Gelişmiş Arama
Ziyaret
9166
Güncellenme Tarihi: 2011/05/23
Soru Özeti
Ramazan ayında göreve çıkan kimselerin orucunun hükmü nedir?
Soru
Ben ile birlikte bir grup arkadaş ve meslektaşlarım için görev çıktı. Bu görev gereğince her birimiz bir Eyalete gidip bazı yerleri kontrol edip bize verilmiş olan görevi yerine getirmemiz gerekiyordu. Soru şu: Görev süresi her Eyalet için iki gündür. Büyük ihtimalle görev gereğince uzak köylere ve mıntıkalara gitmek ve oralara da başvurmamızda gerekecektir. Hal böyle olunca orucumuzun hükmü nedir? Özellikle (buna değinmenizi istiyorum ki) nezir niyetiyle oruç tutabiliniyor mu? Yolculuk uçak veya otomobil ile gerçekleşir ve öğleden önce gidilecek yere ulaşılırsa kasır yapma ruhsatının sınırı nasıl oluyor?
Kısa Cevap

Böyleli kimselerin namazı kasır şeklinde olmalı ve bu kimseler oruçlarını bozmalı ve ramazan ayından sonra oruçlarını kaza etmeliler. Nezir yaparak yolculuk esnasında ramazan ayının orucu tutulamaz. Öğleden önce ikamet edilen yere veya on gün kalınacak yere varılırsa eğer yolculuk esnasında orucu bozacak her hangi bir iş yapılmamışsa o günün orucu vacip, dolayısıyla tutulmalıdır. Tutulan bu oruç da sahihtir.

Ayrıntılı Cevap

Namazınız kasır şeklindedir ve orucunuzu da ramazan ayından sonra kaza etmelisiniz. Zira - mesleği gereğince sürekli yolculukta olan (devecilik, şoförcülük, hayvancılık ve kaptancılık yapan) kimselerin namazı ve oruçları sahihtir diyen- imam Humeyni[1] gibi bazı taklidi mercilerin fetvasına göre bile siz namazınızı kasır şeklinde kılmalısınız, orucunuzu da kaza etmelisiniz. Hatta kendi işine ve iş yerine gitmek için yolculuk yapmak zorunda kalan kimselerin yolculuk esnasında kıldıkları namazı ve tutukları orucu sahih bilen bazı mercilerin fetvasına göre bile sizin namazınız ve orucunuz bu bir aylık görev süresinde sahih değildir. Zira yolculuk süresinin çok olup olmamasının ölçüsü şudur ki (senede) en az üç ay aralıksız yolculukta (gidiş ve gelişte) olmak gerekir.[2] Oysaki sizin görev süreniz üç aydan daha azdır.

Yolculukta nezir ile oruç tutulması hakkında imam Humeyni şöyle demiş: “…has ve belli bir günde yolculukta oruç tutmayı nezrederse o orucu yolculukta olsa bile o günde tutması gerekir. Hakeza bir günü belirterek ister yolculukta olsun ister yolculukta olmasın o günde oruç tutmayı nezrederse o günde yolculuğa denk gelse bile o orucu tutması gerekir”.[3] Ama ramazan ayının orucu zaten kendiliğinden vaciptir dolayısıyla nezre gerek duymuyor. (vacip olan bir amel nezir yapılmaya gelemiyor) ve ramazan ayında başka bir orucun tutulması da nezir edilemez.

Ama öğleden önce ikamet edeceğiniz vatanınıza ulaşırsanız imam Humeyni ve diğer taklidi mercilerin fetvasına göre hükmü şöyledir:

Yolcu öğleden önce vatanına veya on gün ikamet edecek mekana ulaşırsa eğer yolculuk esnasında orucu bozacak bir iş yapmamışsa o gün oruç tutmalıdır. Ama eğer orucu bozar bir iş yapmışsa o günün orucu üzerinde vacip değildir.[4]             



[1] “Tevzihu’l - mesail, (el-muhaşi lil imam Humeyni)”, c. 1, s. 701. Yedinci şart: Onun işi ve mesleği yolculuk olmayacak. Dolayısıyla devecilik, şoförlük, hayvancılık, kaptancılık yapan ve bunlara benzer meslek sahibi bir kimse, kendi evinin eşyasını taşımak için bile olsa (ilk yolculuk hariç) yolculuk yaparsa namazını tam kılmalıdır. Ama ilk yolculukta bu yolculuk uzun sürse bile namazı kasır şeklinde kılmalıdır.  

[2]Tevzihu’l - mesail, (el-muhaşi lil imam Humeyni)”, c. 1, s. 701, mesele: 1310. Senenin bir kısmı işi yolculuğu gerektiren bir iş olursa örneğin yaz veya kış mevsimlerinde kendi aracıyla yolcu veya yük taşıyor, kendi işiyle meşgul olduğu yolculuklarda namazını tam kılmalıdır. Müstahap gereğince hem tam hem kasır şeklinde kılınsın.

[3]Tevzihu’l - mesail, (el-muhaşi lil imam Humeyni)”, c. 1, s. 952, mesele: 1717.

