Gelişmiş Arama
Ziyaret
9867
Güncellenme Tarihi: 2008/03/26
Soru Özeti
İnsanın yaratılış hedefi nedir?
Soru
Yahova şahitleri adında bir grup vardır. Bu gruptan birisi son zamanlarda şöyle bir soruyu gündeme getirmiştir:
1) Allah’ın bu âlemi yaratma hedefi ve amacı nedir?
Şöyle bir örnek vermektedir: Ben çay içmek istiyorum ve bunun için önce bardağı tasarladım ve daha sonra onu yaptım ve onunla çay içmekteyim. Buna göre bardağı yapmaktaki hedef ve amacım, onunla çay içmektir. Bu âlemin yaratılışında da Allah’ın hedef ve amacı uyum içinde olmalıdır.
2) Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyurmaktadır: “Ben insanları ve cinleri bana ibadet etmeleri için yarattım.” Eğer insanların yaratılışındaki hedef ve amaç, onların Allah’a ibadet etmeleri ise; zihinlerde şöyle bir soru oluşmaktadır: Günümüzde insanların birçoğu Allah’a ibadet etmemektedirler. Allah’ın yaratmasında bir hata mı vardır? Niçin ibadet üzerine tasarlanan varlık ibadet etmemektedir?
Şöyle bir örnek vermektedir: Ben yayınlanan çeşitli programları izlemek için bir televizyon yaptım ve kendi tasarımda bu hedefi göz önünde tutmaktayım. Televizyonu yaptıktan sonra, onun benim amacıma uygun olmadığını ve başka bir hedef için çalıştığını gördüm. Böylesi bir durumda yaptığım tasarıda mutlaka bir hatanın olduğunu söyler ve bu tasarıyı tekrar yenilerim. Bu örneğin aynısını, Allah’ın insan üzerinde yaptığı tasarıda da bir hatanın olduğu şeklinde söyleyebilir miyiz?
Yahova şahitleri hakkında bilgi verebilir misiniz? Bu grup hakkında elimizde bir kaynak var mıdır?
Kısa Cevap

Yahova şahitleri, Hıristiyanlığa ait bir fırkadır ve insanın yaratılış hedefi, Allah’ın isim ve sıfatlarının âlemdeki tecellisi, insan ve din hakkında sapık görüşleri vardır. Yaratılışın hedefi, Allah’a ibadet edilmesi içindir ve bir eğitim kurumundaki hedeflerin gerçekleşmesi için bütün öğrencilerin uzmanlık derecesine ulaşması gerekmediği gibi yaratılış hedefinin de gerçekleşmesi için bunun bazı şahıslar tarafından yapılması yeterlidir. Eğitim kurumunda, birçok kimse nispi ölçüde ilim elde etmekte ve uzmanlaşmaktadırlar. İlahi peygamberler ve evliyalar da insanın yaratılış hedefinin en son amacının gerçekleşmesindeki en güzel örneklerdir.

Ayrıntılı Cevap

Yahova şahitleri, Hıristiyanlığa bağlı bir mezheptir ve dünya ülkelerinin birçoğunda geniş çaplı çalışmaları vardır. Şimdiye kadar söylenenlere göre yaklaşık 13 milyon üyesi vardır. Merkezleri Amerika’dadır.

Bu fırkanın kurucusu Çarliz Tiz Rasıldır ve onu 1980 yılında kurmuştur.

Onlar bayan rahiplerden geniş bir şekilde faydalanmaktadırlar. En önemli araçlarından birisi ev kiliseleri oluşturmaktır. Bu grubun faaliyetleri günden güne artmaktadır. Hedeflerinden birisi de Hıristiyanlığın dostluk ve barışçıl bir din ve İslam’ın da sert ve savaşçı bir din olduğu şeklinde propaganda yapmaktır. Bu grup, kendi inançlarına göre yazılmış olan “Yeni dünyanın tercümesi” adlı sözde mukaddes bir kitabın yayınlayarak sesli ve görüntülü materyallerle gençler üzerinde etkili olmaya çalışmaktadırlar. [1]

Bu fırkanın, Hıristiyanların da kabul etmedikleri inançları, “Ebedi Hayata Hidayet Eden Hakikat”, “Sizleri Mutlu Edecek Bir Müjde” ve “Deniz Feneri” kitaplarında bulunabilir.

 

Bu fırkanın bazı inançları:

1. Şeytan bu dünyanın görünmez yöneticisidir.

2. İnsanın ruhu yoktur ve o öldüğü zaman, kıyamet günü dirilmesi için ondan bir şey kalmaz.

