Gelişmiş Arama
Ziyaret
16339
Güncellenme Tarihi: 2010/05/04
Soru Özeti
Hz. Ali’ye (a.s) zekat vermek farz değilken neden namazda sadaka verdi?
Soru
Benim sorum Velayet ayeti olan Maide/55 hakkındadır. Ayet, Hz. Ali’nin (a.s) namazdayken sadaka verdiğini söylüyor. Oysa Hz. Ali (a.s) Peygamberimizin (s.a.a) zamanında fakir idi ve hatta bu yüzden Hz. Zehra’ya (s.a) mihriye olarak ancak bir zırh verebilmişti. Fakire zekat vermek farz değildir ve vermemesi gerekir. Öyleyse zekat kendisine farz olmadığı halde Hz. Ali (a.s) neden zekat verdi?
Kısa Cevap

Hz. Ali (a.s) hiçbir zaman fakir ve yoksul değildi. Devamlı çalışıp çabalayarak çok mal kazanırdı; ama onların hepsini Allah yolunda infak ettiğinden kendisine bir şey bırakmazdı. Ayet-i Kerime’de Hz. Ali’nin (a.s) zekat vermesi hakkında anlatılan şey, bu durumlardan biridir.

Öte yandan Kur’an’ın literatüründe müstehap sadakalara da zekat denmektedir. Bu tür sadakayı herkes verebilir.

Ayrıntılı Cevap

1- Hz. Ali’nin (a.s) siretine baktığımızda O’nun (a.s) fakir ve yoksul olmadığını görmekteyiz. Hz. Ali (a.s) çok çalışır ve çok mal kazanırdı. Ama onların hepsini Allah yolunda infak eder, kendisine bir şey bırakmazdı. Defalarca sırtında hurma ve ekmek taşıyarak yoksullara taşıdığı o kadar meşhur ki onlardan birini bile burada örnek olarak getirip anlatmamıza hacet bırakmamaktadır. Yine kazandığı malının önemli bir bölümünü kölelerin serbest kalmasını sağlamak için harcardı; öyle ki kendi elinin emeğiyle bin tane köle azat ettiği yazılıdır. Ayrıca savaşlardan alınan ganimetlerden de önemli ölçüde pay alırdı. Dolayısıyla kendisini zekat verme derecesine getirecek az bir birikiminin veya küçük bir hurmalığının olması önemli bir şey değildi ki Hz. Ali (a.s) ona sahip olmasın.[1]

 

Hz. Ali’nin (a.s) fakir olduğu söyleniyorsa bununla, O’nun (a.s) haddinden fazla infak ettiği zamanlar kastedilmektedir. Ayet-i Kerime’de sözü edilen zekattan maksat, O hazretin bu durumlarından birine aittir. Bu da gösteriyor ki, Hz. Ali (a.s), namazda bile fakirlere yardım etmekten geri kalmazdı.

 

2- Kur’an-ı Kerim’in bir çok yerinde müstehap sadakalara da zekat denmiştir. Örneğin Mekki surelerin çoğunda geçen ‘zekat’ kelimesinden maksat müstehap zekattır.[2] Çünkü zekat, Peygamberimizin (s.a.a) Medine’ye hicretinden sonra farz kılınmıştır.[3]

 

Allame Tabatabi el-Mizan’da şöyle buyuruyor: ‘Bugün zekat denilince akla sadaka değilde farz zekat geliyorsa bu, Arap lügatında zekatın sadaka manasına gelmemesinden kaynaklanmıyor; bunun nedeni İslamın üzerinden geçen1400 küsür senelik sürede müteşerri’[4] ve Müslümanların zekatı farz amel için kullandıklarından dolayıdır. Yoksa Peygamberimizin (s.a.a) döneminde zekat kendi lugat manasında kullanılıyordu. Zekatın lügat manası ise onun hem ıstılahî manasını kapsıyordu, hem de sadaka manasını. Zekat gerçekte lügatta özellikle namazın karşısında yer alırsa Allah yolunda infakta bulunmak ve onun anlamlısı manasına gelir. Nitekim bu konu geçmiş Peygamberlerin durumunu anlatan ayetlerden de açık bir şekilde anlaşılmaktadır.’[5]

 

Müfessirlerin çoğunluğu[6] Hz. Ali’nin (a.s) rüku halinde yüzüğünü fakire infak ettiği konusunda nazil olan Maide suresinin 55. ayetinin bu türden olabileceğini söylüyorlar.

 

Hz. Ali’ye (a.s) farz zekat düşmediğini farzetsek bile yüzüğünü fakire vermesi, O’nun (a.s) sadaka ve müstehap infaklarından biri olabilir.



[1] - Tefsir-i Nümune, c.4, s.429

[2] - Neml/3, Rum/39, Lokman/4, Fussilet/7 vs. ayetler.

