Gelişmiş Arama
Ziyaret
22627
Güncellenme Tarihi: 2011/04/28
Soru Özeti
Allah’ın bir olduğunun akli delili nedir?
Soru
Allah’ın bir olduğunun akli delili nedir? (Allah neden birdir?)
Kısa Cevap

İbrahimi dinlerin en önemli ilkesi olan tevhid, Allah Teala’yı bir bilmek, Onun bir olduğunu kabul etmektir. Tevhidin zıddı Allah’a şirk koşmaktır. Allah’ın her türlü şerik, eş ve benzerinin olmaması, her türlü harici akli ve vehmi terkipten uzak olması ve terkipsizliğinin ispatı Onun birliğinin ve tevhidinin ispatı dairesine girer.

Allah’ın birliğine birçok akli delil getirilmiştir. Vahdet burhanı, nazm (alemdeki düzen) burhanı, Peygamberlerin birliği burhanı, eş ve benzerinin olmadığı burhanı, Allah’ın muhtaç olmadığı burhanı ve terkipsiz ve sınırsız olması burhanı gibi. Bizi Allah’ın birliğine götürecek en kestirme yol Onun ‘sırf’ varlık olmasıdır. ‘Sırf’ varlık ise sınırsızlığından dolayı hiçbir şekilde kendisinde varlığın mahiyet ve haddinin olmadığı varlıktır. Vacibin şeriki olursa her birinin kendine özgü kemali olacak ve ötekinin sahip olduğu kemale sahip olmayacaktır. Bu da Allah’ın sınırsız ve sırf varlık olmasıyla çakışacaktır. Öyleyse başka bir Allah’ı farzetmek imkansızdır ve Allah’ın şeriki yoktur.

Ayrıntılı Cevap

Tevhid, İslam dininin, hatta İbrahimi dinlerin en önemli ilkelerinden biridir.

Tevhid lugatte bir bilmek manasına gelirken, kelamcıların ıstılahında Allah Teala’yı bir bilmek ve bir olduğunu kabul etmek demektir. Bunun tam karşısında Kur’an-ı Kerim’in büyük zulüm [1] ve bağışlanmayacak günah [2] diye nitelediği şirk vardır.

Tevhidin, zat, sıfat ve fiilerde (yaratıcılık ve rububiyette) tevhid, ibadi tevhid, malikiyet, hakimiyet ve kanun koymada tevhid ve itaatta tevhid olmak üzere çeşitli mertebeleri vardır. Aşağıda zatta tevhid ve burhanlarını kısaca ele alacağız.

Zatta Tevhid

Tevdin bu mertebesi vahid ve ahad tevhid olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. Vahidi tevhid yani varlığın zorunluluğu, bir varlığı gerekli görmek ve her türlü şerik, eş ve benzeri olduğunu reddetmek demektir. Ahadi tevhid ise harici akli ve vehmi terkibi reddetmek, Allah’ın terkipsiz olduğunu ispat etmektir. Yani Allah-u Teala, başka bir ferdi olmayan (bir ferdde sınırlı olan külli), vacib-ul vücudun (zorunlu varlığın) külli mefhumundan bir ferd değildir. Hatta Onun başka bir ferdini düşünmek imkansızdır. Felsefede böyle bir vahdete vahdet-i hakikiyye-i hakka denmektedir. Bunun karşısında adet, cins,tür vb. vahdetler vardır.

Zati Tevhidin Burhanları

Allah-u Teala’nın zatının tevhidi için birçok akli delil söylenmiştir. Kur’an ve rivayetlerde de birçok delil gelmiştir. Aşağıda bu delillerden bazılarını getiriyoruz:

1- Alemdeki Düzen Burhanı: Alemde iki tedbir ve irade söz konusu olsaydı bozukluk ve düzensizlik ortaya çıkardı. Alemde düzensizliğin olmaması Allah-u Teala’nın zatının vahdetini gösterir. [3] Belirtmek gerekir ki, bu delil her şeyden önce bir yaratıcı ve müdebbiri ispat etse de ondan zatın vahdetini de ispat edebiliriz.

