Gelişmiş Arama
Ziyaret
17218
Güncellenme Tarihi: 2010/05/04
Soru Özeti
Hz. Ali’ye (a.s) zekat vermek farz değilken neden namazda sadaka verdi?
Soru
Benim sorum Velayet ayeti olan Maide/55 hakkındadır. Ayet, Hz. Ali’nin (a.s) namazdayken sadaka verdiğini söylüyor. Oysa Hz. Ali (a.s) Peygamberimizin (s.a.a) zamanında fakir idi ve hatta bu yüzden Hz. Zehra’ya (s.a) mihriye olarak ancak bir zırh verebilmişti. Fakire zekat vermek farz değildir ve vermemesi gerekir. Öyleyse zekat kendisine farz olmadığı halde Hz. Ali (a.s) neden zekat verdi?
Kısa Cevap

Hz. Ali (a.s) hiçbir zaman fakir ve yoksul değildi. Devamlı çalışıp çabalayarak çok mal kazanırdı; ama onların hepsini Allah yolunda infak ettiğinden kendisine bir şey bırakmazdı. Ayet-i Kerime’de Hz. Ali’nin (a.s) zekat vermesi hakkında anlatılan şey, bu durumlardan biridir.

Öte yandan Kur’an’ın literatüründe müstehap sadakalara da zekat denmektedir. Bu tür sadakayı herkes verebilir.

Ayrıntılı Cevap

1- Hz. Ali’nin (a.s) siretine baktığımızda O’nun (a.s) fakir ve yoksul olmadığını görmekteyiz. Hz. Ali (a.s) çok çalışır ve çok mal kazanırdı. Ama onların hepsini Allah yolunda infak eder, kendisine bir şey bırakmazdı. Defalarca sırtında hurma ve ekmek taşıyarak yoksullara taşıdığı o kadar meşhur ki onlardan birini bile burada örnek olarak getirip anlatmamıza hacet bırakmamaktadır. Yine kazandığı malının önemli bir bölümünü kölelerin serbest kalmasını sağlamak için harcardı; öyle ki kendi elinin emeğiyle bin tane köle azat ettiği yazılıdır. Ayrıca savaşlardan alınan ganimetlerden de önemli ölçüde pay alırdı. Dolayısıyla kendisini zekat verme derecesine getirecek az bir birikiminin veya küçük bir hurmalığının olması önemli bir şey değildi ki Hz. Ali (a.s) ona sahip olmasın.[1]

 

Hz. Ali’nin (a.s) fakir olduğu söyleniyorsa bununla, O’nun (a.s) haddinden fazla infak ettiği zamanlar kastedilmektedir. Ayet-i Kerime’de sözü edilen zekattan maksat, O hazretin bu durumlarından birine aittir. Bu da gösteriyor ki, Hz. Ali (a.s), namazda bile fakirlere yardım etmekten geri kalmazdı.

 

2- Kur’an-ı Kerim’in bir çok yerinde müstehap sadakalara da zekat denmiştir. Örneğin Mekki surelerin çoğunda geçen ‘zekat’ kelimesinden maksat müstehap zekattır.[2] Çünkü zekat, Peygamberimizin (s.a.a) Medine’ye hicretinden sonra farz kılınmıştır.[3]

 

Allame Tabatabi el-Mizan’da şöyle buyuruyor: ‘Bugün zekat denilince akla sadaka değilde farz zekat geliyorsa bu, Arap lügatında zekatın sadaka manasına gelmemesinden kaynaklanmıyor; bunun nedeni İslamın üzerinden geçen1400 küsür senelik sürede müteşerri’[4] ve Müslümanların zekatı farz amel için kullandıklarından dolayıdır. Yoksa Peygamberimizin (s.a.a) döneminde zekat kendi lugat manasında kullanılıyordu. Zekatın lügat manası ise onun hem ıstılahî manasını kapsıyordu, hem de sadaka manasını. Zekat gerçekte lügatta özellikle namazın karşısında yer alırsa Allah yolunda infakta bulunmak ve onun anlamlısı manasına gelir. Nitekim bu konu geçmiş Peygamberlerin durumunu anlatan ayetlerden de açık bir şekilde anlaşılmaktadır.’[5]

 

Müfessirlerin çoğunluğu[6] Hz. Ali’nin (a.s) rüku halinde yüzüğünü fakire infak ettiği konusunda nazil olan Maide suresinin 55. ayetinin bu türden olabileceğini söylüyorlar.

