Gelişmiş Arama
Ziyaret
17266
Güncellenme Tarihi: 2010/07/28
Soru Özeti
Tathir ayeti Kur’an’ın hangi suresindedir?
Soru
Tathir ayeti Kur’an’ın hangi suresindedir?
Kısa Cevap

 Tathir ayeti olarak bilinen ayet Ahzap suresinin 33. ayetidir. Yüce Allah, bu ayette Ehl-i Beyt olarak bilinen belli kişileri tekvini iradesi ile pak kılacağını beyan etmiştir.

Bu ayetin nüzul sebebi (iniş sebebi) hakkında Ehl-i sünnet ve Şia kaynaklarında yetmişe aşkın hadis nakledilmiştir. Bu hadislerin çokluğu o derecededir ki ayetin anlamı hakkındaki her türlü şüpheyi ortadan kaldırır, özellikle bu hadislerden ayette geçen Ehl-i Beyt kavramından maksadın yalnızca Hz. Peygamber, Hz. Fatıma, Hz. Ali, Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin olduğu anlaşılır. Tathir ayeti peygamberin hanımlarıyla ilgili ayetlerin arasında yer almış olmasına rağmen ancak hadislerden ve diğer bir takım karinelerden anlaşılacağı üzere bu ayetteki hüküm kadınları içermez. Ayetlerde konuların bu şekilde iç içe olması ve özel dizilişi başka hükümlerde uygulanan bir yöntemdir. Nitekim Maide suresinin 3. ayeti hakkında da müfessirlerin de belirttiği üzere bir takım sebeplerden dolayı aynı durum söz konusudur.

Ayrıntılı Cevap

Kur’an’ın bazı ayetleri taşıdıkları özelliklerden dolayı özel bir adla anılmaktalar. Bu cümleden olmak üzere Ahzap suresinin 33. ayetini sayabiliriz, bu ayet, tathir ayeti olarak anılır. Bu da söz konusu ayette Allah’ın, Ehl-i Beyt’i tekvini iradesiyle temiz ve pak kılacağını açıkladığı içindir.

Bu ayetin nüzul sebebi hakkında Şia ve Ehl-i sünnet kaynaklarında birçok hadis nakledilmiştir. Peygamber’in eşi Umm-i Seleme şöyle der: “Bu ayet benim evimde nazıl oldu. O gün benim evimde Fatıma, Ali, Hasan ve Hüseyin bulunuyorlardı, Peygamber ayetin inmesi üzerine onları bir abanın altına alarak şöyle dedi Allah, işte bunlar benim EHl-i Beytim’dir bunları her türlü pislikten uzak eyle ve pak kıl.[1]

Burada tathir ayetiyle ilgili bazı konulara kısaca değinmekte yarar var:

1- Arapça anlatım kurallarına bakılırsa bu ayette iki sınırlama (hasr) ifade edilmiştir, birincisi ilahi iradenin her türlü pisliği gidermek ve pak kılmakta sınırlandırılışı ve ikincisi de bu paklık ve temizliğin Ehl-i Beyt’e sınırlandırılışı. [2]

2- Bu ayette geçen Allah’ın iradesinden maksat tekvini iradedir, teşrii irade değildir. Çünkü insanların hidayet ve pak olmaları hakkındaki teşrii irade yalnız Ehl-i beytle sınırlı değildir.

3- Bu ayette Ehl-i Beyt’tan maksadın kimler olduğuna gelince bazıları maksadın Peygamber’in eşleri olduğu noktasında ısrarlıdırlar. Bunlar ayetin öncesinin ve sonrasının akışını nazara aldığımızda ayetin bu bölümünün de Peygamberin hanımları hakkında indiği anlaşılır, diyorlar.

Şia ve Ehl-i Sünnt’ten birçok müfessirler bu eleştiriye cevap vermişlerdir. Bu cevap tefsir kitaplarında genişçe işlenmiştir. Biz kısaca şöyle diyebiliriz:

 1-  Söz konusu ayette zamir muzakker zamiri (erkek kipi) olarak gelmiştir. Oysa ki Peygamber’in hanımlarıyla ilgili zamir muannes zamiri (kadın kipi) olarak kullanılır.

2- Ayetlerde konuların bu şekilde iç içe gelişi var olan bir durumdur. Örneğin Maide suresinin 3. ayetinde, dinin kamil kılınışını bildiren bölüm, yenilmesi haram olan şeyleri bildiren bölümün içinde yer almıştır.

