Gelişmiş Arama
Ziyaret
7986
Güncellenme Tarihi: 2007/06/22
Soru Özeti
Müslüman olmayan bir bayanla evlenmenin şartları nelerdir?
Soru
bir senedir ki Almanlı bir kızla tanışmışım. Bu kızı çok seviyorum. Ama benim sorunum şu ki bu kız bazı vakitlerde içki içiyor, bazen diskoya veya yüzmeye gitmek istiyor. Elbette belirtmek gerekiyor ki buradaki yüzme havuzları umumi ve erkek ile bayanlar karışıktır. Ben bu bayanla her ne kadar konuştumsa kendisinde hiçbir değişiklik gerçekleşmedi. O bu söz konusu amellerin kendi dininde haram olmadığını söylüyor. İstedikleri her eylemi kendi ülkesinin kanunları çerçevesinde yapabilirler. Lütfen bu bayanla ne yapmam gerekiyor noktasında bana kılavuzluk yapınız. Zira söylediğim gibi ben bu bayanı çok seviyorum. Elbette hatırlatmam gerekiyor ki buradaki Müslümanlar da söylediklerim amellerin hepsini yapıyorlar; yani içki içiyor, diskoya ve yüzmeye gidiyorlar.
Kısa Cevap
Fakihlerin çoğu şöyle diyor: Müslüman olmayan bayanlarla hata eğer ehli kitap olsa, ahlaki meselelere rivayet etse ve şeriata muhalif işler yapmazsa bile, evlenmek caiz değildir. Böyleli bayanlarla evlenebilmek için ilkin İslam’ı kabul etmeleri lazım. Buna binaen eğer siz bu bayanı seviyorsanız ve onunla evlenmek istiyorsanız ilkin onu Müslüman yapmanız gerekiyor.
Elbette eğer bayan ehli kitaptan ise çoğu fakihlerin fetvasına göre onunla geçici evlilik yapabilirsiniz.
Her halükarda onu işaret ettiğiniz ahlaka ters işlerden caydırmak için onunla burhan, güçlü ve sarsılmaz mantıklı delillerle konuşmanız gerekir. Bu da bu bağlamda yazılmış yararlı kitapları mütalaa etmekle mümkündür. Böyleli işlerin kendisi için zararlı olduğunu deliller ile ispatlayıp açıklaman gerekiyor.
 
Ayrıntılı Cevap
İslam fıtrat dinidir. Her kim gerçekten bu dine girerse hakikatte kendi pak fıtratını yararlı hale getirmiş olur. Böyleli bir şahıs kendi fıtratını İslam dışı başka bir mesire ayarlamış bir kimseyle psikolojik ve kişilik olmak üzere bütün boyutlarıyla uyumlu kılabilmesi ve ona karşı gerçek şefkat ve muhabbet bağlaması mümkün değildir.[1]
Bu esas ve başka fıkh-i deliller ki ilgili konularda beyan edilmiş, gereğince fakihlerin çoğu şöyle diyor: Eğer Müslüman bir erkek gayri müslüm bir bayanla evlenmek istiyorsa kendisiyle evlenmek istediği bayan İslam’ı kabul etmesi gerekiyor, aksi taktirde sadece onunla geçici evlilik yapabilir.[2] Hakeza buyurmuşlardır: ehli kitaptan, yani Yahudi ve Hıristiyan’dan kâfir olan bayanlarla daimi evlenmek caiz değildir.
İmam Humeyni (Allah rahmet etsin) hazretleri bu bağlamda şöyle buyuruyor: “…Müslüman erkek ehli kitap olmayan kafir bayanla daimi evlilik yapamaz ve hakeza ehli kitaptan kafir olan bayanla ihtiyati vacip gereğince daimi evlilik yapması caiz değildir”.[3]  
Buna binaen eğer söz konusu hanımı seviyor ve onunla evlenmek istiyorsanız ilkin onu Müslüman yapmanız gerekiyor, sonra onunla evleniniz. Açıktır ki İslam’ı kabul ettikten ve İslam’ın kurallarına bağlı kalırsa saydığınız gayri ahlaki ve gayri meşru şeylerden kendiliğinden uzak duracak. Ama eğer onunla geçici evlilik yapmak isterseniz eğer ehli kitaptan ise fakihlerin çoğunun fetvasına göre işkâlı yoktur.
Onu, işaret ettiğiniz gayri ahlaki işlerden vazgeçirmek için onunla güçlü ve sarsılmaz mantıklı delillerle ki söz konusu mantıklı deliller bu bağlamda yazılmış kitapları mütalaa etmekle kazanılması mümkündür, konuşun ve mezkûr amellerin zararlı olduğunu kendisi için açıklayınız ve onu kani ediniz, ta ki kendisi kendi isteğiyle bu çirkin amellerden vazgeçsin. Böyleli kişilerle konuşurken şu noktayı kendilerine hatırlatmak gerekir ki, Allah u Teâlâ merhametlidir, bütün kullarını seviyor. Dolayısıyla eğer bizim için içkinin içilmesini, diskoya gidilmesini veya erkek ve bayanın karışık olduğu bir yerde yüzmeyi haram kılmışsa kesinlikle bizim menfaatimiz içindir. Mezkûr amellerin terk edilmesi kesinlikle bizim menfaatimizi içeriyor. Bunu yaparken kesinlikle gafil olmayınız ki Allah her zaman sizinle, yardımcınız ve destekleyicinizdir.