 

Hz. Ali’ye (a.s) farz zekat düşmediğini farzetsek bile yüzüğünü fakire vermesi, O’nun (a.s) sadaka ve müstehap infaklarından biri olabilir.



[1] - Tefsir-i Nümune, c.4, s.429

[2] - Neml/3, Rum/39, Lokman/4, Fussilet/7 vs. ayetler.

[3] - Tefsir-i Nümune, c.4, s.430

[4] - İlim ve şeriatta âlim olan. Şeriatla amel eden

[5] - el-Mizan (Farsça tercümesinden), c.6, s.11

[6] - Tefsir-i Nümune, c.4, s.424

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Cennette uyumak mümkün müdür?
    31928 Eski Kelam İlmi 2012/01/18
    Uyku bedenin taşıdığı yorgunluklara verdiği tabii bir reaksiyondur ve bildiğimiz gibi cennete giren hayırsever insanlar Kur’an-ı Kerim’in açıkça belirttiği üzere orada hiçbir yorgunluğa duçar olmayacaktır. Bu nedenle, rivayetlerde açıklandığı üzere cennete giren insanlar ölüm, uyku, rahatsızlık ve fakirlik gibi maddî dünyayla irtibatlı hususlarla karşılaşmayacaktır. ...
  • Tütün (sigara ve nargile içmek) kullanmanın hükmü nedir?
    9211 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/10/30
    Hz. Ayetullah Mehdi Hadevi Tahrani’nin (ömrü uzun olsun) belirtilen soru hakkındaki görüşü şudur: “Tütün kullanmak, zararlı olması nedeniyle mutlak olarak haramdır.” Belirtmek gerekir ki; Ayetullah Mehdi Hadevi Tahrani’nin tütün kullanımının haram olduğuna değin fıkhî fetvasının delili onun zararlı olmasıdır ve Ayetullah Mekarim Şirazi’nin fetvasının fıkhî dayanağı da tütünün zararlı ...
  • Hamd suresinden sonra Elhamdülillah Rabbi’l-Alemin söylemek sadece tabi olanlar için mi müstehaptır, yoksa cemaat imamı için de müstehap mıdır?
    7584 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/01/18
    Hz. Ayetullah Uzma Hamaney’in (ömrü uzun olsun) Bürosu:Tabi olanlar için müstehaptır.  Hz. Ayetullah Uzma Sistani’nin (ömrü uzun olsun) Bürosu:Namazda müstehap olan şey, imamın arkasında namaz kılan fertlerin imamın Hamd suresini okumasının ardından Elhamdülillah Rabbi’l-Alemin cümlesini söylemesi ve namazda tevhid suresini şahsen okuyan kimsenin de ”kezalik Allah” ...
  • İslam devletinde medeni kurumların yeri nedir?
    7820 Düzenler 2010/12/04
    Toplumda halk kitleleriyle devlet arasındaki kuruluşlara medeni kurumlar denir. Köy ve şehirlerdeki kooperatifler, dernekler, spor kulüpleri ve birlikler (okul-aile birliği gibi) vb. medeni kurumlara örnek teşkil etmektedirler. Medeni kurumların varlığı halkçı düzenlerin temel özelliklerinden biridir. Bir işi ve mesleği olan herkes bu kurumlara üye olabilirler. Medeni kurumlar, toplumsal ...
  • Acaba istimna (mastürbasyon) günah mıdır? Ondan kurtulmanın yolu nedir?
    542892 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2008/06/22
