Gelişmiş Arama
Ziyaret
18092
Güncellenme Tarihi: 2011/04/13
Soru Özeti
hatmi salavat nedir?
Soru
hatmi salavat nedir?
Kısa Cevap

Hatim her hangi bir şeyi bitirmek sona erdirmek anlamındadır. Bunun temel özellik ve nitelliği yapılacak bu işin bir başlangıcı ve bir de sonu var olmasıdır. Hatmi salâvat ta bu anlamdadır. Kuranı baştan sona kadar okuyarak hatim edilmesi gibi. Kuranı baştan sona kadar okuyarak bitirmek şeklinde yapılan eyleme kuranı

bitirdi (devr etti) deniliyor. Bu eylemin bir diğer adı da hatimdir.

Ayrıntılı Cevap

İslami meselelerden birisi duadır. Dua bazen kendi arzularına ulaşmak gayesiyle yapılıyor. Ancak bilinmelidir ki dua yoluyla kendi arzularına varabilmek kendisine has şartları vardır. Bu şartlardan birisi bazen has bir zikir veya has bir duayı sayısal olarak belli sayıda okunması gerekir. Ta bu zikir veya dua istenilen neticeyi versin. Bu şarta “sayısal düstur” denilmektedir. bilinmelidir ki, bu amellerin kendileri zati itibariyle müstahaptir ama bu amellerden beklenen neticeyi alabilmek için belirtilen sayıyı korumak noktasında müsamaha ve gevşeklik yapmak kesinlikle men edilmiştir. Zira imam sadıktan (a.s.) nakil edilerek şöyle buyurmuşlardır: “biliniz ki, Allah ın isimleri, hazine konumunda sayı da bu hazinenin sınırları menzilesindedir. Eğer ona doğru atılan adımlarınız az veya ileri ve geri olsa hazineye kavuşmazsınız”.[1]

Peygamber ve ehlibeytine salâvat getirmenin çok fazileti vardır. Bu faziletin önemliliğini anlamak için Allah u Teâlâ’nın bunu kendisinin ve meleklerinin daimi olarak yaptıkları bir iş saymakta olduğuna ve müminlere sizde bunu kendi programlarınızın arasına sokun şeklindeki emre dikkat etmek yeterdir. Allah şöyle buyuruyor: “Şüphesiz Allah ve melekleri Peygamber’e salât ediyorlar. Ey iman edenler! Siz de ona salât edin ve teslim olun”.[2] [3]

Salâvatın, duaların kabul görülmesinde çok etkili olması salâvatın işlevliliğindendir. Bu bağlamda şöyle denilmektedir: yapılan dualardan önce ve sonra Muhammed (s.a.a.) ve âline salâvat göndermek duanın kabul görülmesine neden oluyor”.[4] İmamdan (a.s.) şöyle nakil edilmiştir ki, “ilahi terazide Muhammed (s.a.a.) ve ehlibeytine salâvat göndermekten daha ağır hiçbir şey bulunmamaktadır”.[5]

Bazen arzu edilen ihtiyaçların giderilmesi için gönderilen salâvatla ilgili aşağıdaki konuların etkili olduğu söz konusudur:

1-   Has kelimeler ve has şekiliyle salâvat göndermek: örneğin eğer bir kimse ölmeden önce zamanın imamıyla buluşmak ve onu ziyaret etme tevfikini elde etmek istiyor ise aşağıdaki nitelikte salavat göndermelidir. “allahumme salli ala muhammedin ve âli muhammedin ve acil ferecehum”.[6]

2-   Bazen has bir sayı (nicelik) söz konusudur: örneğin bir insanın otuzu uhrevi otuzu dünyevi olmak üzere altmış ihtiyacı ve arzusu var ve hepsinin yerine gelmesini istiyor ise yukarıdaki salâvatı yüz defa göndersin. Buradaki yüz sayısının has bir anlamı ve rolü vardır. Dolayısıyla bu ihtiyaçlarının giderilmesi ve arzusunun yerine gelmesi için göndereceği yukarıdaki salâvat, yüzden ne bir sayı eksik ve ne bir sayı fazla olmamalıdır.[7]

