Gelişmiş Arama
Ziyaret
6613
Güncellenme Tarihi: 2010/07/05
Soru Özeti
Hz. Ali’nin (a.s) Araplara yönelik “Kur’an’ın nüzulü için onlarla savaştınız ama dünyanın sonu gelmeden onlar Kur’an’ın tevili için sizinle savaşacaklardır.” diye buyurduğu hadisin senedi nasıldır?
Soru
Bir süre önce dergilerin birinde aşağıdaki hadise rastladım. Size göre bu hadisin bir senedi var mıdır? İmam Ali (a.s) şöyle buyuruyor: “Taneyi yaran ve yaratıkları yaratan Allah’a yemin olsun ki Müslüman olmaları için kendilerine kılıç çektiğiniz gibi, onlar (İranlılar) da sizi İslam dinine geri döndürmek için sizinle savaşacaklardır.”
Kısa Cevap

Hz. Ali’nin (a.s) Farslar hakkında Araplara yönelik “Kur’an’ın nüzulü için onlarla savaştınız ama dünyanın sonu gelmeden onlar Kur’an’ın tevili için sizinle savaşacaklardır.” diye buyurduğu anlamda rivayet kaynaklarında bir takım rivayetler mevcuttur. Bu rivayet senet açısında güvenilirdir.

Ayrıntılı Cevap

Hiçbir rivayet kaynağında zikrettiğiniz metine rastlanmamıştır. Ama bu anlamı veren bir rivayet mevcuttur. Bu rivayet Korbu’l-Esnad kitabında yer almaktadır. Korbu’l-Esnad kitabında İmam Sadık’tan (a.s) nakledilen ve onun da babaları (a.s) aracılığıyla naklettiği rivayete göre Hz. Ali (a.s) Farslar hakkında şöyle buyurmuştur: “Kur’an’ın nüzulü için onlarla savaştınız ama dünyanın sonu gelmeden onlar Kur’an’ın tevili (tefsir ve batın) için sizinle savaşacaklardır.”[1] Bu rivayetin senedi bağlamında ilk önce hatırlatmalıyız ki rivayetlerin itibarı, onlara konu olan mevzular gözetilerek incelenir; akait usulleriyle ilgili rivayetler kesinlikle muhtelif ve güvenilir silsileler yoluyla rivayet edilmiş olmalıdır. Oysaki fıkhî rivayetler sadece muteber bir senet silsilesi taşıması halinde güvenilir sayılır ve uygulanması gerekir. Sizin rivayetinizin içeriğini taşıyan rivayetler ne itikat usullerinden ve ne de amelî hükümlerden sayıldığından, itibarları genellikle inceleme konusu olmaz. Ama cevap sıfatıyla söylenebilecek olan şudur: Korbu’l-Esnad kitabı Allame Meclisi’nin Bihar’ın mukaddimesinde söylediği üzere alimler arasında muteber ve meşhur olan bir kitaptır.[2] Onun müellifi olan Hemirî de Şia’nın muteber ve büyük ravilerindendir. Rivayetin senedi Hemirî’den sonra kısa olup Hasan b. Zarif ve Hüseyin b. Alavan’ı kapsamaktadır. Hasan b. Zarif’i Şia’nın rical kitaplarında güvenilir olarak tanıtmışlardır.[3] Ancak Hüseyin b. Alavan hakkında ihtilaf vardır. Bu ihtilaf onun hakkında gelen şu tabirden kaynaklanmaktadır: “Şia değildir, kardeşinin lakabı Eba Muhammed’tir ve o güvenilirdir.” Tabirden (güvenilirdir)[4] tam olarak kastedilenin Hüseyin b. Alavan’ın kendisi mi yoksa kardeşinin mi olduğu belli olmadığından onun itibarı hakkında şüphe oluşmuştur. Ama merhum Ayetullah Hoyî onu muteber bilmekte ve şöyle demektedir: Rical kitaplarında böyle tabirler çok olup söz konusu asıl ravinin itibarına delalet eder.[5] Korbu’l-Esnad’taki birçok rivayet bu senetle nakledildiği hasebiyle de bu rivayet senet açısından muteber ve güvenilirdir.      



[1]. (و عنه [عن الحسن بن ظریف عن ابن علوان ]عن جعفر عن ابیه عن علی (ع)قال فی فارس ضربتموهم علی تنزیله و لا تنقضی الدنیا حتی یضربوکم علی تأویله.) Hasan b. Zarif, İbn-i Alavan aktardığına göre İmam Sadık (a.s) babaları vasıtasıyla Ali’den (a.s) şöyle nakletmiştir: “Kur’an’ın nüzulü için onlarla savaştınız ama dünyanın sonu gelmeden onlar Kur’an’ın tevili (tefsir ve batın) için sizinle savaşacaklardır.”

[2] Biharu’l-Envar, c. 1, s. 27.

[3] Ricalu’n-Necaşi, s. 61; el-Hulase, s. 43.

[4] Ricalu’n-Necaşi, s. 52.

