Gelişmiş Arama
Ziyaret
7898
Güncellenme Tarihi: 2012/04/09
Soru Özeti
Özellikle Muharrem ve Sefer ayında, çok gülmenin önünün alınması yolunu gösteriniz.
Soru
Lütfen özellikle Muharrem ve Sefer ayında çok gülmenin önünün alınmasının halledilmesi için bir yol sununuz.
Kısa Cevap

Bir çeşit içgüdü ve hisselerin göstergesi olan ağlama ve gülme, insanoğlunun normalliği ve mizacının ölçülü olduğunun alametleridir ve ferdin bu konuda yeterli ölçü ve kapasiteye ulaşarak gülme ve sevinçli olmanın çirkin bir ahlak değil, övülmüş bir ahlak olması için kendini, gülme ve sevincini açığa vurma adabına aşina kılması gerekir.

Gülme ve sevinçli olmada niyeti dikkate almak, Allah’ı hatırlayıp O’nu zikretmek ve çok gülmenin afetlerini düşünmek gibi çözüm yolları, her zaman –özellikle tertemiz İmamların (a.s) şahadet ve yas günlerinde – aynı şekilde bazı yer ve toplumsal konumlarda çok gülmenin önünün alınmasında önemli rol oynayıp neticeye ulaştırabilir.

Ayrıntılı Cevap

İnsanın çeşitli boyutları vardır ve bunlardan bir tanesi içgüdü boyutudur. İnsanın böyle bir özelliği taşıması, onun bazı konularda sevinçli ve bazı konularda da hüzünlü olmasına sebep olur. Bunun için ferdin bu konuda yeterli ölçü ve kapasiteye ulaşarak gülme ve sevinçli olmanın çirkin bir ahlak değil, övülmüş bir ahlak olması için kendini gülme ve sevincini açığa vurma adabına aşina kılması gerekir.

Neşeli ve gönül genişliğinin olumlu, faydalı, harekete geçirici, dinamik ve ferdi ve toplumsal ahlaki boyutlarının olması ve toplumsal ruhiyenin tekâmülünde rol oynamasının yanında, çeşitli koşullarda ve ferdi, toplumsal, itikadi ve ahlaki muhtelif etkilerde bazı mutluluklar melâmet ve serzenişe sebep olur.

Bu yazımızda her zaman – özellikle tertemiz İmamların (a.s) şahadet ve yas günlerinde – çok gülmenin önünü alabilecek; aynı şekilde bazı yer ve toplumsal konumlarda önemli rol oynayıp neticeye ulaştıracak bir takım çözüm yollarına işaret edeceğiz:

Bir. Gülme ve mutluluğun hedef ve niyetine teveccüh etmek: Gerçek bir müminin fikir ve davranışlarının, Allah’ın rızası ve O’na yakınlaşma doğrultusunda olması gerekir. Bu bakış açısıyla müminin sevincinin, Allah-u Teâlâ’nın rızası doğrultusunda mı yoksa başka bir şey için mi olduğuna dikkat etmesi gerekir. Bu surette gülme ve mutluluk, münasip konumunu ve sınırını bulur ve Allah-u Teâlâ’ya yakınlaşma vesilesi olur. Dolayısıyla Muharrem ve Sefer aylarında ve İmamların (a.s) şahadet günlerinde, insanın kendisini gam ve matem sahibi bilmesi ve yas ve matemi olumsuz kılacak her şeyden kaçınması, böyle bir niyet ve hedefin gerçekleşmesine yardımcı olacaktır.

İki. Allah’ı hatırlamak ve O’nu zikretmek: Kur’an’ı Kerim, Allah-u Teâlâ’nın çokça zikredilip yâd edilmesini emretmiştir.[1]Bu sebeple ilahi insanlar Allah’ın zikriyle meşgul olurlar ve hiçbir iş onları, Allah’ın zikrinden ve O’na ibadet etmekten alıkoymaz.[2] Bazen gülme ve eğlenme, insan kalbinin gaflete düşüp kararmasına sebep olur ve bu gaflet, başkalarıyla alay etme gibi günahlara bulaşma vesilesi olur. Bu sebeple gafleti ortadan kaldıran Allah’ın zikri ve yâdı, kalbin katılaşmasına sebep olan gülmeyi kontrol edecektir. İmam Sadık (a.s) Allah’ın zikredilip yâd edilmesi konusunda şöyle buyurur: “Hakikaten (yalnızca dille değil) Allah’ı hatırlayan kimse O’na itaat etmiştir ve Allah’ı yâd etmeyen, gafil olmuş ve günah işlemiştir. Allah’a itaat etmek, hidayetin günah işlemek ise yolunu şaşırmamın alametidir ve hidayetin ve yolunu şaşırmanın aslı, Allah’ı hatırlamak veya O’ndan gafil olmaktır.[3]

