Gelişmiş Arama
Ziyaret
23305
Güncellenme Tarihi: 2011/07/18
Soru Özeti
Zifaf gecesinin adabı nasıldır?
Soru
Lütfen zifaf gecesi hakkında bir açıklama yapar mısınız?
Kısa Cevap

Zifaf gecesi gelinle güveyin (damat) şer’i yolla karı koca olama akdini yaptıktan sonra birlikte kalacakları ilk gecedir. Bu gece her fert için kendi hayatında çok önemli ve çok mübarek bir gecedir. Bu nedenle İslami kaynaklarda bu gece için birçok adap zikredilmiştir. Mübarek oluşuna kaynaklık yapan evlilik hakkında varit olan hadislerdir. Hadiste şöyle denilmiştir: “Müminin izdivaç ve evlenmekle imanının yarısı tekmil olacaktır. Bu gecede dua kabul ediliyor, bu gecede melekler gelin ile güvey için rahmet yağdırıyorlar”.

Evlenme ve karı koca ilişkisi bağlamında var olan adaplar iki türdür:

A)         Zifaf gecesiyle irtibatlı olan adaplar.

Bu bağlamda zikredilen adaplar şunlardır:

1-         İlkin gelin ile güvey (damat) abdest alsınlar.

2-         Cahiliyet merasimlerinin tersine zifaf gecesinde tekbir getirsiler.

3-         Abdest aldıktan sonra huzu ve huşu ile iki rekat namaz kılsınlar. Gelin ile damadın (güveyin) kaderinde çok etkili olan aşağıdaki duayı okusunlar: “Allahım! Kadının (gelinin) ülfetini, rızayetini, sevgisini bana ve benim rizayetimi de ona bana ver, en güzel bir şekilde bizi birleştir. En iyi ülfeti bize ver. Helâlı seven haramdan nefret eden sensin”.

4-         Zifaf namazını kıldıktan sonra yakarış ve dua etsinler.

5-         Gelin zifaf odasına girdikten sonra güveyin yönünü kıbleye çevirir halde elini gelinin alnına koyacak ve kendisi, gelin ve kendisinden gelecekte doğacak evlatları için dua etsin: “Allahım! Bu kadını senden emanet aldım. Senin kelimelerinle onu helal kıldım. Eğer bu kadından benim için bir çocuk karar kılmışsan onu bereketli ve kamil kıl. Onda şeytan için pay bırakma”.

b)         Evlenmenin genel adapları “müstahaplar”:

1-         Abdest alınsın.

2-         Bismillah söylensin.

3-          Cima yaparken acele edilmemeli. Kadının kendisi de tam lezzet götürebilmesi için hazırlanmalıdır.

4-         Cima pazartesi, Salı, perşembe ya Cuma geceleri yapılmalı.

5-         Kadının temayülü olduğu vakitlerde cima yapılmalı.

Aşağıdaki hususiyetlerle (vakitlerde) cima yapmaktan sakınması tavsiye ediliyor:

1-         Ayın veya güneşin tutulduğu gecelerde.

2-         Güneşin batacağı vakitte.

3-         Fecirden güneşin doğuncaya kadar.

4-         Ramazan ayı hariç diğer ayların ilk gecesi

5-         Ayın son gecesinde.

6-         Uykuda gerçekleşen ihtilamdan sonra.

7-         Çocuğun bulunduğu odada.

8-         Kadınının aletine bakmak.

9-         Çıplak haliyle.

10-       Göğün altında (açık yerlerde).

11-       Önünü veya arkayı kıbleye dönük durumda.

12-       Tok karınla[1]

13-       Onlara bakan veya seslerini işitecek çocuğun bulunduğu yerde, onların dediklerini anlamasa bile.

14-       Namaz ile kamet arasında, zira bu vakit ibadi olan amellere hastır.

15-       Kurban bayramının gecesinde.

16-        Ramazan bayramının gecesinde.

Zikir edilen vakitlerde ve haletlerde cima yapmak mekruhtur. Bunun haricindeki vakitlerde sakıncası yoktur.[2]

Konuyla ilişkin daha fazla bilgi edinmek için aşağıdaki kaynaklara müracaat ediniz:

1-         İbrahim EMİNİ, “ayin hemserdari”.

2-         İŞTİHARDİ, “izdivac-i asan”.

3-         MİŞKİNİ, “izdivaç der İslam”.

4-         Dr. PAKNEJAD, “izdivaç mektebi insan sazi”.

5-         ALLAME MECLİSİ, “hilyetu’l muttakin” s. 70-75.

6-         izdivaç ve mesail cinsi” bir grup yazmış.

7-         Dr. Seyit Cevat MUSTEFEVİ, “bihişt-i hanevade”.



[1]sefinetul-bihar”, c. 1, s. 181.

[2] Cd. Pursıman.

