Gelişmiş Arama
Ziyaret
49126
Güncellenme Tarihi: 2009/11/10
Soru Özeti
İnsan yeryüzünün mü en üstün varlığıdır, yoksa tüm varlık aleminin mi? Acaba insandan daha üstün bir varlığın yaratılması mümkün mü?
Soru
Allah-u Teala’nın varlık aleminde bizim bilmediğimiz başka varlıkları da yarattığı konusu göz önüne alınırsa acaba insan yeryüzünde mi en üstün yaratıktır, yoksa bütün alemde mi? Ve acaba Allah’ın insandan daha üstün bir varlığı yaratması mümkün mü?
Kısa Cevap

Bize göre insan, varlık âleminde -ister yerde olsun ister gökte- bütün varlıkların en üstünüdür. Biz bunu insanın yaratılışı hakkında ki ayet ve hadislerden anlıyoruz. İnsanın üstün olmasının nedeni onun sahip olduğu şu özelliklerdir: 1-İahi bir ruha sahip olması, 2-Meleklerin secde ettiği varlık olması, 3-Yaratılışın ve varlığın özü olan Hz. Muhammed (s.a.a)’in insanlardan olması.

 

İnsandan daha üstün bir varlığın yaratılması felsefeye göre zati olarak imkansız değilse de yukarıda saydığımız özelliklerden dolayı böyle bir şeyin olabilmesi uzak bir ihtimaldir.

Ayrıntılı Cevap

Cevabın daha iyi anlaşılabilmesi için bir kaç noktaya dikkat çekmek istiyoruz:

1-İnsan âlemdeki bütün varlıklar hakkında tam bir bilgiye sahip değildir, ama insan vahiy, Peygamberler (a.s) ve Masum İmamlar (a.s)’ın gaybi haberleriyle çeşitli varlıklar ve insanın konum ve derecesi hakkında bilgiler elde edebilir. Örnek olarak şu rivayete dikkatinizi çekmek istiyoruz:

Abdullah b. Sinan diyor ki: ‘İmam Sadık (a.s)’dan ‘Melekler mi üstündür yoksa Adem oğulları mı?’ diye sorduğumda cevap olarak Hz. Ali (a.s)’ın şu sözünü aktardı: Allah meleklere şehvetsiz akıl verdi, hayvanlara da akılsız şehvet. İnsana ise aklın yanında şehvette vermiştir. Eğer insanın aklı, şehvetine galip gelirse meleklerden de üstündür, ama şehveti aklına üstün gelirse hayvandan da aşağıdır.’[1]

 

2-İnanıyoruz ki göre insan yerde ve gökte olan bütün varlıkların en üstünüdür. Biz bunu ayet ve hadislerden çıkarmaktayız. Bu üstünlüğün nedeni insanın sahip olduğu özelliklerden dolayıdır. Aşağıda bu özelliklere kısaca işaret ediyoruz:

 

a) İnsanın önemli özelliklerinden ilki onun ilahi bir ruha sahip olmasıdır. Bu özellik yalnızca insana özgüdür. Kur’an buyuruyor: ‘Onun yaratılışını tamamlayıp kemale getirerek ruhumdan üfürünce...’[2]

b) Melekler insanın karşısında secde ettiler: ‘Hani meleklere Adem’e secde edin demiştik …bütün melekler secde etmişlerdi...’[3]

 

c) Yeryüzünde Allah’ın halifesi olmak, insanı melekler, cinler gibi diğer varlıklardan ayıran başka bir özelliğidir: ‘Hani rabbin meleklere, ben yeryüzünde mutlaka bir halife yaratacağım demişti...’[4]

 

d) İnsanın bir başka özelliği onun yaratılışın asıl hedefi olmasıdır. Gerçekte başka varlıkların yaratılışı insan ve onun faydalanması içindir: ‘Göklerde ve yeryüzünde ne varsa ram etmiştir size...’[5]

“Ey Ademoğlu! Varlıkları senin için yarattım, seni de kendim için.” (hadis)[6]

Bunun nedeni belkide insanda, alemin en aşağı mertebesinden yani nasut ve tabiat aleminden, en üstün mertebe olan rüşd mertebesi yani ‘Fena Fillah’ mertebesine çıkma gücünün olmasıdır.

 

e) Yaratılışın özü olan Hz. Muhammed (s.a.a), insanlardan oluşu insanın melekler, cinler vs. varlıklardan üstün olmasına en büyük delildir.

 

Yaptığımız açıklamalardan anlaşıldı ki, insan bütün alemin en üstün varlığıdır.

 

İnsandan daha üstün bir varlığın yaratılması zati olarak imkansız değilse de bu uzak bir ihtimaldir. Allah-u Teala, Bakara suresinde meleklerle konuşmasını anlatırken Adem (a.s)’ın yaratılış neden ve sürecine şöyle değinmektedir: ‘Hani rabbin meleklere, ben yeryüzünde mutlaka bir halife yaratacağım demişti...’[7]

 

Halife Arapça’da, ‘kendisinin üstünde kimsenin olmadığı imam’a denir. Dolayısıyla Allah-u Teala, insana bu lakabı vermekle onun yeteneklerini var olan ve var olacak her şeyden üstün etmiştir. Eğer Allah-u Teala Adem’den daha üstün birini yaratmak isterse insanın bu makamdan (halifetullah’tan) azledilmesi gerekir.

 

Öte yandan insanların içinde, yaratılışın özü ve varlık aleminin doruğu Hz. Muhammed (s.a.a) ve Masum İmamlar (a.s) vardır; dolayısıyla Allah’ın insandan daha üstün bir varlık yaratacağı uzak bir ihtimaldir.



