Gelişmiş Arama
Ziyaret
9386
Güncellenme Tarihi: 2012/04/15
Soru Özeti
Ben kız ve erkeğin yükümlülük yaşının hangi esasa göre belirlendiğini öğrenmek istiyorum.
Soru
Merhaba. Ben kız ve erkeğin yükümlülük yaşının hangi esasa göre belirlendiğini öğrenmek istiyorum. Neden Ehli Sünnet kızların yükümlülük yaşışını tabii erginlik zamanına eş bilmekte, biz Şiiler ise bunun dokuz yaş olduğunu söylemekteyiz? Lütfen delilleri ile birlikte kapsamlı bir açıklama yapar mısınız?
Kısa Cevap

İslam’da yükümlülük yaşı erginlik esasınca belirlenmiştir. Yani erginlik alametleri (bu alametlerin en azı erkekler için cünüp olmak ve kızlar için adet görmektir) hâsıl olduğunda insan yükümlülük yaşına girmiş olur. Ama İslam dininde tabii alametler dışında erkek ve kızların erginliği için yaş ölçüsü de göz önünde bulundurulmuştur. O halde eğer kız ve erkek erginliğin tabii alametlerini taşımazlarsa ve şeriatta onların yükümlülüğü için belirlenmiş yaşa ayak basarlarsa, bir yükümlü gibi şer’i görevlerini yerine getirmeleri gerekir. Bundan dolayı, Ehli Sünnetin kızların erginlik yaşını tabii erginlik ile eş bilmesi ve Şia’nın ise bunu dokuz yaşı olarak bilmesi diye bir şey söz konusu değildir. Eğer kız adet görürse veya hamile olursa bütün mezheplere göre ergin olmuş sayılır ve Ehli Sünnetin kızın yükümlülüğünün başlaması için belirttiği yaşa ulaşılmasının burada bir önemi yoktur.

Ayrıntılı Cevap

Erginlik tabii ve yaratılışsal bir durum olup kadın ve erkek demeden tüm insanlar hayatlarının bir merhalesinde ona ulaşır. Bu merhalede insan bedeninde somut bir takım değişiklikler meydana gelir. Bu bedensel değişikler fertlere, muhite, su ve havaya ve de beslenme türüne göre farklılık gösterir. Bu değişikliklerin bazıları sesin kalınlaşması, tenasül organı üzerinde katı tüylerin türemesi, erkeklerde meni çıkması ve kızların adet olmasıdır. İslam’da yükümlülük yaşı erginlik esasınca belirlenmiştir. Yani erginlik alametleri (bu alametlerin en azı erkeklerin cünüp olması ve kızların adet görmesidir) hâsıl olursa insan yükümlülük yaşına erer. Ama İslam dininde tabii alametlerin dışında erkek ve kızların erginliği için yaş ölçüsü de gözetilmiştir. O halde kız ve erkek erginliğin tabii alametlerini taşımazsa ve onlar için şeriatta belirlenen yaşa ererlerse, bir yükümlü gibi şer’i görevlerini yerine getirmeleri gerekir. Tüm Ehli Sünnet mezhepleri ve Şia’nın ittifak ettiği üzere[1] kız adet görürse[2] erginlik yaşına erer. Bu alamet dışında birtakım başka alametler de belirtilmiştir ve mezheplerin tümünün bu konuda görüş birliği taşımaması nedeniyle onları zikretmekten kaçınıyoruz. Bundan dolayı Ehli Sünnetin kızların yükümlülük yaşını tabii erginliğin başlamasına eş bilmesi ve Şia’nın ise sadece kızların dokuz yaşına ermesiyle yetinmiş olmasını söylememiz doğru değildir (elbette bazı ortamlarda kızlar dokuz yaşında bile tabii erginliğe ermektedir). Eğer kız adet görürse veya hamile kalırsa tüm mezheplerin görüşüne göre ergin olmuş demektir. Hatta bu durumda Ehli Sünnetin kızın yükümlülüğünün başlaması için belirttiği yaşa ermemiş olması bile önem haiz etmez.[3] O halde erginlik alametleri açısından Ehli Sünnet ile Şia arasında bir fark bulunmamaktadır. Sadece burada bulanan fark, Şia’nın kızların erginlik yaşı hususunda Ehli Sünnet ile ihtilaf etmesidir.

