Gelişmiş Arama
Ziyaret
10890
Güncellenme Tarihi: 2010/11/27
Soru Özeti
Hicr suresi 91. ayetteki bölenlerden Allah’ın kasti nedir?
Soru
Hicr suresi 91. ayetteki bölenlerden Allah’ın kasti nedir? Kur’an’ın sahte bir nüshası da yayınlanmış mıdır?
Kısa Cevap

Bu ayet-i şerifede yer alan “el-muktesimin” kavramı bölen ve bölücüler anlamındadır. Bu ayetin nüzul sebebinin ne olduğu ve kimler hakkında nazil olduğu hususunda ise tefsirlerde birkaç ihtimal beyan edilmiştir. 1. Hac aylarında yolculara Muhammed adındaki bir şahsın bir takım iddiaları olduğunu ve kesinlikle kendisinin sözlerini dinlememelerini söylemek için güçlerini Mekke yolları ve giriş güzergâhları üzerine taksim edip onu kâhin, sihirbaz ve deli olarak tanıtan inkârcıların önderleri hakkında. 2. Her biri bir bölümünün benzerini getirmek için Kur’an’ı aralarında taksim eden bir grup hakkında. 3. Kur’an’ın bir kısmıyla amel eden ve bir kısmını tek eden kimseler hakkında. 4. Kureyş’ten bir taife Kur’an’ı parçalara ayırdı ve onlardan bir grup bunun sihir olduğunu, bir başka grup geçmiştekilerin efsaneleri olduğunu ve bir başka grup da sahte olduğunu söyledi. Bazıları da şöyle demiştir: Dinde tefrikaya düşen ve fırkalara ayrılanlar İslam öncesi Yahudi ve Hıristiyanlardır. Onlardan her grup elindekiyle mutlu olmuştur ve Kur’an’dan kasıt da semavî kitaptır.

Ayrıntılı Cevap

Yüce Allah Hicr suresi 89 ve 91. Ayetlerde Peygambere emir vermiş ve şöyle buyurmuştur: İmansız kimseler karşısında sağlam dur ve açıkça ben uyarıcıyım de.[1] Deki: Ben sizlere tehlikeyi duyuruyorum; zira Allah bölenlere yolladığım gibi size de azap yollayacağım diye buyurmaktadır.[2] Onlar ilahi ayetleri bölen kimselerdir.[3] Bu ayet-i şerifede yer alan “el-muktesimin” kavramı bölen ve bölücüler anlamındadır. Bu ayetin nüzul sebebinin ne olduğu ve kimler hakkında nazil olduğu hususunda ise tefsirlerde birkaç ihtimal beyan edilmiştir.

1. Hac aylarında yolculara Muhammed adındaki bir şahsın bir takım iddiaları olduğunu ve kesinlikle kendisinin sözlerini dinlememelerini söylemek için güçlerini Mekke yolları ve giriş güzergâhları üzerine taksim edip onu kâhin, sihirbaz ve deli olarak tanıtan inkârcıların önderleri hakkında.

2. Her biri bir bölümünün benzerini getirmek için Kur’an’ı aralarında taksim eden bir grup.[4]

3. Kureyş’ten bir taife Kur’an’ı parçalara ayırdı ve onlardan bir grup bunun sihir olduğunu, bir başka grup geçmiştekilerin efsaneleri olduğunu ve bir başka grup da sahte olduğunu söyledi.[5]

4. Bazıları da şöyle demiştir: Dinde tefrikaya düşen ve fırkalara ayrılanlar İslam öncesi Yahudi ve Hıristiyanlardır. Onlardan her grup elindekiyle mutlu olmuştur ve Kur’an’dan kasıt da semavî kitaptır.[6]