3. Allah, merhametli olduğu için insanları cehenneme atarak cezalandıramaz… [2]

Sorulan soru onların şu inançlarıyla ilgilidir:

“Allah’ın yeryüzünü yaratmasındaki hedefi, insanların sonsuza kadar onun üzerinde hayattan tat almaları içindir ve bu hedef, ileride bu dünyada oluşacak bir cennette gerçekleşecektir. [3]

Sorulan iki sorunun sonucu şundan ibarettir: Kuran’da zikredilen yaratılışın hedefine (Allah’ın cin ve insanlar tarafından ibadet edilmesi) baktığımızda, bu hedefin gerçekleşmediğini görmekteyiz. Çünkü insanların çoğunluğu Allah’a ibadet etmemektedirler.

Cevap:

Akli ve şer’i delillere göre, Allah’ın zatı ve sıfatları vardır ve bunlar sıralarına göre bazı etkileri vardır. Allah’ın sıfatlarının tecellisi olan âlemlerin ve varlıkların yaratılması da bu etkiler arasında yer alır. Bu yaratıklar içerisinde Allah-u Teala, ilahi isimlerin tecellisi olabilecek bir varlığı yaratmıştır ve o da insandır. Kendi iradesiyle doğru veya yanlış yolda ilerleyebilecek ve Allah’ın emirlerine ilmi ve ameli açılardan uyarak onun yeryüzündeki halifesi olabilecek bir varlık.

Acaba insanlar, ne ölçüde bu kemale ulaşarak bu hedefi gerçekleştirmişlerdir?

1. İnsanlığın genel gidişi kemale doğrudur. İnsanların geneli fıtratlarını izlemektedirler ve eğer hata ve yanlış varsa bu, daha çok yöneticilerin, fikri önderlerin ve kötü insanların, insanlığın genel hayat çizgilerini saptırmaları ve kurnazlık ve hileyle ubudiyet yolundan alı koymaları sonucundadır.

2. Bir eğitim kurumunun hedeflerinin gerçekleşmesi için bütün öğrencilerin uzmanlık derecesine ulaşması gerekmediği gibi yaratılış hedefinin de gerçekleşmesi için bunun bazı şahıslar tarafından yapılması yeterlidir. Eğitim kurumunda, birçok kimse nispi ölçüde ilim elde etmekte ve uzmanlaşmaktadırlar. İlahi peygamberler ve evliyalar insanın yaratılış hedefinin en son amacının gerçekleşmesindeki en güzel örneklerdir.

3. İnsanın, televizyon gibi iradesiz araçlara benzetilmesi, yanlış bir benzetmedir. Bu araçları yapan insandır ve bazen ilminin yetersiz olmasından dolayı yapıp kullandığı bir alet hakkında yapmış olduğu hesapların yanlış olduğunu itiraf etmekte ve o aleti yeniden tasarlamaktadır. Ama insanın yaratıcısı Allah Teala’dır ve O’nun bilgisi her şeyi kuşatmıştır. O, varlıkları en ince ayrıntılarına kadar bilmektedir bu yüzden tasarısında en ufak bir hatası olamaz.

Burada şöyle bir soru ortaya atılabilir: Günümüzde insanların çoğunun Allah’a ibadet etmiyorlar; eğer Allah, yaratılışın bütün sırlarını biliyorsa, neden O’nun yarattığı insan yaratılışın hedefi olan ibadeti yerine getirmemektedir? Cevap olarak şöyle söyleyebiliriz: Allah, insanlarla birlikte melek adında başka bir varlık da yaratmıştır. Melekler hiçbir zaman O’na isyan etmemekte ve sürekli O’na itaat etmektedirler. Allah, eğer isteseydi, önceden de yaptığı gibi, sadece kendisine ibadet edecek bir varlığı yaratabilirdi. Ama O, irade ve özgürlüğüyle ve hür seçeneğiyle O’na ibadet edecek bir varlık yaratmak istemiştir. Öylesine bir özgür varlık ki bütün isyan etme imkânlarına sahip olmasına rağmen ona doğru yönelip onun emirlerine boyun eğsin. Eğer günümüzde bir grup O’na itaatsizlik ediyorsa, Allah’ın insana verdiği iradenin sonucundadır ve bu yapılan tasarıda bir hatanın olmasından dolayı değildir. Yani Allah insan ve cinleri her türlü ibadet için değil hür iradeye dayalı bir ibadet için yaratmıştır. Hür iradeye dayalı ibadetin ise aynen bir makine de olduğu gibi her zaman aynı şekilde vuku bulması düşünülemez.