Ayrıntılı Cevap
Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız.
Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • İslam dini niçin var?
    13395 Eski Kelam İlmi 2011/07/14
    Din, akaid ve Peygamberlerin insanların hidayet ve saadeti için Allah’tan getirdikleri bir dizi ameli ve ahlaki hükümlerdir.Dini öğretilerde dinin gerekliliği insan fıtratıyla ilişkilendirilmiş, Kur’an-ı Kerim’de de insan fıtratı ilahi fıtrat olarak tanımlanmış ve bütün ilahi kanunların Allah’a inanma ve tapınma hissi üzerine kurulduğu ...
  • Rivayette müminlerin birbirleriyle ilişkilerinde sevinçli ve güler yüzle davrandıkları gelmiştir. Acaba bu mesele, yaşamda karı-koca arasında da geçerli midir?
    6096 Pratik Ahlak 2012/09/09
    Müminin sıfatlarının birisi hakkında zikredilen rivayetlerde, onun başkalarına karşı sevinçli ve güler yüzlü davrandığı ve hüzün ve gamını kalbinde gizlediği; bu sıfatın dostluk eğilimini çektiği buyrulmuştur. Bu konunun müşterek yaşamda ve aile içinde başka bir şekilde olduğunu; evli çiftlerin birbirlerinin gam ve hüznüne ortak olduğunu; eşlerin birbirine ...
  • Acaba kadın yargıç olabilir mi?
    11168 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/05/06
    Fakihler ve din uzmanları kadının yargıç olması gibi bazı konular hakkında farklı görüşlere sahiptirler. Bu gibi konular, dinin zaruri ve zorunlu konularından sayılmamaktadır.Kadının yargıç olamayacağını söyleyenler, bu hususta nakledilen rivayetlere ve icma delililine dayanmışladır.
  • Sonucun öznesel nedene muhtaç oluşunun ölçüsü sadece varlıksal yoksulluk mudur? Yoksa tam neden için de yeterli midir? Felsefî kavramların neden tür ve ayrımı bulunmamaktadır? Ve…
    5633 İslam Felsefesi 2011/09/21
     Aşağıdaki noktalara dikkat etmek, yanıtı kavramada size yardımcı olacaktır.      1. Tüm nedenler öznesel nedene döndüğünden bu konuda tam neden ile öznesel neden arsında bir fark bulunmamaktadır.2. Felsefî kavramlar varlıktan alınmıştır ve varlığın mahiyeti yoktur. Tür ve ayrım mahiyetin kısımlarıdır ve mahiyetten yoksun bir şey mahiyetin kısımlarından da ...
  • Raksetmenin haram olduğunu söyleyen hadisleri senetleriyle beraber zikrediniz.
    7034 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2009/06/16
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...
  • Velayet-i fakihi dile getiren rivayetler veliyy-i fakihin bir olmasını da yansıtmakta mıdır?
    6332 Düzenler 2012/06/16
    Rivayetler ve velayet-i fakihin kelam eksenli diğer referanslarından veliyy-i fakihin bir veya çok oluşu anlaşılmamaktadır. Düzenin korunması ve kaosun engellenmesi durumunda birkaç fakihin ayrı bir şekilde veya şura şeklinde velayetlerini icra etmesi mümkündür. Şura türü İslam cumhuriyetinin ilk anayasasında (1980) mevcut idi, lakin bir takım sorunların önüne ...
  • Vesilelerin Allah'a Yakınlaşmakta ki Önemi Nedir?
    12727 Eski Kelam İlmi 2009/12/20
    Vesilenin çok geniş manası vardır. Allah'a yakınlaşmaya neden olan her şey ve her işe şamil olmaktadır. Dünya yaşayışı, insanların hidayeti ve ilerlemesi için sebep ve sonuç düzeni üzerine kurulduğu, yine insanların doğal ihtiyaçları maddi sebeplerle karşılandığı için Allah'ın, hidayet, mağfiret, bağışlanma, yakınlaşma ve ...
  • Bedensel esenlik sırrını nasıl araştırabiliriz?
    7133 Eski Kelam İlmi 2011/08/21
    Allah tarafından konulan tabiat kanunları bu dünyada hiçbir insanın baki kalmamasını ve değişik nedenlerle ve bu cümleden olmak üzere bedensel esenliği kaybederek dünyayı terk edip ebedi âleme geçmesini muayyen kılmıştır. Öte taraftan her ne kadar peygamberler ve imamlar (a.s) bir takım özel durumlarda Allah’ın izniyle hastalara (sadece Allah’ın evliyalarının ...
  • Humus yılının başlangıcından birgün önce alınan yiyeceklerin humusunun verilmesi neden gereklidir?
    5580 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/03/14
    Herkes humus yılı boyunca şanına uygun şekilde ve israf etmeden gelirinden yaptığı -ailesine yiyecek almak gibi- harcamalarına humus gelmez. Ancak humus yılının sonunda humus yılından birkaç gün önce alınmış olsa bile bu yiyeceklerden fazla kalan kısmının humusunu vermesi gerekir. Zira sonuçta elindeki sermayeyle onları almıştır. Almasaydı ve ...
  • Kendimden nasıl şehvani düşünce ve hayalleri uzaklaştırmalıyım?
    46781 Pratik İrfan 2011/10/29
    Şeytansal fikirler ve düşünceler herkesin zihnine hutur ediyor. Ama insan bu fikir ve düşüncelerin yerini dolduracak ve insanı iyiliklere sevk eden başka düşünce ve fikirler bulmalıdır. Böylece insanı pislik ve kötülüklere duçar etmeden bu şeytansal fikirlerin önünü kesip onlardan fasıla almalıdır. ...

En Çok Okunanlar