Bu durumda ve buna benzer yerlerdedir ki “hatmi salâvat” anlam kazanıyor. Yani salâvat gönderen kimse bu durumlarda belirtilen miktarda yani yüz salâvat gönderdiğinde “hatmi salâvat” yapmış sayılır. Her halükarda rivayetler esasınca salâvat göndermenin birçok faydası vardır. Bazı rivayetlerde has bir sayı ve miktar belirtilmiş ve birçok rivayetlerde de her hangi bir sayı belirtilmemiştir. Sayısı belirtilmemiş durumlarda sayının belirtilmesi salâvatı gönderen kimsenin kendisine bırakılmıştır. İnsanın kendisi nezir veya yemin yoluyla üzerinde has bir miktarı farz edebiliyor. Yahut nezir etmeden müstahap şeklinde hedeflediği hedefe varmak için belli bir sayıda salâvat göndermeyi kendisi için seçebilir. Toplumda salâvat göndermesinin yayılması için toplantılar yoluyla veya toplantılar yapmadan insanlara belli bir sayıyı önererek salâvat gönderilebilinir. Ancak bu yöntemde dikkat edilmesi gereken çok önem arz eden nokta şudur: ortaya atılan bu proje ve programlar salâvatın değerinin azalmasına neden olacak durumlara veya camiada bidatlerin yayılmasına neden olacak şeylerin zuhur edilmesine sebep olmamalıdırlar.   Yani bu durumlar daha önemli konuların ve vacip olan farzları gölgede bırakacak ve onları unutturacak şekilde veya yersiz ve boş masraflara neden olacak duruma getirilmemelidir.  



[1] HASAN ZADE, Hasan, “nur-i Ali nur-i der zikr ve zakir ve mezkur”, naşir: daru teşayu, 6. Baskı, 1376 şemsi, s. 52.

[2] Ahzab, 56.

[3] Ahzap 56.

[4] MELİKİ TEBRİZİ, Mirza Cavad hazretleri, “el-murakabat”, mütercim; İbrahim Muhaddis Bander Rigi, daru’l-ahlak, 1376, s. 243.

[5] a. g. e.

[6] KUMMİ, Abbas, “miftahu’l-cinan”, daru usve, s. 35.