Diğer yandan da eğer ekollerin ve mezheplerin birbirlerine karşı suçlamalarını bir kenara bırakarak daha geniş açıdan bakacak olursak, hatta bugün dahi, büyük bir çoğunluğun, her grubun kendi inancına göre, Allah’a ibadet ettiğini göreceğiz.

İslam dininin öğretilerine göre, Peygamber’den sonra uyulması gereken hak din İslam’dır. Ama İslam dışındaki bazı gruplara İslam ulaşmamış veya kötü tanıtılmışsa kendi inançlarına uymada mazurdurlar.

Bunlardan başka Allah’ın, salih kullarına, geleceğin iyilerin elinde olacağı, insanlığın bütün sorunlarının çözüleceği ve ezici çoğunluğun İslam’ın öngördüğü şekilde Allah’a ibadet edeceği vaadini verdiğine inanmaktayız ve geleceğin iyilerin elinde olacağı vaadi diğerr ilahi dinlerde de vardır.

Vaat edilen o gündeki huzur gerçekte, Allah’a hakkınca ibadet etme ve saadet ve kemal merhalelerini kat etme için ortamın hazırlanmasıdır. Kuran-ı Kerim’in de buyurduğu gibi: “Allah, sizlerden iman edip iyi davranışlarda bulunanlara, kendilerinden öncekileri sahip ve hâkim kıldığı gibi onları da yeryüzüne sahip ve hâkim kılacağını, onlar için beğenip seçtiği dini (İslâm'ı) onların iyiliğine yerleştirip koruyacağını ve (geçirdikleri) korku döneminden sonra, bunun yerine onlara güven sağlayacağını vaat etti. Onlar bana kulluk ederler; hiçbir şeyi bana eş tutmazlar.” [4]

İlgili konular:

1. Yaratılışın Hedefi, no: 1632, site: 1711.

2. İnsan ve Âlemin Yaratılış Hedefi, no: 1052.

3. İnsanın Yaratılış Hedefi, no: 2263, site: 2401.



[1] Güneş ve Gölgeler, s: 315, Muhammed Taki Feali.

[2] Hıristiyanların siyasetleri, daha fazla bilgi için Hıristiyanlığın ansiklopedisi ve www.ngoic.com sitelerine başvurabilirsiniz.

[3] “Allah-u Teala, meleklere, şehvet olmaksızın akıl ve hayvanlara da, akıl olmaksızın şehvet vermiştir. Ama insanoğluna her ikisini de vermiştir. Onlardan kimin aklı şehvetine galip gelirse, o meleklerden daha hayırlı olacak ve kimin de şehveti aklına galip gelirse, o da hayvanlardan daha aşağı olacaktır.” (Vesail-uş Şia, c: 15, s: 209) Alulbeyt baskısı, H. 1409. Kum

[4] Nur suresi 55. ayet: وَعَدَ اللَّهُ الَّذِینَ آمَنُوا مِنکُمْ وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ لَیَسْتَخْلِفَنَّهُم فِی الْأَرْضِ کَمَا اسْتَخْلَفَ الَّذِینَ مِن قَبْلِهِمْ وَلَیُمَکِّنَنَّ لَهُمْ دِینَهُمُ الَّذِی ارْتَضَى لَهُمْ وَلَیُبَدِّلَنَّهُم مِّن بَعْدِ خَوْفِهِمْ أَمْنًا یَعْبُدُونَنِی لَا یُشْرِکُونَ بِی شَیْئًا