Zahiren bu bayanın asıl sorunu onun dinindedir. Eğer İslam dinini kabul ederse içki içmek, disko veya erkek ve bayanın karışık olduğu havuzlarda yüzme gibi saydığınız gayri ahlaki meselelerdeki sorunu çözülür. Doğrudur ki bazı Müslümanların bu tip yerlere gitmeleri ve bu tür amellerde bulunmaları mümkündür. Ama bu onların imanlarının zaafından kaynaklanılıyor. Müslümanlar yapıyor diye başkası da bunu yapmaya mücazdır denilmesine delil olamaz. Ama gerçek bir Müslüman kesinlikle böyleli işlere bulaşmaz. Veya eğer bu gibi şeylere bulaşsa da kesinlikle çok çabuk pişman olacak ve tövbe eder. Allah da bunların tövbelerini kabul ve onları affedeceklerine dair söz vermiş.     
 

[1] Allame Caferi, “Resail-i Fıkhi; Tefavuthayi Hukuk Beşer ez Didgah-i İslam ve Garb”, s. 168.
[2] (Behcet); Müslüman kadın Müslüman olmayan bir erkekle evlenemez. Müslüman erkek de ehli kitap olmayan kâfirle evlenemez. Ama Yahudi veya Hıristiyan olan bayanlarla geçici olarak sıga (muta) yaparak evlenebiliyor.
Zencani; Müslüman bir bayan kâfirin aktine giremez. Müslüman bir erkek de ehli kitap ve Mecus olmayan bir bayanla ne geçici olarak ve ne daimi olarak evlenemez. Zahiren daimi veya geçici olarak Yahudi veya Hıristiyan ile velilik batıl değildir, belki mekruh ve ihtiyati müstahaba terstir ve özellikle daimi evlilik mekruh ve ihtiyati müstahaba aykırıdır. Eğer kâfir bir erkek kâfir bir bayanla evlenir sonra erkek Müslüman olur ve hanımı Hıristiyanlık ya Yahudilik veya Mecusilikte baki kalırsa evlilikleri batıl olmuyor. Koca ve eşi için farklı hükümler vardır ki detaylı yazılmış fıkıh kitaplarında beyan edilmiştir.
Sistani; Müslüman bir bayan kâfir bir kişinin aktine giremez. İster daimi, ister geçici olsun, ister ehli kitaptan, ister ehli kitap olmasın. Müslüman erkek de ehli kitaptan olmayan kâfir bir bayanla evlenemez. Ama Yahudi ve Hıristiyan olan bayanlarla geçici ve sıga (muta) yapabilir. İhtiyati lazım gereğince onlarla daimi evlilik yapılmamalı. Ama Mecusi olan bir bayanla ihtiyati vacip gereğince hatta geçici olsa bile Müslüman olan bir kimse onunla evlenmemelidir. Nasibiler gibi bazı fırkalar ki kendilerini Müslüman biliyor ama kâfir hükmündeler, Müslüman erkek ve Müslüman bayan onlarla hiçbir şekilde; ne geçici ne daimi, evlenemiyor.
Mekarım: Müslüman bayan kâfirin aktine giremez. Aynı şekilde Müslüman erkek de ihtiyat gereğince kâfir bayanla daimi evlilik yapamaz. Ama geçici evlilik Yahudi ve Hıristiyan gibi ehli kitapla yapabilir. (Tevdihu’l – Mesail (el – Muhaşi lil İmam Humeyni) c. 2, s. 468, Mesele; 2397.
[3] Bkz. “Tevdihu’l – Mesail”, (el – Muhaşi lil İmam Humeyni) c. 2, s. 468, Mesele; 2397, 842 numaralı cevaptan iktibas edilmiştir.
Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Hangi ayet tevhidin kısımlarını içermektedir? Tevhidin kısımları nelerdir?
    16882 Eski Kelam İlmi 2011/08/14
     Tevhit konusu, Kuranî ve dinî kavramlar içinde en derin ve geniş konulardandır. Çünkü tevhidin çeşitleri ve mertebeleri vardır. Bu yüzden Kuran’da tevhit konusu birçok sure ve ayette genişçe ve derin olarak işlenmiştir. Kuran’ın bu üslup ve tarzı temel kavramlardadır. Bugün bu üslup, Kuran’ın konusal ...
  • Genetik düzeltmenin hükmü ve bu yöntemle dünyaya gelen çocuğun hükmü nedir?
    7251 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2009/07/11
    Genetik düzeltmeler yapmanın birçok çeşidi söz konusudur bu yüzden tabii olarak hükümleri de farklıdır.Ancak genel olarak söylemek gerekir ki genetik düzeltme karı kocanın (eşlerin) sperm ve yumurtalığı üzerinde yapılır ve maksat dünyaya gelecek çocuğun genler ve kalıtımla geçen hastalıklara karşı bağışıklık kazanması olursa ...