[3] - Tefsir-i Nümune, c.4, s.430

[4] - İlim ve şeriatta âlim olan. Şeriatla amel eden

[5] - el-Mizan (Farsça tercümesinden), c.6, s.11

[6] - Tefsir-i Nümune, c.4, s.424

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • İslam dini niçin var?
    13395 Eski Kelam İlmi 2011/07/14
    Din, akaid ve Peygamberlerin insanların hidayet ve saadeti için Allah’tan getirdikleri bir dizi ameli ve ahlaki hükümlerdir.Dini öğretilerde dinin gerekliliği insan fıtratıyla ilişkilendirilmiş, Kur’an-ı Kerim’de de insan fıtratı ilahi fıtrat olarak tanımlanmış ve bütün ilahi kanunların Allah’a inanma ve tapınma hissi üzerine kurulduğu ...
  • Rivayette müminlerin birbirleriyle ilişkilerinde sevinçli ve güler yüzle davrandıkları gelmiştir. Acaba bu mesele, yaşamda karı-koca arasında da geçerli midir?
    6096 Pratik Ahlak 2012/09/09
    Müminin sıfatlarının birisi hakkında zikredilen rivayetlerde, onun başkalarına karşı sevinçli ve güler yüzlü davrandığı ve hüzün ve gamını kalbinde gizlediği; bu sıfatın dostluk eğilimini çektiği buyrulmuştur. Bu konunun müşterek yaşamda ve aile içinde başka bir şekilde olduğunu; evli çiftlerin birbirlerinin gam ve hüznüne ortak olduğunu; eşlerin birbirine ...
  • Acaba kadın yargıç olabilir mi?
    11168 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/05/06
    Fakihler ve din uzmanları kadının yargıç olması gibi bazı konular hakkında farklı görüşlere sahiptirler. Bu gibi konular, dinin zaruri ve zorunlu konularından sayılmamaktadır.Kadının yargıç olamayacağını söyleyenler, bu hususta nakledilen rivayetlere ve icma delililine dayanmışladır.
  • Sonucun öznesel nedene muhtaç oluşunun ölçüsü sadece varlıksal yoksulluk mudur? Yoksa tam neden için de yeterli midir? Felsefî kavramların neden tür ve ayrımı bulunmamaktadır? Ve…
    5633 İslam Felsefesi 2011/09/21
     Aşağıdaki noktalara dikkat etmek, yanıtı kavramada size yardımcı olacaktır.      1. Tüm nedenler öznesel nedene döndüğünden bu konuda tam neden ile öznesel neden arsında bir fark bulunmamaktadır.2. Felsefî kavramlar varlıktan alınmıştır ve varlığın mahiyeti yoktur. Tür ve ayrım mahiyetin kısımlarıdır ve mahiyetten yoksun bir şey mahiyetin kısımlarından da ...
  • Raksetmenin haram olduğunu söyleyen hadisleri senetleriyle beraber zikrediniz.
    7034 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2009/06/16
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...
  • Velayet-i fakihi dile getiren rivayetler veliyy-i fakihin bir olmasını da yansıtmakta mıdır?
    6332 Düzenler 2012/06/16
    Rivayetler ve velayet-i fakihin kelam eksenli diğer referanslarından veliyy-i fakihin bir veya çok oluşu anlaşılmamaktadır. Düzenin korunması ve kaosun engellenmesi durumunda birkaç fakihin ayrı bir şekilde veya şura şeklinde velayetlerini icra etmesi mümkündür. Şura türü İslam cumhuriyetinin ilk anayasasında (1980) mevcut idi, lakin bir takım sorunların önüne ...
  • Vesilelerin Allah'a Yakınlaşmakta ki Önemi Nedir?
    12727 Eski Kelam İlmi 2009/12/20
    Vesilenin çok geniş manası vardır. Allah'a yakınlaşmaya neden olan her şey ve her işe şamil olmaktadır. Dünya yaşayışı, insanların hidayeti ve ilerlemesi için sebep ve sonuç düzeni üzerine kurulduğu, yine insanların doğal ihtiyaçları maddi sebeplerle karşılandığı için Allah'ın, hidayet, mağfiret, bağışlanma, yakınlaşma ve ...
  • Bedensel esenlik sırrını nasıl araştırabiliriz?
    7133 Eski Kelam İlmi 2011/08/21
    Allah tarafından konulan tabiat kanunları bu dünyada hiçbir insanın baki kalmamasını ve değişik nedenlerle ve bu cümleden olmak üzere bedensel esenliği kaybederek dünyayı terk edip ebedi âleme geçmesini muayyen kılmıştır. Öte taraftan her ne kadar peygamberler ve imamlar (a.s) bir takım özel durumlarda Allah’ın izniyle hastalara (sadece Allah’ın evliyalarının ...
  • Humus yılının başlangıcından birgün önce alınan yiyeceklerin humusunun verilmesi neden gereklidir?
    5580 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/03/14
    Herkes humus yılı boyunca şanına uygun şekilde ve israf etmeden gelirinden yaptığı -ailesine yiyecek almak gibi- harcamalarına humus gelmez. Ancak humus yılının sonunda humus yılından birkaç gün önce alınmış olsa bile bu yiyeceklerden fazla kalan kısmının humusunu vermesi gerekir. Zira sonuçta elindeki sermayeyle onları almıştır. Almasaydı ve ...
  • Kendimden nasıl şehvani düşünce ve hayalleri uzaklaştırmalıyım?
    46781 Pratik İrfan 2011/10/29
    Şeytansal fikirler ve düşünceler herkesin zihnine hutur ediyor. Ama insan bu fikir ve düşüncelerin yerini dolduracak ve insanı iyiliklere sevk eden başka düşünce ve fikirler bulmalıdır. Böylece insanı pislik ve kötülüklere duçar etmeden bu şeytansal fikirlerin önünü kesip onlardan fasıla almalıdır. ...

En Çok Okunanlar