Gelişmiş Arama
Ziyaret
10905
Güncellenme Tarihi: 2012/02/04
Soru Özeti
Ahlâkla ahlâk ilminin farkı nedir?
Soru
Ahlâkla ahlâk ilminin farkı nedir? Hangisi daha kapsamlıdır? Ahlâk ilminin tariflerinden hangisi daha kapsamlıdır?
Kısa Cevap

Ahlâk kelimesi, Hulk kelimesinin çoğulu olup -ister iyi olsun ister kötü- huy, yapı, karakter ve alışkanlık demektir.

Ahlâk ilminin alim ve filozofları, ahlâk için çeşitli tarifler yapmışlardır. Bütün bu tariflerden yola çıkarak ahlâkı şöyle tarif edebiliriz: ‘Ahlâk, insan nefsindeki keyfiyet olup, insanın ona uygun davranışlar yapmasıdır.’

Ahlâk ilmi için de çeşitli tarifler yapılmıştır. Onlardan biri Merhum Neraki’nin Camiu’s Saadat adlı eserinde yaptığı şu tariftir: ‘Ahlâk ilmi, helak edici ve kurtarıcı sıfatların (melekelerin) ve helaktan kurtarıcı sıfatlara sahip olmanın yollarını öğreten ilimdir.’

Ahlâkla ahlâk ilminin arasındaki fark yalnızca teoride ve pratikte olduğu için hangisinin daha kapsamlı olduğundan bahsetmenin pek manası yoktur.

Ayrıntılı Cevap

Lügatte Ahlâk

Ahlâk kelimesi, Holk kelimesinin çoğulu olup ister iyi olsun ister kötü huy, yapı, karakter ve alışkanlık demektir.[1]

Ahlâk’ın Terimsel Manası

Ahlâk ilmi alimleri ahlâk için çeşitli tarifler yapmışlardır. Örneğin:

a) Ahlâk, nefsani bir meleke olup, herhangi bir fikir ve düşünmeye ihtiyaç duymadan yapılan işlerdir.

b) Ahlâk, yalnızca ahlâki faziletlerdir; karşısında ise ahlâksızlık vardır.

c) Bazende ahlakı ‘ahlâki hayat kurumu’ diye tarif etmişlerdir.[2]

Ahlâk için değişik terimsel manalar yapıldığından ona ortak bir tarif bulmak mümkün değildir. Ancak alimlerin yaptıkları tarifleri bir araya getirerek şöyle bir tarif yapabiliriz: ‘Ahlâk, insan nefsindeki keyfiyet olup, insanın ona uygun davranışlar yapmasıdır.’

Yani nefsin keyfiyeti iyi olursa iyi işler, kötü olursa kötü işler yapar. Demek ki ahlâk, güzel ahlâk ve kötü ahlâk olmak üzere ikiye ayrılır. Bu nefsani keyfiyet sağlam olmayan bir şekilde veya meleke olarak karşımıza çıkabilir.

Ahlâk İlmi

Ahlâk ilmi içinde değişik tarifler yapılmıştır.

Müslüman alimler ve batılıların ahlâk ilmi için yaptıkları tariflerden bazıları şunlardır:

a) Ahlâk ilmi, güzel ahlâkı kazanmanın yolunu gösteren ilim olup, onunla insanın fiil ve halleri güzelleşir.[3]

b) Ahlâk ilmi, nasıl yaşanması gerektiğini söyleyen ilimdir.[4]

c) Ahlâk ilmi, ahlâkın lügat manasına gelen ilimdir. Örneğin, ‘Ahlak ilmi insanın bilgisi, adetleri, edepleri ve karakterlerinin ilmidir.’[5]

d) Merhum Neraki’de Camiu’s-Saadat’ta onu şöyle tarif diyor: ‘Ahlâk ilmi, helak edici ve kurtarıcı sıfatların (melekelerin) ve helaktan kurtarıcı sıfatlara sahip olmanın yollarını öğreten ilimdir.’[6]

Camiu’s-Saadat, Mi’racu’s-Saadat vb. gibi ahlâk alanındaki eserlere baktığımızda[7] Müslüman alimlerin ahlâk ilmi hakkındaki görüşlerinin şöyle olduğunu söyleyebiliriz: Ahlâk ilmi, güzel ve kötü sıfatların çeşitlerinden bahseden, onları tanıtan, tarif eden ve açıklayan, güzel ve faziletli sıfatları kazanmanın ve kötü sıfatlardan uzaklaşmanın yollarını öğreten ilimdir.

