Gelişmiş Arama
Ziyaret
6048
Güncellenme Tarihi: 2012/03/14
Soru Özeti
Ben hastayım ve cep haclığımı da babamdan alıyorum. Bunun dışında param yoktur ki orucumun kefaretini verebileyim, Acaba yine orucumun kefaret üzerimde farz mıdır? Bu senenin kefaret miktarı kaç tümendir?
Soru
Saygı ve Selmalarla: Ben İnkilabın rehberi seyit Ali Hamenei’nin mukalidiyim. Daha önceki senelerden beri iki günün kefareti boynumun borcu olarak kalmaktadır. Hastalık nedeniyle ilaç içmek zorunda olduğumu ve oruç tutmakta var olan zorlukları dikkate alarak ve iki defa kefaret (120 gün oruç) vermek gücünde de değilim, her hangi bir yerde de çalışmadığımdan dolayı her hangi bir gelirim de yok. Ve kasten yenilen orucun kefareti de insanın kendisinin himayesinde bulunduğu (serperest) kimsenin uhdesinde olmadığını göze alarak şunu öğrenmek isterim: Kefareti ıstılahen (gayri müstakim olarak babadan bana verilen) “cep Haçlığı”ndan verme imkânım var. Acaba bu paradan kefaretimi verme zorunluluğu var mıdır? Bu senenin kefaret miktarı ne kadardır?
Kısa Cevap

Fukahanın (fıkıh âlimleri)  fetvası esasınca orucunu kasten (amdi olarak) ve her hangi bir mazereti olmaksızın yiyen bir kimse üç çeşit kefaretten birisini seçmek arasında muhayyerdir.

Birincisi: Bir köle azat etmek. Günümüz dünyasında köle konusu mevcut olmadığından dolayı bu şık kendiliğinden devre dışı kalıyor.

İkincisi: İki ay oruç tutmak (otuz bir gün aralıksız tutulmalı diğer günlerde ise aralıksız da tutulsa her hangi bir işkâlı söz konusu değildir).[1]

Üçüncüsü: Altmış kişinin karnını doyurmak veya her birisine bir “mud” (ölçü birimi) -ki yaklaşık on sirdir- miktarında ta’am; yani buğday veya arpa ve benzeri şeyleri vermelidir. Eğer bunlardan hiçbirisi oruç yiyenin gücü dâhilinde değilse gücü yettiği kadar “mud” miktarında fakirlere ta’am vermelidir. Ta’am veremiyor ise bir seferine mahsus olsa bile istiğfar dilemelidir. Yani “esteğfirullah” demelidir. İhtiyati vacip gereğince son şıkkı yerine getirirse (yani “esteğfirullah”  dilenilirse) gücü yettiği zamanlarda kefaretini vermelidir.[2]

Buna binaen eğer kefaretin tümünü veremiyorsanız gücünüz yettiği “mud” miktarında fakirlere ta’am veriniz. Eğer bu da imkânsız ise sadece istiğfar ediniz ve ne zaman gücünüz yeterli gelirse o zaman kefaretinizi veriniz.

Bu sene (ramazan ayında 1431) buğdayın kıymeti (bir kilosu) 500 tümen olarak belirtilmiş idi. Her “mud” (on sir) miktarındaki buğdayın kıymeti ise 375 tümendir. Altmış fakire verilecek bir günün kefaretinin miktarı ise 22500 tümen kadardır.

İlgili endeksler:

Kefare’i ruje, 10720 (sayt: 10553).

Kefare’i cem’i, 7378 (sayt: 7530).

 


[1]Humeyni, Ruhullah, “Menasik hac,(el-muhaşi lil İmam Humeyni)”, baskı 8, Kum: müesesei neşri İslami vaveste bı camiei mudderisin, 1424, h.k. c. 1, s. 928, mesele no: 1661.

[2] A.g.e, mesele no: 1660.