Tabersi şöyle diyor: “Bu şekilde açıklama yalnız buraya mahsus değildir. Kur’an’da değişik konular bu şekilde iç içe  gelmiştir. Fasih Arapçanın şiir ve nesirlerinde de bunun bir çok örneği bulunmaktadır.[3]

Diğer yandan bu ayetle ilgili olarak Ehl-i Sünnet’te Umm-i Seleme, Aişe, Ebu Said Hudri, İbn-i Abbas, Sevban, Vaile b. Eska’, Abdullah b. Ca’fer, Ali (a.s), Hasan b. Ali (a.s) yoluyla  ve Şia’da da Ali (a.s), İmam Zeynelabidin (a.s), İmam Bakır (a.s) İmam Sadık (a.s) İmam Rıza (a.s) Umm-i Seleme, Ebu Zer, Ebu Leyla, Ebu’l-Esved Dueli, Amr b. Maymun, Sa’d b. Vekkas yoluyla nakledilen yetmiş hadis hep aynı gerçeği ifade eder ve bu hadisler içinde bir hadis bile bu ayetin Peygamber’in hanımları ile ilgili olarak indiğini bildirmemektedir. Hatta Urve ve İkrime gibi bu ayetin peygamber’in hanımları ile ilgili olduğunu iddia eden kimseler de ayetin bu bölümünün kadınlarla ilgili bölümlerle birlikte indiğini söylememişlerdir.[4]

Hakim Nişaburi (Ehl-i Sünnet’in muhaddis önderlerinden) el-Mustadrek alessahihayn adlı eserinde Abdullah b. Ca’fer’den bu ayetin bilinen nüzul sebebi hakkındaki hadis naklettikten sonra şöyle der: Bu hadisin sendi sahihtir. Yine Muslim kendi Sahih’inde ve Beyhaki Sünen-i Kubra’da Taberi, İbn-i Kesir ve Suyuti kendi tefsirlerinde Tirmizi Süneninde ve Tahavi Müşkilu’l-Asar’da Heysemi Mecmu’z-Zevaitte ve Ahmet Hanbel kendi Müsnesinde Umm-i Seleme, Vaile , Ebi Seleme, Aişe ve diğerlerinden bu ayetin nüzul sebebini nakletmişlerdir. Bu nakillere göre Peygamber (s.a.a) Ehl-i Beyt’in kimler olduklarını belirlemiş yani kendisi ile birlikte Ali, Fatıma, Hasan ve Hüseyin’i abanın altına almış ve bunların Ehl-i Beyt olduklarını açıklamıştır.[5] Hatta Tirmizi, Suyuti ve Tahavi şöyle nakletmişlerdir: Umm-i Seleme diyor ki Ehl-i Beyt abanın altına girdikten sonra ben de bunlardan mıyım diye Peygamber’e sordum, Peygamber: “Sen kendi konumdasın seni sonun da hayır olur, (yani sen Ehl-i Beyt’ten değilsin) dedi.    

Diğer bir noktada şu ki ayette rics sözcüğü eliflam’la birlikte gelmiştir. Bu da her türlü ricsin yani kötülük ve pisliğin Ehl-i Beyt’ten uzak kılındığını bildirir ve masumiyeti gerektirir[6] oysa kimse Peygameber’in hanımlarının masum olduklarını iddia etmemiş yani onların her türlü günah ve yanılmadan uzak olduklarını söylememiştir.

İşte bu açıklamalara dayanarak bu ayet Ehl-i Beyt İmamlarının masumluğuna delil sayılır. [7]

Buna göre bu ayette geçen Ehl-i Beyt kelimesinden maksat aba altına alınan beş kişidir ve ayetteki hüküm de onlara mahsustur.

Daha fazla bilgi için bk soru no: 898 Dizin: Ehl-i Beyt.