Dolayısıyla, ahlâk ilminin mevzusu güzel sıfatları ve onları kazanmanın yolu ve kötü sıfatlar ve onları gidermenin yoludur. Bu güzel ve kötü sıfatlar, insanın özgür iradesiyle yaptığı işlerle ilgili olduğu için ahlâk ilminde ele alınmaktadır. Ahlâk ilminin hedefi ise insanı ebedi kemal ve saadete, hedeflenen menzile ulaştırmaktır ki insan bunun için yaratılmıştır. Daha öncede belirtildiği gibi ahlâk ilmi, genel manada felsefenin dallarından biridir.

Kapsamlı Tarif

Ahlâk, iyi ya da kötü yöntem ve eğilimler; ahlâk ilmi ise bu yöntem ve eğilimler hakkında bilgi veren ve hangisinin uygulanması gerektiğini söyleyen ilimdir; başka bir ifadeyle ahlâkla ahlâk ilminin tek farkı, teoride ve pratiktedir. Buna göre birinin diğerinden daha kapsamlı olduğu söylemenin manası yoktur.            

 



[1] -Kureşi, Seyyid Ali Ekber, Kamus-u Kur’an, c.2, s.293, Daru’l-Kütübi’l-İslamiyye, Tahran, 6. Baskı, HŞ. 1371; Tureyhi, Fahruddin, Mecmau’l Bahreyn, c.5, s.156, Kitapfuruşu-i Murtezevi, Tahran, 3. Baskı, HŞ. 1375

[2] -Daha fazla bilgi için bak: hawzah.net

[3] -Tusi, Hace Nasıruddin, Ahlâk-i Nasıri, s.14, Kitapfuruşu-i İslamiyye, Bi Ta, Tahran.

[4] -Mutahhari, Murteza, Aşinay-ı Ba Ulum-i İslami, c.2, s.190, Sadra, Tahran, 6. Baskı, 1368.

[5] -Janet, Pierre, Ahlâk, s.53, Bedruddin Kitabi’nin Farsça çevirisi, İsfahan, İntişarat-ı Amuzeş ve Pervereş, 1373.

[6] -Neraki, Muhammed Mehdi, Camiu’s-Saadat, c.1, s.34, Necef, Matbaatu’z-Zehra, HK.1368.

