Gelişmiş Arama
Ziyaret
8905
Güncellenme Tarihi: 2011/04/21
Soru Özeti
Hangi tarihi belge İmam Hasan Askeri'nin evladı olduğunu ispatlıyor? Niçin İmam Hasan Askeri (a.s) annesini malları hususundaki vasisi olarak belirledi?
Soru
İmam Hasan Askeri'nin evladı olduğuna dair rivayetler var mı? İmam, annesini malları hususunda vasisi kılmış mı?
Kısa Cevap

İmam Hasan Askeri'nin evladı olduğuna dair bir çok rivayetler vardır. Bu konu Ehl-i Sünnet'in kitaplarında da geçmektedir.

İmam, bir rivayet göre kendi bağlılarına annesine müracaat etmeği emretmiştir. Ancak bu emirde malları hakkında bir şey söz konusu değildir. Bu emrin sebebi İmam Hasan Askeri'nin, kendi gerçek vasisi ve halifesini düşmanlardan gizlemektir. Nitekim Hz. İmam Hüseyin (a.s) da İmam Zeynelabidin olmasına rağmen onu korumak için Hz. Zeyneb'e başvurulmasını emretmiştir.

Ayrıntılı Cevap

Şia'nin rivayet kaynaklarında Hz. İmam Hasan Askeri'nin erkek evladı olduğunu gösteren bir çok rivayet vardır. Bu rivayetlerin sayısı tevatür haddine varacak derecededir. Bu rivayetlerin görmek ve araştırmak için El-Kafi gibi hadis kitaplarına başvurabilirsiniz. (el-Kafi, kitabu'l-hücce, Babu'l-İşare ven-Nas ila Sahibi'd-dar ve bab-i Fitesmiyet-i men veraehu veya Biharu'l-envar, Kitabu'l giybe)

Örneğin Kafi'de, senet yönünden muteber ve ifadesi de açık bir rivayeti nakledelim:

Muhammed b. Yahya, Ahmed b. İshak'tan o da Ebi Haşim Caferi'den nakletmiştir ki şöyle dedi:

Ben İmam Hasan Askeri'ye sizin yüksek makamınız size bir şeyi sormama engel oluyor, eğer müsaade ederseniz sizden onu sorayım, dedim. İmam, sor, dediler. Ben sizin erkek çocuğunuz var mı? dedim İmam evet dedi …[1]

Bu hadisin senedinde yer alan üç kişi şunlardan ibarettir:

1- Muhammed b. Yahya el-Attar.

Onun hakkında Necaşi (Büyük rical alimlerindendir) ve Allame Hilli şöyle demiştir: O bizim Şia alimlerinin büyüklerinden ve güvenilir bir şahsiyettir.[2]

2- Ahmed b. İshak b. Abdullah b. Sa'd el-Aş'ari

Hadisin senedinde yer alan ikinci şahsiyettir. Büyük rical alimlerinden olan Keşi, Şeyh Tusi, Allame Hilli onu güvenirlik yönünden teyit etmişlerdir.[3] Şeyh Tusi onun hakkında şöyle demiştir. "Onun büyük makamı vardır, İmam Hasan Askeri (a.s)'nin özel ashabındandır. O Hz. Mehdi'yi (a.s) görmüştür Kum alimlerinin büyüğüdür." [4]

3- Davud b. el-Kasım el-Ca'feri

Necaşi, Şeyh Tusi ve Allame Hilli onu güvenilirr bilmenin yanı sıra şöyle demişlerdir: "O İmamların yanında değerli ve yüksek makama sahipti."[5]

Görüldüğü gibi hadisin senedinde yer alan bütün kişiler, rical ilmi yönünden güvenilir kişilerdir ve vasıtasız biri diğerinden almışlardır. Böyle bir hadise hadis ilminde belirlenen ölçülere göre müsnet ve sahih hadis denir. Buna göre bu hadisin senedi hiçbir kuşku götürmez. İfade ve anlam yönü de açıktır. Fakihler ve büyükler böyle bir hadisi muteber bilmekte ve uyarınca hüküm vermekteler.

üstelik küçük gaybet döneminde yaşayan ve dört özel naip ile çağdaş olan Küleyni (r.a) değerli el-Kafi kitabının mevlidu's-Sahip babının başında: "Hz. Mehdi (a.s) Hicri 255 yılının Şaban ayının on beşinin gecesinde dünyaya gelmiştir." demiştir. Küleyni (r.a) üstün kişiliği ve güvenirliği hakkında ise hiçbir alimimizin kuşkusu yoktur.[6] Eğer Hz. Mehdi'nin dünyaya geldiği hakkında bu tanıklıktan başka hiçbir delil olmasaydı bile yeterdi. Çünkü o, bizzat Hz. Mehdi'nin insanlarla özel naipleri ile irtibat halinde olduğu döneminde yaşamıştır.