2- Peygamberlerin Vahdeti Burhanı: Birden fazla vacib-ul vücud olsaydı, onlarda insanların hidayeti için mutlaka peygamberler gönderirlerdi. Oysa şimdiye kadar böyle bir şey olmamıştır. [4] Başka bir ifadeyle, farzedilen şerikin peygamber göndermemesi, şerikin mülkünün saltanatının eserlerinin görülmemesi ve şerikin fiil ve sıfatlarının bilinmemesi şerikin olmadığına delildir. [5]

3- Eş ve Benzerinin Olmaması: Allah’ın zatı her yönden sınırsızdır ve tüm kemallere sahiptir. [6] O hangi yönden farzedilirse farzedilsin sonsuz bir varlıktır. Bulunmadığı bir yer ve bir zaman, sahip olmadığı bir kemal yoktur. [7] Onun haddi ve sınırı yoktur, Kur’an buyuruyor: ‘O, göklerde ve yerde tek Allah'tır.’ [8] ve ‘Artık nereye dönerseniz dönün, orada Allah'a dönmüş olursunuz.’ [9] O her yerdedir ve zaman ve mekan gibi herhangi bir had ve sınırla sınırlanmaz. [10] Eğer başka bir Allah olduğunu farzetsek onunda vacib-ul vücud gibi zatının, ortak ve farklı yönlerinin olması gerekir. Allah’ın varlığının sırf ve sonsuz olması ve sınırsız kemalinden dolayı eşi ve benzeri yoktur. Dolayısıyla başka bir ilahın olması imkansızdır. [11]

4- Allah’ın Muhtaç Olmaması: Allah’ın varlığında hiç bir şeklide muhtaçlık yoktur. Onun Muhtaç olmaması demek herhangi bir şeyle bileşiminin de olmaması demektir. Zira bileşenleri olan varlık parçalarına muhtaç olacaktır. Öyleyse Allah’ın muhtaç olmaması zat tevhidinin vacib-ul vücudun terkipsiz olduğu manasına gelmektedir. [12]

5- Tarkipsizlik ve Allah’ın Sınırsız Olması Burhanı: Burada ve başka yerlerde söylendiği gibi Allah-u Teala’nın varlığı sırftır ve sırf varlık, varlığının sınırsızlığından dolayı Onun için hiçbir şekilde mahiyet ve had düşünülemez. Vacib’in şeriki olursa her birinin kendine özgü kemalleri olacaktır ve birinde olan kemal diğerinde olmayacaktır. Öyleyse her birinin sahip olduğu ve olmadığı bileşenleri vardır ki bu şekilde bir bileşim (sahip olma ve olmama bileşeni, başka bir deyişle varlık ve yokluk) en kötü bir bileşimdir. [13] Bu esasa göre mümkün-ül vücud, varlığının sınırından dolayı Allah’ın yanında yer alamaz. Çünkü Allah-u Teala’nın terkipsizliği ve sınırsızlığı Onu şerikten beri kılmıştır. [14]  



[1] - ‘An o zamanı ki hani Lokmân, oğluna öğüt verirken oğulcağızım demişti, Allah'a şirk koşma; şüphe yok ki şirk, elbette pek büyük bir zulümdür.’ (Lokman/13)

[2] - ‘Şüphe yok ki Allah, kendisine eş tanıyanları bağışlamaz, ondan başka dilediğinin bütün suçlarını bağışlar.’ (Nisa/48).

[3] - Bkz: Enbiya/22, Müminun/91.

[4] - Bkz: Ahkaf/4, Enbiya/25.

[5] - Nehc-ul Belaga, 31. Mektup.