[4]Tevzihu’l - mesail, (el-muhaşi lil imam Humeyni)”, c. 1, s. 954, mesele: 1722.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Yabancı ülkelerde ve İslami olmayan muhitlerde nasıl imanımızı koruyabiliriz?
    3762 Pratik Ahlak 2019/09/23
    İnsani, İslami değerlere sahip çıkmak, dini desturlara amel etmek ve onları ihya etmek dünya hayatındaki saadet ve afiyete direkt etkisi olan unsurlardır. Beşerin hayvani güdülerle kurduğu aşağılık ve rezil hayatı temiz, pak bir yaşama dönüştürmektedir. İfrat ve tefritte kalmadan, hurafelereden uzak saf ve sahih dine gerçekten uyan ...
  • Berzahta veya kıyamette ezan okunacak mı?
    7663 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2012/04/03
    1- Berzah aleminde ezan okunması konusunda hadis kaynaklarında herhangi bir şey yoktur. 2- Bir rivayette İmam Bakır (a.s) şöyle buyuruyor: ‘Resul-i Ekrem (s.a.a) miraca gittiğinde geçmiş bütün Peygamberler Onun yanına geldiler. Cebrail, Allah’ın emriyle ezan okudu ve kamet getirdi.[1] 3- ...
  • Peygamber Efendimizin (a.s.s) mubarek dişinin kırılmasından sonra Üveysi\'n, kendisi de kendi dişini kırdığı şeklinde söylentiler derde doğru mudur? Üveys Karani\'nin hayatı ve şahsiyeti hakkında bilgi verebilirmisiniz?
    21869 تاريخ بزرگان 2012/05/12
    Künyesi Ebu Amr olan Üveys Bin Amir Muradi Karani, tabiinlerin büyüklerinden olup ünlü zahitlerdendi. Öyleki, ühdü, takvası ve ahlaki faziletleri havas ve avam için emsal olmuştu. Üveys, İslam Peygamber'i (a.s.s) zamanında iman getirmiş Onun ziyaretine muvaffak olmadı. Annesine itiatkar oluşu nediyle Medine'den ...
  • Şer’i yükümlülük için erginliğin şart olmasına binaen, çocukların yaptığı iyi ve kötü işlerin hükmü nedir?
    7318 Eski Kelam İlmi 2012/05/27
    Her ne kadar insanın Allah tarafından belirlenmiş şer’i yükümlülük şartı erginlik yaşına ermek olsa da tüm çocukların bütün çocukluk döneminde tamamen başıboş oldukları ve her işi yapabilecekleri sanısı akla gelmemelidir. İslam fakihleri iyi ve kötüyü anlayabilecek olan çocukları istisna etmişlerdir. Onların fetvasına göre eğer işleri ayırt edebilen ...
  • Yüzüğün kaşını avuç içine döndürmenin (çevirmenin) kaynağı nedir?
    10256 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/11/13
    Bu konuda “Vesailu’ş-Şia” kitabında rivayet zikredilmiştir, rivayet şöyledir:Hz. İmam Rıza (a.s) şöyle buyurur: “Parmağında akik yüzüğüyle sabahlayan ve hiç kimseyle görüşmeden önce yüksüğün kaşını avuç içine döndürerek “Kadir” Suresini sonuna kadar okuyup ardından “ Amentü billahi vahdehu la şerikeleh ve amentü bıserri âli muhammedi ve alaniyyetihim” duasını tilavet eden ...
  • Gusül alırken bedenin mutlaka yıkanması gereken yerleri neresidir?
    10067 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/01/17
    Guslün doğru olmasının şartlarından biri suyun bedenin görünen dış yüzünün tümüne ulaşmasıdır. Nitekim Tevzih-ul Mesail’de şöyle yazar: ‘Gusül alırken bedende iğne ucu kadarda yıkanmayan yer kalırsa gusül batıldır. Ama kulak ve burun içi gibi görünmeyen yerlerini yıkamak farz değildir.’
  • Aceleyi gidermek için ne yapılmalıdır?
    6800 Teorik Ahlak 2012/05/03
    Acele, dinsel öğretilerin men ettiği hususlardandır. Bu, işleri yapmada erken girişimde bulunmak anlamına gelir. Acele etmek hız ve işleri zamanında yapmak ile fark eder. Hız, öncüllerin ve gerekli şartların hazır olmasından sonra insanın fırsatı elden vermemesi ve işi yapmak için girişimde bulunmasıdır. Acelenin karşısında ise soğukkanlılık ve ...
  • Mübarek Ramazan ayının 21’inde yolculuk yapmanın hükmü nedir?
    5485 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/08/14
    Mübarek ramazan ayında yolculuk yapmanın sakıncası yoktur, ancak oruçtan kaçmak için olursa mekruhtur.[1] insan yolculuktan dolayı tutamadığı orucunu ramazan ayından sonra tutmalıdır. Bu hükümderamazanın ayının 21’i ile diğer ...
  • Ahlakla tevekkülün arasında nasıl bir bağlantı vardır?
    9932 Teorik Ahlak 2011/03/03
    İnsanın nefsinde ‘meleke’ haline gelen sıfatlara ahlak denir. Meleke ise, insanın ruhunda nüfuz eden öyle bir sıfattır ki, o sıfata uygun amel ve davranışlar kendiliğinden yapılır. Ahlak, fazilet ve rezalet olmak üzere ikiye ayrılır. Tevekkül ise, ahlaki faziletlerden biri olup kulun Allah’a güvenmesi ve bütün işlerini ona havale ...
  • Kısaca Hz. Nuh (a.s)’ın kıssasını açıklarmısınız?
    9179 نوح 2019/10/21
     Bazı tarihi nakiller ‘Muteşelh’in oğlu ‘Lemek’in Nuh (a.s)’ın babası olduğunu ve ‘Brakil’in kızı ‘Kaynuş’unda annesi olduğunu yazmaktadır.[1]Ayrıca Hz. Nuh (a.s)’ın Hz. Adem (a.s)’ın vefatından 126 yıl sonra doğmuştur. Böylece Hz. Adem (a.s)’ın dünyaya gelmesinden  1056 yıl sonra doğmuş olmaktadır.[2]

En Çok Okunanlar