Gelişmiş Arama
Ziyaret
11802
Güncellenme Tarihi: 2009/07/12
Soru Özeti
Diğer gezegenlerde yaşamaya İslam’ın bakışı nedir?
Soru
Diğer gezegenlerde yaşamaya İslam’ın bakışı nedir?
Kısa Cevap

Diğer gezegenlerde yaşamayı iki açıdan ele alabiliriz.

1.       Diğer gezegenlerde yaşam ve canlı varlık belirtileri var mı? İnsanın diğer gezegenlerde yaşaması mümkün mü? İnsan diğer gezegenlere gidebilir mi?

Bu sorunun cevabı astronomi ve doğa bilimlerinin uzmanlarına aittir.

2.       Eğer diğer gezegenlerde yaşamak mümkünse, İslami açıdan bu gezegenlerde yaşamanın hükmü nedir? Nasıl şer’i vazifelerini bu gezegenlerde yerine getirebiliriz?

Bu soruların cevabını vermek ise fakihlerin ve İslam bilginlerinin görevidir.

Diğer gezegenlerde yaşamak, eğer İslam’ın genel ve külli kanunları göz önünde bulundurduğumuzda topluma ve ferde büyük zararlar ve sorunlar doğurmasına sebebiyet vermezse bir sakıncası yoktur. Bu durumda şer’i vazifelerinin yerine getirilmesinde her konuda olduğu gibi taklit mercisine başvurmalıdır.

Ayrıntılı Cevap

diğer gezegenlerde yaşama konusu asrımızda ortaya cıkmış ve iki açıdan ele alınması gereken bir konudur.

Diğer gezegenlerde yaşamak mümkün müdür? Bu sorunun muhatabı doğa bilimleri uzmanları ve uzay bilimcileridir.

 Diğer gezegenlerde yaşamanın mümkün olduğu sabit olursa konu diğer bir yönüyle ele alınır. Diğer gezegenlerde yaşayan insanların görevleri nelerdir? Dini vazifelerini nasıl yerine getirmeleri gerekmektedir?

   Eğer ikinci yönüyle konu ele alınacak olursa bu sorulara cevap vermek fakihlerin ve İslam bilginlerinin görevidir. Fakihler ayetlerden ve muteber rivayetlerden istifade ederek, genel ve külli usul fıkıh kanunlarının da sayesinde bu sorulara cevap vermeleri gerekir ve fakihlerimiz bu konuyu ele almış ve çeşitli yönlerden incelemişlerdir. İlk olarak genel ve külli kanunlar gereğince şu hükmü verebiliriz ki bu gezegenlerde yaşamanın bir sakıncası yoktur.[1] Elbette insanlık toplumuna ve ferde büyük zararlar verirse, böyle bir durumda yine bu genel ve külli kanunlar sayesinde bu konunun hükmü değişir.

    Ama İslami vazifelerin yerine nasıl getirileceği; örneğin kıblenin tayin edilmesi, namaz vakitlerinin belirlenmesi konusunda taklit merciine başvurulmalıdır.

Örnek olarak taklit mercilerden sorulan bir soruya dikkat edelim:

Soru: günümüzde teknolojinin gelişmesi sayesinde insan bir gece gündüz süresince birkaç kez dünyanın etrafında dönebilir böyle bir durumda beş vakit namazlarının hükmü nedir?

 Cevap: Ne zaman uzay gemisiyle dünyanın etrafında dönerse gece ve gündüz süresince beş vakit namazlarını yerine getirmelidir kendi vatanının vakitlerini ölçü almalıdır.[2]

Son olarak şuna değinelim ki; İslam açık ve aydın bir bakışla insan hayatındaki gelişmeleri değerlendirmektedir. Kuran-ı Kerimin ayetleri ayın ve güneşin insanların emrine verildiğinden...[3] bahsediyor. Hiç şüphesiz emrine almak, suzay gemisi göndermekten daha yüksek bir konudur. Kuran-ı Kerim balığın karnındaki yaşamdan bahsederek “Hz. Yunus’u (a.s) Allah Teala bağışlamasaydı kıyamete kadar orada yaşayacağını açıklıyor.”[4] Bu gibi işleri hatta bilim adamları keşfedebilmiş değildir.

Bir hadis-i şerifte peygamberi Ekrem Selman’ı Farisi i işaret ederek ‘’Eğer ilim Süreyya yıldızında olsa bu adamın kavminden insanlar ona ulaşacaklardır.’’[5] diye buyurduğu nakledilmiştir.



[1] Asaletu’l beraat (hükmü açıklanmayan konular mubahtır) ilkesi gibi.      Bkz. Hekim, Seyit Muhsin, Hekaiku’l-Usul, c. 2, s. 223

[2] Mekarim Şirazi, İstiftaat-i Cedid, c. 2 s. 74.