[6] - Bkz: Nasır Mekarim Şirazi, Akide-i Yek Müselman, s.38, Matbuati-i Hedef, 1. Baskı.

[7] - Bkz: Nasır Mekarim Şirazi, Huda Ra Çegune Beşinasim?, s.42, İntişarat-ı Muhammedi (s.a.a), 1343.

[8] - En’am/3

[9] - Bakara/115

[10] - Nasır Mekarim Şirazi, Akide-i Yek Müselman, s.43.

[11] - Bkz: Tevhid suresi ve Şura/11.

[12] - Allah’ın muhtaç olmadığına dair Kur’an’da ayetler var. Örneğin: ‘Allahsa, odur müstağnî ve hamde lâyık olan.’ (Fatır/15).

[13] - Abdullah Cevadi Amuli, Şerh-i Hikmet-i Mütealiye (Esfar-ı Erbaa), c.6, Beh:1, s.433-434, İntişarat-ı ez-Zehra.

[14] - Daha fazla bilgi için bkz: Dizin: Vacib-ul Vücudun Yanında Mümkün-ül Vücud, soru:80 (site:1862); Dizin: Allah’ın Varlığının Sonsuz Olması, soru:7197 (site:7338)

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Cennette uyumak mümkün müdür?
    31928 Eski Kelam İlmi 2012/01/18
    Uyku bedenin taşıdığı yorgunluklara verdiği tabii bir reaksiyondur ve bildiğimiz gibi cennete giren hayırsever insanlar Kur’an-ı Kerim’in açıkça belirttiği üzere orada hiçbir yorgunluğa duçar olmayacaktır. Bu nedenle, rivayetlerde açıklandığı üzere cennete giren insanlar ölüm, uyku, rahatsızlık ve fakirlik gibi maddî dünyayla irtibatlı hususlarla karşılaşmayacaktır. ...
  • Tütün (sigara ve nargile içmek) kullanmanın hükmü nedir?
    9211 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/10/30
    Hz. Ayetullah Mehdi Hadevi Tahrani’nin (ömrü uzun olsun) belirtilen soru hakkındaki görüşü şudur: “Tütün kullanmak, zararlı olması nedeniyle mutlak olarak haramdır.” Belirtmek gerekir ki; Ayetullah Mehdi Hadevi Tahrani’nin tütün kullanımının haram olduğuna değin fıkhî fetvasının delili onun zararlı olmasıdır ve Ayetullah Mekarim Şirazi’nin fetvasının fıkhî dayanağı da tütünün zararlı ...
  • Hamd suresinden sonra Elhamdülillah Rabbi’l-Alemin söylemek sadece tabi olanlar için mi müstehaptır, yoksa cemaat imamı için de müstehap mıdır?
    7584 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/01/18
    Hz. Ayetullah Uzma Hamaney’in (ömrü uzun olsun) Bürosu:Tabi olanlar için müstehaptır.  Hz. Ayetullah Uzma Sistani’nin (ömrü uzun olsun) Bürosu:Namazda müstehap olan şey, imamın arkasında namaz kılan fertlerin imamın Hamd suresini okumasının ardından Elhamdülillah Rabbi’l-Alemin cümlesini söylemesi ve namazda tevhid suresini şahsen okuyan kimsenin de ”kezalik Allah” ...
  • İslam devletinde medeni kurumların yeri nedir?
    7820 Düzenler 2010/12/04
    Toplumda halk kitleleriyle devlet arasındaki kuruluşlara medeni kurumlar denir. Köy ve şehirlerdeki kooperatifler, dernekler, spor kulüpleri ve birlikler (okul-aile birliği gibi) vb. medeni kurumlara örnek teşkil etmektedirler. Medeni kurumların varlığı halkçı düzenlerin temel özelliklerinden biridir. Bir işi ve mesleği olan herkes bu kurumlara üye olabilirler. Medeni kurumlar, toplumsal ...
  • Acaba istimna (mastürbasyon) günah mıdır? Ondan kurtulmanın yolu nedir?