[1] -Vesail-uş Şia, c.15, s.209

[2] -Hicr/29

[3] -Bakara/34

[4] -Bakara/30

[5] -Casiye/13

[6] -İlm-ul Yakin, c.1, s.381

[7] -Bakara/30

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Zikir nedir ve türleri nelerdir?
    17221 Pratik İrfan 2012/09/24
    Zikir ve Allah’ı anmanın birçok ruhi ve ahlaki yapıcı etkisi vardır ve bunun karşısında Allah’ın kulunu hatırlaması, kalbin aydınlanması, kalp huzuru, Allah’a itaatsizlik etmeden korkmak, günahların bağışlanması ve ilim ve hikmet bunlardan sayılır. Genellikle zikir kalpsel ve dilsel olarak iki türe ayrılır. Dille yapılan zikre “vird” de ...
  • Hz. Muhammed (s.a.a) Nerede Toprağa Verilmiştir?
    8777 تاريخ بزرگان 2011/10/23
    İslam Peygamberi, Ebrehe’nin askerleriyle[1] Allah’ın evine hücum ettiği yılda doğmuş ve kırk yaşındayken Hira mağarasında ibadetle meşgulken Allah tarafından peygamberliğe seçilmiştir. Hz. Muhammed (s.a.a) çağrısını ilkönce gizli olarak başlatmış ve Allah’ın emriyle açık çağrısına da yakınlarından başlamıştır.[2] Hz. Peygamberin ...
  • Astıma müptela olan oruçlu bir şahsın sprey kullanmasının hükmü nedir?
    7095 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/12/18
    Mercilerin çoğu, ilaç yerine istifade edilen iğne ve serum gibi şeylerin kullanımını caiz bilmektedir. Elbette belirtilen hususların yemek yerine istifade edildiği yerde onlardan sakınmak gerekir.[1] Aynı şekilde nefes darlığı için kullanılan sprey eğer ilacı sadece akciğere aktarırsa, orucu bozmaz.
  • Gönüllerine göre eş bulamayan, evlilik zamanı gelmiş kızların duası hangisidir?
    18099 Pratik Ahlak 2012/07/21
    Saygıdeğer okuyucumuz; Sizin nazarınızdaki dua Şeyh Abbas Kummi’nin “Mefatihu’l Cinan” kitabında zikredilmiştir ve o dua şöyledir: Şeyh ve Seyyid, Mufazzal bin Ömer’den şöyle rivayet etmektedir: Bir gün İmam Cefer-i Sadık’ı (a.s) Cafer-i Tayyar namazını kılarken gördüm ve namazı kıldıktan sonra ellerini kaldırarak nefesi ...
  • İslami düşüncenin kapsamlılığıyla ilgili dengeli bir proje sunmak mümkün müdür?
    8247 Eski Kelam İlmi 2007/08/23
    İslam, gönderilmiş olan son ve en mükemmel dindir. Bundan dolayı insan hayatını ilgilendiren bütün toplumsal ve ferdi alanlarda bu dinin yol gösterici olması beklentisi içerisindeyiz. “İslam’da sistematik düşünce teorisi “ İslam dininin kapsamlılığıyla ilgili dengeli bir teoridir. ...
  • Nevruz bayramı hakkında ne gibi bir şerî delil mevcuttur?
    13833 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2011/08/21
    Bu bayram, İslam öncesi yaygın olan İranlıların antik bayramlarındandır. Rivayet kitaplarında İmam Sadık’tan (a.s) nevruzun fazileti hakkında bir rivayet nakledilmiş ve son dönemdeki meşhur fakihler bununla amel etmiş ve de nevruzda gusül almanın müstehap olduğuna fetva vermişlerdir. Lakin bazıları da bu rivayet hakkında münakaşa yapmıştır. Bu nedenle, yüzde yüz ...
  • Dinin afetleri nelerdir?
    12435 Din Felsefesi 2010/08/22
    Din, kendisinde hata, yanlış, hasar ve afetin yer alamayacağı kutsî ve ilahî bir olgudur. Hata ve yanlış yapma beşerî hususlarla ilgilidir. Din ve dindarlığın hasarlarını bilme bahsindeki hasar ve afet, dinin hakikatiyle ilgili değildir. Bilakis insanların dine bakış tarzları, insanın dini anlama ve telaki etme şekli, ...
  • Abdest ve teyemmümün felsefesi nedir?
    10117 Hukuk ve Şer’I Hükümler Felsefesi 2011/04/12
    Banyo yapıldığı zaman ortaya çıkan şey dış temizliktir. Dış temizliğin yanı sıra, manevi temizlikte namazın şartlarındandır. Bu da ancak abdest ve gusülle gerçekleşir. Su kullanma imkanı yoksa, manevi ve batıni taharet için, abdest ve guslün yerine teyemmüm alınır. Ama bu, teyemmümün dış temizliğe faydası olmadığı ...
  • Biz bütün âlemde Müslüman ya da Şia olmayan insanları görmekteyiz...
    10641 Eski Kelam İlmi 2007/09/18
    İslam dinine inanmayan insanlar iki grupturlar:Diğer bir ibaretle İslam dinine iman etmeyen insanlar iki gruptur:1- Terim olarak cahil-i mukassir ve inatçi kâfir olan grup. Yani İslam onlara ulaşmış ve onun hak olduğunu anlamışlar ama inat ve isyancılıkları yüzünden hakkı kabul etmemişlerdir. Bu grup, azabı ve ...
  • Niçin insan (intihar ederek) hayatı kendinden selb edemiyor?
    7274 Ahlak 2010/11/09
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...

En Çok Okunanlar