[1] Tercüme-i Tefsir-i el-Mizan, c. 16, s. 475

[2] Ade s. 462

[3] Tabersi, Mecmeu’l-Beyan, c. 7 s. 560

[4] Ade s. 466

[5] Tathir ayeti iki mektebin kaynaklarında, Seyyit Murtaza Askeri s. 12-20

[6] Tercüme-i Tefsir-i el-Mizan, c. 16, s. 467

[7] Ade

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Hafızayı takviye etmenin yolları nelerdir?
    8761 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2012/04/04
    Peygamber efendimiz ve masum İmamlardan bizlere ulaşan rivayetlerin bir kısmı bazı bitkilerin özellikleri, ilaçlar ve yiyecekler hakkındadır. Birçok rivayette hafızayı takviye etmenin yolları ve hangi yiyecekler ve ilaçların kullanılması gerektiği açıklanmıştır. Zikri geçen rivayette İmam Ali (a.s) şöyle buyuruyor: “Her kim biraz halis safranı, ayak otu ve ...
  • İnsan kıyamette bu dünyada sevdiği ve ilgi duyduğu insanlarla mı haşır olacak?
    3207 Hadis 2020/01/20
  • Hz. Fatıma Zehra (a.s) nerede toprağa verildi?
    47421 تاريخ کلام 2011/10/23
    Fatıma Zehra (a.s), İslam Peygamberinin (s.a.a) elçiliğe seçilmesinden sonra[1] ve hicretten sekiz yıl önce (peygamberliğin beşinci yılında) Mekke’de doğmuş[2] ve dokuz yaşındayken İmam Ali (a.s) ile evlenmiştir.[3] Peygamberden (s.a.a) sonra Hz. Fatıma’ya (a.s) zulüm ...
  • İslamın beşer medeniyetinin ilerlemesindeki rolü nedir?
    10791 Fıkıh Tarihi 2012/02/15
    Medeniyet her milletin yücelişi ve ilerlediğinin göstergesidir. İslami ülkelerdeki medeniyetin icat edilişinin geçmişi şu anlamdadır: Müslümanlar fikir, düşünce, servet, sermaye ve hakeza kudret üretmiş olmalarıdır. Eğer böyle bir durum olmamış olsaydı hiç bir medeniyet şekillenmezdi.Medeniyet şu anlamdadır: Şehirleşmeyi, düzen ve kanunu, ...
  • Hac ve umre giderlerini hayırlı işlerde kullanmak hac ve umrenin sevabını taşır mı?
    14834 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/06/14
    Tüm ömür boyunca bir defalığına Allah’ın evini ziyaret etmek gerekli şartları taşıyan herkese farzdır ve bu farzdan yüz çevirmek diğer farzlarda olduğu gibi hiçbir bahaneyle caiz değildir. Ama müstehap hac ve umre gibi müstehap amellerin tümüyle ilgili olarak genel bir kaide vardır ve bu kaide esasınca içinde ...
  • Ehlisünnetin kadınları kabirleri ziyaret etmekten men etmesinin nedeni nedir?
    8975 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/08/21
    Ehlisünnet kitaplarında kadınların kabir ziyaretinde bulunmasının mekruh veya haram olduğunu yansıtan bir takım rivayetler mevcuttur. Lakin böyle ziyaretlerin caiz olduğunu belirten daha güçlü hadislerin varlığı ve birinci grup hadislerin senet ve muhtevasındaki zayıflık, birçok Ehlisünnet âlimini şer’i şart ve durumlara riayet etmesi halinde kadınların da erkekler gibi ...
  • Namazda kırattan sonra rükû’a gitmeden önce azıcık beklemek gerekiyor mu? Rükû’a bitişik kıyamın hükmü nedir?
    11569 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/09/09
    Namazda kırattan sonra biraz bekleme ve rüku’a bitişik kıyamın hükmü konusunda büyük taklit mercilerinin görüşleri şöyledir: Ayetullah Uzma Hamanei’nin (Allah onun ömrünü uzun etsin) Defteri: Cevap 1: Durmak vacip değildir ve tekbirin söylenmesi de farz değil, müstehaptır. Cevap 2: Rükün olan ...
  • Hz. Ali’ye (a.s.) göre vacip nedir? Vacipten daha vacip nedir? Zor nedir? Daha zor nedir? Acayip nedir? Acayipten daha acayip nedir? Yakın nedir? Yakından daha yakın olan nedir?
    13965 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2012/02/14
    Allame Meclisi’nin “Biharu’l Envar” adlı kitabında da naklettiği bir rivayette: Şahsın birisi Hz Ali’den (a.s) şu sorularına cevap vermesini istedi; vacip nedir? Vacipten daha vacip hangisidir? Acayip nedir? Acayipten daha acayip nedir? Zor olan hangisidir? Zordan daha zor olan nedir? Yakın nedir? Yakından daha ...
  • Güvercin oynatmanın İslamdaki hükmü nedir?
    10378 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/01/29
    Bu işin kendiliğinden şer’i bir sakıncası yoktur, ancak genel olarak başkalarını ve komşuları rahatsız ve eziyet edecekse ve bazı bölgelerede bunu yapan ciddiye alınmayacaksa sakıncalı olduğu söylenebilir. Bütün bunları göz önüne alan büyük taklit merciileri şöyle fetva vermişlerdir:Hz. Ayetullah Hamanei’nin Bürosu:
  • Anne rızası olmadan Müslüman olmayan bir kızla evlenmenin hükmü nedir?
    9048 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/09/22
    İslam dini insanların bozulması ve yozlaşmasını önlemek ve ahlakî yozlaşmalardan kaynaklanan problemlerden birey ve toplumu korumak ve aynı şekilde aile müessesesini güçlendirmek için evlenmeyi çok tavsiye etmiştir. Elbette gencin hayatı ve geleceği için karar alabileceği bir erginlik ve rüşt yaşına ermesi de İslam dini tarafından önemsenen ...

En Çok Okunanlar