[7] a. g. e.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Hangi ayet tevhidin kısımlarını içermektedir? Tevhidin kısımları nelerdir?
    16882 Eski Kelam İlmi 2011/08/14
     Tevhit konusu, Kuranî ve dinî kavramlar içinde en derin ve geniş konulardandır. Çünkü tevhidin çeşitleri ve mertebeleri vardır. Bu yüzden Kuran’da tevhit konusu birçok sure ve ayette genişçe ve derin olarak işlenmiştir. Kuran’ın bu üslup ve tarzı temel kavramlardadır. Bugün bu üslup, Kuran’ın konusal ...
  • Genetik düzeltmenin hükmü ve bu yöntemle dünyaya gelen çocuğun hükmü nedir?
    7251 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2009/07/11
    Genetik düzeltmeler yapmanın birçok çeşidi söz konusudur bu yüzden tabii olarak hükümleri de farklıdır.Ancak genel olarak söylemek gerekir ki genetik düzeltme karı kocanın (eşlerin) sperm ve yumurtalığı üzerinde yapılır ve maksat dünyaya gelecek çocuğun genler ve kalıtımla geçen hastalıklara karşı bağışıklık kazanması olursa ...
  • Niçin bizim mektepte imamlık makamı babadan oğla irsi olarak geçmektedir?
    8827 Eski Kelam İlmi 2010/10/05
    İmamet makamı masum olmak ve bol ilim gibi vasıflara sahip olan kişiye verilir. Bu vasıflara kimin sahip olduğunu yalnız Allah Teala bilir. Bu yüzden imamlar dünyaya gelmeden önce onların isimleri ve özellikleri Allah tarafından Peygambere bildirilmiştir. Ama imamlık veya peygamberlik makamının gereken liyakati taşıdığı için önceki peygamberin soyunda yer ...
  • Acaba İmam Hüseyin(a.s) bir hadisinde, Arap ve Acem arasında fark koymuş ve Acemleri kınamış mıdır?
    9935 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2010/09/04
    Dile getirdiğiniz rivayet Ebu Ebdillah (a.s)'dandır. Yani İmam Sadık (a.s)'tan, İmam Hüseyin (a.s)'den değildir. Şöyle buyurmuşlardır: “Biz Kureyşteniz ve bizim Şialarımız da Araptırlar, acem değil”. Bu rivayetin zahir anlamı dikkate alındığında Arap, acem ve Kureyş'ten maksat bilinen meşhur ırklardır. Ama bu rivayet senet açısından zayıftır. ...
  • Müslüman kadınlar camiasından ilmi havzalarda içtihat derecesine ulaşanlar var mı?
    10122 تاريخ بزرگان 2010/06/08
    İslam’ın ilime önem vermesi ve ilimi kadın erkek herkese farz kılması sonucu bazı kadınlar ilim öğrenimine iştigal edip sonunda içtihat derecesine ulaşmışlardır.Örneğin, H. K. 1403 yılında vefat etmiş olan Bayan Müçtehit Emin ve şimdi kadınların ilmi havzalarının değerli üstatlarından ...
  • Ailenin duyarsılığından dolayı tutumadığım oruçları kaza etmek zorunda mıyım?
    5608 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/12/14
    Hz. Ayetullahi’l-uzma Sistaninin (allah yüce gölgesini dahada uaztsın) defteri:Eğer itminanla orucun vacip olmadığına inanarak oruç tutmamışsa (kefaret yoktur ve) kaza yeterlidir.Hz. Ayetullahi’l-uzma Mekarım-i Şirazinin (allah yüce gölgesini dahada uaztsın) defteri:Namaz ve oruçları tedrici bir şekilde kaza ediniz. Kefaretin ile ilgili (niteliği hakkında) tevzihu’l-mesailimizdeki 1301-1402 numaralı meselelerdeki ...
  • Ağzı temizleyen maddelerin içinde genellikle az miktarda alkol bulunur. Bunun hükmü nedir?
    6519 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/06/12
    Sarhoş edici[1] sıvılardan olup olmadığı belli olmayan alkoller temiz hükmündedirler. Onların karıştırıldığı sıvıların alınıp satılması ve kullanılmasının herhangi bir sakıncası yoktur.[2]
  • Ahmet ismi İncil’in neresinde gelmiştir?
    27338 Eski Kelam İlmi 2011/11/12
    Bu konuda dikkat edilmesi gereken önemli nokta şudur: Kur’an, İncil’de İslam Peygamber’inin (s.a.a) müjdeleyici olduğunu söylüyorsa, tahrif edilmiş İncil’i değil, Hz. İsa’nın (a.s) getirdiği incili kastetmektedir. Elbette tahrif edilmiş hali hazırdaki İncil’de de, bu meseleye işaret edilmesi dikkate değer bir konudur.Hz. Mesih (a.s), “Farkilit”ın geleceği müjdesini vermişti. Bu kelime ...
  • el-Muttali ve el-Mulakkan sıfatlar kemaliye mi yoksa veya cemaliye sıfatlardan mıdırlar?
    7183 Eski Kelam İlmi 2012/05/15
    İster Allah’ın lütfunu, ister kahrını vs. yansıtsın bir sıfatın Allah’ta olduğunu ispat eden bütün sübuti sıfatlar kelam ilminde cemal sıfatları diye bilinmekte ve varlık açısından aralarında herhangi bir fark yoktur. Soruda gelen el-Muttali (Telkin edici) ve el-Mulakkan (Bilen)’da bunlardandır. ...
  • Şia imamlarının Son Peygamber Hz. Muhammed dışında diğer peygamberlerden daha faziletli ve üstün oluşunun sebebi nedir?
    17757 Eski Kelam İlmi 2010/10/05
    Bizim dini öğretilerimizde geldiğine göre Hz. Muhammed dışında hiçbir peygamber, peygamberlik vasfı dışında imamlardan üstün değildir.Yine bazı hadislere göre ism-i azam 73 harften ibarettir ki önceki peygamberler bu harflerin hepsine vakıf değildiler. Örneğin Hz. İbrahim'e yalnız sekiz harf verilmiştir ancak İslam Peygamberi Hz. Muhammed (s.a.a)'e 72 harf verilmiştir ...

En Çok Okunanlar