Üç. Çok gülmenin eserleri üzerinde düşünme: Çok ve ölçüsüz gülme – hadis ve fıkıh ıstılahında “kahkaha” olarak isimlendirilir – gafletten kaynaklanır. Vakarlı insanlara hiçte uygun olmayan kahkahayı İslam yermiştir ve ferdi ve içtimai eser ve afetlerinin getirisini düşünmenin, insan üzerinde bu yerilmiş ve beğenilmeyen davranışın kontrol edilip uzak durulmasında önemli rolü vardır. Burada rivayetlere dayanarak bu eserlerin örnekleri zikredilecektir:

1. Peygamber Ekrem (s.a.a) şöyle buyurur: “Kalbi öldüren ve yüzün nurunu ve aydınlığını götüren gülmekten çok sakınınız.”[4]

2. İmam Ali (a.s) şöyle buyurur: “Çok gülme birlikteliği (dostlarla oturup kalmayı) uzaklaştırır (nefrete sebep olur) ve lideri, çirkin ve rüsva eder.”[5]

3. İmam Sadık (a.s) şöyle buyurur: “Kahkaha, şeytanın işlerindendir.”[6]

O halde gülmenin adabı ve çok gülmenin yerilmesi hakkındaki ayet ve rivayetleri dikkate alarak ve aynı şekilde sağlam irade, kararlılık, uzun gayret ve çaba ve temrinle her zaman özellikle şahadet ve musibet günlerinde insan, çok gülme ve kahkahayı azaltabilir ve zamanla bu kötü ahlakı kendinden uzaklaştırabilir.

Daha fazla bilgilenmek için gülmek ve eğlenmekle alakalı bazı konularda aşağıdaki indeksleri mütalaa ediniz:

İslam’da sevinçli olmak ve eğlenmek”, Soru 13334 (Site: 12917).

“Hüznün yaygınlaştırılması”, Soru 2830 (Site: 3062).

“Maskara etmek ve karikatür”, Soru 15997 (Site: 15722).

“İslam, rahatlamak ve şaka”, Soru 9026 (Site: tr9023).

 


[1] Ey iman edenler! Allah’ı çokça zikredin.” Ahzab, 41.

[2]Allah’ın yüceltilmesine ve içlerinde adının anılmasına izin verdiği evlerde hiçbir ticaretin ve hiçbir alışverişin kendilerini, Allah’ı anmaktan, namazı kılmaktan, zekâtı vermekten alıkoymadığı bir takımadamlar buralarda sabah akşam O’nu tesbih ederler.”Nur, 37.

[3] Meclisi, Muhammed Bakır, “Biharu’l Envar”, baskı, 2, Beyrut: Daru İhyai’t turasi’l Arabî, y. 1403 k, c. 90, s. 158.

[4] Şeyh Saduk, Muhammed b. Ali, “El-hisal, baskı, 2, Kum: Camieyi Müderrisin, Muhakkik ve musahhih: Ğaffari Ali Ekber, 1362 ş, c. 2, s. 526.

[5] Temimi Âmedi, Abdülvahit b. Muhammed, Tasnifu Ğureri’l hikem ve Dureru’l kelim, baskı, 1, Kum: Defteri Tebliğat, Muhakkik ve musahhih: Dirayeti Mustafa, y. 1366 ş, s. 222, hadis no: 4468.

[6] Kuleyni, Muhammed b. Yakup b. İshak, “El-kâfi, Kum: Daru’l hadis, y. 1429 k, c. 4, s. 749.