[3] İbrahim: 33, Nehl: 12 İbrahim:32 Nehl:14

[4] Saffat: 139-148

[5] Abbas Kummi, Sefinetu’l-Bihar, c. 2, s. 707

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Cennette uyumak mümkün müdür?
    31928 Eski Kelam İlmi 2012/01/18
    Uyku bedenin taşıdığı yorgunluklara verdiği tabii bir reaksiyondur ve bildiğimiz gibi cennete giren hayırsever insanlar Kur’an-ı Kerim’in açıkça belirttiği üzere orada hiçbir yorgunluğa duçar olmayacaktır. Bu nedenle, rivayetlerde açıklandığı üzere cennete giren insanlar ölüm, uyku, rahatsızlık ve fakirlik gibi maddî dünyayla irtibatlı hususlarla karşılaşmayacaktır. ...
  • Tütün (sigara ve nargile içmek) kullanmanın hükmü nedir?
    9211 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/10/30
    Hz. Ayetullah Mehdi Hadevi Tahrani’nin (ömrü uzun olsun) belirtilen soru hakkındaki görüşü şudur: “Tütün kullanmak, zararlı olması nedeniyle mutlak olarak haramdır.” Belirtmek gerekir ki; Ayetullah Mehdi Hadevi Tahrani’nin tütün kullanımının haram olduğuna değin fıkhî fetvasının delili onun zararlı olmasıdır ve Ayetullah Mekarim Şirazi’nin fetvasının fıkhî dayanağı da tütünün zararlı ...
  • Hamd suresinden sonra Elhamdülillah Rabbi’l-Alemin söylemek sadece tabi olanlar için mi müstehaptır, yoksa cemaat imamı için de müstehap mıdır?
    7584 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/01/18
    Hz. Ayetullah Uzma Hamaney’in (ömrü uzun olsun) Bürosu:Tabi olanlar için müstehaptır.  Hz. Ayetullah Uzma Sistani’nin (ömrü uzun olsun) Bürosu:Namazda müstehap olan şey, imamın arkasında namaz kılan fertlerin imamın Hamd suresini okumasının ardından Elhamdülillah Rabbi’l-Alemin cümlesini söylemesi ve namazda tevhid suresini şahsen okuyan kimsenin de ”kezalik Allah” ...
  • İslam devletinde medeni kurumların yeri nedir?
    7820 Düzenler 2010/12/04
    Toplumda halk kitleleriyle devlet arasındaki kuruluşlara medeni kurumlar denir. Köy ve şehirlerdeki kooperatifler, dernekler, spor kulüpleri ve birlikler (okul-aile birliği gibi) vb. medeni kurumlara örnek teşkil etmektedirler. Medeni kurumların varlığı halkçı düzenlerin temel özelliklerinden biridir. Bir işi ve mesleği olan herkes bu kurumlara üye olabilirler. Medeni kurumlar, toplumsal ...
  • Acaba istimna (mastürbasyon) günah mıdır? Ondan kurtulmanın yolu nedir?
    542892 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2008/06/22
    İstimna (mastürbasyon) diye bilinen kendini tatmin etme büyük günahlardandır ve haramdır[i] ve ağır bir cezası vardır.İstimna ve kendini tatmin etmenin en güzel yolları pratik risalelerde şartları açıklanan evliliktir (daimi ve ya geçici). ...
  • Acaba mezi, vezi, vedi necismidir?
    7662 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2019/04/07
    İnsan bedeninde idrar yolundan meni ve idrar dışında dışarı çıkan sıvılar bir kaç kısma ayrılır: Büyük abdesten sonra açığa çıkan ve azda olsa yapışkanlık taşıyan sıvı; bu sıvı “vedi” olarak adlandırılır. Cinsel birliktelik sırasında orgazm öncesi ve meninin gelmesinden önce açığa çıkan sıvı; bu ...
  • evlenmek ve aile yuvasını kurumak, tarihin ilk başlarından beri insan yaşamının en önemli meselelerinden ve Beşiri toplumların en köklü erkânlarından olmuştur. Böyleli önemli konuların dirayet ve akli kurallar çerçevesinde gerçekleştirilmesinin gerekliliği açıktır. Zira bir ailenin geleceği ve yazgısı evlenmek olgusuyla başlıyor. Bu olgu kendi akıbetinde binlerce konuyu; neslin türenmesi, eğitim, ...
    8877 Pratik Ahlak 2010/11/08
    evlenmek ve aile yuvasını kurumak, tarihin ilk başlarından beri insan yaşamının en önemli meselelerinden ve Beşiri toplumların en köklü erkânlarından olmuştur. Böyleli önemli konuların dirayet ve akli kurallar çerçevesinde gerçekleştirilmesinin gerekliliği açıktır. Zira bir ailenin geleceği ve yazgısı evlenmek olgusuyla başlıyor. Bu olgu kendi akıbetinde binlerce konuyu; ...
  • Bir yaratıcısı olmaksızın baştan beri tanrı nasıl mevcuttur?
    11230 Eski Kelam İlmi 2012/08/21
    Tanrının baştan beri nasıl mevcut olduğu sorusu, gerçekte neden tanrı kendi başına ve zatıyla vardır ve her varlığın bir yaratıcısı ve meydana getiricisi bulunmaktadır, diye belirtilen sorunun başka bir ifadesidir. Gerçekte soru şudur: Tanrı nasıl meydana gelmiş ve kim O’nu yaratmıştır? Cevap için birkaç soruya dikkat etmeniz ...
  • Bu asırda kızları köleliğe çekmek caiz midir?
    7131 Eski Kelam İlmi 2011/10/23
    Her şeyden önce köleliğin İslam dini tarafından temelleri atılan bir kurum olmadığını, bilakis bu fenomenin İslam’ın doğduğu çağda dünyanın tüm bölgelerinde yaygın olan bir realite olduğunu bilmeliyiz. İslam köle sahiplerine ciddi bir zarar vermeksizin ve mevcut toplumsal dengeyi ani ve hızlı bir girişimle ortadan kaldırmaksızın imkânların elverdiği ölçüde ve ...
  • Günahta ısrar etmek cezanında artmasına neden olur mu?
    30297 Pratik Ahlak 2010/10/07
    Günahta ısrar etmek, deyimi iki manada kullanılmaktadır: 1)Günahı tekrarlamak, 2)Günah işledikten sonra tövbe ve istiğfar etmemek.Günahta ısrar etmenin çok kötü sonuçları vardır. Ayet ve rivayetlerde bu durum şiddetle kınanmış ve küçük günahın büyük günaha dönüşmesi, takva dairesinden çıkılması, bedbahtlık, itaat etmemek, insanı küfür ve ...

En Çok Okunanlar