5. Kur’an’ın bir kısmıyla amel eden ve bir kısmını tek eden kimseler.

Beşinci ihtimal hakkında şu açıklamayı yapmak gerekir: İlahi buyruklar şüphesiz genellikle tüm insanların menfaatlerinin koruyucusudur. Ama zahirde ve ilk bakışta bazıları meylimizle uyuşmakta ve bazıları ise meylimize aykırılık göstermektedir. Gerçek müminler ile sahte iddia sahiplerinin birbirinden ayrıldığı yer de işte burasıdır. Birinci grup hatta zahirde faydalarına olmasa da hepsini beraber kabul eder ve şöyle der: Tümü Allah tarafındandır.[7] Onlar ilahi hükümler arasında hiçbir ayırım, bölme ve ayrıcalığa inanmazlar. Ama kalbi hasta olanlar ve hatta Allah’ın din ve hükmünü kendi menfaatleri için kullanmak isteyenler, sadece faydalarına olan bir bölümü kabul etmekle ve diğer bölümleri kenara atmakla kalmayıp Kur’an ayetlerini ve bazen hatta bir ayeti bile bölmektedirler. Temayülleri doğrultusunda olan bölümü kabul etmekte ve diğer bölümleri ise kenara bırakmaktadırlar. Bazı geçmiş kavimler gibi “bazısına inanır” ve bazısını ise inkar ederiz”[8] nakaratını tekrarlamak iftihar değildir; çünkü dünyaya tapanların tümü bu işi yapmaktadır. Hak takipçilerini batıl taraftarlarından ayıran şey zahiri temayül, heves ve menfaatlerimizle uyuşmayan buyruklar karşısında teslim olmaktır. İyinin kötüden ve müminin münafıktan ayrıldığı yer burasıdır.[9] Dolayısıyla Hicr suresi 91. ayetten Allah’ın kastettiği şeyin Kur’an’ın sahte nüshalarının varlığı ve onların yayınlandığı olmadığı açıklığa kavuşmaktadır. Tereddüde düştüğünüz veya muhtevasını doğru bir şekilde tahlil edemediğiniz ayetler ile karşılaştığınızda tavsiyemiz aşağıdakilere benzer muteber Kur’an tefsirlerine müracaat etmenizdir:

1. Tefsir-i Numune, Ayetullah Mekarim Şirazi ve bir grup uzman

2. el-Mizan Tefsiri, Allame Muhammed Hüseyin Tabatabai

3. Tefsir-i Nur, Muhsin Kıraatî   


[1] De ki: Gerçekten ben, apaçık bir uyarıcıyım. (Hicr, 89).

[2] Nitekim biz kendi kitaplarını parçalara ayıranlara da (kitap) indirmiştik.  (Hicr, 90).

[3] Ki onlar, (bir kısmına inanıp, bir kısmını inkâr ederek) Kur’an’ı da parça parça edenlerdir. (Hicr, 91).

[4] Tefsir-i Nur, c. 6, s. 356.

[5] Tercüme-i Tefsir-i el-Mizan, c. 12, s. 256.

[6] Tefsir-i Hidayet, c. 5, s. 401.

[7] Hepsi Rabbimiz katındandır. (Ali İmran, 7).

[8] Nisa, 150.

