Gelişmiş Arama
Ziyaret
11969
Güncellenme Tarihi: 2009/02/22
Soru Özeti
'Her gün Aşuradır, her yer Kerbela' sözü bir hadis midir? Hadis ise senet ve itibarı ne ölçüdedir?
Soru
Birçok kişiden 'Her gün Aşuradır, her yer Kerbela.' hadisinin çok zayıf bir hadis olduğu veya böyle bir hadisin olmadığını duydum. Sizden ricam bu konuda daha fazla bilgi vermenizdir. Bu söz bir hadis ise lütfen onun itibar ve doğruluğunun ne ölçüde olduğunu söyleyin.
Kısa Cevap

Hadis kitaplarında 'Her gün Aşuradır, her yer Kerbela' sözünün Masumlara (a.s) ait olduğuna dair bir delile rastlamadık. Ancak bu söz Kerbela olayı hedef ve maksadını ifade etmek yönünden güzel bir anlamı ifade eden anlamlı mesajlar içeren bir sözdür. Zira İmam Mehdi (a.s) zuhur edip zalimlerin kökünü kazıyıncaya kadar zalimin mazluma yapacağı zulüm bitmeyecektir. Aşura günü gibi bir günün olması mümkün olmamakla beraber Aşura kültürü devam etmektedir ve Kerbela da, İslam uğruna direnişin ve zulümle, adaletsizlikle mücadele etmenin sembolü olmuştur. Masum İmamlar (a.s) bize, zalimlerin zulmüyle mücadele etmenin gerekliliğini öğretmiş, kendileri de buna amel etmişlerdir. Aşura, belli bir zaman ve mekan içinde sınırlanmış bir olay değildir.

Ayrıntılı Cevap

Hadis kitaplarında 'Hergün Aşuradır, her yer Kerbela' sözünün Masumlara (a.s)[1] ait olduğuna dair bir delile rastlamadık.[2]

Ancak bu söz Kerbela olayı hedef ve maksadını ifade etmek yönünden güzel bir anlamı ifade eden anlamlı mesajlar içeren bir sözdür. Zira İmam Mehdi (a.s) zuhur edip zalimlerin kökünü kazıyıncaya kadar zalimin mazluma yapacağı zulüm bitmeyecektir. Aşura günü gibi bir günün olması mümkün olmamakla beraber Aşura kültürü devam etmektedir ve Kerbela da, İslam uğruna direnişin ve zulümle, adaletsizlikle mücadele etmenin sembolü olmuştur. Masum İmamlar (a.s) bize, zalimlerin zulmüyle mücadele etmenin gerekliliğini öğretmiş, kendileri de bu yolu takip etmişlerdir. Aşura, belli bir zaman ve mekan içinde sınırlanmış bir olay değildir.

 

'Hergün Aşuradır, her yer Kerbela' sözü, hakla batıl arasında ki savaşın her yer ve zamanda süreceğini göstermektedir. Aşura ve Kerbela bu zincirin parlak halkalarından biridir. Hakla batıl daima birbirlerine karşı mücadele ve savaş halindedirler. Hakkın savunuculuğunu üstlenen özgür insanlar sürekli batıla karşı savaş vermişlerdir. Hak ve batıl mücadelesini umursamamak dinsizliktir.

 

İmam Hüseyin (a.s)'ın gerçek takipçilerinden ve İslam Cumhuriyetinin kurucusu büyük mücahid İmam Humeyni (r.a) de yukarıdaki sözü 'Büyük bir sözdür.' diye nitelemektedir. O, Aşura'nın manasının korunmasına ve Kerbela'nın rolünün yerine getirilmesine önem vererek şöyle demiştir: 'Bu söz (Hergün Aşuradır, her yer Kerbela) büyük bir sözdür… Halkımız her gün bu manayı algılamalıdır; bugün Aşura günüdür ve biz zulmün karşısında durmalıyız, burası Kerbela’dır ve Kerbela’nın rolünü yerine getirmeliyiz, o, belli bir yere ait değildir, belli kişilerle sınırlı değildir. Kerbela olayı yetmiş iki kişilik bir grupla ve Kerbela toprağıyla sınırlı değildir. Her yer bu rolü üstlenmelidir..'[3]

 

İmam Humeyni (r.a), Seyyid-i Şüheda (a.s)'ın kıyam ve şehadetinin Müslümanların toplumsal hareketlerinin dayanağı olması gerektiğine inanıyor ve kendisi de Hüseyni kıyamı İslam İnkılabı hareketinin temeli biliyordu: 'Seyyid-i Şüheda'nın işi, onun sahip olduğu ideal, gittiği yol, şehadetinden sonra İslam'a zafer kazandırdı. Bu eğitici olayda hem görev vardır, hem de müjde: Görev, mustazafların az sayıda da olsa büyük bir şeytani güce sahip olan müstekbirlerin aleyhine şehidlerin efendisi gibi kıyam etmeleridir. Müjde ise, şehidlerimiz kerbela şehidlerinden sayılmalarıdır.'