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Dua psikolojisi hakkındaki kaynakları tanıtır mısınız?
    5662 Pratik Ahlak 2010/10/12
    Dua psikolojisi hakkındaki kaynaklar üç kısımdır:a)Din psikolojisini genel olarak ele alan kaynaklar.Ancak bunlardua psikolojisini özel olarak işlememişlerdir. Örneğin William James’inyazdığı, Muhammed Kaini’nin tercüme ettiği ‘Din ve Revan’ (Din ve Ruh) ve Mesut Azerbaycani’nin yazdığı ‘Revanşinasi-i Din’ (Din Psikolojisi) bu türendir.
  • İçlerinde birkaç iyi ve takvalı kimse var diye günahkâr bir topluma azabın gelmesi gecikebilir mi veya tümüyle uzaklaşabilir mi?
    6581 Tefsir 2012/02/18
    Kur’an-ı Kerim’de ve rivayetlerde, günahkâr bir topluma azabın gelmesinin gecikmesi veya tümüyle uzaklaşmasının bazı nedenlerine değinilmiştir. Aşağıda onlardan birkaçını örnek olarak getiryoruz:1- Peygamberin ve İstiğfar edenlerin varlığı: ‘Oysa sen içlerinde oldukça onları azaplandırmaz ve yine bağışlanma dilerlerken Allah onlara azap vermez.’
  • Müslüman (Muslim) sözcüğünün anlamı nedir?
    73693 Tefsir 2009/10/18
    Kuran-ı Kerim’de Müslüman Allah Teala’nın emirleri karşısında mutlak bir teslimiyet içinde olan kişi anlamına gelir. Müslüman olmak kâmil halisane bir tevhit inancına sarılmayı ve her türlü şirk ve ikili tapınmadan uzak durmayı gerektirir. İşte bu yüzden Kuran-ı Kerim, Hz. İbrahim’i (a.s), Müslüman olarak tanıtmaktadır.
  • İnsan kendi güvenlik ve huzurunu bozan diğer varlıklar karşısında ne tür bir tepki göstermelidir?
    8309 Hayvan Barındırmak Ve Avlamak 2013/03/09
    Eziyet ve rahatsız eden haşerelerin eziyet ve rahatsızlıklarını önleme hakkında ilk önce iki noktaya işaret edilecek ve sonra İslami kaynaklardan alınmış iki tavsiye verilecektir: 1. Tabiat çarkında insanların tüm varlıklar ile en azından hâlihazırda barışçıl bir şekilde yaşaması olanaksızdır. Biz; insanlar ve yırtıcı hayvanların bir şehirde hiçbir ...
  • Gıybeti dinleyen gıybet edenin günahına ortak mıdır?
    3965 Gıybet, Hakaret Ve Gözetleme 2020/01/20
  • Hz. Masumların (a.s) fiil ve sözlerinin delil oluşunun ölçüsü ne kadardır?
    7831 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2012/06/16
    İslam’ın muteber delillerinden biri Hz. Peygamber (a.s) ve diğer masumların sünneti olup tüm Müslümanlar için Kur’an ayetleri gibi delil teşkil eder ve sünnet masumun söz, fiil ve tavrı diye üç şekilde yer alır. Hadis ve rivayetlerde belirtilen masumların söz ve konuşmaları “masumun sözü” onların yaptığı amel ve ...
  • Hayvana dönüşme nasıl olmaktadır ve şuan yeryüzünde bulunan hayvanlar, hayvana dönüşmüş olan insanlar mıdır?
    27095 Tefsir 2009/05/17
    “Mesh” sözlükte, bir şekilden daha kötü bir şekle dönüşme anlamına gelmektedir; Kuran ve hadis teriminde ise, bazı günahkâr (bazı özel günahlara sahip) kimselere ve ümmetlere nazil olan bir çeşit azaptır.Mesh olan insanlar hayvan (maymun, domuz vb.) şeklindedirler; yani işlemiş olduğu günahın hayvansal şeklini bu dünyada onun insanî şeklinin üzerine ...
  • Kadın evladına süt vermeden dolayı kocasından ücret talep edebilir mi?
    6000 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/04/04
    Şu noktaya dikkat etmek zorunludur: İslam’da fıkhî hükümler ve ahlakî usuller birbirini tamamlar ve aralarında hiçbir ayrılık ve uyuşmazlık bulunmaz.[1] Bundan dolayı fertlerin hakkı sıfatıyla bazı hükümler ispatlanmış olsa da ve yükümlü bu haktan fıkhî bir hüküm sıfatıyla istifade edebilse de, dinsel öğretilerde ahlakî ...
  • Eğer Allah bir ferdi severse, halkın geneli de onu sever mi?!
    11796 Eski Kelam İlmi 2012/01/23
    Her ne kadar Allah’ın salih kullarının sevgisini halkın kalbine aktardığını yansıtan rivayetler olsa da, halkın ekseriyetinin bir şahsı desteklemesi zorunlu olarak onun Allah tarafından onaylandığı anlamına gelmez. Öte taraftan halkın ekseriyetinin bir şahsa düşman olması da onun Allah’ın gözünde düştüğü ve O’nun nezdinde bir değeri olmadığı şeklinde ...
  • Ödünç (karz) olarak verdiğimiz malın humusunu vermeli miyiz?
    5612 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/06/14
    Söz konusu olan para kesb ve kazancından birikilmiş durumda ve humus yılı üzerinden geçmiş ise bütün taklidi Mercilerin bu bağlamdaki fetvası şöyledir: Humus yılının başı geldiği zamanda ödünç olarak vermiş olduğu parayı kolaylıkla (zahmetsizce) alınması mümkün ise o paranın humusunu çıkartmalısın. Ama eğer humus yılının geldiği sırada ödünç verilmiş olan ...

En Çok Okunanlar