[7] -Neraki, Molla Mehdi, Camiu’s-Saadat, Müesses-i A’lami, Beyrut, 6. Baskı, HK.1408; Neraki, Molla Ahmed, Mi’racu’s-Saadat, Tahran, İntişarat-ı Reşidi, Bi Ta.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Zikir nedir ve türleri nelerdir?
    17011 Pratik İrfan 2012/09/24
    Zikir ve Allah’ı anmanın birçok ruhi ve ahlaki yapıcı etkisi vardır ve bunun karşısında Allah’ın kulunu hatırlaması, kalbin aydınlanması, kalp huzuru, Allah’a itaatsizlik etmeden korkmak, günahların bağışlanması ve ilim ve hikmet bunlardan sayılır. Genellikle zikir kalpsel ve dilsel olarak iki türe ayrılır. Dille yapılan zikre “vird” de ...
  • Zatı âlinizin Kur’an’ın tahrif edildiği hadisler konusundaki görüşünüz nedir?
    5973 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/03/10
    Hz. Ayetullah Mehdi Hadevi Tahrani’nin bu bağlamdaki görüşü şöyledir: Kur’an’ın tahrif edildiğini söyleyen hadisler ya senet bakımından zayıftırlar ya da sadır olma cihetinden hüccet değildirler veya delaletleri kabul edilebilinir durumda değildir. Kur’an-ı Kerim hiçbir zaman tahrif olmamış ve olmayacaktır. Kur’anın tahrif ...
  • Hangi ameller insanı güzel ve nuranî kılar?
    11448 Pratik Ahlak 2011/07/21
    İslam’ın bakışında güzellik zahirî güzellik ve batınî güzellik diye iki kısma ayrılır. Muteber ve mütevatir rivayetler açısından insanın batınî güzelliğini sağlayan bazı etkenler sabır, tahammül, vakar, sükûnet, takva ve sakınmadan ibarettir. Aynı şekilde rivayetlerde insan yüzünün nuraniyet ve güzelliğini sağlayan birçok amil zikredilmiştir. Abdest, az ...
  • İnsan olağan üstü işler yapabilir mi? Bu tür işleri yapmanın faydası nedir?
    10290 Teorik İrfan 2009/09/07
    Sizin işaret ettiğiniz şey, insanın ruhi güç kazanmasının sayesinde gerçekleşir; bu ruhi güç bazen dinin emirlerine uyarak ve şer’i riyazetler çekerek kazanılır; yani insan Allah’a yakınlaşarak İsm-i A’zama sahip olur. Bu güç sayesinde maddi alem üzerinde etkili olabilir ve iradesiyle bir takım işler yapar. Ancak bazen de ...
  • Musa (a.s.) Kısasının Kuranda Tekrar Edilmesinin hikmeti nedir?
    10556 Tefsir 2015/05/20
    Hazreti Musa’nın (a.s.) kur’anı kerimde tekrar edilmesinin hikmeti için hatırlatmalıyız; evvelen; Anlamsız ve lağviyete (boş) neden olacak kâmilen bir tekrar söz konusu değildir. Belki her surede, o surede zikir edilenin muhteva ve içeriğe uygun olan kıssanın kısmına işaret edilmiştir. Saniyen; kuranı kerimde hazreti Musa’nın (a.s.) hayatının diğer ...
  • Acaba humsu ve seyitlere ait olan hakkı taklit merciinin izni olmadan ödemek caiz mi?
    8976 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2009/10/18
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...
  • Tabiatı doğru bir şekilde kullanmanın yolu nedir?
    6091 Pratik Ahlak 2012/02/04
    İslam, başka mektepler gibi insanın ihtiyaçlarına tek bir açıdan bakmamış, tek maddi yönüne veya tek manevi yönüne odaklanmamış, aksine orta yolu tutmuştur. İlahi nimetleri doğru bir şekilde kullanmak, maneviyatla ve ahiretle çelişmediği gibi insanın saadet yolunda ilerlemesini de sağlar. ...
  • Ziyaret-i Aşura’da ki ‘Beri’tu ilellah ve ileykum minhum’ (Önce Allah’a sonra size onlardan dolayı beri oluyorum) cümlesinde Allah’a ve masumlara beri olmak ne demektir?
    6433 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2011/03/03
    Beraet lügatte birinden veya bir şeyden ayrılmak, uzaklaşmak manasına gelmektedir. Bu manalar eğer ‘İla’ ile birlikte olmazsa beraet için kullanılır. Ama ‘İla’ ile birlikte olursa bizarlık manasının yanı sıra sığınma manası da vermektedir. Buna göre ziyaretteki sığınma cümlesinin manası şöyle olur: Hak Teala’ya ve siz Ehl-i Beyt’e (a.s) ...
  • Peygamber (s.a.a) ve İmamların (a.s) cariye ve kölelere sahip olmaları kölelik sistemini benimsemek değil midir?
    19729 Eski Kelam İlmi 2009/07/04
    Kölelerle evlenme, onlarla mahrem olma, mukatebe (kölelerin özgürlük anlaşması) vs. hükümlerin Kur’an’da gelmesi Peygamber (s.a.a)’in zamanında köleliğin olduğunu ispat etmektedir, ama belirtmek gerekir ki, İslam’ın köleleri azat etmek için çok kapsamlı projeleri vardır. Bu projenin neticesinde bütün köleler zamanla özgürlüklerine kavuşmuşlardırlar. ...
  • Derslerimin Cuma namazına denk gelmesi nedeniyle Cuma namazını kılamamaktayım. Bunu telafi etmek için ne yapmalıyım?
    9607 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/11/17
    Değerli kullanıcı! İmam Zaman’ın (a.c.f) gıyabı döneminde Cuma namazı taklit mercilerinin çoğunluğunun fetvasına göre seçimli bir farzdır; yani yükümlü Cuma gününde şartlar mevcut ise Cuma namazını veya öğle namazını kılmada özgürdür. O halde eğer bir kimse Cuma namazını kılarsa, öğle namazını kılmasına gerek kalmaz. Elbette ...

En Çok Okunanlar