 

Yine şöyle demiştir: 'Aşura savaşı, zaman yönünden en kısa savaştı (yarım gün), ama etki ve uzantı yönünden ise hak ve batıl arasında ki en uzun savaştır. Kerbela'da olmak ve Şehidlerin İmamına yardım etmek (keşke sizinle beraber olsaydık ve o büyük feyize bizde ulaşsaydık)[4] arzu edildiği sürece Kerbela cephesi sıcak kalacak ve Aşura savaşı devam edecektir.[5]

Başka bir deyişle, İmam Hüseyin (a.s), Hz. Adem, Hz. İbrahim, Hz. Nuh, Hz. Musa ve Hz. İsa (aleyhimu's selam)'ın ve Hz. Muhammed (s.a.a)'in varisi ise onun (a.s) Aşuravari takipçileri de kanlı cihat ve şehadetin varisidirler ve Kerbela sancağını yere bırakmayacaklardır. Teşeyyü'nün bu yapısı onun siyasi boyutudur. Nitekim İmam Hüseyin (a.s) şöyle buyuruyor: 'Bende sizin için bir örnek vardır.'[6]

 

Bu görüş, Kerbela ve Hüseyni kıyam yalnızca İmam (a.s)'a aittir, Ondan (a.s) başkası bu yoldan gidemez, tezini reddetmektedir.

 

Şia yani süvarinin yanında giden piyade

Güneş çeksin çehresinden perdeyi diye

Şia yani bela kadehine susayan kimse

Şia yani Kerbela kıyamı

Şia yani gökyüzü tepkisi

Neyin ucunda ki gökkuşağı cilvesi

Neyin dudağından duyayım sesini

'Ölümü ar bilmiyorum.' diyen sesini

Şia yani kınından çıkmış kılıç

Budur sözün kısası, ey kardeş.[7]

 

Haşim Maruf el-Hasani şöyle yazıyor: 'Biz yakin ediyoruz ki, İmam Hüseyin (a.s) günümüzde yaşamış olsaydı, Kudüs, Güney Lübnan ve bir çok İslami bölgede ikinci Kerbela yaratırdı ve Muaviye ve Yezide karşı takındığı tavrı takınırdı.'[8]



[1] -Bazıları herhangi bir kaynak göstermeden bu sözü İmam Sadık (a.s)'dan nakletmişlerdir. Bkz: Abbas Azizi, Peyam-ı Aşura, s.28; Cevad Muhaddisi, Ferheng-i Aşura, s.371

[2] -Bazılarıda bu sözün Masumlar (a.s)'dan rivayet edilen bir hadis olmadığına dair karineler zikretmişlerdir. Bkz: Mecelle-i Ulum-u Hadis, no: 26

[3] -Sahife-i Nur, c.9, s.202

[4] -Ziyaret-i Aşura

[5] -Sahife-i Nur, c.20, s.195

[6] -Tarih-i Taberi, c.4, s.304

[7] -Muhammed Rıza Ağasi'nin, 'Şianame' mesnevisinden alınmıştır. (Keyhan gazetesi, h.ş.12/6/1371)