    İstimna (mastürbasyon) diye bilinen kendini tatmin etme büyük günahlardandır ve haramdır[i] ve ağır bir cezası vardır.İstimna ve kendini tatmin etmenin en güzel yolları pratik risalelerde şartları açıklanan evliliktir (daimi ve ya geçici). ...
  • Acaba mezi, vezi, vedi necismidir?
    7662 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2019/04/07
    İnsan bedeninde idrar yolundan meni ve idrar dışında dışarı çıkan sıvılar bir kaç kısma ayrılır: Büyük abdesten sonra açığa çıkan ve azda olsa yapışkanlık taşıyan sıvı; bu sıvı “vedi” olarak adlandırılır. Cinsel birliktelik sırasında orgazm öncesi ve meninin gelmesinden önce açığa çıkan sıvı; bu ...
  • evlenmek ve aile yuvasını kurumak, tarihin ilk başlarından beri insan yaşamının en önemli meselelerinden ve Beşiri toplumların en köklü erkânlarından olmuştur. Böyleli önemli konuların dirayet ve akli kurallar çerçevesinde gerçekleştirilmesinin gerekliliği açıktır. Zira bir ailenin geleceği ve yazgısı evlenmek olgusuyla başlıyor. Bu olgu kendi akıbetinde binlerce konuyu; neslin türenmesi, eğitim, ...
    8877 Pratik Ahlak 2010/11/08
    evlenmek ve aile yuvasını kurumak, tarihin ilk başlarından beri insan yaşamının en önemli meselelerinden ve Beşiri toplumların en köklü erkânlarından olmuştur. Böyleli önemli konuların dirayet ve akli kurallar çerçevesinde gerçekleştirilmesinin gerekliliği açıktır. Zira bir ailenin geleceği ve yazgısı evlenmek olgusuyla başlıyor. Bu olgu kendi akıbetinde binlerce konuyu; ...
  • Bir yaratıcısı olmaksızın baştan beri tanrı nasıl mevcuttur?
    11230 Eski Kelam İlmi 2012/08/21
    Tanrının baştan beri nasıl mevcut olduğu sorusu, gerçekte neden tanrı kendi başına ve zatıyla vardır ve her varlığın bir yaratıcısı ve meydana getiricisi bulunmaktadır, diye belirtilen sorunun başka bir ifadesidir. Gerçekte soru şudur: Tanrı nasıl meydana gelmiş ve kim O’nu yaratmıştır? Cevap için birkaç soruya dikkat etmeniz ...
  • Bu asırda kızları köleliğe çekmek caiz midir?
    7131 Eski Kelam İlmi 2011/10/23
    Her şeyden önce köleliğin İslam dini tarafından temelleri atılan bir kurum olmadığını, bilakis bu fenomenin İslam’ın doğduğu çağda dünyanın tüm bölgelerinde yaygın olan bir realite olduğunu bilmeliyiz. İslam köle sahiplerine ciddi bir zarar vermeksizin ve mevcut toplumsal dengeyi ani ve hızlı bir girişimle ortadan kaldırmaksızın imkânların elverdiği ölçüde ve ...
  • Günahta ısrar etmek cezanında artmasına neden olur mu?
    30297 Pratik Ahlak 2010/10/07
    Günahta ısrar etmek, deyimi iki manada kullanılmaktadır: 1)Günahı tekrarlamak, 2)Günah işledikten sonra tövbe ve istiğfar etmemek.Günahta ısrar etmenin çok kötü sonuçları vardır. Ayet ve rivayetlerde bu durum şiddetle kınanmış ve küçük günahın büyük günaha dönüşmesi, takva dairesinden çıkılması, bedbahtlık, itaat etmemek, insanı küfür ve ...

En Çok Okunanlar