Bu konu Şia kaynaklarından başka yazarları Ehl-i Sünnet'ten olan bazı meşhur kitaplarda da yer almıştır. Biz örnek olarak bazılarına işaret edelim:

1- Zehebi kendi tarihinde şöyle diyor: Onun oğlu (İmam Hasan Askeri'nin oğlu) Muhammed b. Hasan'dır rafiziler onu Kaım ve halef ve hüccet olduğuna inanıyorlar. O 258 veya diğer bir görüşe göre 256 yılında dünyaya gelmiş ve babasından sonra iki yıl yaşamış ve sonra kaybolmuştur…[7]

Elbette o bu rivayetin senedinde bir eleştiri yöneltmeden reddetmiş ve bu rivayeti alaya almıştır. Büyük bir tassup içinde olan Zehebi'nin bu tür tutumunu yadırgamamak gerekir.

2- İbn-i Esir, el-Kamil adlı eserinde İmam Hasan Askeri'nin hakkında şöyle diyor: O Muhammed'in babasıdır. Şialar onun Samira'nın alt katında gaybete çekildiğine inanıyor ve onun zuhurunu bekliyorlar.[8]

Sizin sorunuzun ikinci bölümünü ise Ahmet b. İbrahim'in rivayetinden anlamak mümkündür. Rivayette şöyle nakledilir: Hicri 262 yılında (İmam Hasan Askeri'nin şahadetinden sonra Hakime Hatun'un yanına geldim. Şia'lar kime müracaat ediyorlar? O İmam Hasan Askeri'nin annesine, dedi. Ben: Bir kadına vasiyet eden kimseye mi uyayım? dedim O: Evet dedi, nitekim Hüseyin b. Ali gibi, O da zahirde bacısı Zeyneb'e vasiyet etti. Ali b. Hüseyin'den meydana gelen ilim bacısı Zeyneb'e isnat edilmiştir.[9]

Bu rivayet ışığında birkaç nokta aydınlık kazanır:

1- İmam Hasan Askeri kendi takipçilerini annesine müracaat etmeğe emretmiştir.

2- İmam Mehdi'nin gizliliğinin delili İmam'ın kendisinin ve ailesinin canını Abbasi'lerin ve diğer zalimlerin zulüm ve eziyetlerine karşı korunmasıydı.  

İmam'ın malları konusunda annelerine vasiyet etmesi söz konusu edilememiştir. Sadece bu rivayette İmam'ın kendi annesini vasi kıldığı yer almıştır.



[1] Küleyni, el-Kafi, Kitabu'l-Hücce, Hadis, 2 c. 1 s. 328 dördüncü baskı Tahran, Hicri 1407

مُحَمَّدُ بْنُ یَحْیَى عَنْ أَحْمَدَ بْنِ إِسْحَاقَ عَنْ أَبِی هَاشِمٍ الْجَعْفَرِیِّ قَالَ قُلْتُ لِأَبِی مُحَمَّدٍ (ع) جَلَالَتُکَ تَمْنَعُنِی مِنْ مَسْأَلَتِکَ فَتَأْذَنُ لِی أَنْ أَسْأَلَکَ فَقَالَ سَلْ قُلْتُ یَا سَیِّدِی هَلْ لَکَ وَلَدٌ فَقَالَ نَعَمْ ...

[2] Rical-i Necaşi, s. 353, Hulase-i Hilli, s. 157

[3] Rical-i Keşşi s. 558, Rical-i Tusi, s. 397

[4] Fihrist-i Tusi, s. 63

[5] Rical-i Necaşi, s. 156, Fihrist-i Tusi, s. 182, Rical-i Tusi, s. 375, Hulase-i Hilli, s. 68

[6] El-Kafi, c. 1 s. 514

[7] Zehebi, Şemsu'ddin, Muhammed b. Ahmed, Tarih-i İslam c. 19, s. 113, 2. baskı, Yayınlayan, Daru'l-Kitab el-Arabi, Beyrut, Hicri 1413

[8] İzzu'd-din, Ali b. Esir, Tercüme-i el-Kamil, Abbas Halili, ve Ebu'l-Kasim Halet, c. 18 s. 129, İlmi Yay. Tahran

[9] Allame Meclisi, Biharu'l-Envar, c. 46, s. 19, ve c. 51 s. 363, el-Vefa yay. Beyrut, Hicri 1404; Şeyh Saduk, Kemalu'd-din, c. 2 s. 501 ve 507; Şeyh Tusi, el-Gaybe, s. 229