[8] -el-İntafadati'l Şia, s.387

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Zikir nedir ve türleri nelerdir?
    17221 Pratik İrfan 2012/09/24
    Zikir ve Allah’ı anmanın birçok ruhi ve ahlaki yapıcı etkisi vardır ve bunun karşısında Allah’ın kulunu hatırlaması, kalbin aydınlanması, kalp huzuru, Allah’a itaatsizlik etmeden korkmak, günahların bağışlanması ve ilim ve hikmet bunlardan sayılır. Genellikle zikir kalpsel ve dilsel olarak iki türe ayrılır. Dille yapılan zikre “vird” de ...
  • Hz. Muhammed (s.a.a) Nerede Toprağa Verilmiştir?
    8777 تاريخ بزرگان 2011/10/23
    İslam Peygamberi, Ebrehe’nin askerleriyle[1] Allah’ın evine hücum ettiği yılda doğmuş ve kırk yaşındayken Hira mağarasında ibadetle meşgulken Allah tarafından peygamberliğe seçilmiştir. Hz. Muhammed (s.a.a) çağrısını ilkönce gizli olarak başlatmış ve Allah’ın emriyle açık çağrısına da yakınlarından başlamıştır.[2] Hz. Peygamberin ...
  • Astıma müptela olan oruçlu bir şahsın sprey kullanmasının hükmü nedir?
    7095 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/12/18
    Mercilerin çoğu, ilaç yerine istifade edilen iğne ve serum gibi şeylerin kullanımını caiz bilmektedir. Elbette belirtilen hususların yemek yerine istifade edildiği yerde onlardan sakınmak gerekir.[1] Aynı şekilde nefes darlığı için kullanılan sprey eğer ilacı sadece akciğere aktarırsa, orucu bozmaz.
  • Gönüllerine göre eş bulamayan, evlilik zamanı gelmiş kızların duası hangisidir?
    18099 Pratik Ahlak 2012/07/21
    Saygıdeğer okuyucumuz; Sizin nazarınızdaki dua Şeyh Abbas Kummi’nin “Mefatihu’l Cinan” kitabında zikredilmiştir ve o dua şöyledir: Şeyh ve Seyyid, Mufazzal bin Ömer’den şöyle rivayet etmektedir: Bir gün İmam Cefer-i Sadık’ı (a.s) Cafer-i Tayyar namazını kılarken gördüm ve namazı kıldıktan sonra ellerini kaldırarak nefesi ...
  • İslami düşüncenin kapsamlılığıyla ilgili dengeli bir proje sunmak mümkün müdür?
    8247 Eski Kelam İlmi 2007/08/23
    İslam, gönderilmiş olan son ve en mükemmel dindir. Bundan dolayı insan hayatını ilgilendiren bütün toplumsal ve ferdi alanlarda bu dinin yol gösterici olması beklentisi içerisindeyiz. “İslam’da sistematik düşünce teorisi “ İslam dininin kapsamlılığıyla ilgili dengeli bir teoridir. ...
  • Nevruz bayramı hakkında ne gibi bir şerî delil mevcuttur?
    13833 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2011/08/21
    Bu bayram, İslam öncesi yaygın olan İranlıların antik bayramlarındandır. Rivayet kitaplarında İmam Sadık’tan (a.s) nevruzun fazileti hakkında bir rivayet nakledilmiş ve son dönemdeki meşhur fakihler bununla amel etmiş ve de nevruzda gusül almanın müstehap olduğuna fetva vermişlerdir. Lakin bazıları da bu rivayet hakkında münakaşa yapmıştır. Bu nedenle, yüzde yüz ...
  • Dinin afetleri nelerdir?
    12435 Din Felsefesi 2010/08/22
    Din, kendisinde hata, yanlış, hasar ve afetin yer alamayacağı kutsî ve ilahî bir olgudur. Hata ve yanlış yapma beşerî hususlarla ilgilidir. Din ve dindarlığın hasarlarını bilme bahsindeki hasar ve afet, dinin hakikatiyle ilgili değildir. Bilakis insanların dine bakış tarzları, insanın dini anlama ve telaki etme şekli, ...
  • Abdest ve teyemmümün felsefesi nedir?
    10117 Hukuk ve Şer’I Hükümler Felsefesi 2011/04/12
    Banyo yapıldığı zaman ortaya çıkan şey dış temizliktir. Dış temizliğin yanı sıra, manevi temizlikte namazın şartlarındandır. Bu da ancak abdest ve gusülle gerçekleşir. Su kullanma imkanı yoksa, manevi ve batıni taharet için, abdest ve guslün yerine teyemmüm alınır. Ama bu, teyemmümün dış temizliğe faydası olmadığı ...
  • Biz bütün âlemde Müslüman ya da Şia olmayan insanları görmekteyiz...
    10641 Eski Kelam İlmi 2007/09/18
    İslam dinine inanmayan insanlar iki grupturlar:Diğer bir ibaretle İslam dinine iman etmeyen insanlar iki gruptur:1- Terim olarak cahil-i mukassir ve inatçi kâfir olan grup. Yani İslam onlara ulaşmış ve onun hak olduğunu anlamışlar ama inat ve isyancılıkları yüzünden hakkı kabul etmemişlerdir. Bu grup, azabı ve ...
  • Niçin insan (intihar ederek) hayatı kendinden selb edemiyor?
    7274 Ahlak 2010/11/09
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...

En Çok Okunanlar