    542892 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2008/06/22
    İstimna (mastürbasyon) diye bilinen kendini tatmin etme büyük günahlardandır ve haramdır[i] ve ağır bir cezası vardır.İstimna ve kendini tatmin etmenin en güzel yolları pratik risalelerde şartları açıklanan evliliktir (daimi ve ya geçici). ...
  • Acaba mezi, vezi, vedi necismidir?
    7662 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2019/04/07
    İnsan bedeninde idrar yolundan meni ve idrar dışında dışarı çıkan sıvılar bir kaç kısma ayrılır: Büyük abdesten sonra açığa çıkan ve azda olsa yapışkanlık taşıyan sıvı; bu sıvı “vedi” olarak adlandırılır. Cinsel birliktelik sırasında orgazm öncesi ve meninin gelmesinden önce açığa çıkan sıvı; bu ...
  • evlenmek ve aile yuvasını kurumak, tarihin ilk başlarından beri insan yaşamının en önemli meselelerinden ve Beşiri toplumların en köklü erkânlarından olmuştur. Böyleli önemli konuların dirayet ve akli kurallar çerçevesinde gerçekleştirilmesinin gerekliliği açıktır. Zira bir ailenin geleceği ve yazgısı evlenmek olgusuyla başlıyor. Bu olgu kendi akıbetinde binlerce konuyu; neslin türenmesi, eğitim, ...
    8877 Pratik Ahlak 2010/11/08
    evlenmek ve aile yuvasını kurumak, tarihin ilk başlarından beri insan yaşamının en önemli meselelerinden ve Beşiri toplumların en köklü erkânlarından olmuştur. Böyleli önemli konuların dirayet ve akli kurallar çerçevesinde gerçekleştirilmesinin gerekliliği açıktır. Zira bir ailenin geleceği ve yazgısı evlenmek olgusuyla başlıyor. Bu olgu kendi akıbetinde binlerce konuyu; ...
  • Bir yaratıcısı olmaksızın baştan beri tanrı nasıl mevcuttur?
    11230 Eski Kelam İlmi 2012/08/21
    Tanrının baştan beri nasıl mevcut olduğu sorusu, gerçekte neden tanrı kendi başına ve zatıyla vardır ve her varlığın bir yaratıcısı ve meydana getiricisi bulunmaktadır, diye belirtilen sorunun başka bir ifadesidir. Gerçekte soru şudur: Tanrı nasıl meydana gelmiş ve kim O’nu yaratmıştır? Cevap için birkaç soruya dikkat etmeniz ...
  • Bu asırda kızları köleliğe çekmek caiz midir?
    7131 Eski Kelam İlmi 2011/10/23
    Her şeyden önce köleliğin İslam dini tarafından temelleri atılan bir kurum olmadığını, bilakis bu fenomenin İslam’ın doğduğu çağda dünyanın tüm bölgelerinde yaygın olan bir realite olduğunu bilmeliyiz. İslam köle sahiplerine ciddi bir zarar vermeksizin ve mevcut toplumsal dengeyi ani ve hızlı bir girişimle ortadan kaldırmaksızın imkânların elverdiği ölçüde ve ...
  • Günahta ısrar etmek cezanında artmasına neden olur mu?
    30297 Pratik Ahlak 2010/10/07
    Günahta ısrar etmek, deyimi iki manada kullanılmaktadır: 1)Günahı tekrarlamak, 2)Günah işledikten sonra tövbe ve istiğfar etmemek.Günahta ısrar etmenin çok kötü sonuçları vardır. Ayet ve rivayetlerde bu durum şiddetle kınanmış ve küçük günahın büyük günaha dönüşmesi, takva dairesinden çıkılması, bedbahtlık, itaat etmemek, insanı küfür ve ...

En Çok Okunanlar