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Hıristiyanlar Hz. Hızır’ın varlığını kabul ediyor mu?
    13114 تاريخ بزرگان 2012/01/18
    İncil’de Hz. Hızır’ın (a.s) ismi geçmemektedir ve Hıristiyanlığın diğer kitaplarının da onun hakkında bir bilgi içereceği uzak bir ihtimaldir. Elbette Kur’an’da da “Hızır” adı geçmemektedir ve ondan sadece kendisinin ubudiyet makamını ve özel ilim ve bilgisini yansıtan kullardan bir kul sıfatıyla söz edilmiştir.
  • Hol’ boşanmasının kanun ve şartları nedir?
    6955 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/12/19
    Hol’ Boşanması, Özellikleri Ve ŞartlarıKocasına ilgi duymayan ve kendisini boşaması için kocasına mehir veya başka bir malını veren kadının boşanmasına hol’ denir.[1] Daha açık bir ifadeyle hol’ boşanması, kadının herhangi bir nedenden ötürü kocasıyla yaşamayı sürdürmek istememesi ve ...
  • Yabancı şirketlere yapılan yatırımların kazançının hükmü nedir?
    12501 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2019/06/24
    Yabancı şirketlerde yatırım yapmak eğer müslümanların izzetine, bağımsızlığına zarar vermiyor ve Müslümanların onlara bağlanmalarına ve derin bağlar kurmalarına yol açmıyorsa sakıncası yoktur. Bu bağlamda Müslüman olmayan birinden faiz almak Taklit Mercilerin kahir çoğunluğunun fetvasına göre caizdir. ...
  • Hz Zeyneb’in (s.a) defnedildiği mekân hangi ülkededir?
    35332 تاريخ بزرگان 2012/06/16
    Hz Zeynep’in (s.a) temiz kabrinin mekânı hakkında üç ihtimal mevcuttur[i]: Medine, Şam ve Kahire. Bu üç ihtimalden her birinin taraftarları mevcuttur ve onlar kendi görüşlerini ispatlamak için bir takım deliller getirmişlerdir. Kesin bir şekilde Hz. Zeyneb’in (s.a) kabrinin nerede olduğu belli olmasa bile, bu ...
  • Dini öğreti ve ayinlere üstten bakmayı açıklar mısınız?
    8086 Yeni Kelam İlmi 2012/06/23
    Dinsel öğretilere yukarıdan bakmak, amel ve ibadetlerin ilahi rızayı kazanmak için vesile ve araç ve de manevi yetkinlikleri elde etmek için bir merdiven olması anlamına gelir. Birçok ibadetin felsefe ve hikmetinden bu anlam elde edilmektedir. Nitekim dünyanın sınanma yeri ve durak olduğu, kalınacak bir yer olmadığı, araç ...
  • Acaba düzgün örtünmeyen kadınların fotoğrafını dergilerde bu amelin kötü olduğuna işaret etmek için yayımlanması doğru mudur?
    5399 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/12/07
    Taklidi Mercii’lerin Defterlerinden alınan cevap şöyledir: Ayetül-Uzma Hameyei (yüze gölgesi devam etsin): Fesada veya şehvani duyguların tahrik edilmesine neden oluyorsa caiz değildir. Ayetul uzma Safi Gülpaygani (yüze gölgesi devam etsin):
  • Neden Şiiler namazı eli açık olarak ve Sünniler de eli bağlı olarak kılmaktadırlar? Peygamber (s.a.a.) namazı nasıl kılmaktaydı? Bu hususta deliliniz var mı?
    94036 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2008/04/09
    On iki İmam’a bağlı olan Şia, Peygamber (s.a.a.) ve Ehl-i Beyt İmamları’nın sünnetine göre amel etmek için namazı eli açık olarak kılmaktadırlar. Onların delili, Peygamber (s.a.a.) ve Ehl-i Beyt İmamlarının namaz kılarken ellerini açıp normal şekilde namaz kıldıkları ve namaz esnasında elleri bağlamayı Mecusilere benzemeyi ifade eden rivayetlerdir. Aynı şekil ...
  • Eğer bir kadın zinadan hamile kalır ve çocuğu düşürmediği takdirde büyük bir sıkıntıya girerse, ruh girmeden (dört aylık olmadan) onu düşürmesi caiz midir?
    50379 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/07/31
    İmam Humeyni ve diğer merciler şöyle demişlerdir: Eğer bir kadın zinadan hamile kalır. Eğer o kadın veya onunla zina eden erkek müslüman iseler o zaman kadının çocuğu düşürmesi caiz değildir.[1] Bu çocuk onun çocuğu sayılır ama miras almaz.
  • Acaba Şia mezhebinden Sünni mezhebine geçmek caiz mi?
    4794 Diğer Konular 2018/12/08
    Esasen din ve inanç insanın akıl ve mantık yoluyla hakikati araştırması ve araması sonucu kendi seçimiyledir. İnsan temel inançlarında araştırma yapmalı ve hakikate ulaştıktan sonra onu seçmelidir. Din ve mezhep insana büyüklerinden miras kalmaz. Buna binaen dinin temel inançlarında taklit caiz değildir.[1] Zira din, ...
  • Habil ve Kabil kimle evlendiler?
    82241 Tefsir 2009/06/17
    Tarih ve hadis kaynaklarına göre bugünkü insan soyu ne Habil nede Kabil’in soyundandır. Bu günkü insanlar Hz. Adem’in diğer oğlu olan Şeys veya Hibetu’llah’ın soyundandır.Ancak, Hz. Adem’in çocuklarının evlenmesine gelince Müslüman bilginler bu konuda farklı görüşlere sahiptirler ve genelde şu iki görüşten birini ...

En Çok Okunanlar