Erginlik Yaşı

Ehli Sünnet kızın erginlik yaşı hususunda Şia ile görüş ayrılığı taşır. Nitekim Ehli Sünnet mezhepleri arasında da bu görüş ayrılıkları açıkça görülmektedir.[4] Şii fakihlerin meşhur görüşüne göre kızların erginlik yaşı 9 Kameri yıl ve erkeklerin erginlik yaşı ise 15 Kameri yıldır.[5]

Kızların erginlik yaşı hakkında Ehli Sünnetin görüşü:[6]

Hanefi mezhebi: Onlar, kızın ve erkeğin erginlik yaşını Kameri 15 yıl bilmektedir. Elbette Ebu Hanife erkeğin erginlik yaşını 18 ve kızın ise 17 yıl bilmektedir.

Maliki Mezhebi: Erkek ve kız için 18 yılın bitmesi.

Şafii Mezhebi: Erkek ve kız için Kameri 15 yılın bitmesi.

Hanbelî Mezhebi: Erkek ve kız için Kameri 15 yılın bitmesi.          

 


[1] Ceziri, Abdu’l Heman, El-Fıkh ale’l Mezahibi’l Erbea ve Mezhebi Ehli Beyt, c: 2, s: 412, Daru’s Sakaleyn, 1419.

[2] Elbette hayız yaşının en az 9 olarak farzetmişlerdir; Kitabu’t Tahare, (Li’l İmam Humeyni), c: 1, s: 9.

[3] El-Fıkh ale’l Mezahibi’l Erbea ve Mezhebi Ehli Beyt, c: 2, s: 412,

[4] El-Fıkh ale’l Mezahibi’l Erbea ve Mezhebi Ehli Beyt, c: 2, s: 412,

[5] Tusi, Muhammed bin El Hasan, El- Mebsut, c: 3, s: 37; Şerayiu’l İslam, c: 1, s: 179; Camiu’l Mekasıd, c: 5, s: 180; Tezkiretu’l Fukeha, c. 14, s: 188, ;İ’zahu’l Fevaid, c: 2, s: 50; Keşfu’r rumuz fi şerhi Muhtasaru’n Nafi’i, c: 1, s: 552. 

[6] El-Fıkh ale’l Mezahibi’l Erbea ve Mezhebi Ehli Beyt, c: 2, s: 412; Fetava El- Ezher, c:10, s: 426; El- Movsuati’l Fıkhiyye, c: 2, s: 332; Vezareti’l ovgaf ve’ş Şuunu’l İslamiye bi’l Kuveyt:

وقد اختلف في سنّ البلوغ : فيرى الشّافعيّة والحنابلة وأبو يوسف ومحمّد من الحنفيّة ، وبرأيهما يفتى في المذهب ، والأوزاعيّ ، أنّ البلوغ بالسّنّ يكون بتمام خمس عشرة سنةً قمريّةً للذّكر والأنثى ' تحديديّة كما صرّح الشّافعيّة ' ، لخبر " ابن عمر.