[9] Tefsir-i Numune, Tefsir-i nokat-ı ayat-ı 85 ila 91 sure-i Hicr.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Lütfen Hz. Yusuf kıssasındaki önemli noktaları açıklar mısınız?
    45081 Masumların Siresi 2010/11/08
    Kur’an’daki en güzel kıssa olarak nitelendirilen Hz. Yusuf (a.s) kıssası ders, ibret ve şahsi, ahlakî, içtimai ve ailevî erdemleri içermektedir. Bu erdemlerden bazıları şunlardır: 1. İnsanları Allah’a doğru çağırma yolunda Peygamberlerin ifa ettikleri rolü ve çektikleri sıkıntıyı tanımak
  • Mü’minun Suresinin 101. Ayeti ile Saffat surenin 27 ve 50. ayetleri arasında var olan çelişkiyi nasıl bertaraf ediyorsunuz?
    8956 Tefsir 2012/06/10
    Genel anlamda kuranı kerim ayetleri arasında ve özel anlamda soruda zikredilen ayetler arasında çelişki ve tezat bulunmamaktadır. Zira “o günde hiç kimse başka bir kimseden sual etmez ve yârdim dilemez” şeklindeki ayetler, dirilmenin ilk merhalesine işaret etmektedir. Bu da o günün çok dehşetli bir gün ve o ...
  • Hz. Abbas su getirirken hangi şiiri okudu?
    15574 Büyük Şahsiyetlerin Siresi 2011/12/20
    Eskiden savaşçılar savaşlarda kendi safındakilere moral vermek, düşmanların da moralini bozmak için şiarlar verir, kahramanlık şiirleri okurlardı. İmam Hüseyin (a.s) ve ashabı da aşura günü anlamlı ve etkili şiarlar verir, kahramanlık şiirleri okurlardı. İmamın (a.s) değerli kardeşi Hz. Ebulfazl Abbas da aşura gününde güzel ve eşsiz şiirler ...
  • 'Her gün Aşuradır, her yer Kerbela' sözü bir hadis midir? Hadis ise senet ve itibarı ne ölçüdedir?
    11651 Masumların Siresi 2009/02/22
    Hadis kitaplarında 'Her gün Aşuradır, her yer Kerbela' sözünün Masumlara (a.s) ait olduğuna dair bir delile rastlamadık. Ancak bu söz Kerbela olayı hedef ve maksadını ifade etmek yönünden güzel bir anlamı ifade eden anlamlı mesajlar içeren bir sözdür. Zira İmam Mehdi (a.s) zuhur edip zalimlerin kökünü ...
  • Bir insan Cuma gecesi veya günü ölürse, her zaman için kabir baskısından güvende olur, diye söylenen söz doğru mudur?
    10870 Eski Kelam İlmi 2012/01/18
    Hafta içinde Cuma gecesi ve gününün özel bir üstünlük ve değeri vardır ve bunlardan birisi şudur: Eğer mümin bir insan bu vakitte dünyadan göçerse, onun bereket ve değeriyle kabir ve berzah âlemindeki bazı sorun ve hadiseler ondan uzak kılınır. Peygamber-i Ekrem’den (s.a.a) şöyle rivayet edilmiştir: Cuma, günlerin efendisidir ve ...
  • Neden Allah cennetin çoğunu maddi hususlar ile nitelemiştir?
    6922 Eski Kelam İlmi 2012/05/27
    Kur’an-ı Kerim’de cennet ve cehennem hem maddi özellikler ve hem de ruhani ve manevi özellikler ile betimlenmiştir. Maddi nimetler ile nitelemek, birçok insanın manevi ve ruhani nitelemeler aracılığıyla bilgi edinmesinin zor ve hatta imkânsız olması nedeniyledir. Zira insanların zihni daha çok maddi konulara alışıktır ve bu nedenden ...
  • Evrendeki boylamsal silsileyi açıklar mısınız?
    7155 İslam Felsefesi 2010/09/22
    Meşa, İşrak ve Aşkın Hikmet ekolü taraftarı dâhil tüm ilahî bilgeler “bir kaidesi” esasınca şöyle demektedir: Yüce Allah yalın ve birdir. Hakeza bir cihete sahiptir. Bu nedenle yaratılış evreni ve birçok sonucun bir ve yalın olan ilahî zattan sadır olması muhaldir. Bundan dolayı bilgeler akıllar ...
  • İmam Hüseyin’in (a.s) kıyamında şehitlerden kaç tanesi Allah Resulü’nün (s.a.a) ashabındandı?
    7876 Büyük Şahsiyetlerin Siresi 2012/08/26
    Son Aşura araştırmacıları arasında ve yaptıkları tahkikat sonucu, İmam Hüseyin’in (a.s) yarenleri arasında beş kişinin Peygamber’in (s.a.a) ashabından olduğu ve Aşura kıyamında şahadete eriştikleri meşhurdur. Bu beş kişi şunlardır: Enes b. Haris, Hani b. Urve, Müslim b. Evsece, Habip ibni Mezahir ve Abdullah b. Yektar ...
  • Pak ve tertemiz olan ehlibeyt İmamlarının (a.s.) kabirleri hangi şehirlerdedir?
    13840 تاريخ بزرگان 2011/09/21
    Pak ve tertemiz olan ehlibeyt İmamlarının (a.s.) kabirleri aşağıdaki Şehir ve Ülkelerdedir:1-  İmam Ali’nin (a.s.) mübarek kabri Irak’ın Necef şehrinde.
  • Niçin bir erkeğin şahitliği iki kadının şahitliği ile eşittir?
    21658 Hukuk ve Şer’I Hükümler Felsefesi 2009/07/04
    Yüce Allah tarafında insanlar için belirlenen kanunlar yaratılış âlemi, evrenin gerçekleri ve insanın yaratılışı ile uyum içindedir. Kadının yaratılışı erkeğin yaratılış ve yapısı ile farklı olduğu için Bu iki varlığın görev ve hükümleri de farklıdır. Bu görevlerden biri mahkemede şahitlik yapmaktır Bu görev hislerin etkisinde kalınmadan ve ...

En Çok Okunanlar