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • İslam dini niçin var?
    13395 Eski Kelam İlmi 2011/07/14
    Din, akaid ve Peygamberlerin insanların hidayet ve saadeti için Allah’tan getirdikleri bir dizi ameli ve ahlaki hükümlerdir.Dini öğretilerde dinin gerekliliği insan fıtratıyla ilişkilendirilmiş, Kur’an-ı Kerim’de de insan fıtratı ilahi fıtrat olarak tanımlanmış ve bütün ilahi kanunların Allah’a inanma ve tapınma hissi üzerine kurulduğu ...
  • Rivayette müminlerin birbirleriyle ilişkilerinde sevinçli ve güler yüzle davrandıkları gelmiştir. Acaba bu mesele, yaşamda karı-koca arasında da geçerli midir?
    6096 Pratik Ahlak 2012/09/09
    Müminin sıfatlarının birisi hakkında zikredilen rivayetlerde, onun başkalarına karşı sevinçli ve güler yüzlü davrandığı ve hüzün ve gamını kalbinde gizlediği; bu sıfatın dostluk eğilimini çektiği buyrulmuştur. Bu konunun müşterek yaşamda ve aile içinde başka bir şekilde olduğunu; evli çiftlerin birbirlerinin gam ve hüznüne ortak olduğunu; eşlerin birbirine ...
  • Acaba kadın yargıç olabilir mi?
    11168 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/05/06
    Fakihler ve din uzmanları kadının yargıç olması gibi bazı konular hakkında farklı görüşlere sahiptirler. Bu gibi konular, dinin zaruri ve zorunlu konularından sayılmamaktadır.Kadının yargıç olamayacağını söyleyenler, bu hususta nakledilen rivayetlere ve icma delililine dayanmışladır.
  • Sonucun öznesel nedene muhtaç oluşunun ölçüsü sadece varlıksal yoksulluk mudur? Yoksa tam neden için de yeterli midir? Felsefî kavramların neden tür ve ayrımı bulunmamaktadır? Ve…
    5633 İslam Felsefesi 2011/09/21
     Aşağıdaki noktalara dikkat etmek, yanıtı kavramada size yardımcı olacaktır.      1. Tüm nedenler öznesel nedene döndüğünden bu konuda tam neden ile öznesel neden arsında bir fark bulunmamaktadır.2. Felsefî kavramlar varlıktan alınmıştır ve varlığın mahiyeti yoktur. Tür ve ayrım mahiyetin kısımlarıdır ve mahiyetten yoksun bir şey mahiyetin kısımlarından da ...
  • Raksetmenin haram olduğunu söyleyen hadisleri senetleriyle beraber zikrediniz.
    7034 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2009/06/16
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...
  • Velayet-i fakihi dile getiren rivayetler veliyy-i fakihin bir olmasını da yansıtmakta mıdır?
    6332 Düzenler 2012/06/16
    Rivayetler ve velayet-i fakihin kelam eksenli diğer referanslarından veliyy-i fakihin bir veya çok oluşu anlaşılmamaktadır. Düzenin korunması ve kaosun engellenmesi durumunda birkaç fakihin ayrı bir şekilde veya şura şeklinde velayetlerini icra etmesi mümkündür. Şura türü İslam cumhuriyetinin ilk anayasasında (1980) mevcut idi, lakin bir takım sorunların önüne ...
  • Vesilelerin Allah'a Yakınlaşmakta ki Önemi Nedir?
    12727 Eski Kelam İlmi 2009/12/20
    Vesilenin çok geniş manası vardır. Allah'a yakınlaşmaya neden olan her şey ve her işe şamil olmaktadır. Dünya yaşayışı, insanların hidayeti ve ilerlemesi için sebep ve sonuç düzeni üzerine kurulduğu, yine insanların doğal ihtiyaçları maddi sebeplerle karşılandığı için Allah'ın, hidayet, mağfiret, bağışlanma, yakınlaşma ve ...
  • Bedensel esenlik sırrını nasıl araştırabiliriz?
    7133 Eski Kelam İlmi 2011/08/21
    Allah tarafından konulan tabiat kanunları bu dünyada hiçbir insanın baki kalmamasını ve değişik nedenlerle ve bu cümleden olmak üzere bedensel esenliği kaybederek dünyayı terk edip ebedi âleme geçmesini muayyen kılmıştır. Öte taraftan her ne kadar peygamberler ve imamlar (a.s) bir takım özel durumlarda Allah’ın izniyle hastalara (sadece Allah’ın evliyalarının ...
  • Humus yılının başlangıcından birgün önce alınan yiyeceklerin humusunun verilmesi neden gereklidir?
    5580 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/03/14
    Herkes humus yılı boyunca şanına uygun şekilde ve israf etmeden gelirinden yaptığı -ailesine yiyecek almak gibi- harcamalarına humus gelmez. Ancak humus yılının sonunda humus yılından birkaç gün önce alınmış olsa bile bu yiyeceklerden fazla kalan kısmının humusunu vermesi gerekir. Zira sonuçta elindeki sermayeyle onları almıştır. Almasaydı ve ...
  • Kendimden nasıl şehvani düşünce ve hayalleri uzaklaştırmalıyım?
    46781 Pratik İrfan 2011/10/29
    Şeytansal fikirler ve düşünceler herkesin zihnine hutur ediyor. Ama insan bu fikir ve düşüncelerin yerini dolduracak ve insanı iyiliklere sevk eden başka düşünce ve fikirler bulmalıdır. Böylece insanı pislik ve kötülüklere duçar etmeden bu şeytansal fikirlerin önünü kesip onlardan fasıla almalıdır. ...

En Çok Okunanlar