)’da bunlardandır. ...
  • Şia imamlarının Son Peygamber Hz. Muhammed dışında diğer peygamberlerden daha faziletli ve üstün oluşunun sebebi nedir?
    17757 Eski Kelam İlmi 2010/10/05
    Bizim dini öğretilerimizde geldiğine göre Hz. Muhammed dışında hiçbir peygamber, peygamberlik vasfı dışında imamlardan üstün değildir.Yine bazı hadislere göre ism-i azam 73 harften ibarettir ki önceki peygamberler bu harflerin hepsine vakıf değildiler. Örneğin Hz. İbrahim'e yalnız sekiz harf verilmiştir ancak İslam Peygamberi Hz. Muhammed (s.a.a)'e 72 harf verilmiştir ...

En Çok Okunanlar