[5] Mucem-i Rical-i Hadis, c.4, s. 383.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Zifaf gecesinin adabı nasıldır?
    23925 Pratik Ahlak 2011/07/18
    Zifaf gecesi gelinle güveyin (damat) şer’i yolla karı koca olama akdini yaptıktan sonra birlikte kalacakları ilk gecedir. Bu gece her fert için kendi hayatında çok önemli ve çok mübarek bir gecedir. Bu nedenle İslami kaynaklarda bu gece için birçok adap zikredilmiştir. Mübarek oluşuna kaynaklık yapan evlilik hakkında ...
  • Niçin Hz. Âdem’in (a.s) hatası yüzünden yer küresinde kalmaya mecbur olup sonuçta günaha bulaşıp cezalandırılmalıyız?
    15204 Eski Kelam İlmi 2010/06/02
    Hz. Âdem başta olmak üzere bütün Enbiyalar (a.s) her çeşit günah ve hatalardan masum ve beridirler. Hz. Âdemin yaptığı şey ise irşad-i bir emre muhalefetti. Dolaysıyla yapılan bu muhalefete günah denilmez. Aslında insanın ve Hz. Âdemin yeryüzüne gelişi ilahi bir takdir olup ...
  • “Dinde zorlama yoktur, olgunluk sapıklıktan ayrılmış belli olmuştur” ayetinin anlamının çeşitli tefsirleri dikkate alarak açıklayınız.
    12521 Tefsir 2007/10/25
    Farklı tefsirleri nazara aldığımızda ayetin anlamı ile ilgili beş ana görüş ortaya konulmuştur. Bu görüşler arasında doğru olan görüş şudur ki, ayet genel, kapsamalı ve insani bir anlam taşımaktadır. O da şudur: Din bir inançla ilgili kalbi bir konudur. Bu konuyla ilgili zorlama gerçekleşmesi mümkün değildir. Kul ...
  • Ahbaricileri nasıl cevaplandırmalıyız?
    6636 Eski Kelam İlmi 2012/08/01
    Ahbariciliğin mebnasını iki kısma ayırabiliriz: Birincisi epistemolojiktir. Diğeri dini öğretileri elde etmek için takip edilen yöntem problemidir. Epistemolojik bağlamda ahbariler dini öğretileri elde etmek için kabul gördükleri tek bilgi kaynağı rivayetlerdir. Ahbariler “kütübi arb’ada”; dört kitapta (Şianın rivayetler bazında kabul gördükleri dört kaynak kitap) zikredilen tüm rivayetler ...
  • İlahi meşiyyet ile insanın iradesinin ilişkisi nasıldır?
    10850 Eski Kelam İlmi 2007/11/24
    İnsan, varlığını ve varlığıyla ilgili bütün özelliklerini yüce Allah'tan alan mümkün bir varlıktır. Allah, kendi tekvini iradesi ile onu seçme özgürlüğü ve iradesi olan bir varlık olarak yarattı. Bu ayrıcalığı ile ona diğer varlıklar karşısında üstünlük bağışladı. O halde insan, Allah'ın teşrii iradesine (kanun koyma iradesine) muhatap olan en üstün ...
  • Ehlisünnet arasında değişik şekillerde yaygın olan teravih namazının Ehlibeyt mezhebindeki yeri nedir?
    8227 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/05/27
    Teravih, Ramazan ayı gecelerinde yatsı namazında sonra kılınan nafile namazlara denir.[1] Ehlisünnet bu namazlara ikinci halifelerinin emriyle başlamış ve onu cemaatle kıla gelmişlerdir.[2] Belirttiğiniz gibi onun rekât sayısı farklıdır.[3] Ama Ehlibeytten gelen rivayetler esasınca, aziz İslam Peygamberi (s.a.a) ...
  • Neden Şia geçici evliliği (muta) caiz bilmektedir?
    27933 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2013/04/23
    Başlangıçta bu meselenin fıkhi konulardan olduğuna ve özel bir alan ve ortamda ilgili uzmanlar tarafından incelenmesi gerektiğine dikkat etmeliyiz. Burada kısaca konuları beyan edecek ve konunun detaylarını ayrıntılı cevaba bırakacağız. 1. Geçici evlilik, hiçbir evlilik engeli taşımayan, iki tarafın rızasıyla ve belirli bir zamana kadar belirlenmiş bir ...
  • Şia’nın bakışında sihir nedir? Nasıl iptal edilebilir?
    12586 Tefsir 2011/01/20
     Sihir olağanüstü bir fiil olup bazen bir tür hipnotizma ve hokkabazlıktır ve bazen de sadece ruhsal, hayali ve telkinsel yöne sahiptir. Bazen tanınmamış fiziksel ve kimyasal özelliklerden yararlanarak, bazen bir takım cisim ve unsurlardan istifade ederek ve bazen de şeytanlardan yardım alma yoluyla gerçekleşir. Sihirbazlar sapık ...
  • Neden baldızla evlenmenin haram oluşu zamanın değişmesiyle birlikte değişmemektedir?
    14073 فلسفه غرب 2009/12/20
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...
  • Bir annenin çocuğuna süt verme süresi ne kadardır?
    8528 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/03/08
    Bu konuda fakihlerin bazı görüşlerine yer veriyoruz: Fakihlerin çoğuna göre çocuğa süt vermenin en az süresi yirmi bir aydır.[1] Bazılarına göre ise iki yıla kadar süt vermek caiz ve müstehaptır. Bu açıdan baktığımızda fakihlerin çoğunun bu konudaki görüşlerinin arasında fazla bir fark ...

En Çok Okunanlar