  • Niçin bizim mektepte imamlık makamı babadan oğla irsi olarak geçmektedir?
    8827 Eski Kelam İlmi 2010/10/05
    İmamet makamı masum olmak ve bol ilim gibi vasıflara sahip olan kişiye verilir. Bu vasıflara kimin sahip olduğunu yalnız Allah Teala bilir. Bu yüzden imamlar dünyaya gelmeden önce onların isimleri ve özellikleri Allah tarafından Peygambere bildirilmiştir. Ama imamlık veya peygamberlik makamının gereken liyakati taşıdığı için önceki peygamberin soyunda yer ...
  • Acaba İmam Hüseyin(a.s) bir hadisinde, Arap ve Acem arasında fark koymuş ve Acemleri kınamış mıdır?
    9935 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2010/09/04
    Dile getirdiğiniz rivayet Ebu Ebdillah (a.s)'dandır. Yani İmam Sadık (a.s)'tan, İmam Hüseyin (a.s)'den değildir. Şöyle buyurmuşlardır: “Biz Kureyşteniz ve bizim Şialarımız da Araptırlar, acem değil”. Bu rivayetin zahir anlamı dikkate alındığında Arap, acem ve Kureyş'ten maksat bilinen meşhur ırklardır. Ama bu rivayet senet açısından zayıftır. ...
  • Müslüman kadınlar camiasından ilmi havzalarda içtihat derecesine ulaşanlar var mı?
    10122 تاريخ بزرگان 2010/06/08
    İslam’ın ilime önem vermesi ve ilimi kadın erkek herkese farz kılması sonucu bazı kadınlar ilim öğrenimine iştigal edip sonunda içtihat derecesine ulaşmışlardır.Örneğin, H. K. 1403 yılında vefat etmiş olan Bayan Müçtehit Emin ve şimdi kadınların ilmi havzalarının değerli üstatlarından ...
  • Ailenin duyarsılığından dolayı tutumadığım oruçları kaza etmek zorunda mıyım?
    5608 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/12/14
    Hz. Ayetullahi’l-uzma Sistaninin (allah yüce gölgesini dahada uaztsın) defteri:Eğer itminanla orucun vacip olmadığına inanarak oruç tutmamışsa (kefaret yoktur ve) kaza yeterlidir.Hz. Ayetullahi’l-uzma Mekarım-i Şirazinin (allah yüce gölgesini dahada uaztsın) defteri:Namaz ve oruçları tedrici bir şekilde kaza ediniz. Kefaretin ile ilgili (niteliği hakkında) tevzihu’l-mesailimizdeki 1301-1402 numaralı meselelerdeki ...
  • Ağzı temizleyen maddelerin içinde genellikle az miktarda alkol bulunur. Bunun hükmü nedir?
    6519 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/06/12
    Sarhoş edici[1] sıvılardan olup olmadığı belli olmayan alkoller temiz hükmündedirler. Onların karıştırıldığı sıvıların alınıp satılması ve kullanılmasının herhangi bir sakıncası yoktur.[2]
  • Ahmet ismi İncil’in neresinde gelmiştir?
    27338 Eski Kelam İlmi 2011/11/12
    Bu konuda dikkat edilmesi gereken önemli nokta şudur: Kur’an, İncil’de İslam Peygamber’inin (s.a.a) müjdeleyici olduğunu söylüyorsa, tahrif edilmiş İncil’i değil, Hz. İsa’nın (a.s) getirdiği incili kastetmektedir. Elbette tahrif edilmiş hali hazırdaki İncil’de de, bu meseleye işaret edilmesi dikkate değer bir konudur.Hz. Mesih (a.s), “Farkilit”ın geleceği müjdesini vermişti. Bu kelime ...
  • el-Muttali ve el-Mulakkan sıfatlar kemaliye mi yoksa veya cemaliye sıfatlardan mıdırlar?
    7183 Eski Kelam İlmi 2012/05/15
    İster Allah’ın lütfunu, ister kahrını vs. yansıtsın bir sıfatın Allah’ta olduğunu ispat eden bütün sübuti sıfatlar kelam ilminde cemal sıfatları diye bilinmekte ve varlık açısından aralarında herhangi bir fark yoktur. Soruda gelen el-Muttali (Telkin edici) ve el-Mulakkan (Bilen)’da bunlardandır. ...
  • Şia imamlarının Son Peygamber Hz. Muhammed dışında diğer peygamberlerden daha faziletli ve üstün oluşunun sebebi nedir?
    17757 Eski Kelam İlmi 2010/10/05
    Bizim dini öğretilerimizde geldiğine göre Hz. Muhammed dışında hiçbir peygamber, peygamberlik vasfı dışında imamlardan üstün değildir.Yine bazı hadislere göre ism-i azam 73 harften ibarettir ki önceki peygamberler bu harflerin hepsine vakıf değildiler. Örneğin Hz. İbrahim'e yalnız sekiz harf verilmiştir ancak İslam Peygamberi Hz. Muhammed (s.a.a)'e 72 harf verilmiştir ...

En Çok Okunanlar