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Berzahta veya kıyamette ezan okunacak mı?
    7765 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2012/04/03
    1- Berzah aleminde ezan okunması konusunda hadis kaynaklarında herhangi bir şey yoktur. 2- Bir rivayette İmam Bakır (a.s) şöyle buyuruyor: ‘Resul-i Ekrem (s.a.a) miraca gittiğinde geçmiş bütün Peygamberler Onun yanına geldiler. Cebrail, Allah’ın emriyle ezan okudu ve kamet getirdi.[1] 3- ...
  • Hz. Abbas su getirirken hangi şiiri okudu?
    15910 Büyük Şahsiyetlerin Siresi 2011/12/20
    Eskiden savaşçılar savaşlarda kendi safındakilere moral vermek, düşmanların da moralini bozmak için şiarlar verir, kahramanlık şiirleri okurlardı. İmam Hüseyin (a.s) ve ashabı da aşura günü anlamlı ve etkili şiarlar verir, kahramanlık şiirleri okurlardı. İmamın (a.s) değerli kardeşi Hz. Ebulfazl Abbas da aşura gününde güzel ve eşsiz şiirler ...
  • Erkek altın saat kullanabilir mi?
    32339 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/11/27
    Boyna altın zincir asmak, altın yüzük takmak ve ele altın kaplama saat takmak gibi altınla süslenmek[1] erkeğe haramdır ve bunlarla namaz kılmak da namazı bozar.[2] Elbette altın saat ve altın zincir sadece ...
  • Erkek karısını dışarıda çalışmaya mecbur edebilir mi?
    12865 Pratik Ahlak 2011/01/17
    Aile düzeninde masrafların karşılanması erkeğin vazifesi olup, erkek bu konuda karısını çalışmaya zorlayamaz. Ama kadın kocasının rızasını kazanmak için yapacağı her işin karşılığında çok sevap alır, ancak yapacağı iş dini kural ve ölçülerle çelişmemelidir. ...
  • Melekler her yıl kadir gecesinde amel defterlerimizi İmam Mehdi’nin (a.s) huzuruna takdim ediyorlar mı? İmam (a.s) onları imzalıyor mu?
    12233 Tefsir 2011/07/28
    Muteber rivayetlere göre kulların bütün işleri Peygambere (s.a.a) ve Masum İmam’a (ilahi hüccete) nazil olmaktadır. Bu yüzden şu anda zamanın İmam’ı (a.f) yaşadığından kulların işlerinin takdiri ona sunulmaktadır. Soruların cevabına gelince:1- Geçmiş ümmetlerde kadir gecesi yoktu.
  • Muhammed b. Hanefiye’nin naklettiği rivayette zikredilen “hucze” kelimesinin anlamı nedir?
    7388 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2012/02/15
    Rivayette zikredilen “hucze” kelimesinden maksat, dünyada bizim ile Allah, Resulüllah (s.a.a.) ve imamlar (a.s.) arasında var olan sebeplerdir. Yani o sebeplere temessük etmek ve bağlamak anlamındadır. Söz konusu olan sebepler şunlardan ibarettir: din, ahlak ve güzel amellerdir. Eğer insanlar İslam dinini takip ederler, güzel ahlak ve Salih ameller işlerler onların ...
  • Akrabalık bağı olmayan eş'e verilen hibenin geri alınması caiz midir?
    8039 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/06/21
    Hibe lügat literatüründe bir kimseye herhangi bir şeyi karşılıksız olarak bağışlamak anlamındadır. Hibe kavramsal olarak da hibe eden kişi kendi mülkünden olan bir şeyi karşılıksız ve bedava başka birisinin mülküne sokmak (temlik ettirme) anlamındadır. Buna atiye ve nehle de deniliyor.Eğer kişi ...
  • Allah Teala’nın kimsenin bilmediği saklı ve müste'ser isimlerinden maksat nedir?
    24486 Teorik İrfan 2010/09/04
    Ehlibeyt (a.s) kaynaklı dua ve onlardan bizlere ulaşan hadislerden anlaşıldığı üzere Allah Teala, kendine seçtiği bazı özel isimlere sahiptir. Kimse bu isimlerden haberdar değildir. Bu isimler, Esma-i Müste'ser olarak meşhur olmuştur. Hadislerden anlaşıldığı üzere bu isimler İsmi Azam'ın gayb mertebelerindendir ve ilk İlahi isimin batın ve gayp yönüdürler. ...
  • Bir Avrupalı için, İslam’ı ve Şia’yı nasıl tanıtmak mümkündür?
    9039 Eski Kelam İlmi 2009/08/23
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...
  • Eğer tırnaktaki ojeyi temizleme imkânı yoksa vazife cebire abdesti almak mıdır yoksa teyemmüm mü?
    21026 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/08/21
    Belirtilen soruyu büyük mercilerin bürolarından sorduk ve alınan yanıtları aşağıda açıklıyoruz: Hz. Ayetullah Uzma Hamaney’in (ömrü uzun olsun) Bürosu:Sorudaki durumda cebire abdesti alması gerekir.Hz. Ayetullah Uzma Safi Gülpaygani’nin (ömrü uzun olsun) Bürosu:Eğer abdest ve gusül yerine bir şey yapışmışsa ve bunu kaldırmak mümkün ...

En Çok Okunanlar