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Aşura duasında yer alan“esselamu aleyke ya Eba Abdillah ve âla’l-ervahi’l-leti hallet bifinaik” cümlesindeki ruhlar kimlerdir?
    19373 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2011/04/12
    “Ervahi’l-leti hallet bifinaik”ten kastedilen Kerbela coğrafyasında Şehidlerin Efendisi (a.s) ile birlikte şahadete eren şehidlerdir. Bu tespitin delili şu noktalardır:1. Genellikle ziyaretçi ve yaşayan kimselerden ruhlar diye söz edilmemektedir. 2. Bu dua, ziyaretçi tarafından yapılan bir hitaptır ve genellikle ...
  • Hadislerin masumlardan (a.s) geldiğine nasıl güvenebiliriz?
    9766 Ricalu’l-Hadis (Ravilerin İncelenmesi) 2011/04/12
    Tarihe güvenmek bir ölçüye kadar çağdan çağa, zamandan zamana ve nesilden nesle intikal eden şöhret, karine ve deliller aracılığıyla hâsıl olur. Tarihte yer alan bazı hadise ve vakıaların deyim yerindeyse tevatür derecesinde ve birçok delil ve karineleri mevcuttur ve bundan ötürü bunların doğruluğundan çok az insan şüphe ...
  • İnsan yeryüzünün mü en üstün varlığıdır, yoksa tüm varlık aleminin mi? Acaba insandan daha üstün bir varlığın yaratılması mümkün mü?
    46339 Eski Kelam İlmi 2009/11/10
    Bize göre insan, varlık âleminde -ister yerde olsun ister gökte- bütün varlıkların en üstünüdür. Biz bunu insanın yaratılışı hakkında ki ayet ve hadislerden anlıyoruz. İnsanın üstün olmasının nedeni onun sahip olduğu şu özelliklerdir: 1-İahi bir ruha sahip olması, 2-Meleklerin secde ettiği varlık olması, 3-Yaratılışın ve varlığın ...
  • Kaza namazı olan sünnet namazı kılabilir mi?
    3412 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2018/11/12
    Kaza namazı olan sünnet namazı kılabilir.[i] [i] Tevzuh’ul-Mesail (El’Mehşil-İmam’ul-Humeyni) 1.c, 750.s 1373.m. ...
  • ayet ve rivayetlere göre imamların konu mu üstündür yoksa kuranın konumu mu?
    9342 Eski Kelam İlmi 2011/02/03
    farklı rivayetlerde, ehlibeytin (a.s.) konumu kuranın konumuyla aynı derecede ve aynı seviyede olduğu belirtilmektedir. Sakaleyn (iki değerli ve ağır emaneti açıklayan) rivayeti onlardan bir tanesidir. Evet! Bazı hadis kitaplarında sakaleyn rivayeti bazı nakillere göre kuranı kerim ağırlık bağlamında daha büyük (sıklı ekber), ehlibeyt (a.s.) ise ...
  • Acaba bir insan cinle evlilik yapabilir mi?
    4184 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2019/05/28
    Öncelikle sagılarımızı sunarak şu noktayı hatırlatmayı gerek görmekteyiz.bu be benzeri konuları öğrenmenin hayatımıza hiçbir faydası yoktur. Bunun hükmünü öğrenmek bize hiçbir maddi ve manevi fayda sağlamayacaktır. “~~55.56~ فٖيهِنَّ قَاصِرَاتُ الطَّرْفِ لَمْ يَطْمِثْهُنَّ اِنْسٌ قَبْلَهُمْ وَلَا جَانٌّ”
  • İmam Ali (a.s) ölüleri diriltebilir mi?
    12670 Tefsir 2012/07/24
    Bir kimsenin bağımsız olarak ve Allah’a ihtiyaç duymadan böyle bir işi yapması fiilsel tevhit (yaratılışta tevhit) ile çelişir; çünkü ölüm ve hayat sadece Allah’ın elindedir. Ama bir kimse ilahi izin ile böyle bir iş yapmak isterse, böyle bir fiil gerçekleşebilir ve bu hususta hiçbir akli bir engel ...
  • Niçin bir erkeğin şahitliği iki kadının şahitliği ile eşittir?
    21268 Hukuk ve Şer’I Hükümler Felsefesi 2009/07/04
    Yüce Allah tarafında insanlar için belirlenen kanunlar yaratılış âlemi, evrenin gerçekleri ve insanın yaratılışı ile uyum içindedir. Kadının yaratılışı erkeğin yaratılış ve yapısı ile farklı olduğu için Bu iki varlığın görev ve hükümleri de farklıdır. Bu görevlerden biri mahkemede şahitlik yapmaktır Bu görev hislerin etkisinde kalınmadan ve ...
  • Regaip gecesi veya Recep ayının diğer gecelerinde cemaat namazlarına katılmak mı daha faziletlidir yoksa namazları ferdi olarak yerine getirmek ve müstehap namazları kılmak mı?
    5670 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/04/11
    Bu konuda şu cevap taklit mercilerinin fetva bürolarından alındı:Ayetullah Uzma Hamenei:Her iki fazileti kazanmaya çalışabilirsiniz hem cemaat namazlarına katılın hem de müstehap namazları cemaatten sonra yerine getirin.Ayetullah Uzma Sistani: Cuma ve ...
  • Şia, Ömer b. Hattab’ın eşcinsel olduğuna mı inanmaktadır?
    14732 تاريخ بزرگان 2013/12/19
    Şia’nın raşit halifeler ve özellikle Ömer b. Hattab’a yönelik bakışı, imamların (a.s) bakışıdır. Şia’nın muteber hadis kitaplarının hiçbirinde Ömer b. Hattab’ın eşcinsel oluşu hakkında bir rivayet nakledilmemiştir. Şia’ya atfedilen bu tür sözlerin çoğu temelsizdir, esassızdır ve Şia âlimlerinin inancı değildir. ...

En Çok Okunanlar